GENEL - 23 Kasım 2017 Perşembe 08:18

Batuhan Yaşar:"FETÖ niye NATO üzerinden mesaj verdi?"

A
A
A
Batuhan Yaşar:"FETÖ niye NATO üzerinden mesaj verdi?"

İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, Türkiye Gazetesindeki köşesinde, "NATO’da çalışan 290 FETÖ’cü hangi ülkelere sığındı?", "FETÖ, işler kötü gitmeye başlayınca kimin üzerinden Türkiye’deki cezaevlerine mesaj gönderdi?", "NATO’da yaşanan skandalda FETÖ’nün parmağı var mı?", " FETÖ, Türkiye’de kullanılacak kurum kalmayınca NATO’yu mu devreye aldı?", "ABD ve Almanya’ya gönderilen FETÖ dosyalarında ne var?", " F-35’ler Türkiye’ye verilmeyecek mi?" sorfularına cevap aradı.

İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, Türkiye Gazetesindeki köşesinde, "NATO’da çalışan 290 FETÖ’cü hangi ülkelere sığındı?", "FETÖ, işler kötü gitmeye başlayınca kimin üzerinden Türkiye’deki cezaevlerine mesaj gönderdi?", "NATO’da yaşanan skandalda FETÖ’nün parmağı var mı?", " FETÖ, Türkiye’de kullanılacak kurum kalmayınca NATO’yu mu devreye aldı?", "ABD ve Almanya’ya gönderilen FETÖ dosyalarında ne var?", " F-35’ler Türkiye’ye verilmeyecek mi?" sorfularına cevap aradı.


Batuhan Yaşar’ın "FETÖ niye NATO üzerinden mesaj verdi?" yazısının tamamı ise şöyle:


"Enteresan işler oluyor


Hiçbir şey göründüğü gibi değil...


Perde arkasında dönen işleri çözmeye çalışıyoruz.


15 Temmuz sonrasında NATO’da çalışan 290 FETÖ’cünün çoğu bulundukları ülkelere sığındı.


Kabul edildiler demek sanki daha doğru olur.


Güvenilir kaynaklardaki bilgilere göre bunların çoğu o ülkelerde işe alındı.


Özellikle de Avrupa ülkeleri hükûmetlerine askerî danışmanlık yapıyorlar.


Düşünün; siz kırmızı bülten çıkartıyorsunuz ama onlar başka bir ülkede askerî danışman olmuş.


Artık her şey mümkün.


Olmaz diye bir şey yok.


FETÖ, işler kötü gitmeye başlayınca NATO üzerinden Türkiye’deki cezaevlerine mesaj gönderdi:


-“Ayağınızı denk alın...”


NATO’YA FETÖ’CÜ OLMAYAN 1 KİŞİ BİLE GİDEMEDİ


TSK içinde özellikle de Karargâh’ta kilit makamları ele geçiren FETÖ, kendinden olmayanlara hayat şansı tanımadı.


Genelkurmay’da İstihbarat, Harekât ve Personel Başkanlıkları âdeta hazmedildi.


Böylelikle kilit görevlere kendi adamlarını yerleştirdi.


Askerî Ataşelikler kısa sürede tamamen yutuldu.


Ardından da NATO


En alttan en üste tüm pozisyonlara FETÖ’cüler gönderildi.


Özel olarak yetiştirilen “salon subayları”


Sular her daim FETÖ’nün paralel devletinin değirmenine taşınmaya başladı.


Türkiye her fırsatta hançerlendi...


Askerî sırlar, bilgiler ortalığa saçıldı.


Gizli saklı bir şey kalmadığını sadece biz bilmiyorduk.


İŞTEN ATILACAĞINI BİLE BİLE YAPTI


Konuyu fazla dağıtmadan tekrar NATO’da yaşanan skandala dönelim


Bunu yapan Türkiye kökenliler, olayın ortaya çıkacağını ve kendilerinin de işten atılacağını bilmiyor muydu?


Pekâlâ biliyordu.


Aksini düşünmek saflık ötesi olur.


Onlar sadece kendilerine verilen emirleri uyguladılar.


15 Temmuz’da olduğu gibi...


Kamikaze vuruşlarını FETÖ’nün yaptığını artık hepimiz çok iyi biliyoruz


Burada tekrardan uzun uzun FETÖ’yü anlatacak değiliz.


