GENEL - 07 Aralık 2018 Cuma 09:10

Ağrı’da “Daha Çocuk Yaştayım” projesi

A
A
A
Ağrı’da “Daha Çocuk Yaştayım” projesi

Ağrı İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün çocuk istismarını önleme ve bilgilendirme amacıyla Serhat Kalkınma Ajansı’na (SERKA) sunduğu ve onaylanan “Daha Çocuk Yaştayım ” projesi hayata geçti.

Ağrı İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün çocuk istismarını önleme ve bilgilendirme amacıyla Serhat Kalkınma Ajansı’na (SERKA) sunduğu ve onaylanan “Daha Çocuk Yaştayım ” projesi hayata geçti. Proje kapsamında ilk olarak 30 rehber öğretmenin çocuk istismarını önleme ve bilgilendirme eğitimi başladı.


Rehber öğretmenler eğitim sonunda il genelindeki okullarda görev yapan öğretmenlere çocuk istismarını önleme ve bilgilendirme eğitimi düzenleyecek. Bilim Sanat Merkezinde düzenlenen ve 5 gün sürecek eğitim programına İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Faruk Tekin, Şube Müdürü Murat Karakurt, Hacettepe Üniversitesinde görev yapan Klinik Psikolog Özge Şahin ve rehber öğretmenler katıldı. Burada bir konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Faruk Tekin,”İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak başvurmuş olduğumuz SERKA teknik destek programı kapsamında gerçekleşen çocuk istismarı konulu ‘Daha Çocuk Yaştayım’ isimli eğitimimiz rehber öğretmenlerimizin katılımıyla başlamış bulunmaktadır. Bu eğitimin öğretmenlerimizin mesleki gelişimlerine büyük katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Müdürlüğümüzce yürütmekte olduğumuz "Korkmuyorum Yalnız Değilim" isimli proje çalışmamız sonucunda öğretmenlerimizin sahada yaptıkları çalışmalara destek olacağını düşündüğümüz bu eğitim ile il genelinde görev yapan tüm öğretmenlerimizin çocuk istismarı ve istismar durumlarında yapılması gereken konularla ilgili profesyonel bir yaklaşım içinde bulunmalarını, okullarımızda verilen konu ile alakalı eğitimlerin niteliğini arttırmayı ve dolayısıyla toplumun bazı kesimlerinde yaşanan olumsuz durumlara doğru çözümler geliştirmeyi hedefliyoruz. ‘Korkmuyorum Yalnız Değilim’ projemiz kapsamında yapacağımız çalışmalar farklı yöntem ve teknikler kullanılarak devam edecektir. 30 rehber öğretmen ve proje koordinatörünün katılımıyla gerçekleştirilecek bu uygulama eğitim sonunda il genelindeki tüm okullarda görev yapmakta olan diğer rehber öğretmen ve branş öğretmenlerine eğitim verilmesi planlanmıştır”dedi.


