EKONOMİ - 29 Nisan 2024 Pazartesi 14:52

Hak-İş Başkanı Arslan: “Türkiye, dünyada gelir eşitsizliği sıralamasında dördüncü”

A
A
A
Hak-İş Başkanı Arslan: “Türkiye, dünyada gelir eşitsizliği sıralamasında dördüncü”

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Türkiye, dünyada gelir eşitsizliği sıralamasında Meksika, Şili ve Kosta Rika’dan sonra dördüncü sırada” dedi.


Türkiye Yüzyılında Çalışma Hayatı: “Emeğin, Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği” başlıklı 13. Çalışma Meclisi Toplantısı Ankara’da düzenlendi. Toplantıya Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay katıldı. Gelişmiş ülkelerde asgari ücretin istisnai ücret olduğunu hatırlatan Hak-İş Başkanı Arslan, asgari ücrette çalışanlara Avrupa Birliği ülkelerinde sosyal destek


verildiğini söyledi. Türkiye’de asgari ücrette çalışma oranının toplam çalışanların yüze 40’ı olduğunu ifade eden Arslan Türkiye’de asgari ücretin genel bir geçim ücreti olduğunu söyledi.


“Türkiye, dünyada gelir eşitsizliği sıralamasında dördüncü”


Gayrisafi milli hasıladan emeğin aldığı payın yüzde 24 olduğunu dile getiren Arslan, “Dünyada gelir eşitsizliği sıralamasında Türkiye; Meksika, Şili ve Kostarika’dan sonra dördüncü sırada. Türkiye gibi büyümesi devam eden, gayrisafi milli hasılatı 3 kat artmış bir ülke gelir adaletsizliği ve eşitsizliği bakımdan dünyanın en sondan dördüncü ülkesi. Bu bize yakışmıyor. Gayrisafi milli hasıladan emeğin aldığı pay OECD ülkelerinde ortalama yüze 50-60 seviyesinde. Avrupa Birliği ortalaması yüzde 60- 70. Türkiye’de ise yüzde yirmidört. Yazıktır” dedi.


Stokçuluk yapanların merhametsiz olduğunu dile getiren Türk-İş Genel Başkanı Atalay, “Bizim ülkemizde asgari zamcıları var. Asgari ücret konuşulduğu zaman harekete geçiyorlar. Bu her zaman böyleydi. Adam stokçuluk yapıyor. Et yerine başka bir şey kesiyor. Şimdi kanun çalışmaları var. Bu suçu işleyenlere ceza vereceğiz. Bu işi yapanlar merhametsiz adamlar. İsteseniz kadar ceza verin. Onların parayla ilgili ilişkisine kesmezseniz merhametsizce zam yapmaya devam ederler” dedi.


“Ekonominin kötü yönetimi var”


Toplumun büyük bir bölümünde alım gücünün düştüğünü kaydeden Atalay, “Ekonominin kötü yönetimi var. Bunu bedelini emekli, çitçi ve işsiz ve asgari ücretli ödüyor. Öyle bir noktaya geldik ki kamuda 20 yıl çalışan işçiler asgari ücretin bir tık üzerinde ücret alacak seviyede. Önceden kamudaki işçi ücretleri özel sektöre örnek oluyordu” ifadelerini kullandı.


“Kamuda 950 bin kişi, örgütlülüğün dışında”


