GENEL - 01 Mart 2012 Perşembe 12:51

TÜRK PATENT ENSTİTÜSÜ`NDEN `FİKRİN ÜRÜNE DÖNÜŞME SÜRECİ` SEMİNERİ

A
A
A
TÜRK PATENT ENSTİTÜSÜ`NDEN `FİKRİN ÜRÜNE DÖNÜŞME SÜRECİ` SEMİNERİ

Üniversite Sanayi İşbirliği Merkezleri Platformu (USİMP), Associatfon of University Technology Managers (AUTM), Araştırma Temelli Entelektüel Varlıklar Yönetim Platformu (ARTEV), TPE ve TOBB işbirliğinde Türk Patent Enstitüsü’nde "Fikrin Ürüne Dönüşme Süreci" semineri düzenlendi.
Konuyla ilgili TPE Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği’nden yapılan açıklamada, seminerin amacının bilimsel araştırmaların toplumsal faydaya dönüştürülmesi süreçlerinde lisanslanabilecek buluşlar ile lisanslanan buluşların ticarileşme potansiyelinin belirlenmesi konusunun ABD’nin teknolojik gelişimine önemli katkı sağlayan ve yaklaşık 40 yılı aşkın bir süredir faaliyet gösteren AUTM’un bilgi ve deneyimleri ışığında tartışılması ve fikir alışverişinde bulunulması olduğunu belirtildi. Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, YÖK, TUBİTAK, KOSGEB, TPE, TTGV, TOBB, TÜSİAD gibi kurum kuruluşların uzmanları ve çalışanları, teknokentler, üniversiteler, teknoloji transferi uzmanları ile teknoloji transfer ofisi yöneticilerinin katılım sağladığı seminerin açış konuşmasını yapan Türk Patent Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Habip Asan, günümüzün bilgiye dayalı ekonomisinin temel unsurlarını patentler, markalar, tasarımlar ve telif hakları gibi fikri mülkiyet haklarının oluşturduğunu ve bunların
çağımızın en önemli güç parametreleri haline geldiğini belirtti.
Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olan Türkiye’nin Ar-Ge faaliyetlerine ve fikri mülkiyete büyük önem verdiğini belirten Prof. Dr. Asan, şu anda kamu bütçesinden Ar-Ge’ye ayrılan yüzde 0,8 dolaylarındaki payın 2013 yılında yüzde 2’ye çıkarılmasının hedeflendiğini söyledi. Fikri mülkiyet alanındaki son gelişmeleri ve sınai mülkiyet verilerini katılımcılarla paylaşan Prof. Dr. Asan, Türkiye’nin teknolojik politikalarının ve önceliklerinin belirlenmesi amacıyla oluşturulan Bilim ve Teknoloji
Yüksek Kurulu’nun Aralık 2011 tarihinde düzenlenen son toplantısında alınan kararlar ile Türk Patent Enstitüsü’ne fikri ürünlerin reel sektöre aktarılmasında mekanizmalar oluşturulması konusunda önemli sorumluluklar verildiğini ifade etti.
Seminer Türkiye’de inovasyon döngüsündeki eksikliklerin giderilmesi ve teknoloji transferi gibi konularda faaliyet gösteren tarafların bir araya gelerek bilgi ve tecrübelerin paylaşılması açısından önem taşıyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."