SAĞLIK - 08 Şubat 2024 Perşembe 09:46

Lösemiye yakalanan anne oğlunun kök hücre bağışı ile hayata tutundu

A
A
A
Lösemiye yakalanan anne oğlunun kök hücre bağışı ile hayata tutundu

Ankara’da akut miyeloid lösemi (AML) teşhisi konulan ve tam uyumlu donör bulunamayan 65 yaşındaki Özaltın Gömeli, oğlundan yapılan yüzde 50 uyumlu kök hücre nakli ile sağlığına kavuştu. Anne Özaltın Gömeli, “Ben oğluma can verdim, o da beni dünyamıza kavuşturdu” dedi.


Özaltın Gömeli, 2022 yılında lösemi teşhisi konulunca ailesiyle beraber kapsamlı bir tedavi ve uzman hekim arayışına girdi. Tavsiye üzerine Koru Hastanesi Hematoloji Kliniği’nden Prof. Dr. Osman İlhan’a ulaşan Gömeli’nin tedavisine başlanarak, Ağustos 2022’de hastaneye yatışı yapıldı. Tam uyumlu donör bulunamaması ise aileyi zor bir kararın eşiğine getirdi. Türkkök ve Dünya Bankası’ndan yapılan taramalarda sonuç alamayan aile, umudu oğulları Ahmet Gömeli’ye bağladı. Yüzde 50 uyumlu donör olarak belirlenen Ahmet Gömeli’den yapılan kök hücre nakli, tedavinin dönüm noktası oldu.


Tavsiye üzerine bir hafta sonu Prof. Dr. Osman İlhan’a ulaştıklarını belirten Özaltın Gömeli, hafta sonu olmasına rağmen Prof. Dr. İlhan’ın aynı gün muayene ve biyopsi işlemlerini gerçekleştirdiğini, hızlı bir şekilde tanı koyarak tedavi sürecini başlattığını söyledi. Oğlundan alınan kök hücre nakli ile sağlığına kavuştuğunu ifade eden Gömeli, “Ben oğluma can verdim, o da beni dünyamıza kavuşturdu” dedi.


Prof. Dr. Osman İlhan ise, hastanın kendilerine geldiğinde yaşadığı sağlık sorunlarını anlatarak, “Hastamızı tedavisinin kısa bir zamanda başlamaması halinde enfeksiyon ve kanama nedeniyle yaklaşık 1 aylık bir sürede kaybetme durumumuz bulunmaktaydı” diye konuştu.


Özaltın Gömeli’ye önce kemoterapiye başlandığını, daha sonra Sağlık Bakanlığı’nın onayı ile akıllı ilaç tedavisi uygulandığını belirten İlhan, sözlerini şöyle sürdürdü:


“İlaç tedavisinden sonra yapılan kemik iliği biyopsisi kontrolünde hastalığın tamamen kaybolduğunu görmemize rağmen hastamıza kök hücre nakli yapılması gerekiyordu. Kemoterapi ile hastalığı yüzde 100 çözmemiz mümkün değildi. Kök hücre nakli için önce kardeşleri, sonra da çocuklarına bakıldı. Ancak aile içinde uygun bir donör bulunamadı. Daha sonra 1 milyon donör bulunan Türkkök ve 40 milyon donörün bulunduğu Dünya Bankası’ndan yapılan verici taramasından da olumlu sonuç alınamadı. Hastamızın oğlu Ahmet Gömeli’nin yüzde 50 uyumlu donör olması nedeniyle riskleri de hastamıza anlatarak kök hücre nakli gerçekleşti. Hematoloji Kliniğimizden Prof. Dr. Aynur Uğur Bilgin’le zor bir tedaviyi gerçekleştirdik. Hastamız 6 aylık bir tedavinin ardından sağlığına kavuşmuş oldu. Tedavinin başlangıcından itibaren kök hücre nakli dahil tüm tedavilerde hastadan herhangi bir ücret alınmadan SGK kapsamında gerçekleştirildi. Kök hücre naklinden sonraki 100’üncü günde yapılan testlerde annenin hücrelerinin yüzde 100 oğlunun hücreleri olduğu gösterildi. Şimdi sağlıklı bir şekilde Eskişehir’den hastanemize bizleri ziyarete gelmelerini görmek büyük mutluluk verici.”



