KÜLTÜR SANAT - 17 Aralık 2025 Çarşamba 13:06

Bakan Ersoy: "Genel Okuyucu Dizisi’ ile başlatılan 100 kitaplık proje, özellikle gençlerin ‘tarih sıkıcı ve anlaşılmazdır’ algısını kıracak"

A
A
A
Bakan Ersoy: "Genel Okuyucu Dizisi’ ile başlatılan 100 kitaplık proje, özellikle gençlerin ‘tarih sıkıcı ve anlaşılmazdır’ algısını kıracak"

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Genel Okuyucu Dizisi’ ile başlatılan 100 kitaplık bu proje, özellikle gençlerin ‘tarih sıkıcı ve anlaşılmazdır’ algısını kırmak üzere ve tarihimizin temel meselelerini herkese hitap ederek anlatacak şekilde tasarlandı" dedi.



Türk Tarih Kurumunun 94 yıllık akademik üretimini geniş kitlelerle buluşturmak amacıyla hazırladığı, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılına armağan olarak 100 eserden oluşan ‘Genel Okuyucu Dizisi’nin tanıtım toplantısı Ankara’da bulunan Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu’nda düzenlendi. İlk 27 kitabı okurla buluşan seri, hizmete açılacak olan kütüphanede tanıtıldı. Toplantıya, Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, kurum başkanları, bürokratlar, akademisyenler ve davetliler katıldı. Açılış konuşmaları ile başlayan toplantı kurdele kesimi ile devam etti.



"Genel Okuyucu Dizisi’ ile başlatılan 100 kitaplık proje, özellikle gençlerin ‘tarih sıkıcı ve anlaşılmazdır’ algısını kıracak"


Genel Okuyucu Dizisi eserleri ile sadece yayın faaliyetinin değil, milli kimliğin ve kültürel varlığın geleceğini ilgilendiren önemli bir adımın resmi başlangıcının gerçekleştirildiğini belirten Bakan Ersoy, "İçinde bulunduğumuz dijital çağ bizlere sınırsız bilgiye erişim imkanı sunarken, aynı zamanda bilgi kirliliği ve yüzeysellik gibi büyük tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Sosyal medyada hızla tüketilen 15 saniyelik videolar, maalesef yüzlerce yıllık birikimi barındıran olayların anlaşılmasına engel oluyor. Bu ortamda Türk Tarih Kurumunun en büyük sorumluluklarından biri milletimizi, bilhassa genç kuşaklarımız ile gelecek nesillerimizi güvenilir bilimsel kaynaklarla buluşturmaktır. ’Genel Okuyucu Dizisi’ ile başlatılan 100 kitaplık bu proje, özellikle gençlerin ‘tarih sıkıcı ve anlaşılmazdır’ algısını kırmak üzere ve tarihimizin temel meselelerini herkese hitap ederek anlatacak şekilde tasarlandı. Her bir eser, modern yayıncılık standartlarına uygun, görsel açıdan zenginleştirilmiş ve gençlerin hızla okuyup kavrayabileceği bir akıcılıkta kaleme alındı. Bu proje, gençliğe şunu söylüyor: ’Tarih, senin hikayendir. Onu başkalarının çarpıtmasına izin verme, kendi kaynaklarından öğren.’ Tarih felsefesi açısından baktığımızda, bu serinin en önemli katkısı, ’geçmişi anlama yöntemini’ öğretmek olacaktır. Okuyucu sadece olayları değil olayların nedenlerini, sonuçlarını ve farklı perspektiflerini de öğrenme fırsatı bulacaktır. Bu da onlara sadece geçmişi değil, bugünü ve geleceği de doğru okuma yeteneği kazandıracaktır" şeklinde konuştu.



"Bu 100 kitap, ülkemizin her bir ferdini ortak bir tarihi bilgi zemini etrafında birleştirecek"


Kitabın dijital dünyanın geçici bilgilerine karşı kalıcı bir abide olduğunu vurgulayan Ersoy, "Bu 100 kitap, ülkemizin her bir ferdini ortak bir tarihi bilgi zemini etrafında birleştirecek, kültürel kimliği yeniden tanımlayacak bir hareket noktasıdır. Proje dahilindeki eserler, Türklerin Göç Yolları, Türk Kültür ve Sanatının İncelikleri, İlk Türk Topluluklarından Büyük Selçuklu’ya, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Devletçiliğimiz, Tarihe Mal Olmuş Büyük Devlet Adamlarımız, Askeri Zaferlerimiz, İstiklal Mücadelelerimiz gibi özellikle gençlerin sorularına ve ilgi alanlarına cevap verecek şekilde seçilmiştir. Bu eserler, gençlerimizin tarih meselelerinde gerek gündelik hayatlarında gerekse uluslararası platformlarda özgüvenle konuşabilmesi için onlara sağlam bir arka plan bilgisi sağlayacaktır. Kendi tarihini ve kültürünü bilen bir gençlik, dünyayla rekabet edebilir" ifadelerini kullandı.