DAYANIN 2019’A KADAR DAYANIN


FETÖ davalarında artık sona gelindi


Çözülmeler başladı


FETÖ’nün gönderdiği mesajların altı boş çıktı.


Şöyle olacak, böyle olacakların hiçbiri gerçekleşmedi.


Dört duvar arasındaki betonun soğukluğu hissedilmeye başladı...


Acı sonu bütün FETÖ’cüler net biçimde gördü


Türkiye’de kullanılacak kurum kalmayınca NATO devreye alındı.


Güya;


-“Biz hâlâ buradayız, bakın hâlâ güçlüyüz...”


-“Sakın çözülmeyin... İtirafçı olmayın...”


- “Bekleyin Avrupa İnsan Hakları Mahkemelerinde işi çözeceğiz...”


mesajları verilmeye çalışıldı...


ABD VE ALMANYA’YA “İTİRAFLAR” DOSYASI


Bakın burası çok önemli.


En son ABD ve Almanya’ya gönderilen FETÖ dosyası tamamen itiraflardan oluşuyor.


Üst rütbeli general ve subayların itirafları var:


-“Ben FETÖ’cüyüm... FETÖ’den aldığımız emirle darbeyi emir-komuta zinciri içinde gerçekleştirdik...”


FETÖ itiraf dosyasından haberdar.


Şimdilerde bulabildiği en güçlü yerlerden içeriyi (Türkiye) konsolide etmeye çalışıyor


F-35’LER TÜRKİYE’YE VERİLMEYECEK Mİ?


Geçenlerde ABD Hava Kuvvetlerinden alt düzey bir isim Türkiye’ye F-35’lerin verilemeyebileceğini söylemişti...


Nedeni olarak da S-400’ler gösterilmişti.


Yine ABD tarihinde bir başka ilk daha yaşandı.


ABD Başkanı Trump’ın nükleer silah kullanma yetkileri tartışmaya açıldı.


Hatta Trump’ın Kuzey Kore’de nükleer silah kullanmasına izin verilmeyeceği bile konuşuldu.


İlginç olaylar


Ama olayın bizi ilgilendiren boyutu F-35’ler...


Edindiğimiz bilgilere göre programda bir aksama yok.


İlk teslimat öngörüldüğü gibi 2018 yılında gerçekleşecek.


Bugünlerde ABD’li askerlerden alışılmadık siyasi açıklamalar geliyor.


F-35’lerin teslimi siyasi gelişmelere göre şekillendirilebilecek bir konu gibi durmuyor...


İPLER KİMİN ELİNDE BELLİ


Yeri gelmişken önemli bir hususu hatırlatmakta fayda var...


Türkiye’yi ziyaret eden üst düzey siyasi konuklar eskiden Genelkurmay Başkanını ziyaret ederlerdi...


Millî Savunma Bakanlığının kapısının önünden dahi geçmeye tenezzül etmezlerdi.


Aslında burada çok başlılık görüntüsü verilmeye çalışılıyordu.


Türkiye’deki karar verici mekanizmaların birden fazla olduğu algısı oluşturuluyordu.


Artık bu yok...


Karar verici tek...


Onu da batılı dostlarımız çok iyi biliyor.


Bu ülke ne badireler atlattı


Ne keskin virajları döndü...


10 yıl önce filan değil.


Daha dün oldu bunlar...


