ASAYİŞ - 20 Mart 2025 Perşembe 12:54

Ankara ölü bulunan kız çocuğunun babasından cinayet iddiası

A
A
A
Ankara ölü bulunan kız çocuğunun babasından cinayet iddiası

Ankara’da metruk binanın yanındaki bahçede cesedi bulunan 6 yaşındaki yabancı uyruklu kız çocuğun babası, kızının öldürüldüğünü iddia etti. Köpek saldırısı nedeniyle vefat ettiği değerlendiren çocuğun cesedinde yapılan incelemelerde ise herhangi bir şüpheli duruma rastlanılmadığı öğrenildi.


Olay, dün saat 16.00 sıralarında Altındağ ilçesi Yıldıztepe Mahallesi 219. Sokak’ta meydana geldi. Alınan bilgilere göre, çevredeki vatandaşlar atıl haldeki binanın yanındaki bahçede çocuk cesedi buldu. İhbar üzerine bölgeye sevk edilen polis ekiplerince yapılan incelemelerde cesedin 6 yaşındaki Suriyeli Fatma Elmuhammed’e ait olduğu tespit edildi. İlk belirlemelerde köpek saldırısı nedeniyle vefat ettiği değerlendirilen çocuğun cesedi olay yerindeki çalışmaların ardından otopsi için Adli Tıp Kurumuna götürüldü. Kesin ölüm sebebinin otopsi sonrası netleşeceği belirtilen Elmuhammed’in cesedindeki ilk incelemelerde herhangi bir şüpheli durum olmadığı öğrenildi. Ölen kızın üzerinde kıyafet olmaması ve cansız bedenin küllerin üzerinde bulunması dikkat çekerken, cenazesinin Adli Tıptaki işlemelerin ardından Mamak’ta yer alan Ortaköy Mezarlığına defnedileceği aktarıldı. Elmuhammed’in dört çocuklu ailenin 3’üncü çocuğu olduğu belirtildi.


"Köpek kızımın elbiselerini nasıl çıkarmış olabilir"


Kızının yakılarak öldürüldüğünü ileri süren baba İbrahim Elmuhammed, "Kızım kardeşi ile bakkala gitmişti. Eve geldikten sonra tekrar gitti ama bu kez geri gelmedi. Bir süre sonra annesi komşularımızla birlikte aramaya çıktı ama bulamadı. Metruk binadaki bir kişi ilk başta eşimin içeri girmesine izin vermemiş. Ardından iki kez ablam gelmiş ona da müsaade etmemiş. Daha sonra annem o adama, kızımı görüp görmediğini sorunca, ‘Kulaklarım duymuyor’ diye cevap vermiş ama normalde duyuyordu, bir problemi yoktu. Annem ve eşim o sırada yerde kızımın montunu görmüş. Daha sonra da diğer elbiseleri ile karşılaşmışlar. Üzerini naylonla örtüp yakmaya çalışmışlar kızımı. Anladığım kadarıyla kızım öldükten sonra cesedini buraya getirmişler. Vücudunda köpek ısırıkları var ama o köpek kızımın elbiselerini nasıl çıkarmış olabilir. Çocuğumun üzerinde hiç kıyafet yoktu. Bir sebep olduğunu düşünüyorum ve şüphelendiğim birileri var ama insanlara da iftira atmak istemiyorum" dedi.


"Mahallemizde çok fazla köpek var ama saldırma olayları yok"


