GENEL - 02 Ekim 2017 Pazartesi 11:56

(Özel haber) Kırkgöz Yeraltı Şehri ziyaretçilerini büyülüyor

A
A
A
(Özel haber) Kırkgöz Yeraltı Şehri ziyaretçilerini büyülüyor

Kapadokya’nın açılış kapısı olan Aksaray’da, Hristiyanlığın gelişimi sırasında tüf kayalardan külünkle oyularak oluşturulmuş Kırkgöz Yeraltı Şehri yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Kapadokya’nın açılış kapısı olan Aksaray’da, Hristiyanlığın gelişimi sırasında tüf kayalardan külünkle oyularak oluşturulmuş Kırkgöz Yeraltı Şehri yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.


Aksaray’ın Gülağaç ilçesine bağlı Saratlı beldesinde bulunan 7 katlı Kırkgöz Yeraltı Şehri ziyaretçi akınına uğruyor. 7 katının sadece 3 katı turizme açık olan yeraltı şehri ilk dönemlerde 17 bin turist ağırlarken, bugün yıllık turist sayısı 150 bini aştı. Hristiyanlığın gelişimi döneminde kullanılan yeraltı şehrinde ilginç keşifler da yer alırken, bugün yer üstünde insanların kullandığı birçok imkanın yeraltı şehrinde de planlandığı görülüyor.


Her yıl yerli ve yabancı olmak üzere binlerce turistin yeraltı şehrine ziyarete geldiğini ifade eden Aksaray İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Doğan, “Kapadokya içerisinde yer alan Aksaray vilayeti içerisinde özellikle yeraltı şehirlerimiz ilgi görüyor. Bu yeraltı şehirlerimizden en fazla ziyaret edilenlerin başında Saratlı beldemizdeki Kırkgöz Yeraltı Şehri geliyor. Her yıl binlerce turist Saratlı’daki Kırkgöz Yeraltı Şehri’ni ziyaret ediyor. Özellikle Aksaray-Nevşehir hattında yer alması nedeniyle Kırkgöz Yeraltı Şehri’nde yerli ve yabancı günün her vaktinde gruplarımızı görmek mümkün olabiliyor” dedi.



7 katlı yeraltı şehrinin 3 katı turizme açık


İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Doğan, 3 katı turizme açık olan yeraltı şehrinin 7 katlı olarak planlanmış olduğunu belirterek, diğer katlarıyla ilgili çalışmaların sürdüğünü söyledi. Doğan, “Saratlı’da 2’inci yeraltı şehri çalışmaları da yine Kültür Turizm İl Müdürlüğümüz ve Müze Müdürlüğümüz mihmandarlığında yapıldı. 2-3 yıl süren çalışmalar neticesinde Saratlı’da Aziz Mercurius Yeraltı Şehri’nin de hazırlıkları ve temizlik çalışmaları tamamlandı. Buranın da Bakanlığımızın izniyle 2’inci bir yeraltı şehri olarak ilan edilmesini bekliyoruz. Saratlı Kırkgöz Yeraltı Şehri’ne her geçen yıl ziyaretçi sayısı artıyor. 2014-2015 yılı itibari ile Saratlı Yeraltı Şehri’ne yıllık 150 binin üzerinde ziyaretçi geldi. Saratlı Kırkgöz Yeraltı Şehri son 10 yılda giderek ziyaretçisini artıran bir yeraltı şehri. Buradaki temizlik çalışmaları da müze müdürlüğümüz tarafından yapılmış ve turizmin hizmetine sunulmuştur. Burada özellikle turlar son dönemlerde buradaki yeraltı şehirlerinin özelliklerinin keşfedilmesiyle beraber bu yeraltı şehrimiz daha fazla öne çıktı. Bölgedeki yeraltı şehirleri özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde yine etkili olarak kullanılmış. Saratlı Kırkgöz Yeraltı Şehri yine 7 katlı olarak planlanmış ve yapılan kazı çalışmaları ile temizlik çalışmalarında bu 3 katı turizme açılmıştır. Bu 3 katını gelen turistlerimiz ziyaret ediyor. Bu yeraltı şehrimiz fonksiyonel bir yeraltı şehri. Yeraltı şehrinin içerisinde günlük yaşamlarını idame ettirecekleri şekilde su kuyuları, havalandırma sistemleri, tuvalet, tahıl depoları gibi yeraltı şehrinde de yer üstündeki yaşamın aynısını devam ettirecek sistem kurulmuş. Yapılan temizlik çalışmalarında 3 kat turizme açılmış durumda ama yeraltı şehrinin diğer kısımlarıyla bağlantılar henüz bulunabilmiş değil ve 2’inci açılacak olan yeraltı şehri ile bu yeraltı şehrinin bağlantılı olabileceği düşüncesi hakim” şeklinde konuştu.


Yeraltı şehrine gelen turistler ise yeraltı şehrini çok güzel ve ilginç bulduklarını belirtiyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.