GENEL - 09 Ocak 2012 Pazartesi 14:36

AYDIN VE MUĞLA İLLERİNDEKİ AŞIRI YAĞIŞLAR, BARAJLAR SAYESİNDE TAŞKIN FELAKETİNE DÖNÜŞMEDEN ATLATILDI

A
A
A
AYDIN VE MUĞLA İLLERİNDEKİ AŞIRI YAĞIŞLAR, BARAJLAR SAYESİNDE TAŞKIN FELAKETİNE DÖNÜŞMEDEN ATLATILDI

Dalaman Akköprü, Çine Adnan Menderes ve Kemer Barajlarının taşkınları önlemesi neticesinde, Muğla ve Aydın’da 6 ve 7 Ocak 2012 tarihlerinde meydana gelen aşırı yağışların hiçbir can ve mal kaybı yaşanmadan atlatıldığı bildirildi.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Güney Ege ve Batı Akdeniz Bölgelerinde 6 Ocak’tan itibaren yağışların etkili olmaya başladığı ve 7 Ocak günü etkisini arttırarak devam ettirdiği kaydedildi. 6-7 Ocak’ta Muğla-Merkeze 161,2 milimetre, Köyceğiz’e 201,6 milimetre yağış düştüğü belirtilerek, yağışların taşkın etkisinin Dalaman Akköprü, Çine Adnan Menderes ve Kemer Barajlarının taşkınları önlemesi sayesinde, hiçbir can ve mal kaybına meydan vermeden geçiştirildiği ifade edildi.
Açıklamada, "Ege Bölgesi’nin en büyük, ülkemizin altıncı büyük barajı olan Dalaman Akköprü Barajı’nın açılışının Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılması planlanmış, fakat Başbakanımızın programındaki yoğunluktan dolayı, 27 Mayıs 2011 tarihinde Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu tarafından açılmıştır. 1,4 milyar TL’ye mal olan barajın hidroelektrik santral kısmında test çalışmaları devam etmektedir. Son 48 saat içinde Dalaman Akköprü Baraj Gölü’ne 69 milyon m su gelmiş, bu
su miktarının 49 milyon metreküpü baraj gölünde tutulmuş, 20 milyon metreküpü dipsavaktan yatağa kontrollü olarak bırakılmıştır. Ortalama 499 metreküp/saniye olan akımın pik debisi 945 metreküp/saniye olmuştur. Dalaman Çayı yatağı 600 m/s debiyi taşıyabilmektedir. Dalaman Akköprü Barajı inşa edilmemiş olsaydı 945 metreküp/saniye akım, yörede bulunan turistik tesisler, Dalaman ve Ortaca ilçeleri ile bu ilçelerin köyleri Dalaman Üretme Çiftliği ve Dalaman Havaalanı taşkına maruz kalarak büyük zarar görecek,
can ve mal kayıpları meydana gelebilecekti" denildi.
ÇİNE ADNAN MENDERES BARAJI
Açılışının, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından 10.10.2010 tarihinde yapıldığı kaydedilerek, su tutulan baraja 1,6 milyar TL harcama yapıldığı ve HES kısmında montaj çalışmalarının devam ettiği anlatıldı. Çine Adnan Menderes Barajı’nın 7 Ocak’tan itibaren ortalama 212 metreküp/saniyelik akım ile baraj gölünde 18,5 milyon metreküp suyun tamamını kontrol altına alındığı bildirildi. Çine, Koçarlı Bağarası ve Söke Ovalarında 100 bin dekar alanda can ve mal kaybı meydana getirebilecek taşkınları önlediği
belirtildi. 7 Ocak’tan itibaren Büyük Menderes Nehri’nin ana kollarından olan Akçay Deresi’nde bin 619 metreküp/saniye pik debiye ulaşan akımların günlük ortalaması 995 metreküp/saniye olduğu ifade edilerek, baraj gölüne yağışlar neticesinde 100 milyon metreküp su geldiği vurgulandı. Bu akımların baraj gölünde tutulması sayesinde Bozdoğan, Yenipazar, Sultanhisar, Köşk, Aydın-Merkez, İncirliova, Koçarlı, Germencik ve Söke ilçelerinde, can ve mal kaybına sebep olabilecek taşkınların önlendiği bildirildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya BAKA’nın ’Kodla Bakalım’ programı tamamlandı Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA), Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK Akademi) ve Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISIBÜ) iş birliğiyle gerçekleştirilen "Kodla Bakalım” programı kapsamında oyun geliştirme süreçlerini kapsayan çevrim içi ve yüz yüze eğitimler tamamlandı. BAKA’nın, BTK Akademi ve ISIBÜ ile hayata geçirdiği "Kodla Bakalım” programına 428 kişi başvurdu. Başarı ile tamamlayan 16 genç, sertifikalarını BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler ve ISUBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Öztürk’ten teslim aldı. Sertifika teslim töreninde genç öğrencilerle sohbet eden Güler, "Oyun teknolojileri günümüzde özellikle genç kuşağın ilgi ile takip ettiği bir alan. Dolayısıyla bu teknolojilerin geliştirilme sürecinde de gençlerimizin işin içerisinde olması son derece önemli. Bizim Bölgemiz içerisinde de bu alanda ciddi bir potansiyel var, ekosistem oluşmaya başlamış durumda. Bizim hedefimiz de bu alana gerçekten yönlenmek isteyen hedef gruplara ulaşmak. Bu eğitim bizler için arama, keşfetme işlevi gördü. Bundan sonraki süreçte