POLİTİKA - 11 Mayıs 2021 Salı 18:01

Yeniden Refah Partisi lideri Erbakan’dan ’Filistin’ çağrısı

A
A
A
Yeniden Refah Partisi lideri Erbakan’dan ’Filistin’ çağrısı

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, İsrail’in Filistin Devleti’nin başkenti Kudüs’e yapılan saldırıları sonlandırmak üzere, Türk Silahlı Kuvvetlerinin öncülüğünde bir Barış Gücü oluşturulması çağrısında bulundu.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, İsrail’in Filistin Devleti’nin başkenti Kudüs’e yapılan saldırıları sonlandırmak üzere, Türk Silahlı Kuvvetlerinin öncülüğünde bir Barış Gücü oluşturulması çağrısında bulundu.



İsrail güçlerinin teravih namazını kılmak üzere Mescid-i Aksa’ya gelen Filistinlilere ses bombaları ve plastik mermi ile saldırısı sonucu çok sayıda insan yaralanmıştı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Erbakan, İsrail işgali ve vahşetine dünyanın sessiz kaldığını, İslam alemi olarak sadece boş laf yerine artık fiili olarak harekete geçilmesi gerektiğini belirtti.



Mescid-i Aksa’nın yine Siyonist bir tecavüzle yine Siyonist terörle karşı karşıya olduğunu aktaran Erbakan, “Şu mübarek Ramazan ayında Mescid-i Aksa’ya baskın düzenleyen İsrail polisi, resmen terör estiriyor. Çok daha acı bir tablo ise Gazze’de yaşandı. İsrail’in Gazze’ye yaptığı füze saldırılarında 9’u çocuk 20 kişi şehit oldu. Mescid-i Aksa’ya, Filistinli Müslümanlara yönelik şiddetli saldırılar 4 gündür devam ediyor. Dünya Siyonizmi tarafından atılan bu adım karşısında 50 seneden beri ifade ettiğimiz gibi, tüm İslam alemi olarak yapmamız gereken; boş laflar, sözlü kınamalar ve ağlayıp - sızlanma yerine, mutlaka fiili adımlar atmak ve yaptırımlar ortaya koymaktır! Gün bugündür, gün "namusumuza", Mescidi Aksa’ya, Kudüs’e sahip çıkma günüdür! Gün kıyama kalkma ve mutlaka fiili adımlar atma günüdür. Kudüs’ün hamisi ’Sultan Abdulhamid Han’ın torunları olarak, bu kıyamı en güçlü şekilde bizlerin yapması gereklidir” ifadelerini kullandı.



Yapılan vahşetin planlı olduğunu, asıl hedefin Büyük İsrail projesi kapsamında Filistin ve Kudüs’ten sonra İran ve Türkiye’nin topraklarını yutmak olduğunu belirten Erbakan, "Biz şuurlu Müslümanlar olarak çok iyi biliyoruz ki; bu iş Kudüs’le ve Filistin’le bitmiyor, bunun arkasından sıra Suriye’nin, Irak’ın, İran’ın ve Türkiye’nin önemli bir kısmının yutularak, Büyük İsrail’in kurulmasına geliyor Allah muhafaza buyursun. Büyük İsrail’in merkez olduğu, Siyonistler dışında 7 milyar insanın köle olduğu tek dünya devletini kurmaktır. Siyonizm inancının gereğini, tıynetinin gereğini 5000 senedir yapıyor ve yapacak, istediğiniz kadar kınayın, lanetleyin, telin edin, onlar üzerine düşeni yapıyor da, asıl önemli olan biz ne yapıyoruz ? Müslüman ülkelerin yöneticileri ne yapıyor? 1948’de İsrail’in kurulmasından bu yana sürekli toplantı yapıyorlar. Toplan, konuş, konuş, en sonunda da bir bildiri yayınla, ‘bu olayları kınıyoruz, lanetliyoruz’ deyip dağıl. Sen istediğin kadar kına, istediğin kadar lanetle, adamlar adım adım hedefe yürüyor. Gün konuşma günü değil, yapma günüdür. Artık adım atma vakti geldi de geçiyor" açıklamasını yaptı.



BM’de 29 Kasım 2012 tarihinde yapılan oylamayla Filistin’in Uluslararası Statüsü ’Devlet’ olarak tanındığını, dünyada da 150’ye yakın devletin de bunu kabul ettiğini kaydeden Erbakan, "İslam İşbirliği Teşkilatı ise 13 Aralık 2017 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirdiği Olağanüstü Liderler Zirvesi’nde, Filistin Devleti’nin başkentinin İsrail tarafından işgal altında tutulan Kudüs olduğunu tüm dünyaya deklare etmişti. Bu iki karardan hareketle; İslam İşbirliği Teşkilatı Türkiye’nin çağrısıyla acil olarak tekrar toplanmalı, Filistin Devleti’nin talebiyle, Filistin Devleti’nin başkentine yapılan saldırıları sonlandırmak üzere, İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerin katılımıyla bir Barış Gücü oluşturulmalıdır. Bağımsız devletlerin kendi topraklarına yabancı güçleri davet etmesi uluslararası bir haktır ve bu hak Filistin Devleti tarafından acilen kullanılmalıdır. Oluşturulacak Barış Gücü’ne en büyük desteği ve katılımı da TSK sağlamalıdır” değerlendirmesini yaptı.