"Sizlerin desteği, bu kitapların en ücra köşelere dahi ulaşması için hayati önem taşımaktadır"


Projenin başarısının sadece Türk Tarih Kurumunun gayretine bağlı olmadığını dile getiren Bakan Ersoy, "Sizlerin desteği, bu kitapların en ücra köşelere dahi ulaşması için hayati önem taşımaktadır. Bürokrasiden ricamız bu eserlerin okullarda, kütüphanelerde, kamu kurumlarında kolayca erişilebilir kılınması için gerekli tedbirlerin alınmasıdır. Unutmayalım ki bir ülkenin en büyük gücü, bilinçli ve okuyan bir halka sahip olmasıdır. Biz bu 100 kitapla söz konusu bilince destek olmak gayretindeyiz. Hepimiz tarihi ve kültürel zenginliğimizin, köklü birikimimizin farkındayız. Kitapların, bu zenginliğe açılan engin birer kapı olduğunu da biliyoruz. Bakanlık olarak bu bilinçle hareket ediyor, bağlı ve ilgili bütün kurumlarımızla tarihi ve kültürel varlığımızın her bir unsurunu ele alarak tanıtmak ve milletimizin istifadesine sunmak üzere aralıksız çalışıyoruz. Bununla birlikte, farklı kişi ve kurumların aynı hedefler doğrultusunda hayata geçirmek istedikleri projeleri de daima destekledik ve desteklemeye devam ediyoruz. Türk Tarih Kurumumuzun; bilimsel yetkinliği, yayın kalitesi ve toplumsal sorumluluk bilinci ile bu sahada attığımız her adımda öncü olduğunu özellikle vurgulamak isterim" diye konuştu.



Dört kattan oluşan yapıda her kat Atatürk Araştırma Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezi kütüphaneleri olmak üzere bir kuruma ait kütüphaneden oluşuyor. Toplam 453 bin 435 materyal ve 200 kişi kapasiteli ortak okuyucu salonu bulunuyor. Kompleks bünyesinde ayrıca 16 adet tek kişilik çalışma odası ile yaklaşık 100 bin kitap kapasiteli raf alanları yer alıyor. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kütüphaneleri, ‘kutuphane.ayk.gov.tr’ adresi üzerinden de hizmet verirken, katalog taramaları ortak otomasyon sistemiyle gerçekleştiriliyor.