Türkiye’de yaklaşık 4 milyon kamu emekçisinin olduğunun altını çizen Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Emeğin ve işin geleceği tartışılıyor. Onun için geleceği soyut normlar değil, somut olaylar denilecek. Esnek çalışmanı tartışıldığı bir zemindeyiz. İstihdamın konuşulduğu bir zemindeyiz. İşin ve emeğin geleceğini konuşacaksak bu konuyu yine emeğin bileşenleri, sendikalar, kamu ve eğitim kurumları olarak hep beraber bu konuları tartışmamız lazım. Bunun için de bu sosyal diyalog ortamını arttırmakta fayda görüyorum. Kamuda 4 milyona yaklaşık kamu emekçisi var. Memur emeklisi sayısı 2 milyon 300 binin üzerine çıkmış durumda. Dolayısıyla altı milyonu aşan geniş bir kitleden bahsediyoruz. Örgütlenme boyutuna baktığınız zaman kamuda 950 bin kişi, örgütlülüğün dışında duruyor. Örgütlülüğün kapsamının ve örgütlülük alanının genişletilmesine ihtiyaç var. Bu konuda yeniden tartışmaya ihtiyaç var” dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir Ekonomi zirveye çıktı İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Endüstriyel Tasarım Bölümü, başarılarına bir yenisini daha ekleyerek, Endüstriyel Tasarım Akreditasyon Kurulundan (ENTAK) 5 yıl süreyle tam akreditasyon aldı. Öğrencilerine sağladığı fiziki imkanlardan güncel eğitim uygulamalarına kadar birçok kriterde eksiksiz görülen İEÜ Endüstriyel Tasarım Bölümü, Türkiye’deki vakıf üniversiteleri arasında tam akreditasyon alan tek bölüm oldu. Türkiye genelinde endüstriyel tasarım eğitiminin kalitesini artırmak hedefiyle değerlendirmelerde bulunan Endüstriyel Tasarım Akreditasyon Kurulu (ENTAK); İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Endüstriyel Tasarım Bölümünün; öğretim kadrosu ve planı, yönetim yapısı, eğitim altyapısı ve fiziki imkanları hakkında detaylı incelemeler yaptı. Yapılan araştırma sonucu İEÜ Endüstriyel Tasarım Bölümü, Türkiye’deki vakıf üniversiteleri arasında tam akreditasyon alan tek bölüm oldu. 2005 yılından beri Dünya Tasarım Organizasyonu (WDO) üyesi olan, şimdiye kadar sektörde ön plana çıkan yüzlerce genci ülkemize kazandıran İEÜ Endüstriyel Tasarım Bölümü, elde ettiği ‘akreditasyon’ başarısıyla eğitim kalitesini de tescillemiş oldu. Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Can Özcan, öğrencileri en iyi şekilde geleceğe hazırlamak için çalışmaya, kendilerini sürekli yenileyerek geliştirmeye devam edeceklerini belirtti. İEÜ diplomasının ne kadar değerli olduğunun bir kez daha görüldüğünü ifade eden Özcan, “Ülkemiz genelinde 3 üniversite, 5 yıl süreyle tam akreditasyon aldı. Biz, bu 3 üniversitenin arasına adımızı yazdırırken, vakıf üniversiteleri arasında tam akreditasyon alan tek bölüm olduk. Bölümümüzde; tasarım problemine farklı metodlarla çözüm geliştirebilen, üretim süreçlerinin tümüne hakim, tasarımı etkileyen sosyal ve çevresel yapıyı anlayıp yorumlayabilen, bilgisayar destekli tasarım ve üretim teknolojilerini kullanabilen, donanımlı gençler yetiştiriyoruz. Bunun için müfredatı güncelliyor, teknolojik yenilikleri takip ediyor, eğitim altyapımızı ve teknolojik imkanlarımızı sürekli geliştiriyoruz. Tüm bunlar; bize başarıyı, akreditasyonu getirdi. Bu başarıda büyük emeği olan, birlikte çalışmaktan mutluluk duyduğum tüm akademisyenlerimizi kutluyorum. Bu akreditasyonu, mezunlarımıza ve bundan sonra mezun olacak öğrencilerimize armağan ediyoruz” diye konuştu.
Diyarbakır Çermikli kadınlar hem üretiyor, hem kazanıyor Diyarbakır’ın Çermik ilçesinde 4 yıl önce kurulan Çermik Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifinde kaplıca suyundan ürettikleri sabun, turşu ve diğer el emeği göz nuru hediyelik eşya yapan kadınlar aile bütçesine katkı sağlıyor. İlçede 7 kadının girişimiyle kurulan ve şu anda üye sayısı 15’e çıkan kooperatifin başkanı Buket Dinçkuyucu, Çermik ilçesinde bulunan kükürtlü kaplıca suyundan ürettikleri sabunun, Türk Patent ve Marka Kurumunca tescillenerek Coğrafi İşaret Tescil Belgesi aldığını söyledi. İHA muhabirine konuşan Kooperatif Başkanı Buket Diçkuyucu, “Normal zeytinyağlı sabun yaparken bir fikir üzerine kaplıca suyundan sabun yapmaya başladık. Kadınlarla 2 ay deneme yanılma yoluyla kendi formülümüzü oluşturduk. 5 ay gibi bir sürede tescil ve markamızı aldık. Aberna Kaplıca Sabunu olarak markalaştık. Soğuk yöntemle ürettiğimiz sabunlarımızın yüzde 80’ini zeytinyağı ve bitkisel yağlar oluşturmaktadır" dedi. Dinçkuyucu, kooperatif anlamında ilçeyi daha iyi yerlere getirmek istediklerini belirterek, "Bir yerin başarıya ulaşması için çaba ve emek gerekiyor. Arkadaşlarımızla gece gündüz çalışıyoruz. Çok değil ama yağmasa da kadınlarımıza damla damla bir şeyler kazandırıyor. Kaplıca suyundan ürettiğimiz sabununun yanında, coğrafi işaret tescil belgeli Çermik biberinden turşu, pul biber ve el emeği göz nuru hediyelik eşyalarla kooperatif üyesi kadınlara gelir sağlamaya başladık" diye konuştu.