SAĞLIK - 15 Şubat 2024 Perşembe 11:27

Kadınların yüzde 10’unda menopoz sonrası kanama görülüyor

A
A
A
Kadınların yüzde 10’unda menopoz sonrası kanama görülüyor

Medicana Sağlık Grubu Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Doç. Dr. İrem Küçükyıldız, menopoz döneminde olan kadınların yüzde 10’unda menopoz sonrası kanama görüldüğünü dile getirdi.


Kadınların üreme döneminin sona erdiği bir süreç olan menopoz, genellikle 45 ila 55 yaş arasında ortaya çıkıyor. Ancak, menopoz döneminde bazı kadınlar vajinal kanamalarla karşılaşabiliyor. Bu durumun genellikle endişe verici olduğunu belirten Medicana International Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Doç. Dr. İrem Küçükyıldız, menopoz dönemindeki kadınlarda görülen kanamaların nedenleri ve alınabilecek önlemler ile ilgili bilgi verdi.


“Menopoz döneminde kanser riski artış gösterir”


Doğal menopozun, bir kadının başka herhangi bir belirgin patolojik veya fizyolojik neden olmaksızın 12 ay boyunca adet görmemesi sonrasında adet dönemlerinin kalıcı olarak kesilmesi olarak tanımlandığını aktaran Doç. Dr. İrem Küçükyıldız, “Östrojen hormonun azalması (Hipoöstrojenemi) ve yüksek folikül uyarıcı hormon (FSH) değerleriyle sonuçlanan tam veya tama yakın yumurtalık folikülerinin tükenmesinin bir yansımasıdır. Östrojenin azalması ile vücutta oluşan değişiklikler arasında ateş basması, terleme, uyku kalitesinde bozulma bulunur. Menopoz dönemi aynı zamanda kadınlarda bazı kanser risklerinin de arttığı bir dönemdir” dedi.


Irk, genetik ve yaşam tarzı menopoza girme zamanını etkiler


“Gelişmiş ülkelerde yaşayan kadınlarda ortalama menopoz yaşı 50-52 yıl arasında değişirken, ülkemizde ortalama menopoz yaşı 47 olarak bildirilmektedir” diyen Doç. Dr. Küçükyıldız, menopozun zamanlaması ile ilgili faktörlerin ırk, etnik köken, demografik özellikler ve yaşam tarzının yanı sıra genetik olduğunu aktardı.


Menopoz sonrası kanama (PMB), menopoz döneminde olan kadınlarda görülen rahim kanamasını ifade ediyor. Bu durumun genel popülasyonun neredeyse yüzde 10’unu etkileyen önemli bir tıbbi sorun olduğunun altını çizen Doç. Dr. İrem Küçükyıldız, konuşmasına şöyle devam etti:


“Menopoz dönemindeki kanamalar önemlidir. Kanamanın miktarı (az-çok), süresi (kısa-uzun) ve renginden (koyu kahverengi, açık kırmızı) bağımsız menopoz döneminde olan bütün kanamalar anormaldir. Bu şikayeti yaşayan kadınların, en kısa zamanda bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanına muayene olması gerekmektedir.”


Rahim kanserine dikkat


Menopoz sonrası ortaya çıkan kanamalar çoğunlukla iyi huylu nedenlerden kaynaklansa da özellikle endometriyum (rahim) kanserinin mutlaka düşünülmesi ve bu duruma yönelik incelemelerin yaptırılması gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. İrem Küçükyıldız, menopoz sonrası kanama nedenlerinin yüzde 90’ının iyi huylu patolojiler olduğunu söyleyerek bu nedenleri şu şekilde sıraladı:


“Endometrial ve rahim ağzı (servikal) polipler, Endometrial-vajinal küçülme (atrofi), Endometrial büyüme (hiperplazi), ilaç kullanımı, Enfeksiyon ve kanser.”


“Kanaması olan hastaların yüzde 10’unda rahim kanseri izleniyor”


Menopoz sonrası kanaması olan hastaları değerlendirirken birincil amaçlarının rahim kanseri ihtimalini dışlamak olduklarını anlatan Doç. Dr. İrem Küçükyıldız, “Rahim kanseri, bu şekilde kanaması olan hastaların yaklaşık yüzde 10’nunda görülüyor. Erken tanı bu hastalarda hastalığın seyrini önemli ölçüde iyileştirir. Rahmin değerlendirilmesinde vajinal ultrason ve endometrial biyopsi başlıca tanı yöntemleri olarak kullanılır. İkincil amaç ise daha az sıklıkta menopoz sonrası kanamaya sebep olan rahim dışı kanama kaynaklarını ve diğer intraabdominal durumları (divertiküler hastalık, enfeksiyon, diğer kanserler) dışlamaktır” diye konuştu.


“Tedavi kanama nedenine göre değişir”


“Nedenlerine göre menopoz sonrası dönem kanama tedavilerinde yaklaşım değişebilmektedir” diyen Küçükyıldız, konuşmasına şöyle sürdürdü:


“Atrofi kanamalarına yaklaşım azalan östrojeni yerine koymak olabilirken, endometrial hiperplazi tedavisinde progestin kullanımı tercih edilebilir. Vajinal enfeksiyon-cinsel yolla bulaşan hastalıkların tedavisinde antibiyotiklerden ve antimikrobial ilaçlardan yararlanılabilir. Poliplere, miyomlara histeroskopi ile müdahale edilebilir ve aynı seansta hem tanı, hem tedaviyi uygulanabilir. Jinekolojik kanser durumlarında ise rahim alınması cerrahisi uygulanır.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.