GÜNDEM - 22 Mayıs 2025 Perşembe 12:29

MSB: "İsrail’e yönelik etkili adımlar atılmasının gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz"

A
A
A
MSB: "İsrail’e yönelik etkili adımlar atılmasının gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz"

Milli Savunma Bakanlığı, İsrail ordusunun müzakereler devam ederken Cenin Mülteci Kampı yakınlarında diplomatların yer aldığı heyete ateş açmasına ilişkin, "İsrail’e yönelik etkili adımlar atılmasının gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz" dedi.


Milli Savunma Bakanlığı tarafından haftalık bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Bakanlıkta gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, gündeme dair son gelişmeleri aktardı. Terör örgütünün eylem ve hareket kapasitesinin tamamen sıfırlanması için devam eden operasyonlara ilişkin bilgi veren Tuğamiral Aktürk, "Arama-tarama faaliyetleri kapsamında son bir hafta içerisinde Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 4 PKK’lı terörist teslim olmuş, Pençe-Kilit operasyon bölgesinde tespit edilen teröristlere ait mağaralarda çok sayıda silah, mühimmat ve yaşam malzemesi ele geçirilerek kullanılamaz hâle getirilmiştir" açıklamasında bulundu.



"Hudutlarda 2’si terör örgütü mensubu olmak üzere 146 şahıs yakalandı"


Hudutlarda güvenliğin tesis edilmesine yönelik çalışmaları da aktaran Aktürk, "Üst seviyede güvenliğin tesis edildiği hudutlarımızda ise hafta boyunca 2’si terör örgütü mensubu olmak üzere 146 şahıs yakalanmış, 1 Ocak’tan bugüne kadar sınırlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 2 bin 179 olmuştur. Son bir haftada engellenen bin 443 şahıs ile birlikte bu yıl içerisinde hudutlarımızda engellenen kişi sayısı da 33 bin 627’ye ulaşmıştır. Yine bu hafta içerisinde Van hudut hattında yapılan arama-tarama faaliyetinde yaklaşık 13 kilogram uyuşturucu madde ele geçirilmiştir" dedi.


Aktürk, Suriye’de istikrarın tesisi ve sığınmacıların gönüllü, güvenli bir şekilde geri dönüşlerinin sağlanmasına yönelik çalışmalar kapsamında harekât bölgelerinde mayın ve el yapımı patlayıcı ile tünel tespit ve imha faaliyetlerinin aralıksız sürdürüldüğünü kaydetti.



"Askeri heyetimiz Suriye’de askeri iş birliği ve koordinasyon konularında görüş alışverişinde bulundu"


Tuğamiral Aktürk, Suriye’de kalıcı güvenliğin sağlanması ve Suriye’nin savunma ve güvenlik kapasitesinin artırılmasına yönelik yakın iş birliğinin devam ettiğini sözlerine ekleyerek, "Bu kapsamda Savunma ve Güvenlik Genel Müdürümüz başkanlığındaki askeri heyetimiz, 20 Mayıs’ta Suriye’ye ziyaret gerçekleştirmiştir. Suriye Savunma Bakanı tarafından kabul edilen heyetimiz, askeri iş birliği ve koordinasyon konularında görüş alışverişinde bulunmuştur" bilgilerini aktardı.


Aktürk, 18’inci Balkan Ülkeleri Genelkurmay Başkanları Konferansı’nın 27-29 Mayıs tarihleri arasında Genelkurmay Başkanlığı ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleşeceğini kaydetti. Konferansın Balkan ülkeleri arasında dönüşümlü olarak icra edildiğini hatırlatan Aktürk, konferansa 10 ülkenin Genelkurmay Başkanı ile NATO üst düzey komutanlarının katılmasının planlandığını dile getirdi. Aktürk, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu’nun Endonezya Hava Kuvvetleri Komutanı’nın davetlisi olarak 24-29 Mayıs tarihleri arasında Endonezya’ya resmi ziyarette bulunacağını kaydetti.