sizlerin geliştirecekleri oyunların ticarileştirilmesini sağlama noktasında mentörlük desteklerimizle yanınızda olmaya devam edeceğiz” dedi. ISUBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Öztürk ise, "Genç arkadaşlarıma heyecanlarını kaybetmemelerini tavsiye ediyorum çünkü azimle çalıştıkça muhakkak başarı gelir. Girişimcilik bir anlamda ortaya bir model koymak veya ortaya konulmuş bir modeli daha verimli olacak şekilde geliştirmektir. Bu anlamda ISUBÜ olarak bizler de genç girişimcilerimize destek olmak için her zaman buradayız" sözlerine yer verdi. Programı başarı ile tamamlayan öğrencilerden Tunahan Karabulut, "Programdan üniversitemizin web sitesinden haberim oldu. Fırsatı değerlendirmeliyim diyerek hemen başvuruda bulundum. Çocukluğumdan beri bilgisayar oyunları ve oyun tasarımı ilgimi çekmişti. Bilgisayar mühendisliği öğrencisi olduğum için bu alanda uzmanlaşmak üzere atölyeye kayıt yaptırdım. Önümüzdeki süreçte de buradan elde ettiğim bilgilerin üzerine farklı kazanımlar ekleyerek kendimi geliştirmek istiyorum" diyerek düşüncelerini paylaştı.
Antalya Küçük Ateş’in ölümden döndüğü kavşakta babası da kazadan kıl payı kurtuldu Antalya’da babaannesi ile beraber kreşe giden 3 yaşındaki Ateş Soyipek’in, yaya geçidinden geçmek istediği sırada motosikletin çarpması sonucu kaval kemiği kırıldı. Hastanede süren tedavilerinin ardından küçük Ateş bacağı alçılı taburcu olurken, kazanın meydana geldiği yaya geçidini kullanarak yolun karşısına geçmek isteyen baba Serkan Soyipek ölümden döndü. Baba Serkan Soyipek, yaya geçidinde dakikalarca bekledikten sonra karşıya geçebildi. Olay, geçtiğimiz cuma günü sabah saat 08.15 sıralarında Muratpaşa ilçesi Meydan Kavağı Mahallesi Avni Tolunay Caddesi üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre; babaanne Suzan Soyipek torunu Ateş Soyipek’i (3) kreşe bırakmak için yaya geçidini kullanarak yolun karşısına geçmek istedi. Bu sırada sürücüsü öğrenilemeyen 10 AJH 386 plakalı motosiklet küçük çocuğun da içerisinde olduğu bebek arabasına çarptı. Kazanın ardından bebek arabası içerisinde acı içerisinde yerde kalan Ateş için olay yerine sağlık ekibi sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan Ateş, bir özel hastaneye kaldırıldı. Yapılan MR ve tomografi görüntülemesinde kaval kemiğinde kırık tespit edildi. Küçük Ateş, hastanede süren tedavilerinin ardından taburcu edilerek eve geldi. Bir bacağı alçıda olan küçük çocuğun yüzünde de morluklar oluştuğu görüldü. "Bize o yolda hiç saygı duymuyorlar" Yaşanılanları anlatan babaanne Suzan Soyipek, "Biz torunumla birlikte evden çıktık, yaya geçidinden karşıya geçmek istedik. Otomobiller durdu, yaya yolunda öncelik benimdi. Bu sırada hızla bir motosiklet geldi, geldiği gibi de torunumun içerisinde bulunduğu arabaya çarptı. Çocuğum elimden fırladı, ben de sürüklendim. Sağlık ekipleri hastaneye götürdü, torunumun çığlıkları aklımda duruyor. Bize o yolda hiç saygı duymuyorlar. Bundan birkaç gün önce de aynı sorunu yaşadım. Çok tehlikeli bir yol. Bir çözüm bekliyoruz, benim çocuğum kurtuldu. Biz orayı çok sık kullanıyoruz, bir üst geçit ya da ışık istiyoruz" dedi. "Az daha canından oluyordu" Yaşanılanların ardından olay yerine giden baba Serkan Soyipek ise yaya geçidinden karşıya geçmek istedi. Genç adamı dakikalarca bekledikten sonra karşıya geçebildi. Bu sırada bir otomobil dururken, bir başka otomobil ise son anda fark ederek durabildi. Sürücünün korna çalarak yol vermek için duran sürücüyü uyardığı görüldü. "Oğlumun yaşadığı durumu az daha kalsın ben de yaşıyordum" Oğlunun yaşadığı kazayı anlatan Serkan Soyipek, "Oğlum babaannesi ile buradan geçmek isterken motosiklet çarpıyor. Otomobiller o sırada duruyor. Şu an evde tedavisi devam ediyor. Bizim her zaman söylediğimiz bir şey var, burada daha öncede kazalar oldu. Biz çok başvuru yaptık, buraya üst geçit ya da ışık yapılması lazım. Biraz önce ben de karşıya geçmek için geldim ve dakikalar sonra karşıya geçebildim. Bu sırada arkadan gelen bir sürücü hem duran arkadaşa kornaya bastı, hem de diğer taraftan geçmeye çalıştı. Oğlumun yaşadığı durumu az daha kalsın ben de yaşıyordum. Burada okullar var, burayı her sabah ve akşam öğrenciler kullanıyor. Çocuklarımız güvende değiller, tek istediğimiz bu önem arz etsin. Önlemler alsın, benim çocuğum kurtulduğu için şükrediyorum ama başka çocukların canı yanmasın" sözlerine yer verdi.