POLİTİKA - 05 Kasım 2024 Salı 10:58

MHP Lideri Devlet Bahçeli: ''Sözümün arkasındayım''

A
A
A
MHP Lideri Devlet Bahçeli: ''Sözümün arkasındayım''

Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Terörist başı hakkındaki sözlerimin arkasındayım, teklifimde ısrarlıyım” dedi.

MHP Lideri Devlet Bahçeli, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Türk ve Türkiye Yüzyılında terörün kökünün kazınacağını ifade eden Bahçeli, “Kürt kardeşlerimizle tek yüreğiz, bölücü teröre karşı aynı cephedeyiz. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan teröristbaşı, terörün bittiğini, PKK’nın lağvedildiğini, ihanet ve bölücülüğün çıkmaz sokak olduğunu söyleyecekse, haydi DEM grubuna gelsin, bunları teker teker söylesin, ak koyun kara koyun ortaya çıksın, umut hakkından da istifade etsin. Sözümün arkasındayım ve teklifimde ısrarlıyım. Tabular kalktıkça, ezberler bozuldukça, statüko delindikçe, insanlar birbirine dürüst davrandıkça, içlerinden geçeni özgürce söyledikçe, bir anlaşma ve mutabakat noktasından diğerine küçük adımlarla ilerlemek daha kolaydır. Anlaşmazlıkların çözümü milli nitelikli kapsayıcı bir düşünce biçimi oluşturmaktan, sorunlara başka türlü bakmaktan, yapıcı, sahici, olgun ve ikna edici tavır almaktan geçmektedir.

“Kürtlerle kucaklaşma asıldır, terörle mücadele esastır”

Türk milletinin esaret ve bağımlılığı tarih boyunca reddettiğini dile getiren Bahçeli, “Kürtlerle kucaklaşma asıldır, terörle mücadele esastır; silahlı eşkıyayı temizlemek kaçınılmazdır, siyasette uzlaşmak ortak yararımızadır. Kürt kardeşlerimizle aramıza hiçbir mihrak giremez. Kürt kardeşlerimizi Türk milletinden ayrıştırmaya hiçbir şerefsizin eylem ve provokasyonu kafi gelemez.23 Ekim TUSAŞ saldırısı, Türk milletini hedef almıştır. Rahmet ve minnetle andığımız beş şehidimizin ve ikisi ağır 19 yaralı kardeşimizin acısı ve hüznü Hakkari’den Edirne’ye, Şırnak’tan Balıkesir’e, Mardin’den İzmir’e ülkemizin tamamına çökmüş ve herkesi sarsmıştır. Teröre tolerans sıfırdır, terör örgütünün ürediği neresi varsa orası meşru hedeftir. Kürtler başka, terör örgütü başkadır” ifadelerini kullandı.

“Bizimle vatanseverlik hususunda tartıya çıkmaya yüzleri olmayanların, DEM’lendiklerini, PKK’ya nasıl selam saldıklarını unuttuğumuz mu sanılıyor”

Terör örgütünün Türkiye düşmanlarının taşeronu, hunhar maşası, silah tutan kuklası olduğunu söyleyen Bahçeli, “DEM Parti de kararını derhal netleştirmeli, silahla-siyaset arasında gelgitli tutumundan uzaklaşmalı, nerede durduğunu, terörle arasına kalın duvarlar örüp örmeyeceği muammasını açıklığa kavuşturmalıdır. Kahramankazan’a kadar gelerek TUSAŞ’a sızan caniler, bu hainlerin destekçileri ve kiralık bölücü terör örgütü 85 milyon Türk vatandaşının iki cihan düşmanıdır. Hiç kimse karnından konuşmasın, hamaset çukuruna saplanmasın, sahte efelenmelere sapmasın. Bunlar kurusıkı atmasın, palavra anlatmasın, ederinin ve ciğerinin kaç okka olduğunu çok iyi bildiklerimiz fason meydan okumalara hiç mi hiç heves etmesin. Beyler, siz giderken biz geliyorduk, hangi ara bu denli mankurtlaştınız? Bize milliyetçilik dersi vermeye cüret edenlerin, ganimet avında anısızın av olacaklarını, dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan mahrum kalacaklarını hafıza kayıtlarından çıkarmamaları tavsiyemdir. Bizimle vatanseverlik hususunda tartıya çıkmaya yüzleri olmayanların, düne kadar altılı masada kimlerle nasıl can ciğer kuzu sarması halde bulunduklarını, işbirliği yaparak nasıl DEM’lendiklerini, PKK’ya nasıl selam saldıklarını unuttuğumuz mu sanılıyor” dedi.