Kimsenin şüphesi olmasın Türkiye hedeflerine yürümeyi sürdürüyor..." (BC -

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Dursun Özbek’ten Ali Koç’a: "Cesaretin varsa gel, buradayım" Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un stat çalışanını darp ettiğini belirterek, "İnsanlara ağza alınmayacak küfürler etmiş. Darp etmiş, video kayıtları var. Darp ettiği kim, burada sahadaki görevli çalışan arkadaş. Şu kadar cesaretin varsa gel, buradayım" dedi. Trendyol Süper Lig’in 37. haftasında Galatasaray sahasında karşı karşıya geldiği Fenerbahçe’ye 1-0 mağlup oldu. Karşılaşmanın ardından Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un, RAMS Park’a geldikten sonra yaşanan olaylarla ilgili Galatasaray Başkanı Dursun Özbek basın mensuplarına sert açıklamalarda bulundu. Olayları duyunca stada geri geldiğini söyleyen Başkan Özbek, "Bir maç oynandı, bitti. Her iki takımın taraftarı da stattan ayrıldı. Ben de ayrıldım. Sonra olayları duyunca geri geldim. Ali Koç’un yaptıkları 40-50 kişi ile buraya gelip, burada çalışanları darp etmesi, ağza alınmayacak küfürlerle şey yapması kabul edilebilir değil. Sözde polis koruması altındayız. Maç başladığından, maç bitene kadar bu seyirci dağılana kadar polis koruması altındayız. Bir defa Ali Koç bu cesareti nerden buluyor. Lig başladığından beri, ’Hakemleri tartaklayın, hakemlere tokat atın, İzmir’de hakemlerin peşine düşün’ diyen bu zat maç bittikten, insanlar dağılmış, burada sadece iki görevli kalmış. Maç da yok, belli güruh ile gelip insanları tartaklamak haddini nereden, kimden alıyorsun, kim destekliyor seni? Buradan devlete, İçişleri Bakanlığı’na, Emniyet Müdürlüğü’ne sesleniyorum, polisler nerede? Polis nezaretinde içeriye girip, bizim adamlarımızı tutmak suretiyle, Ali Bey’in sahaya çıkmasının maksadı ne? Bu provokasyon niye? Neticede bir maç oynadık. Bizim için şampiyonluk maçı. Hiç merak etmesin ama Ali Bey bak, ben haberi aldım geldim. Bu vandalizmin Türkiye futbolu açısında kabul edilebilir tarafı yok. Ben geldim, eğer yüreğin yetiyorsa gel burada seni bekliyorum. Devletin artık bunun hesabını sorması lazım. Polisin, Adalet Bakanlığı’nın, İçişleri Bakanlığı’nın bu işe müdahale etmesi lazım. Bu şımarıklık, bu hukuk tanımaz, insanlara ağza alınmaya küfürler etmiş. Darp etmiş, video kayıtları var. Darp ettiği kim, burada sahadaki görevli çalışan arkadaş. Şu kadar cesaretin varsa gel, buradayım. Şu kadar delikanlılığın varsa gel, buradayım” diye konuştu.
Ankara Başörtülü hakimi reddeden uyuşturucu sanığı avukatına suç duyurusu Mahkeme başkanı kendisini başörtülü olmasından dolayı reddeden uyuşturucu sanığı avukatı hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ile Ankara Barosuna suç duyurusunda bulundu. Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki uyuşturucu duruşmasında mahkeme başkanının ‘başörtülü’ olmasından ötürü reddi hakim talebinde bulunan sanık avukatı Alperen Demirdiş hakkında, mahkeme başkanı, ’Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret’, ’Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılamak’ ve ’Haksız gerekçe ile hakimleri reddetme ve bu sebeple davanın bilerek ve isteyerek gereksiz yere uzamasına neden olması ile görevi kötüye kullanma’ suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ile Ankara Barosuna ayrı ayrı suç duyurusunda bulundu. “Başörtüsünün yasaklılığına dair yasal bir düzenleme bulunmamaktadır” Konuya ilişkin Başsavcılığa sunulan dilekçede, 1982 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Anayasası hatırlatılarak, “Herkes vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir’ ve ’kimse dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz’. Yürürlükte olan kanunlarda ve Kılık Kıyafet Yönetmeliği’nde kamu kurumlarında ve bir kamu kurumu olan adliyelerde başörtüsünün yasaklılığına dair yasal bir düzenleme bulunmamaktadır” denildi. "Başörtüsü takan kadınlara karşı gerçekleştirilen bu hareketi kabul etmek mümkün değildir" Avukat Demirdiş’in reddi hakim talebinin, din ve vicdan hürriyetine aykırı bir durum olduğu belirtilen dilekçede, "Avukat Alperen Demirdiş’in pek çok kişinin önünde