Olayla ilgili konuşan komşulardan Osman Erdem, "Çocuğun ailesi yanıma gelerek kaybolduğunu söyledi. Cami imamı ile görüştük. Minareden kayıp çocuk olduğuna dair anons geçildi. Bir süre sonra çocuk cesedi bulunduğunu söylediler. Geldiğimde çocuğun cesedini yerde gördüm. Kalçası ve vücudunun bazı yerleri yenmiş gibiydi, parçalanmıştı. Cesette yanık izleri vardı. Saçı da yoktu, kel haldeydi. Çocuğun tişörtü ve montu yerdeydi, onlarla üzerini örttüm. Sağlık ve polis ekiplerini aradım. Olay yerine gelerek müdahale ettiler. Farklı şeyler söyleniyor ama olayın nasıl olduğuna dair bilgim yok. Bu bina 2 senedir metruk halde. Polisler inceleme başlattı. Ceset yeni gibi görünmüyordu. Bence en az bir günlük cesetti. Sanki bir boğuşma olmuş. Etrafta kan izleri vardı. Köpek saldırısı olsaydı en azından sesleri duyardık. Mahallemizde çok fazla köpek var. Saldırma olayları yok ama sayıları çok fazla. Kimseyi suçlamak istemiyoruz. Emniyet araştıracaktır" ifadelerine yer verdi.



