POLİTİKA - 10 Aralık 2025 Çarşamba 17:50

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Tuncer: "10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nün tüm insanlık için barışın ve huzurun vesilesi olmasını temenni ediyorum"

A
A
A
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Tuncer: "10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nün tüm insanlık için barışın ve huzurun vesilesi olmasını temenni ediyorum"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sevilay Tuncer, "10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nün tüm insanlık için daha adil bir dünyanın, barışın ve huzurun vesilesi olmasını temenni ediyorum" dedi.


AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Tuncer, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler. Birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmalıdırlar. Herkes ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ve başka bir ayrım gözetmeksizin bu bildirge ile ilan olunan bütün haklardan ve bütün özgürlüklerden yararlanabilir. Yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliği herkesin hakkıdır. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edilişinin 77’nci yıldönümünde; 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nün tüm insanlık için daha adil bir dünyanın, barışın ve huzurun vesilesi olmasını temenni ediyorum. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde başta Gazze olmak üzere, tüm dünyadaki mazlumların sesi, insanlığın vicdanı olmaya aynı kararlılık ve inançla devam edeceğiz" dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Prof. Dr. Yüksel Özdemir’in "Bir dem hayat" kitabı sinemaya uyarlanıyor Erzurum’un Horasan ilçesinde doğan Prof. Dr. Yüksel Özdemir’in yaşam öyküsü, kitabı üzerinden sinemaya taşınıyor. Çocukluğunu kırsal bir ortamda, ekonomik sıkıntıların ve sınırlı eğitim imkânlarının olduğu koşullarda geçiren Özdemir, küçük yaşlarda edindiği gözlemlerle akademik ve bilimsel merakını geliştirdi. Atatürk Üniversitesi Fizik Bölümünü birincilikle tamamlayan Özdemir, aynı üniversitede araştırma görevlisi olarak göreve başladı. Doktora çalışmalarını foton fiziği üzerine yapan Özdemir, atom ve molekül fiziği alanlarında doçentlik ve profesörlük unvanlarını aldı. Akademik kariyerinde özellikle foton fiziği, atom ve molekül fiziği alanlarında araştırmalar yürüttü. Özdemir’in "Bir Dem Hayat" adlı kitabı, 1980’li yıllarda Anadolu’daki yaşam koşullarını konu alıyor. Kitapta, kırsal bölgelerdeki eğitim olanakları, ekonomik sıkıntılar ve çocukların hayatta kalma çabaları detaylı biçimde aktarılıyor. Ayrıca, dönemin köy yaşamına ve aile yapılarına dair gözlemler de eserde yer alıyor. Kitapta öne çıkan bölümlerden biri, Özdemir’in ilkokul öğretmeninden "Senin kafan çalışmıyor, çoban ol" yönlendirmesini aldığı anlatımı. Bu bölüm, dönemin eğitim sistemi ve çocukların geleceğe dair karşılaştığı güçlükleri ortaya koyuyor. "Bir Dem Hayat", yayımlandıktan kısa süre sonra dördüncü baskısını yaptı. Kitabın gördüğü ilgi, sinema sektörünün de dikkatini çekti. Üsküdar Yapım’ın, eseri sinemaya uyarlamak için teklif sunduğu bildirildi. Özdemir’in Kitapyurdu’nda altı kitabı bulunuyor. Roman, popüler bilim ve deneme türlerinde eserler üreten yazarın diğer çalışmaları arasında "Gizemli Evren" de yer alıyor. Kitaplarında bilimsel konuları ve kişisel deneyimlerini günlük yaşamla ilişkilendiren Özdemir, düşünce özgürlüğü ve bireysel karar alma süreçlerine dair görüşlerini de çeşitli platformlarda paylaşıyor. Bugün akademik çalışmaları ve yayınlarıyla tanınan Prof. Dr. Yüksel Özdemir, 1980’lerin Anadolu’sundan başlayıp profesörlüğe uzanan yolculuğu ile hem akademi dünyasında hem de edebiyat alanında dikkate değer bir iz bıraktı.
Karabük Kuyumcu soygununda mütalaa açıklandı: Savcıdan sanıklara ağır ceza talebi Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bir kuyumcuya silahlı ve maskeli şekilde düzenlenen soyguna ilişkin davada savcı, sanıklar hakkında ’nitelikli yağma’, ’kasten öldürmeye teşebbüs’, ’mala zarar verme’ ve ’ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırılmaları yönünde mütalaasını sundu. Karabük 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Emre Ünlük (21), Rıza Çelikay (19), Ramazan Karakaş (33) ve Eyüp Emir Eper (20) bulundukları cezaevinden SEGBİS ile bağlandı. Soygunu gerçekleştirdikleri iddia edilen sanıklardan Cemal Çelikay (21) ise hastane randevusu nedeniyle duruşmaya katılamadı. Duruşmada sanıklardan Cemal ve Rıza Çelikay’ın avukatları, müvekkillerinin hisse sahibi olduğu evdeki haklarının tamamını devrederek kısmi zararın giderilmesini istediklerini ifade etmesine karşı katılımcı Ahmet Güldemir bunu kabul etmediğini belirterek şahısların cezalandırılmasını istedi. Duruşmada cumhuriyet savcısı, mütalaasını açıkladı Sanıklar Cemal Çelikay, Emre Ünlük, Rıza Çelikay, Ramazan Karakaş ve Eyüp Emir Eper’in, olaydan yaklaşık altı ay önce bir araya gelerek bir kuyumcuya yönelik soygun planı yaptıklarını hatırlatan savcı tüm sanıkların 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalarını, sanıkların tutukluluk hâllerinin devamını ve yargılama giderlerinin sanıklardan alınmasını talep etti. Sanık avukatları mütalaayı kabul etmediklerini ifade ederek yazılı savunma yapmak için süre talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 22 Aralık’a erteledi.