inancının gereği ve bir yansıması olarak başörtüsü takan tüm kadınlara karşı gerçekleştirdiği bu hareketi kabul etmek ve sindirmek mümkün değildir. Bu davranışa göz yummanın veya görmezden gelmenin benzer davranışlarla karşılaşılmasının önünü açması muhtemeldir" ifadeleri yer aldı. "Avukata disiplin işlemlerinin yapılması talep edildi" Öte yandan, Ankara Barosu Başkanlığı’na sunulan dilekçedeyse, "Avukat Alperen Demirdiş hakkında bu davranışı ve avukatlık mesleğine yakışmayan duruşmadaki hal ve tavırları sebebiyle disiplin işlemlerinin yapılması hususunda gereğinin takdir ve ifası Baro Başkanlığı’nızdan rica olunur" ifadeleri yer aldı. Olayın geçmişi Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen uyuşturucu duruşmasında sanık avukatı Alperen Demirdiş, mahkeme başkanı ve üye hakimin başörtülü olması sebebiyle reddi hakim talebinde bulunmuştu. Mahkeme başkanıysa reddi hakim talebi doğrultusunda savunma almayarak yargılamayı durdurmuştu. Olayın ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç konuya ilişkin açıklama yaparak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından avukat Demirdiş hakkında soruşturma başlatıldığını ifade etmişti.
Bursa 19 Mayıs coşkusu caddelere sığmadı Osmangazi Belediyesi’nin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları kapsamında düzenlediği 1. Osmangazi Gençlik Yürüyüşü, binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşti. Ünlü şarkıcı Haluk Levent de yürüyüşte yer alarak Bursalıların 19 Mayıs coşkusuna ortak oldu. Osmangazi Belediyesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk gençliğine armağan ettiği 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı coşkusunu, 1. Osmangazi Gençlik Yürüyüşü ile zirveye taşıdı. 19 Mayıs coşkusunu, 7’den 70’e tüm Osmangazililere yaşatmak adına düzenlenen 1. Osmangazi Gençlik Yürüyüşü saat 19.19’da Fomara Meydanı’ndan başladı. Bando eşliğinde yürüyen vatandaşlar, metrelerce uzunluğunda Türk bayrağı taşıdı. Yürüyüşe katılan binlerce Bursalı, ellerinde fenerler ve bayraklar, ağızlarında marş ve şarkılar ile Fevzi Çakmak Caddesi üzerinden Osmangazi Meydanı’na kadar yürüdü. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı coşkusunun Bursa caddelerine taştığı yürüyüşe, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ile birlikte Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, CHP Osmangazi İlçe Başkanı Cengiz Çelikten, meclis üyeleri ve on binlerce vatandaş katıldı. Ünlü şarkıcı Haluk Levent de kortejde yer alarak, Bursalı gençlerin bayram coşkusuna eşlik etti. "Bu ülke bize durup dururken gelmedi” Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin 105 yıl önce 19 Mayıs tarihinde atıldığının altını çizerek, "105 yıl önce Galata Limanı’ndan demir alan Bandırma Vapuru, içerisinde Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile birlikte 19 Mayıs tarihinde Samsun’a yanaştı. Bu topraklar bize durup dururken gelmedi, onlar o gün Bandırma Vapuru ile Samsun’a çıkmasalardı, bugün hiçbirimiz burada olmazdık. Bugün bu etkinlikleri düzenleyebiliyorsak, camilerimizde ezanlar okunuyorsa, ibadetlerimizi yapabiliyorsak, onların sayesindedir. Başta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere bu toprakları bizlere vatan olarak sunan tüm kahramanları şükranla, minnetle ve rahmetle yad ediyoruz. 19 Mayıs’ı da, Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitlerimize yakışır şekilde kutluyoruz. Hep birlikte onların mirası Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkacağız” dedi. "Milli ve dini bayramlarımızı coşku içerisinde kutlayacağız” Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de Bursa’da 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın coşku içerisinde kutlandığını ifade ederek, "105 yıl önce 16 Mayıs günü İstanbul’dan Bandırma vapuru ile hareket eden ve 19 Mayıs günü Samsun’a ulaşan Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş meşalesinin yakıldığı bir süreci başlatmıştır. Başta, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere bu toprakları bize vatan olarak sunan herkese, minnet borçluyuz. 