Ankara ölü bulunan kız çocuğunun babasından cinayet iddiası

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla DALKO davasında sanıklar tahliye edildi Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen DALKO davasında tutuklu sanıklar hakkında tahliye kararı verilirken, duruşma 23 Haziran saat 09.30’a ertelendi. Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde Dalyan Su Ürünleri Kooperatifi (DALKO) üzerinden yürütülen ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran soruşturma kapsamında açılan davanın ilk duruşması, Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sabah 09.30’da başlayan duruşmada sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya, tutuklu sanıklardan ve organize suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Kooperatif Başkanı A.Y. bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katıldı. Savunmasında A.Y, "Ben hiçbirini hak etmedim. Kooperatifi bir marka haline getirdim" diyerek suçlamaları kabul etmedi. Tutuklu sanıklardan A.Y. ise yaklaşık 5 aydır cezaevinde bulunduğunu belirterek, "Bakmakla yükümlü olduğum 3 çocuğum var. Tutuksuz yargılanmak istiyorum" şeklinde savunma yaptı. Sanıklardan H.K. ise savunması sırasında ağlayarak sağlık sorunlarından bahsetti. H.K., mevcut sağlık durumu nedeniyle mağdur olduğunu belirterek beraatini talep etti. Dava kapsamında yargılanan ve aralarında Çandır Mahalle Muhtarı S.Y.’nin de bulunduğu sanıklar adına yapılan savunmalarda, suçlamaların gerçeği yansıtmadığı savunularak beraat talebinde bulunuldu. Mahkeme sonunda tüm sanıklar tahliye edilirken, bir sonraki duruşmanın 23 Haziran saat 09.30’a ertelendiği açıklandı. Ne olmuştu: Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde nitelikli dolandırıcılık ve ihaleye fesat karıştırma suçlarına karıştıkları tespit edilen aralarında çandır Mahalle Muhtarı S.Y, Dalyan Su Ürünleri Kooperatifi (DALKO) Başkanı A.Y. ve oğullarının da bulunduğu 11 şüpheli gözaltına alınmış, 22 Temmuz’da şüphelilerden Kooperatif Başkanı A.Y., H.K., A.Y., Ç.A., Ö.A. ve E.D., çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Bursa Büyükşehir’den depreme karşı hayat kalkanı Bursa Büyükşehir Belediyesi, birinci derece deprem kuşağında yer alan Bursa’nın muhtemel depremin yıkıcı etkilerine karşı daha dirençli hale gelmesi için ‘Deprem Sığınma Ünitesi Projesi’ni hayata geçiriyor. Deprem anında insanların güvenli bir şekilde korunabilmesini amaçlayan proje, can kayıplarının önüne geçilmesi ve arama kurtarma ekiplerine zaman kazandırılmasını hedefliyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi, deprem öncesinde ve deprem anında da insan hayatını koruyabilmek için önemli bir projeyi hayata geçirdi. Deprem sırasında can kaybı yaşanmaması için ‘Deprem Sığınma Ünitesi Projesi’ni geliştiren Büyükşehir Belediyesi, çalışmayla deprem anında bireylerin güvenli nokta olarak sığınabilecekleri sığınma ünitelerini binalarda yaygınlaştırmayı hedefliyor. Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde geliştirilen projenin paydaşları arasında Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), Ulutek Teknopark, Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB), İTÜDER, İşbir Yatak ve Gökçelik bulunuyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) tarafından düzenlenen ‘Deprem Sığınma Ünitesi Projesi’ çalıştayı, Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’nde akademisyenlerin, iş insanlarının, kamu kurumu ve sivil toplumu kuruluşu temsilcilerinin ve oda başkanlarının katılımıyla gerçekleştirildi. İnsan hayatını merkeze alan proje Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, depremin ne kadar önemli olduğunu bildiklerini, deprem öncesinde alınacak tedbirlerle can kayıplarının önüne geçilebileceğini vurguladı. Geliştirilen projeyle insan hayatını merkeze alan, ortak akla ve bilime dayanan güçlü bir sorumluluk çağrısı yaptıklarını söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, "Can güvenliği meselesine vicdanla ve kararlılıkla sahip çıkıyoruz. Türkiye’nin yüzde 92’si deprem bölgesidir. Türkiye nüfusunun ise yaklaşık yüzde 95’i deprem riski altındaki bölgelerde yaşıyor. Bursa’nın birinci derece deprem bölgesi olduğunu unutmamalıyız. Yapılacakların yanında toplumun bilinçlendirilmesi ve bilgilendirilmesi gerekiyor" dedi. "Bursa’daki yapıların yüzde 62’si kaçak" Denetim konusunda eksiklikler giderilmedikçe 20 yıllık binaların yıkılarak yenilerinin yapılmaya devam edileceğini ifade eden Başkan Mustafa Bozbey, "Bursa’daki yapıların yüzde 62’si kaçak yapılmış. Sadece konut değil, sanayi de kaçak yapılmış. Toplumsal dönüşümü sağlamalıyız. Aksi takdirde bir depremde yine hep beraber ağlayacağız. Deprem öncesinde yapıları güvenli hale getirmek zorundayız. 