Tekin’in konuşmasının ardından çocuk istismarını önleme ve bilgilendirme eğitimi başladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Çoruh’un su seviyesi yağışlarla birlikte yükseldi etrafında çay keyifleri başladı Bayburt kent merkezinin ortasından geçen, Türkiye’nin en hızlı, dünyanın ise ikinci hızlı akan nehri unvanına sahip Çoruh Nehri’nin su seviyesi, kar sularının erimesiyle ve bahar yağışlarının bol olmasıyla birlikte yeniden yükseldi. Kışın donan, bu aylarda ise kar sularıyla beslenerek artan debisiyle güzel görüntüler oluşturan Çoruh’a karşı Bayburtluların çay keyfi başladı. Havaların ısınmasıyla beraber nehir kenarında bulunan çay evlerini dolduran Bayburtlu vatandaşlar Çoruh’a karşı çay içerek, dondurma yiyerek keyifli vakit geçiriyorlar. Bahar aylarında su seviyesi bir hayli artan, yaz aylarında suyu çekilen nehir kenarında vatandaşlar hem yürüyüş yapıyorlar, hem de dalga sesleri eşliğinde çay içerek sohbet ediyorlar. Dalga sesleriyle huzur bulan Bayburtlular, nehrin önceki yıllarda taştığını şimdilerde ise su seviyesinin yeterli olduğunu belirttiler. Çoruh’a karşı arkadaşlarıyla birlikte çay içmeye gelen Kemalettin Demir isimli vatandaş, havaların biraz daha ısınmasıyla nehrin suyunun giderek yükseleceğini, debisinin artacağını belirterek, "Çoruh’un suyunun daha yüksek olduğu zamanlarda, su köprünün alt kısmına vururdu. Su köprüden taşardı, çarşı sele uğrardı. Şu an su seviyesi normal aşırı değil ancak kurumuş da değil. Yağmur sularıyla nehir beslendi, havalar biraz daha ısındıkça su seviyesi daha da çoğalır. Çoruh’a karşı çay içmeyi çok seviyorum. Benim işim çay içmek. Çoruh’un kenarı, temiz hava, suyun sesi bundan iyisi mi var? Çoruh’a karşı çay içmek sevdiğim bir aktivite, ben seviyorum. Nehir boyunca siz de insanları görürsünüz herkes Çoruh kenarında, genellikle Çoruh’a karşı oturuyorlar" dedi. Temiz havada rıhtımda çay keyfi yapan Orhan Çınar isimli Bayburtlu, "Dağdaki karların erimesinden dolayı, Nisan yağmurlarının yüksek yerlere yağmasından dolayı nehrimizin suları yükseldi. Biz de rıhtımda çay keyfi yapıyoruz. Çoruh kenarında hava almak, çay içip sohbet etmek benim için büyük bir zevk" diyerek konuştu. Bahar yağmurları ve kar sularıyla Çoruh’un debisinin arttığını belirten Adem Aka, "Yağan yağmurlar, kar sularının nehire karışması sonucu Çoruh’umuzun su seviyesi bayağı bir arttı. Önceki yıllarda suyun köprünün üzerinden taştığı zamanları da hatırlıyorum. Bu sene su seviyesi yüksek ama taşkına neden olmaz. Şu an Çoruh’un bu durumu ideal, su seviyesi bir hayli yüksek" ifadelerini kullandı. Su seviyesinin bir ay daha yükseleceğini tahmin eden Fatih Demirer isimli vatandaş ise, "Eriyen karlarla, yağmur sularıyla beraber kaynaklar çoğaldı, Çoruh Nehri’nin debisi yükseldi. Eskiden bu köprünün üzerinden suların taşarak taşkına neden olduğunu bizler iyi biliyoruz, hatırlıyoruz. Bu yükseliş hemen hemen bir ay daha devam eder. Mayıs ayından sonra sulama sezonu başlayınca biraz daha su seviyesi düşer. Bundan sonra yağışlarla beraber sel baskınları da olabilir" şeklinde konuştu.
Erzincan Annesini ayı yiyen ve ölmekten gazeteci tarafından kurtarılan keçi yavrusu büyüdü Erzincan’da yaklaşık 1 ay önce annesini ayı yiyen ve ölmekten gazetecinin sayesinde kurtulan oğlak büyüdü. Kendisini ziyarete giden gazeteciyle adeta hasret giderdi. Erzincan’ın Çağlayan beldesinden Munzur Dağlarına trekking yapmak için yaklaşık 2 bin metre rakıma çıkan Murat Aydemir ve beraberindeki arkadaşı doğadan gelen inleme sesi üzerine irkildi. Bir süre etrafa bakınan Aydemir, yarısı yenmiş kalan kısmı da toprağa gömülen keçiyi ve kış uykusundan uyanan ayının ayak izlerini gördü. Ayı tarafından öldürülen keçinin yanına giden Aydemir ve arkadaşı çalılıkların dibinden bir ses duymaları üzerine baktıklarında kısa bir süre önce dünyaya gelen keçi yavrusunu fark ettiler. Murat Aydemir, bitkin ve ölmek üzere olan keçi yavrusuna, şeffaf eldivenin parmak kısmını biberon gibi kullanıp içerisine ılık su ve şeker katıp süt niyetine içirdi. Bir süre sonra karnı doyan yavru keçi kendini toparladı. Sırt çantasına yavru keçiyi koyarak köye dönen Aydemir, keçinin sahibi olan Çağlayan Beldesinden Abdullah Anlar’a ulaştı. Munzur Dağından köye yaklaşık 2 saatlik yolu gazetecinin sırt çantası içerisinde gelen yavru keçi, kanguru yavruları misali çantayı barınağı gibi sahiplendi. Şirinliğiyle mutluluk kaynağı olan yavru keçi, dışarı çıkarıldığında dönüp dolanıp çantanın yanından ayrılmak istemedi. “O oğlak büyüdü” Murat Aydemir aradan geçen yaklaşık 1 ay sonra oğlağı görmek için Abdullah Anlar’ın ağılına gitti. Diğer oğlaklarla birlikte gayet sağlıklı görünen keçi yavrusu, hayatını kurtaran insana adeta vefa gösterisinde bulundu. Aydemir ile hasret gideren oğlak tebessüm ettirdi.