GENEL - 28 Ocak 2015 Çarşamba 08:38

Bakanlıktan Dünya Gümrük Günü'nde Yemekli Kutlama

A
A
A
Bakanlıktan Dünya Gümrük Günü'nde Yemekli Kutlama

Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, “İşlemlerimizi hızlandıracağız, vatandaşa daha kaliteli, daha hızlı gümrük hizmeti sunacağız; eziyet haline gelmeyecek. Ama bunu yaparken de hiç kuşkusuz güvenli bir şekilde gerçekleştireceğiz” dedi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Canikli, “Dünya Gümrük Günü” kapsamında, Bakanlığın vermiş olduğu davette, gümrük çalışanlarıyla bir araya geldi. Bakan Canikli, yaptıkları çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu.
“KORUMAMIZ, KURALLARA UYGUN BİR ŞEKİLDE YÜRÜTMEMİZ GEREKEN ÇOK ÖNEMLİ BİR İŞİMİZ VAR”
Gümrüklerdeki hassas çalışmalara değinen Canikli, şu ifadeleri kullandı:
“Esasında, gümrük işlemleri dünyanın her yerinde bu hassasiyeti taşır, bu hassasiyet özelliğini barındırır ama bu Türkiye’de biraz daha fazladır. Belki, dünyadaki ülkelerin önemli bir bölümünden çok daha fazla hassasiyete sahip bir gümrük konumumuz, pozisyonumuz ve yönetmemiz gereken bir iş var. Bu hassasiyeti belirleyen en önemli faktörlerden bir tanesi, genel gümrük işlemleri dışında; ülkemizin her tarafının, çok geniş bir sınır coğrafyasına, sınır hattına sahip olması. Bu önemli bir faktördür. Sadece, Suriye ve İran sınırlarımızın uzunluğu yaklaşık bin 400 km. Buna, bir de bu coğrafyanın kırılgan yapısı, içinde bulunduğumuz konjonktür ve dönem itibarı ile adeta ateş çemberi içinde olması özelliği dikkate alındığında, hesaba katıldığında; bu coğrafyanın, bu özelliğinin ne kadar belirleyici olduğu görürsünüz. Tabi sadece, İran, Irak ve Suriye sınırından ibaret değil. Diğer bütün sınır hatlarımızı, hava hat alanları dahil olmak üzere, hepsini üst üste koyduğunuzda gerçekten korumamız gereken, kurallara uygun bir şekilde yürütmemiz gereken çok önemli bir işimiz var.”
“EZİYET HALİNE GELMEYECEK”
Gümrük hizmetlerinin daha hızlı, kaliteli ve güvenli bir şekilde gerçekleşeceğini vurgu yapan Canikli, “İşlemlerimizi hızlandıracağız, vatandaşa daha kaliteli, daha hızlı gümrük hizmeti sunacağız; eziyet haline gelmeyecek. Ama bunu yaparken de hiç kuşkusuz güvenli bir şekilde gerçekleştireceğiz. Yani mevzuata uygun bir şekilde. Hem hızlı olacak, olabildiğince kaliteli olacak ama aynı zaman da mevzuata uygun olacak. Bu iki dengeyi çok iyi bir şekilde kombine etmemiz, ideal kombinasyonu yakalamamız ve bulmamız gerekiyor. Yani ne güvenlik faktörünü öne çıkararak, insanlara bu işlemleri için eziyet çektireceğiz. Yani, örnek olarak, ithalattır ya da ihracattır fark etmez; açacağız, tüm eşyaları kontrol edeceğiz, gözden geçireceğiz ondan sonra yol vereceğiz. Güvenlik adına bu en uç nokta. Böyle bir imkanımız, böyle bir seçeneğimiz yok. Tüm giren çıkan TIR’ların açılarak, tam tespiti yapılarak, en doğru tespit o şekilde yapılır değil mi, bu şekilde yaptığınızda yüzde 100 güvenli bir gümrük işlemi sunarsınız. Bütün konteynerleri açar bakarsınız, tek tek tespit edersiniz, tek tek sayarsınız; ölçersiniz, tartarsınız, hepsini; tüm giren ve çıkan, eşya içeren her şeyi. Yüzde 100 güvenliği sağlarsınız ama kaliteli bir gümrük hizmeti vermemiş olursunuz ya da tam tersi, işlemlerin hızlanması için bütün güvenlik önlemlerini, tedbirlerinin bir kenara bırakırsınız; isteyen girer, isteyen çıkar. Bunu da yapmamız mümkün değil” ifadelerini kullandı.
“BİR SAATTE 100 ADET TIR”
