ANKARA (İHA) – Yüzünde bulunan 20 santimlik tümör nedeniyle nefes alamayan Somalili kadın Türkiye’de tedavi olarak sağlığına kavuştu.
Somali’de yaşayan 42 yaşındaki Khadra Bade Mohamoud’un çenesinde 20 yıl önce tümör oluştu. Zamanla çenesindeki tümörü büyüyen kadın, beslenememeye ve nefes alamamaya başladı. Ülkesinde tedavi olamayan hasta, şikayetlerinin artması üzerine çareyi Türkiye’ye gelmekte buldu. Yaklaşık 1 buçuk ay önce Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gelen Somalili kadın, burada tedavi altına alındı. Beslenme bozukluğu nedeniyle kan değerleri düşük olan hasta, tedavilerle ameliyata uygun hale getirildi.
20 santim ve 1 buçuk kilo ağırlığında tümör çıkarıldı
Üst solunum yolunda bulunması nedeniyle tehlike oluşturan tümör, 6 saat süren başarılı ameliyat sonucu yerinden çıkarıldı. 20 santim büyüklüğünde ve 1 buçuk kilo ağırlığındaki kitlenin çıkarılmasından sonra hastaya yeni bir çene yapıldı.
“İyileşeceğime inancımı kaybetmiştim”
Yüzündeki tümörün çok büyük olduğunu ve bununla yaşamanın çok zor olduğunu söyleyen Mohamoud, “İnsanların bakışlarından çok rahatsız oluyordum, sosyal hayatım yoktu. Dışarıya çıkmak istemiyordum. Tümör yüzünden yemek yiyemiyordum ve nefes alamıyordum. İyileşeceğime inancımı kaybetmiştim. İyileşmeyi hayal bile edemiyordum ama şimdi Türk doktorları sayesinde sağlığıma kavuştum” dedi.
Şu an kendini iyi hissettiğini belirten Mohamoud, çok mutlu olduğunu ifade etti.
“Hasta kitleyle yürümekte dahi zorluk çekiyordu”
Hastayla ve ameliyatla ilgili bilgi veren Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniği Doç. Dr. Zeynep Kaptan, “Hasta bize geldiğinde yıllar boyunca olan bir beslenme problemi ve nefes problemiyle geldi. Arada bir olan kanama şikayeti de vardı. Burnundan besleyerek yaklaşık 1 buçuk ay kadar değerlerini düzelttikten sonra ameliyata hazırladık. Ameliyattan önce genel anestezi altına almamız gerekiyordu ama oraya boru koyma problemimiz vardı. Hastayı boğazına delik açtık ve uyuttuk. Yaklaşık 6 saat süren bir çene ameliyatı yapıldı. Kitle yaklaşık olarak 20’ye 10 santim büyüklüğündeydi. 1 buçuk kilo gram ağırlığındaydı. Hasta kitleyle yürümekte dahi zorluk çekiyordu. Kitleyi aldıktan sonra plaklarla yeniden bir çene oluşturduk. Hastayı daha sonra uyuttuğumuz boruyu çektik ve şu anda normal beslenmeye geçtik. Konuşması, yutması ve dil hareketleri de gayet normal. Hasta da gayet mutlu oldu” diye konuştu.
“Ameliyat etmemiş olsaydık 1 ay sonra hastayı kaybedecektik”
Kitlenin büyük olması, zaman zaman kanaması, üst solunum yolunda olması, yemeği ve nefesi etkilenmesinden dolayı ameliyatın da riskli olduğunu söyleyen Kaptan, “Bu hastayı ameliyat etmemiş olsaydık ve geri göndermiş olsaydık yaklaşık 1 ay sonra hastayı kaybedecektik. Beslenme problemi ve nefes problemi vardı. Bir de zaman zaman kanaması vardı. Tüm bunlar birleşince hasta riskli duruma girecekti” şeklinde konuştu.
“Sağlık turizmi kapsamında yıllık yaklaşık 5 bin hastaya hizmet veriyoruz”
Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Rahmi Kılıç da, son yıllarda kamu hastanelerinin Bakanlık desteğiyle teçhizat anlamında ve otelcilik hizmetleri anlamında çok geliştiğinin altını çizerek, ”Hastanemizde de sağlık turizmi kapsamında yıllık yaklaşık 5 bin hastaya hizmet veriyoruz. Bunlar ücretli hastalar ve bunlarla ülkemize ciddi bir döviz girdisi sağlıyoruz. Bu hastalarda tedavi sonrası da ciddi memnuniyet oranları sağladık. Ülkeler arası ikili anlaşmalarla da yaklaşık 400 yabancı hastayı tedavi ettik. Şu ana kadar geri çevirdiğimiz hasta çok az oldu. Cerrahi alanlarda ve dahili bilimlerde oldukça başarılı tedaviler uyguluyor ve hastaları yatarak tedavi ediyoruz” ifadelerini kullandı.