"İsrail’e yönelik etkili adımlar atılmasının gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz"


İsrail’in müzakereler devam ettiği süreçte Cenin Mülteci Kampı yakınlarında diplomatların yer aldığı heyete ateş açmasını değerlendiren Aktürk, "İsrail’e karşı seslerin yükseldiği ve barış müzakerelerinin devam ettiği bu süreçte İsrail’in saldırılarını genişletmesi, yoğunlaştırması, toplu katliamlarını sürdürmesi ve diplomatlara dahi saldırması barışa ne kadar uzak olduğunun göstergesidir. Filistinli çocukların ölmesi, insani yardımların girişinin engellenmesi ve kalan Filistin halkının yerlerinden edilmeye çalışılmasına karşı ateşkesin acil sağlanması ve uluslararası toplumun hukuki ve insani yükümlülükler doğrultusunda İsrail’e yönelik etkili adımlar atmasının gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz" diye konuştu.



"Anadolu Ankası Tatbikatı’na 9 ülke fiili, 12 ülke ise gözlemci olarak katılacak"


Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ulusal ve uluslararası eğitim ve tatbikat faaliyetlerini de başarıyla sürdürdüğünü dile getiren Aktürk, icra edilecek tatbikat ve eğitimlere ilişkin de bilgi verdi. Aktürk, şu ifadeleri kullandı:


"12-30 Mayıs tarihleri arasında Kayseri’de Erciyes Hava İndirme, 12-23 Mayıs tarihleri arasında Konya’da Uluslararası Anadolu Ankası tatbikatları icra edilmektedir. Katılımcı ülkelerin personel kurtarma unsurları arasında eğitim, iş birliği ve birlikte çalışabilirliği geliştirmenin amaçlandığı Uluslararası Anadolu Ankası Tatbikatı’na ABD, Almanya, Azerbaycan, İtalya, Katar, Polonya, Romanya, Slovakya ve Suudi Arabistan fiili, 12 ülke ise gözlemci olarak katılmaktadır. Ayrıca yerinden katılım ile Steadfast Cobalt, Almanya ve Birleşik Krallık’ta Formidable Shield, Belçika’da Snow Master, Norveç’te Steadfast Deterrence, Katar’da Al Adeid Bilgisayar Destekli Komuta Yeri tatbikatlarına katılım sağlanmaktadır. 26-30 Mayıs tarihleri arasında ise Konya’da Türkiye-Azerbaycan Ortak Elektronik Harp tatbikatının yapılması planlanmaktadır."


Yerli ve milli savunma sanayi ürünlerle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin imkan ve kabiliyetlerinin artırılması çalışmalarına devam edildiğinin altını çizen Aktürk, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na muhtelif miktarda NEFER Kuleli Zırhlı Muharebe Aracı ile 5,56 mm piyade tüfeğinin (SAR-56) muayene ve kabul faaliyetlerinin tamamlanarak envantere alındığını kaydetti.



"Suriye ile Türkiye arasında terörle mücadelede iş birliği konuları ele alınmıştır"


Milli Savunma Bakanlığı kaynakları ise Milli Savunma Bakanlığı heyetinin Suriye’ye yaptığı son ziyaretle ilgili sorular üzerine şunları söyledi:


"19 Mayıs 2025 tarihinde Milli Savunma Bakanlığı heyetimiz, Savunma ve Güvenlik Genel Müdürü başkanlığında Suriye’nin başkenti Şam’da Suriye Savunma Bakanı Tümgeneral Murhef Ebu Kasra ile bir görüşme gerçekleştirmiştir. Görüşmede Türkiye ve Suriye arasında savunma alanında iş birliğini güçlendirme, Suriye’nin güvenlik kapasitesini artırma, iki ülke arasında koordinasyonu geliştirme ve terörle mücadelede iş birliği konuları ele alınmıştır. Bu ziyaret, Türkiye-Suriye normalleşme sürecinde önemli bir adım olarak değerlendirilmekte ve bölgedeki istikrarın sağlanmasına yönelik çabalarımıza katkı sağlamaktadır."