“İmralı adası Türk toprağı değil midir”

TBMM’nin milli iradenin tecelligahı olduğunu kaydeden Bahçeli, “Öcalan İmralı’da yatıyor, fakat DEM Grubu’nda 57 Öcalan gölgesinin ayakta olduğunu niye görmüyorsunuz? Neden itiraf edemiyorsunuz? Cesetlerinin çiğnenmesinden bahseden aslan parçaları, 1965 yılından bugüne kadar; devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne ters bakan 339 bölücü milletvekilinin Meclis çatısı altında görev aldığını size nasıl anlatalım? Bu sarih gerçeği daha nasıl açıklayalım? TBMM, gazidir, Türk milletinin kalbidir. Peki İmralı adası neresidir? Nereye bağlıdır? Hangi ülkenin toprağıdır? Bir de şöyle sorayım; İmralı adası Türk toprağı değil midir? Bu adadan vazgeçildi de bizim mi haberimiz olmadı” ifadelerini kullandı.

“Ceset edebiyatı yapanlar, eğer kendilerine güveniyorlarsa, Mehmetlerimizin yanına gitsinler, dağın başında nöbete girsinler”

TBMM ile İmralı adasını egemenlik ölçeğinde ayırmak iflah olmaz bir ahmaklık olduğunu ifade eden Bahçeli, “Teröristbaşının, Türkiye Büyük Millet Meclisi DEM Parti grubuna gelmesine itiraz ediliyor da İmralı’da kalmasına niye tepki gösterilmiyor? Bu ne yaman bir çelişkidir? Bu nasıl bir izan eksikliğidir? Teröristbaşının tecridi kalkarsa, DEM Parti grubunda bölücü terör örgütünün eylemsel, pratiksel, amaçsal ve araçsal olarak bittiğini ve sonlandığını açıklamasından şimdiden rahatsızlık duyanlar, terörden geçinen, kandan nemalanan köksüzlerden başkası olmaz, olamaz. Ceset edebiyatı yapanlar, eğer kendilerine güveniyorlarsa, buyursunlar terörle mücadele maksadıyla Mehmetlerimizin yanına gitsinler, dağın başında nöbete girsinler, o zaman göreyim alayının ense tıraşını. Diyorlar ki, yeni anayasa hazırlık süreci için tahkimat yapıyormuşuz. Diyorlar ki, Sayın Cumhurbaşkanımızı bir kez daha seçtirmek için yol arıyormuşuz” şeklinde konuştu.

Hedeflerinin yeni yüzyılda terör kamburundan kurtulmak olduğunu belirten Bahçeli, Devlette devamlılık, siyasette istikrar, Türkiye Yüzyılının inşası için Recep Tayyip Erdoğan’ın tecrübesiyle ve birikimiyle kendilerine göre tek seçenek olduğunu söyledi.

Kürtlerin ayrı etnik topluluk olmayıp, Türk milli dokusunun asıl ve temel unsurlarından olduğunun altını çizen Bahçeli, muhalefetin ve bölücü zihniyetin, bu eksende ürettiği laçkalaşmış ve marazileşmiş yuvarlak çözüm önerilerinin mahut bariz gerçeği asla değiştirmeyeceğini ifade etti.

“Sözde Kürt sorunu kanlı emperyalistlerin tuzağıdır”

Türkiye’de Kürt sorununun olmadığını vurgulayan Bahçeli, “Tarihsel süreç içinde Türk milleti üzerinde oynanan oyunlar ve bölücülük kalkışması vardır. Sözde Kürt sorunu kanlı emperyalistlerin tuzağıdır. Sözde Kürt sorunu bölücü terörün hain ve kanlı eylemlerini sakladığı ihanet kılıfıdır. Küresel emperyalizmin hiç değişmeyen stratejisi, karşısındaki güçleri dıştan kuşatmak, sanal sorun alanlarını genişleterek içten çökertmektir. Türk milleti halklar koalisyonu, etnik kökenler mecmuu değildir. Türk milleti uçurum gibi derinleşen farklılıkların geçici ittifakıyla kurulmuş yığın veya gevşek topluluk asla olmamıştır. Sorun yaygarası koparanlar, en başta Kürt kardeşlerimizin canı ve varlığı üzerinde pazarlık yapan namertlerdir” şeklinde konuştu.