Lösemiye yakalanan anne oğlunun kök hücre bağışı ile hayata tutundu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Uzmanından, internetten ucuz altın almak isterken binlerce lira dolandırılmamak için kritik uyarı HATAY (İHA) – Hatay’da sarraflık yapan Ahmet Güney, vatandaşların internet üzerinden binlerce liralık mücevher alışverişi yaparken dolandırılmamaları konusunda önemli uyarılarda bulundu. Sarraf Güney, fiziki satış noktası bulunmayan firmalardan yapılan alışverişlerde; sahte, gramajı ve ayarı düşük mücevherlerle karşı karşıya kalındığını belirterek fiziki satış noktası olan firmalardan alışveriş yapılması gerektiğini söyledi. İnternetin hayatımıza girdiği günden bu güne kadar binlerce eşya internet üzerinden alınır ve satılır hale geldi. Vatandaşlar, son dönemlerde binlerce liralık mücevher alışverişlerini de internet üzerinden yapar hale geldi. İnternet üzerinden yapılan mücevherat alımında sıklıkla yaşanan sorunlara değinen Güneyler Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Güney, vatandaşlara dikkat etmeleri gerekenler konusunda uyarıda bulundu. Altının uluslararası bir değeri olduğunun altını çizen sarraf Güney, vatandaşların ucuz altın yanılgısına kapılmamaları konusunda özellikle dikkat çekti. Sarraf Güney, yaşanabilecek dolandırıcılık olaylarına karşı internetten mücevher alışverişlerinde fiziki satış noktası olan firmaların tercih edilmesi gerektiğini söyledi. “İnsanlar internetten ucuza altın aldığı zaman; ayarı, gramajı düşük veya sahte çıkabiliyor” İnternet üzerinden alınan mücevherlerin sahte, gramajı ve ayarı düşük çıkabileceğine değinen sarraf Güney, “Günümüzde hemen her şeyi internetten almaya başladık. Altın, mücevher, çeyrek ve her ne önümüze gelirse internetten alışverişi bir alışkanlık haline getirdik. Fakat altını internetten almanın bir takım handikapları var. Bu handikaplar içerisinde değerinden çok aşağıya satılan bir takım altınlarla karşı karşıya kaldığınızda bu altınları ucuza aldığımızı zannederken biz burada yanılıyoruz. Çünkü altın uluslararası arenada karşılığı olan, değeri olan ve bilinen bir değerle satılan bir maden. Dolayısıyla çok ucuza alınan altınların aslını yansıtmadığı ve bu sebepten dolayı da bu altınların zarar olarak karşımıza geldiğini görüyoruz. İnsanlar ucuza altın aldığı zaman; ayarı, gramajı düşük çıkabiliyor veya sahte çıkabiliyor” dedi. İnternet üzerinden gerçekleştirilen mücevher alışverişinde mağazanın fiziki satış noktasının olmasının önemine değinen sarraf Güney, “Bunların hepsinin önüne geçebilmek için internetten mücevher alımında satışı yapan firmanın fiziki bir satış noktasının veya mağazasının olup olmadığının soruşturulması gerekir. İlerleyen süreçte mağdur olmamak ve aldığımız ürünün arızası, eksiği olduğu zaman internetten aldığımız altın için başvurabileceğimiz bir yerin olmasına önem vermemiz lazım. Aksi takdirde aldığımız altında yaşanan sıkıntılar bizi mağdur eder. Söz konusu ürünü diğer internet sitelerinden de süzdükten sonra çok daha hesaplı bir şekilde bulduk, aldık ve geldik diyorlar. Fakat karşılarına çıkan manzara o kadar şaşırtıcı ki ya altın olmuyor, ya da ayarıyla oynanmış oluyor veya hatta gramajıyla oynanmış oluyor. Buda kişinin avantajlı ticaret yaptığının belirtisi değil, bilakis zarara uğradığının belirtisidir” dedi.