Filistin’e daha önce Merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan tarafından Filistin devletinin talebiyle asker gönderildiğini hatırlatan Fatih Erbakan, "Bu adım daha önce Merhum Erbakan Hocamız tarafından atıldı. 54. Hükümet döneminde Türkiye, Filistin Devleti’nin talebiyle El-Halil kentini korumak üzere Filistin’e asker gönderdi. Siyonizm karşısında laf değil, icraat konuşur. Bu icraatları da ‘kuvvet ve kudret sahibi ABD ve İsrail değil, Cenabı Allah’tır’ diyenler gerçekleştirebilir. Bu adımlar bugün atılmazsa, yarın Yeniden Refah Partisi iktidarında mutlaka atılacaktır" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Kadın sağlığında kritik mesaj: Tek belirtiyle kanser kararı verilmez Kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değinen Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı, tek bir belirtiyle kanser tanısı konulmasının doğru olmadığı, her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Özel Adatıp Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hakan Camuzcuoğlu, kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değindi. Camuzcuoğlu, bu hastalıkların her zaman belirgin bir şikayetle başlamayabileceğini belirterek, "Bazı kadınlarda hiçbir belirti olmazken, diğerlerinde çok hafif ve belirsiz şikayetler görülebilir. Bu sebeple kişinin kendi döngüsünü ve vücudunu takip etmesi önemlidir" dedi. "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir" Adet dışı kanama, cinsel ilişki sonrası kanama veya ağrı, pelvik bölgede uzun süreli rahatsızlık, karında şişlik veya baskı hissi, açıklanamayan kilo kaybı, gibi keşifler her zaman kanserle ilişkili olmadığını belirten Prof. Dr. Camuzcuoğlu, "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir. Her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmelidir. Her kadının risk faktörü ve sağlık geçmişi farklıdır. Bu sebeple değerlendirme süreci kişiye özel yapılmalıdır" diye konuştu.
Konya Karısını 22 bıçak darbesiyle öldüren zanlı, "Kolumda Ebru yazıyor" diye kendini savundu Konya’da özel ders vermeye gittiği sitenin önünde boşanma aşamasındaki öğretmen karısını öldüren zanlı, indirimsiz ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Yargılandığı davada son sözü sorulan katil zanlısı, "Bana iftira atıyorlar hatta kolumda ’Ebru’ yazıyor. Başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Kayınvalidem yüzünden yuvamız bozuldu" diye kendini savundu. Olay, 25 Ekim saat 18.30 sıralarında merkez Meram ilçesi Havzan Mahallesi Ebussuud Efendi Caddesi’nde bulunan bir sitede meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdullah Küçüktaşdemir (47), boşanma aşamasındaki eşi özel bir eğitim kurumunda öğretmen olan Ebru Küçüktaşdemir’i (45) özel ders vereceği site önüne kadar takip etti. Burada ikili arasında çıkan tartışmada Abdullah Küçüktaşdemir, yanında bulunan bıçakla Ebru Küçüktaşdemir’i vücudunun çeşitli yerlerinden 22 bıçak darbesiyle yaraladı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri şüpheliyi etkisiz hale getirirken, olayda ağır yaralanan kadın ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Meram Devlet Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Gözaltına alınan zanlı koca, ifadesinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Konya’yı terk et mesajı atmış Konya Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturmasını tamamlarken, tutuklu olan zanlı hakkında ’kadına karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle dava açıldı. Hazırlanan iddianamede katil zanlısı kocanın eğitim fakültesindeki eğitimini yarıda bırakmasına rağmen, yıllardır özel dershanede Türkçe öğretmenliği yaptığı belirtildi. Zanlının telefonunda yapılan inceleme sonrası olay günü Ebru Küçüktaşdemir’e, "Cezaevinden başka yer mi var, bugün bu iş bitecek. Bende her şey bitti. Aklın varsa Konya’yı terk et" şeklinde tehdit mesajları attığı ortaya çıkarken, olaydan yaklaşık 6 saat önce "Av bıçağı Konya" gibi aramalar yaptığı da iddianamede yer aldı. "Bana iftira atıyorlar, kolumda ’Ebru’ yazıyor" Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’eşe karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla dava açılan Abdullah Küçüktaşdemir’in yargılanmasında karar duruşması görüldü. Zanlı koca duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Mahkeme heyetince son olarak söylemek istedikleri sorulan katil zanlısı, "Ben para pul düşkünü değilim, bana iftira atıyorlar. Kolumda ’Ebru’ yazıyor başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Ben eşimi sonsuzluğa göndermedim. Eşimin annesi yüzünden, yuvamız yıkıldı" diye konuştu. Mahkeme heyeti, Abdullah Küçüktaşdemir’e ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verdi.