“Geçici olarak görevden uzaklaştırılan belediye başkanları hukuki süreçlerin sonuçlanmasını sabırla beklemelidirler”

Kayyum atanan belediyeler hakkında konuşan Bahçeli, “Esenyurt, Halfeti, Batman ve Mardin belediyelerine atanan kayyımlar demokrasinin ve milli iradenin inkarıyla ilişkili değil, söz konusu belediye başkanlarının terör örgütüyle irtibat, iltisak ve illiyet bağlarından dolayıdır. Türkiye’de hukukun üstünlüğü havi ve hâkimdir. Yargı kararlarına riayet ve saygı şüphesiz mecburidir. Geçici olarak görevden uzaklaştırılan belediye başkanları hukuki süreçlerin sonuçlanmasını sabırla beklemelidirler. Adaletten ödün vermek ve yargı kararının hükümet eliyle icrasını savsaklamak hiç kimseye bir şey kazandırmayacaktır.

Anayasa ve ilgili yasalar son derece açıktır. Ancak CHP’nin uzlaşmaz ve provakatif hamleleri, Cumhurbaşkanımızın ve bizim en son grup toplantılarımızdaki konuşmalarla iyice canlanan kardeşlik ortamının sabote edilmesini hedef almaktadır” dedi.
“Ahmet Türk’ün istismar edilmesi, İmralı’yla DEM Parti arasına çomak sokma sinsilikleri CHP’nin başını çektiği kara kampanyanın dış bağlantılı mahsulüdür”

CHP’nin kaynağından kopan, yatağına küskün akan dere gibi olduğunu dile getiren Bahçeli, “Özellikle ciddi sağlık sorunları olan, yaşı kemale ermiş bulunan ve köklü bir aileye mensup olduğu da bilinen Sayın Ahmet Türk’ün istismar edilmesi, İmralı’yla DEM Parti arasına çomak sokma sinsilikleri CHP’nin başını çektiği kara kampanyanın dış bağlantılı mahsulüdür. Özgür Bey çığırından çıkmış, çılgına dönmüş, gergin yüz hatları, bozuk ve bulanık dil yapısı içine sürüklendiği krizin büyüklüğünü gözler önüne sermiştir. CHP Genel Başkanı şaşırmış, su kaynatmıştır. Buradan bakınca CHP ile DEM Parti’yi ayırt etmekte çok zorlandığımızı, hatta CHP ile PKK’yı birbirine karıştırdığımızı söylemek abartılı bir iddia olmayacaktır. Özgür Bey’in, Esenyurt’ta adalet müessesine saldırması, Cumhuriyet savcılarımıza hakaret etmesi, Sayın Cumhurbaşkanımızı suçlaması normalleşme masalı anlatan CHP’nin kısa devre yapmasına, milletimizin sinir uçlarıyla oynamasına yol açan nezaketsizlik ve su katılmamış edepsizliktir” diye konuştu.

“Belediye başkanları ya adam gibi görevlerini yapacaklar, ya da Türk devletinin hukuk sınırları içinde aldığı meşru ve haklı tasarruflara katlanacaklardır”