105 yıl önce Anadolu’ya atılan o adım sayesinde Türk halkı bağımsızlığına kavuşmuştur. Bu sebeple, 19 Mayıs, çok önemli. Atatürk’ün gençlere armağan ettiği bu bayrama sahip çıkmak ve coşku içerisinde kutlamak çok önemli. Bu bayramı gelecek kuşaklara aktarmak bizim boynumuzun borcu. Bundan sonra milli bayramlarımız da, dini bayramlarımız da Bursa da coşku içerisinde kutlanacak” diye konuştu. "Atamızın emanetine sahip çıkıp, ilelebet yaşatacağız” CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, 19 Mayıs’ın sadece bir tarih olmadığına vurgu yaparak, “19 Mayıs emperyalizme karşı bir isyan ve başkaldırıdır. 19 Mayıs, tam bağımsız bir ülke kurmak için mücadele eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının, bu hayali gerçekleştirmek için ilk adımı attığı gündür. Birileri İngiliz gemilerine binip kaçarken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Samsun’dan yola çıkarak Anadolu halkını örgütledi ve tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin temelini attı. Kurduğu bu ülkeyi de bizlere emanet etti. Bizler de gençlerimizle birlikte bu emanete sahip çıkıp, ilelebet yaşatacağız” dedi. "19 Mayıs, tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti demek” Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir de, "19 Mayıs, bağımsızlık demek, özgürlük demek. Kadınların seçme ve seçilme hakkı demek. 19 Mayıs, demokrasi demek, tüm gençlerimize fırsat eşitliği demek. Bugün, demokrasiden, özgürlüklerden bahsediyorsak, bunu 105 yıl önce 19 Mayıs günü Samsun’a ayak basan Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına borçluyuz. Atatürk, gençlerin kıymetini biliyordu. Gençlerimiz de Atalarının kıymetini çok iyi biliyor. Bugün de Atalarının onlara armağan ettiği bayramı coşku içerisinde kutluyorlar” ifadelerini kullandı. Ünlü şarkıcı Haluk Levent de yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Bugünü anlamlı kılan, sadece bir bayram olması değil; yarınlara coşku, yarınla umut, yarınlara ümit olması. Her zaman, biz bu ülkeyi daha ne kadar güzel yerlere getirebilirizin cevabını aramalıyız. Tüm gençlerimizin, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyorum.”
Bursa Haluk Levent Gazze’deki soykırıma dikkat çekti Osmangazi Belediyesi tarafından düzenlenen 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarına katılan ünlü şarkıcı Haluk Levent, Filistin’de yaşanan soykırıma dikkat çekti. Ünlü şarkıcının isteği üzerine on binlerce kişi, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında, başta çocuklar olmak üzere tüm hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulundu. Osmangazi Belediyesi tarafından düzenlenen 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı etkinliklerinde, Filistin’de İsrail zulmü altındaki çocuk ve gençler unutulmadı. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları kapsamında Osmangazi Meydanı’nda konser verecek olan ünlü şarkıcı Haluk Levent’in öncülüğünde, on binlerce Osmangazili, bir dakikalık saygı duruşunda bulunarak, Filistin’de yaşanan zulme sessiz kalmadı. "Gençlerimiz Filistin’deki soykırıma dur diyecektir” Konser öncesinde Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ile birlikte sahneye çıkan Haluk Levent, yaptığı konuşmada, "Çok hassas günlerden geçiyoruz. Dünyanın dört bir yanında hiç olmasını istemediğimiz olayların yaşandığını görüyoruz. Ben Atatürk gençliğinin, onun gösterdiği yoldan ilerleyen gençlerimizin, dünyadaki zulme dur diyeceğine inananlardanım. Türkiye Cumhuriyeti devletinin güzel gençleri olarak sizlerin, hiçbir şeyi görmezlikten gelmeden, etrafımızda yaşanan soykırımlara dur diyeceğinizi biliyorum. Bugün, yurt genelinde 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı çeşitli etkinliklerle coşku içerisinde kutluyoruz. Ancak, hemen yanı başımızda bu coşkuyu yaşayamayan on binlerce aile var. Atatürk gençliği olarak sizlerden bugün bir dakikalığına Filistin’deki soykırıma dikkat çekmek için saygı duruşunda bulunmamızı istiyorum” diye konuştu. Haluk Levent’in isteği üzerine konser alanın dolduran on binlerce kişi, Gazze için saygı duruşunda bulundu. Haluk Levent’in bu duyarlı hareketi Osmangazililer tarafından uzun süre alkışlandı.