Bakan Ersoy: "Genel Okuyucu Dizisi’ ile başlatılan 100 kitaplık proje, özellikle gençlerin ‘tarih sıkıcı ve anlaşılmazdır’ algısını kıracak"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Çamurlu ayakkabısını çıkarıp markette alışveriş yapmıştı: "Yine olsa yine yaparım" Mersin’in kırsal bir mahallesinde, çamurlu olan ayakkabılarını kapıda çıkarıp çorapla markette alışveriş yaparak nezaketini gösteren kişinin çiftçilikle uğraşan 61 yaşındaki Adnan Ersin olduğu ortaya çıktı. Ersin, "Ayakkabım çamur olsa yine aynı yaptığımı yaparım. Ayakkabımı çıkarır içeri geçerim" dedi. İlçeye bağlı Çerçili Mahallesi’nde çiftçilikle uğraşan 61 yaşındaki 4 çocuk 1 torun sahibi Adnan Ersin Aydınlar Mahallesi’nde geldiği markette ayakkabılarındaki çamuru fark edip önce kenarda sıyırdı. Çamurun çıkmadığını gören Ersin, bu kez marketin önünde ayakkabısını çıkarıp içeri çorapla girdi. Alışveriş yapan Ersin’i ayakkabısız gören kasiyer de duruma şaşırdı. O anlar baştan sona marketin güvenlik kamerasına yansırken, görüntüler görenlerin içlerini ısıttı. "Çalışanları meşgul etmeyeyim diye ayakkabımı çıkardım" Tarlaya kargı sökmek için gittiğini anlatan Adnan Ersin, "Öncesinde yağmur yağdığı için ayakkabım çamur oldu. İşim aceleydi markete gittim, içerideki çalışanları meşgul etmeyeyim diye ayakkabımı çıkarıp alışverişimi yaptım. Hava soğuktu çalışanları uğraştırmamak için böyle düşündüm" dedi. Akşam haberleri açtığında kendini görünce şaşırdığına da vurgu yapan Ersin, "Tarlada çalışsam ayakkabım çamur olsa yine aynı yaptığımı yaparım. Ayakkabımı çıkarır içeri geçerim" diye konuştu. Adnan Ersin’in davranışının bütün Toroslar’ın Yörüklerine mahsus olduğuna değinen Aydınlar Mahalle Muhtarı Hasan Yıldırım ise kendisinin de görüntüleri televizyon izlediğini belirterek, "Duygulandım işte biz buyuz" dedim diyerek takdir ettiğini dile getirdi.
Sivas Mehmet Altıparmak: "Transfer dedikodularına inanmayın" Özbelsan Sivasspor Teknik Direktörü Mehmet Altıparmak, transfer çalışmalarına ilişkin, "Bizden duyulmadığı sürece transfer haberlerine inanmayın. Çok fazla spekülasyon olacak bu dönemde" dedi. Trendyol 1. Lig’in 17. haftasında deplasmanda Iğdır FK ile karşılaşacak olan Özbelsan Sivasspor bu maçın hazırlıklarına devam ediyor. Sivasspor Teknik Direktörü Mehmet Altıparmak, antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Altıparmak, 1-1 berabere kaldıkları Çorum FK maçını değerlendirerek, "Ligin iyi takımlarından olan ve şampiyonluk iddiası olan Çorum ile oynadık hafta sonu. Maçın tamamına yakınını iyi oynadık diyebilirim. Oyun olarak ve pozisyon olarak istediğimizi yaptık. Rakibin çok önemli güçleri vardı. Golü attık ve golü attıktan sonra oyunu çok iyi tuttuk. Rakibimize hiç pozisyon vermezken tek atakları zaten penaltı oldu. Olmayan bir penaltıydı. Herkes aynı şeyi söyledi penaltı olmadığına dair. Burada VAR sisteminin devreye girmesi lazımdı ama olmadı. 3 puanı çok hak ettiğimiz bir karşılaşmaydı. Neticesinde 1 puan aldık ve kaçırdığımız 2 puan var" dedi. "2 tane final maçımız kaldı" Hafta sonu deplasmanda Iğdır FK ile oynayacakları maçın zor geçeceğini söyleyen Altıparmak, "Hemen hemen aynı türde bir takıma karşı oynayacağız. Kanatlarını çok iyi kullanan, çok iyi bir takıma karşı oynayacağız. Önemli olan bizim ne yapacağımız. Bizde aynı şekilde oyunumuzu oynayamaya devam edeceğiz. 2 tane final maçımız kaldı. Bu maçları oynayıp devre arasına girmek istiyoruz. Bunun içinde Iğdır maçı bizim için final niteliğinde bir maç. İnşallah oraya kazanmaya gidiyoruz. Kazanmak için oynayacağız. İnşallah maç içerisindeki şanssızlığımızı Iğdır’da yaşamadan 3 puanı alıp dönmek istiyoruz" ifadelerini kullandı. "Bizden duymadan transferlere inanmayın" Bir gazetecinin, "Devre arası yaklaşıyor. Transfer çalışmaları ne durumda?" şeklindeki sorusuna Altıparmak, "Çıkan transfer haberlerinin çoğunu taraftarlarımız, basınımız, menajerler bize yazıp soruyor. Bizim için en uygun ve bizi 2. yarı hedefe taşıyacak oyuncular var kafamızda. Burada en iyi oyuncuyu en faydalı oyuncuyu bize seçeceğiz. Bizden duyulmadığı sürece transfer haberlerine inanmayın. Çok fazla spekülasyon olacak bu dönemde. Bizim önceliğimiz şuanda 2 tane final maçımız var, burada da bir oyuncu grubu var. Bu oyuncu grubuyla maçları bitirmek istiyoruz. Kimseyi etkilemeden, daha sonrasında da transfer çalışmalarına başlayacağız" yanıtını verdi. "Antalya’da kamp yapacağız" Devre arası kampını Antalya’da yapacaklarını vurgulayan Altıparmak, "Planımızı yaptık. Yönetimimize sunduk, yılbaşından sonra hemen Antalya’da kamp programımız olacak. Yönetimimiz bununla alakalı çalışma yapacak. Birlik ve beraberliği sağlayacak bir dönem muhakkak olması gerekiyor. Burada transferlerimizi de bir an