Cumhuriyet’in yeni yüzyılında, iç barış ve huzur ortamının ihyası mucibince sivri akım ve tutumların örseleneceğini belirten Bahçeli, “Dış desteğe bağlanmış iç tehditler kıpırdayamaz hale gelecektir. Fitne enflasyonundan arındırılmış milli duruş mukavemetiyle önümüzdeki yüz yıla mühür vuracağız. Kendi kozamıza sıkışıp kalmayacağız. Buz tutmuş gönülleri sevgiyle ve dayanışmayla eriteceğiz. Sorunları çözemediğini kanıtlayan bir medeniyet çökmekte olan bir medeniyettir. Biz böyle bir medeniyetin mirasçıları değiliz. Terör dilinin, bölücü dayatmanın, Kandil provokasyonlarının, sokağı adres gösteren şeytanlıkların sonu ve sonucu olmayacaktır. Belediye başkanları ya adam gibi görevlerini yapacaklar, ya da Türk devletinin hukuk sınırları içinde aldığı meşru ve haklı tasarruflara katlanacaklardır” dedi.
“Ekrem İmamoğlu Bey’in siyasetini tasvip etmediğim için kendisiyle görüşmeyi uygun bulmuyorum”
Bahçeli, grup toplantısı çıkışında bir basın mensubunun Ekrem İmamoğlu’nun randevu talebine bir yanıtınız olacak mı? şeklindeki sorusuna “Ne maksatla randevu talebinde bulundular. Bilemiyorum. Ama Ekrem İmamoğlu Bey’in siyasetini tasvip etmediğim için kendisiyle görüşmeyi uygun bulmuyorum. Çünkü bu görüşmeden istismarla yanlış yorumlarla Türkiye’de bazı gelişmelerde MHP’yi de bulaştırmak isteyebilirler. Daha dikkatli olmak mecburiyetindeyiz” cevabını verdi.