1/100.000’lik Çevre Düzeni Planı ile birlikte Bursa’nın ‘Kent Anayasası’nı oluşturuyoruz. Toplumun da bu çalışmalara sahip çıkması gerekiyor" diye konuştu. "Bursa ovası her yıl 6 santim çöküyor" Kentsel dönüşüm projelerine hız verdiklerini anlatan Başkan Mustafa Bozbey, "Yakın zamanda bir bilim insanımız ‘Bursa Ovası her yıl 6 santim çöküyor’ bilgisini paylaştı. 10 yılda Bursa Ovası 60 santim çöktü. Bunun sebebi üniversitelerimiz tarafından araştırılmalıdır. Bizim ise bilim insanlarının göstereceği yönle beraber ovanın çöken kısımlarını ya planlama dışına almamız ya da alternatif çözüm üretmemiz gerekir" dedi. "Depremi korkmadan, bilinçlenerek karşılamalıyız" Deprem öncesinde afet konteynerlerini dağıtmaya devam ettiklerini, mahallelerdeki afet gönüllülerinin de güçlü bir şekilde yetiştirilmesi gerektiğini belirten Başkan Mustafa Bozbey, "Depremi önleyemediğimize göre hazırlıklarımızı yapmalıyız. Toplanma alanlarını tüm yönleriyle belirlemeliyiz. Bursa’da da beklenen bir deprem var. İstanbul merkezli de olabilir. Sındırgı’daki depremler Bursa’yı etkiliyorken, İstanbul merkezli bir depremin Bursa’yı etkilememesi düşünülemez. Deprem gerçeğini unutmadan ama korkmadan, bilinçlenerek karşılamalıyız. Bu açıdan projenin değerli olduğunu düşünüyorum. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum" diye konuştu. "Bireylerin hayatta kalmasını maksimum düzeye çıkarmayı hedefliyoruz" Proje hakkında bir sunum yapan BURKENT Genel Müdürü İnan Keser, deprem bölgesinde yer alan Bursa’da muhtemel bir can kaybı yaşanmaması için kısa vadeli acil eylem projesi geliştirdiklerini söyledi. Projenin aşamaları hakkında bilgi veren Keser, "Projeyle, deprem anında bireylerin hayatta kalmasını maksimum düzeye çıkarmayı hedefliyoruz. Evlere yerleştirilen sığınma ünitesiyle, insanların depremde güvenle sığınabileceği ortam oluşturuyoruz. Bir ev eşyası gibi tasarlamayı hedefledik. Her evde mutlaka iki kişilik bir yatak yeri var. Her eve uygulanabilmesi için bu gerçekle projenin tasarımını yaptık. Sığınma ünitesi 800 kilo ağırlığında ve 400 ton taşıma kapasitesine sahip. İçerisindeki hacmi 3-4 kişiye kadar yeterli. Birçok teste tabi tuttuk" dedi. "Binlerce insanı kurtarma imkânına kavuşabiliriz" İnsanların en çok ünitenin binaya ekstra ağırlık bindirip bindirmediğini merak ettiğini belirten Keser, ‘Herkes evine alsa binaya olumsuz etki oluşturur mu?’ sorularıyla karşılaştıklarını dile getirdi. Bununla ilgili birçok hesaplama yaptıklarını söyleyen Keser, "Öyle bir ek yük oluşturmadığını, yüzde 1 bile etkisi olmadığını gördük. Herkesin ulaşabilmesi için en ekonomik ve düşük maliyetle proje üretmemiz gerekiyor. Bu konuda kamunun elini taşın altına koymasını bekliyoruz. Proje, sadece binalarda değil tüm alanlarda uygulanabilir. Bu proje yaygınlaştırılırsa arama kurtarma işlemleri için de zaman kazanmış olabiliriz. Belki de ünitelerin içerisinde kalan binlerce insanı kurtarma imkânına kavuşabiliriz. Projeye destek olan tüm kurumlara teşekkür ediyoruz" dedi. Program, konuşmaların ardından masa toplantılarıyla devam etti.
İstanbul Türkiye Fair Play ödüllerini kazananlar belli oldu Türkiye’de Fair Play olgusunun benimsenip, yaygınlaşmasını sağlamak amacıyla geleneksel olarak gerçekleşen Türkiye Fair Play ödüllerini kazananlar belli oldu. Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Fair Play Komisyonu tarafından geleneksel olarak yapılan Türkiye Fair Play ödüllerini kazananlar belli oldu. Fair Play Komisyonu üyeleri ve jürisi tarafından çok sayıda aday arasından seçilen 22 kişi ve kurum ödüle layık görüldü. 2024 yılında gerçekleştirdikleri fair play davranışı, tanıtımı ile fair playe layık görülen kişi ve kurumlar ödüllerini 23 Aralık Salı günü İstanbul Ataköy Olimpiyatevi’nde saat 17.30’da başlayacak törende alacak. Fair Play ödülü kazanlar arasında Umut Ünlü, Daniele Santarelli, Alperen Şengün, Toprak Razgatlıoğlu, Yusuf Dikeç, Recep Uçar, Kuzey Tunçelli, Gençlerbirliği Kadın Futbol Takımı, Öznur Cüre, Ata Atakul, Gülşah Sırakaya, Denizli Çamlık FK, Sakine Küçükakyüz, Melihşah Katman, Ejder Sözen, Ragıp Vural Tandoğan, Alp Pehlivan, Sakarya Harmanlıkspor, Selçuk Erdoğan, Boyabat Eğitim Spor Kadın Futbol Takımı gibi önemli kişi ve kulüpler yer alıyor. Törende ayrıca Beden Eğitimi Öğretmeni Ferhunde Tuba Üstünkal ve Tekirdağ Yeniçiftlik Nizamettin Demirdöven İlkokulu da toplumsal fair play ödülü alacak. Olimpiyatevi’nde gerçekleşecek törende 2024 yılında Avrupa ve Dünya Fair play ödülü kazanan ve ödüllerini yurt dışında alamayan kişi ve kurumlarla, 3. Dünya Fair Play fotoğraf yarışmasında dereceye giren isimleri ödülleri verilecek.