önce yapmak istiyoruz. Hani kampın amacı onların da gelip beraber olmamız aslında. İnşallah bir an önce lig bittikten sonra transferleri her şeyi hallederiz, oyuncuları da aramıza katarız. Kamp da bizim için çok önemli çünkü" dedi. "Yolumuzu ayıracaklarımız var" Devre arasında takımdan ayrılacak isimlerin olup-olmayacağıyla ilgili ise Altıparmak, "Yok şu anda böyle bir şeyimiz yok ama bu 2 hafta bittikten sonra tabii ki herkesin oturup ilk yarısını değerlendireceğiz bununla alakalı. Bunun yabancısı, Türk’ü yok; faydalı faydasız olur bizde. Bize katkı sağlayan oyuncu varsa tabii ki devam edeceğiz ama sağlamayan oyuncu varsa da yolumuzu ayıracağız. Şu anda şu veya bu diyeceğimiz bir şey yok. Çünkü bizim için en önemli şey şu andaki 2 maçı oynayıp sonrasındaki transferler" ifadelerini kullandı. Çalışmalar sürüyor Vali Lütfullah Bilgin Sivasspor Tesisleri’nde Teknik Direktör Mehmet Altıparmak ve yardımcıları yönetiminde gerçekleştirilen antrenman yaklaşık bir buçuk saat sürdü. Koşu ile başlayan antrenman ısınma çalışmaları ile devam etti. Daha sonra 5’e 2 top kapma çalışması yapan kırmızı-beyazlılar, yarım sahada çift kale maçla idmanını tamamladı.
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi sporcuları 1 kupa ile 48 madalya kazandı Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nin gençlere yönelik düzenlediği yüzme kurslarında yetişen sporcular, Okul Sporları İl Yüzme Yarışmaları’nda 1 kupa ve toplam 48 madalya kazandı. Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Daire Başkanlığı bünyesindeki yüzme havuzlarında altyapı eğitimi alan sporcular, okulları adına katıldıkları gençler ve yıldızlar kategorilerindeki yarışmalarda derece elde etti. Okul Sporları İl Yüzme Yarışmaları’na 12 sporcu ile katılan Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi sporcuları 21 altın, 9 gümüş, 12 bronz ve 6 krom madalya olmak üzere toplam 48 madalya ile birlikte 1 kupa kazanma başarısı gösterdi. Yarışmalarda elde edilen derecelerle sporcular, bölge yarışmalarına katılmaya hak kazandı. Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Yüzme Takımı Antrenörü Yusuf Can Geran, "Şanlıurfa’da düzenlenen gençler ve yıldızlar kategorisindeki yüzme yarışmalarına 12 sporcu ile katıldık. Sporcularımız toplamda 48 madalya ve 1 kupa kazanarak bizleri gururlandırdı. Bu süreçte desteklerini esirgemeyen Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Kasım Gülpınar’a teşekkür ediyorum" dedi. Yarışmalarda derece elde ederek bölge yarışmalarına katılma hakkı kazanan sporcular da kendilerine sağlanan imkan ve desteklerden dolayı Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Kasım Gülpınar’a teşekkür etti.
Siirt Siirt’te yerli ve milli savunma sanayi ürünleri sergilendi Siirt’te Yerli Malı Haftası programı kapsamında öğrencilere yerli ve milli savunma sanayi ürünleri tanıtıldı. Yerli Malı Haftası kapsamında bir kolejde açılan stantlarda öğrenci ve vatandaşlara sergilenen yerli ve milli savunma sanayi ürünleri tanıtıldı. Programda konuşan Vali Kemal Kızılkaya, Jandarma Genel Komutanlığı, emniyet ve asayiş ile terörle mücadele görevlerinde etkin olarak kullandığı yerli ve milli araç, gereç ve sistemlerin, alanında uzman jandarma personeli tarafından öğrencilere tanıtılacağını söyledi. Vali Kızılkaya, ayrıca jandarma köpek unsurlarının gösterisi gerçekleştirileceği, yerli ve milli imkanlarla üretilen sistemlerin dört ayrı stantta sergileneceğini dile getirdi. Yerli Malı Haftasının üretmenin, emeğin, millî bilincin ve ekonomik bağımsızlığın önemini hatırlatan çok kıymetli bir hafta olduğunu belirten Vali Kızılkaya, "Özellikle gençlerimize yerli üretimin değerini anlatmak açısından önemli bir fırsat sunmaktadır. Güçlü devletler ekonomik, teknolojik ve savunma alanlarında kendi kendine yetebilen devletlerdir. Savunma sanayisi, yalnızca bir teknoloji alanı değil, aynı zamanda millî bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin teminatıdır. Son yıllarda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ülkemiz, yerli ve milli savunma sanayinde önemli bir atılım gerçekleştirmiştir. Bugün, İHA ve SİHA teknolojilerinde öne çıkan, kendi savaş gemisini, helikopterini ve savunma sistemlerini üretebilen, savunma sanayi ihracatını her geçen gün artıran güçlü bir Türkiye vardır. Tanıtımını yaptığımız yerli ve millî savunma sanayi ürünleri, bu başarının somut göstergeleridir. Sizlerden beklentimiz; yerli üretime sahip çıkmanız, bilime ve teknolojiye yönelmeniz ve ülkemizin geleceğine katkı sunmanızdır. Unutmayınız ki yerli üretimi desteklemek ve millî teknolojiyi geliştirmek hepimizin ortak sorumluluğudur" dedi. Programın sonunda öğrenciler yerli ve milli savunma sanayi ürünlerini inceleme fırsatı buldu.