Hidayet Türkyılmaz

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Uluslararası Mersin Maratonu, rekor katılımla bu yıl 6. kez koşulacak Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl 6. kez düzenlediği Uluslararası Mersin Maratonu, ’Rekorlar Şehrinde Rekorlara Koşuyoruz’ sloganıyla 15 Aralık Pazar günü yapılacak. Son kayıt tarihinin 11 Aralık olduğu maraton; 42K, 10K ve 5K Halk Koşusu olarak düzenlenecek. Dünya Atletizm Birliği tarafından ’Elite Label’ kategorisine bulunan ve dünya arenasında 46. sırada yer alan Uluslararası Mersin Maratonu için bu yıl da rekor katılım bekleniyor. Organizasyon, Türkiye Atletizm Federasyonu’nun faaliyet programında yer alan ve Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği (IAAF) yarışma kurallarına göre 3 ayrı parkurda gerçekleşecek. Birçok ülkeden binlerce sporcunun kayıt yaptırdığı 42K, 10K ve 5K Halk Koşusu’nun yer alacağı maraton, Özgecan Aslan Barış Meydanı’ndan başlayacak ve aynı yerde sona erecek. 10K yarışları saat 09.00’da, 42K 09.30’da, 5K Halk Koşusu ise 09.45’te start alacak. Ödül töreni ise saat 15.00’te gerçekleşecek. Maraton öncesi 14 Aralık’ta yine Özgecan Aslan Meydanı’nda yapılacak maraton fuarında çip ve kit dağıtımları gerçekleştirilecek. Ödüller sahiplerini bekliyor Maratonda dereceye girecek sporcuları da önemli ödüller bekliyor. Maratonun 42K erkek ve kadınlar kategorisi birincileri 15 bin Dolar, ikincileri 7 bin 500 Dolar, üçüncüleri ise 5 bin Dolar ödül alacak. Maraton Türk sıralamasında ise erkek ve kadın kategorisinde birinci olanlara 25 bin TL, ikinciye 20 bin TL, üçüncüye ise 15 bin TL para ödülü verilecek. 10K’da ise kadın ve erkek kategorilerinde birinciye 15 bin, ikinciye 12 bin, üçüncüye ise 10 bin TL ödül verilecek. Mersin’in eşsiz doğasında spor kentine yakışır bir şekilde gerçekleşecek yarışta katılımcılar, tarihi öneme sahip noktalardan geçecek.
Bilecik Bilecik’te ambulans ilk 10 dakika içinde vakaya ulaşıyor Bilecik İl Sağlık Müdürü Dr. Ferhat Damkacı, 112 Acil Çağrı Merkezine gelen çağrılardın yüzde 96 oranında kentselde ilk 10 dakikada, yüzde 97 kırsalda ilk 30 dakikada vakaya ulaşılmakta olduğunu söyledi. Bilecik İl Sağlık Müdürü Dr. Ferhat Damkacı, 112 acil sağlık hizmetleri il geneline tüm kırsal bölgeleri kapsayacak şekilde yaygınlaştırıldığını söyledi. Bilecik’te istasyon sayısı 18 ’e çıkarıldığını, 2024 yılı kasım ayı sonu itibariyle 19 bin 869 hasta veya yaralının 112 kara ambulanslarıyla nakledildiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti; "2024-2027 Karayolu Trafik Güvenliği Eylem Planı kapsamında kaza sonrası müdahale ihtisas grubu sorumluluğunda olan PG 41.1.20 numaralı ambulansların karayolu üzerinde en seri şekilde intikaline yönelik olarak ’Fermuar Sistemi’ uygulamasının yasallaştırılması ve yaygınlaştırılması için yürütülen çalışmaların tamamlanma oranı performans göstergesi kapsamında Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Millî Eğitim Bakanlığı iş birliğinde çalışmalar yapılmıştır. Karayolu üzerinde acil geçiş önceliği olan araçların (ambulans, itfaiye, polis, AFAD gibi) duyulur veya görülür geçiş üstünlüğü (siren veya tepe lambası) işaretini fark eden trafikteki diğer araç sürücüleri tarafından ambulansın geçiş önceliğine özen göstermeleri ve ’Fermuar Sistemi’ ile acil geçiş koridorunu açmaları hayati önem taşımaktadır. Bu yöntemle hasta ve yaralıların en kısa sürede hastaneye ulaştırılması amacıyla ’Fermuar Sistemi’ ile ’Yaşama Yol Ver’ sloganı ile iletişim kampanyası hazırlanmıştır" dedi.
Bursa Fermuar sistemi ile yaşama yol ver Vatandaşlardan trafikte ambulansın geçiş önceliğine özen gösterilmesi konusunda duyarlı davranmalarını beklediklerini ifade eden Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Orkun Yıldırım, ambulansların trafikte daha hızlı ve güvenli ilerleyebilmesi için ‘fermuar sistemi’ne riayet etmeleri gerektiğini söyledi. Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Orkun Yıldırım, aralık ayının ilk haftasında kutlanan “Acil Sağlık Hizmetleri Haftası” kapsamında açıklamalarda bulundu. Bursa 112’nin hayat ile ölüm arasındaki o ince çizgi üzerinde özveri ile görev yaptığını ifade eden Dr. Yıldırım, “Zor anların kahramanları olan acil sağlık hizmetleri çalışanlarımız, insan hayatını kurtarmak için gece gündüz demeden fedakârca görev yapmaktadır. Özverili bir şekilde çalışan tüm acil sağlık hizmetleri çalışanlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. Bursa 112’nin il genelinde acil sağlık hizmetleri istasyonları ile hizmet veren büyük bir organizasyon olduğunu dile getiren Dr. Yıldırım, “Fiilen 142 ambulansımız hizmet vermektedir. Filomuzda 4 adet kar paletli, 2 adet yenidoğan, 1 adet obez & yoğun bakım, 1 adet dört sedyeli, 1 adet motosiklet ambulans olmak üzere 9 tanesi özel donanımlı ambulanslar olup özellikli vakalarda acil sağlık hizmeti vermektedir.” diye konuştu. Bursa 112’nin 2024 yılında yoğun bir mesai harcadığının altını çizen Dr. Yıldırım, “2024 yılının ilk 10 ayında 112 istasyonlarımıza toplam 227 bin 730 vaka atanmış olup kent merkezinde vakaya ortalama ulaşım süresi ortalama 9 dakika iken kırsal alanda vakaya ortalama ulaşım süresi 17 dakikadır.” şeklinde konuştu. Fermuar sistemi benimsenmeli Acil sağlık hizmetlerinin kaliteli hizmet verebilmesi için her vatandaşın üzerine düşen görevler olduğuna dikkat çeken Dr. Yıldırım, “Karayolları üzerinde acil geçiş üstünlüğü bulunan ambulanslara karşı, trafikteki diğer araç sürücüleri tarafından ambulansın geçiş önceliğine özen göstermeleri ve ‘Fermuar Sistemi’ ile acil geçiş koridorunu açmaları hayati önem taşımaktadır. Trafikte sağ şeritteki araçların sağa, sol şeritteki araçların sola kayarak ortada ambulansın geçişine yer açmalarını sağlayan fermuar sisteminin araç kullanan tüm vatandaşlarımız tarafından benimsenmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı. Son olarak bir gün herkesin 112 acil ambulans hizmetine ihtiyacı olabileceğini ifade eden Dr. Yıldırım, vatandaşları bu konuda duyarlı davranmaya davet etti.