Gümrüklerde gelişmiş ve hızlı bir tarama sisteminin bulunduğunu söyleyen Canikli, “İdeal bir kombinasyon yakalamamız gerekiyor. İki amacı birlikte, iki amacı tek amaç olarak yürütmemiz gerekiyor. Bakın bugün, bir araç tarama cihazı, x-ray cihazı saatte 100 tane TIR’ın eşyasını, bize yeterince bilgi sağlayacak şekilde tarama imkanına sahip. Bir saatte 100 adet TIR. Bugün bizim, Türkiye’de bu amaç için toplam 38 tane x-ray cihazımız var ve günlük ortalama fiili kapasitesi 23-24 civarında. Biri, saatte rahatlıkla 80-100 TIR’ı, kaliteli bir şekilde, güvenlik talebimizi karşılayacak şekilde hizmet sunabilecek araçlar geliştirmiş vaziyette ya da bir otobüsü yolcuları ile birlikte, en minimum seviyede radyasyona yani, sağlık açısında en ufak sıkıntıya sokmayacak. Çok hızlı bir şekilde, 1 dakikanın altında tarama kapasitesi olan cihazlar geliştirilmiş durumda. Önümüzdeki günlerde yoğun bir şekilde, bu imkanı kullanacağız. Öncelikle bu hepimizi ciddi anlamda rahatlatacak” diye konuştu.
“KONUŞULMASI BİLE MÜMKÜN OLMAYAN BİR HEDEFTİ”
Canikli, gümrük çalışmaları alanındaki teknolojik gelişmeler hakkında ise, “Şu anda insan gücüyle, fiziki olarak yapmaya çalıştığımız birçok işlemi, önümüzdeki çok kısa bir süre içinde inşallah; teknolojinin bu imkanlarını kullanarak, çok daha hızlı, çok daha etkili ve verimli bir şekilde yapacağız. Onun çalışmalarına başladık esasında, son aşamaya doğru hızla geliyoruz. Bunun ile ilgili olarak, çok büyük harcamalar gerektirmeyecek; inşallah 70-80 tane bu kapsamda, bu özelliklere sahip alacağımız x-ray cihazıyla; Türkiye’ye giren ve çıkan tüm TIR’lar, tüm araçlar, tüm konteynerler, tüm kargo ve diğer bagajların hepsi yüzde 100 taramadan geçirilecek. Bu belki 5 yıl önce, 10 yıl önce hayata geçirilmesi mümkün olmayan, hatta konuşulması bile mümkün olmayan bir hedefti ama bugün çok yakınımızda, rahatlıkla elde edebileceğimiz bir hedef olarak karşımızda durmaktadır” açıklamalarında bulundu.
Gümrük çalışanlarının başarılı çalışmalarına da değinen Canikli, “Gayretle arkadaşlarımızın çalıştığını söylerken sadece hamaset ifade etmiyordum ve bunların hepsinin altında gerçek, reel olaylar var. Bunlarda bir tanesi, Mehmet Bey kardeşimizin koordinatörlüğünde yürüyen bir çalışma var. Akaryakıt kaçakçılığıyla ilgili olarak yapılan bir çalışma söz konusu. Son 3 buçuk ay içerisinde 650 milyon lira ceza yazılmasını gerektiren olayları tespit ettiler” dedi.
Türkiye’ye getirilen sahte ayakkabıları fark ederek, yurt geneline yayılmadan, toplanmasını sağlayan iki gümrük görevlisi, Beytullah Yıldırım ve Hakan Ülker de sertifikalarını alanlar arasındaydı. Aynı zamanda futbol hakemliği de yapan Hakan Ülker, Bakan Canikli’ye forma, sarı ve kırmızı kart hediye etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükçekmece’de kontrolden çıkan araç tırın altına girdi: 1 ölü, 2 yaralı Büyükçekmece’de gece saatlerinde kontrolden çıkan otomobil, seyir halindeki tırın altına girdi. Kazada araç içerisinde sıkışan 1 kişi hayatını kaybederken tırın ve kaza yapan aracın sürücüleri ise yaralandı. Kaza, saat 01.45 sıralarında Büyükçekmece E5 Karayolu Edirne istikametinde gerçekleşti. İddiaya göre kontrolden çıkan E.M. (42) idaresindeki 35 KH 1721 plakalı otomobil, E5 üzerinde seyir halinde olan S.G. idaresindeki 76 DE 334 plakalı tıra arkadan çarparak tırın altına girdi. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri intikal etti. Kazada tır sürücüsünün yaralandığı öğrenilirken tırın altına giren otomobilin sürücüsü E.M. ve yan koltukta bulunan Ahmet Andırın (58) araç içerisinde sıkıştı. İtfaiye ekiplerinin kurtarma çalışmaları sonucu sürücü E.M. bulunduğu yerden yaralı şekilde kurtarılarak ambulansla hastaneye kaldırıldı. Sağlık ekipleri yan koltuktaki Ahmet Andırın’ın ise olay yerinde hayatını kaybettiğini tespit etti. Olay yeri inceleme ekipleri ve nöbetçi savcının incelemelerini tamamlamalarının ardından Ahmet Andırın’ın cenazesi ceset torbasına koyularak ambulansla en yakındaki hastane morguna götürüldü. İtfaiye ekiplerinin çalışması sonucu tırın altına sıkışan araç bulunduğu yerden çıkarılırken polis ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.