"İsrail ile Suriye’de çatışmasızlık mekanizması kurulması konusunda teknik görüşmeler devam etmektedir"


Türkiye-İsrail arasında ‘çatışmasızlık mekanizması’ kurulması ile ilgili sorular üzerine Bakanlık kaynakları, "Suriye’de istenmeyen olayların yaşanmaması için bir çatışmasızlık mekanizması kurulması konusunda teknik görüşmeler muhataplarımız ile koordineli devam etmektedir. Bu konuda daha önce ifade ettiğimiz gibi resmi makamlar dışında yapılan açıklamalar dışındaki haber ve bilgilere itibar edilmemelidir" değerlendirmesini yaptı.



"Türkiye’nin bölgesinde sahip olduğu kritik rolü yok saymaya yönelik çabalar başarısız olmaya mahkumdur"


Bakanlık kaynakları, Yunanistan Dışişleri Bakanlığının Türkiye’yi AB savunma projelerinin dışında bırakma çabalarıyla ilgili, "Türkiye’nin bölgesinde sahip olduğu kritik rolü ve Avrupa’nın güvenliği için önemini yok saymaya yönelik çabalar başarısız olmaya mahkumdur. İkili anlaşmazlıkları çok taraflı platformlara taşımak ve ülkemizi dışlamaya yönelik bir tutum sergilemek iyi niyetli olmadığı gibi akıllıca bir adım da değildir. NATO ve AGİT üyesi, AB’nin ise aday ülkesi olarak Türkiye, gelişen savunma sanayisi, bölgesel krizlerin çözülmesinde üstlendiği önemli roller ve güçlü ordusuyla Avrupa güvenlik mimarisinin ayrılmaz bir parçasıdır. Türkiye’nin gücünü anlamayanlara anlatmaya devam edeceğiz" dedi.


Türkiye ve AB’nin savunma ve güvenlik, terörle mücadele, düzensiz göçün önlenmesi gibi birçok konuda uzun dönemli stratejik çıkarları paylaştığını ifade eden Bakanlık kaynakları, Avrupa güvenliğinin ancak kapsayıcılık, stratejik öngörü ve kolektif dayanışma ile güçlendirilebileceğini, bunun için vizyoner bir yaklaşıma ihtiyaç olduğunu kaydetti.



Bakanlık kaynaklarından Pontus iddialarına yanıt


Bakanlık kaynakları, Yunan makamlarının 19 Mayıs’ta sözde Pontus iddialarıyla ilgili açıklamalarına ilişkin ise, "Asılsız iddialarla şanlı tarihimizi karalamayı ve milletimizin milli mücadelesine gölge düşürmeyi hedefleyenler ne kadar çabalarsa çabalasın tarih ve hakikat değiştirilemez. Tarihsel gerçekleri çarpıtarak bir soykırım yalanı ortaya atanların gerçekleştirdikleri katliamların vahşeti, bugün hala toplumsal hafızada yer almaya devam etmektedir. Bizleri gerçekleşmemiş suçların faili olarak göstermeye çalışanlar, bu beyhude çabadan vazgeçmeli ve önce kendi tarihlerinin kirli sayfaları ile yüzleşecek cesareti göstermelidir" ifadelerini kullandı.



"ABD’nin ve NATO’nun ülkemize bakışı merak ediliyorsa ABD Başkanı’nın ve NATO Genel Sekreteri’nin ilgili açıklamalarına bakmakta fayda var"


Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, Defender Europe’un alt tatbikatlarından olan Immediate Response 25’in Türkiye’ye karşı yapıldığı ve Türkiye’nin bu nedenle tatbikata çağırılmadığı iddialarına ilişkin şunları söyledi:


"Biz 2020 yılından bu bu yana her sene bu tatbikat ile ilgili açıklamalarda bulunuyoruz. Defalarca bunu anlattık. Bu tatbikatın bir internet sayfası var. Oraya girerseniz bunun ne tatbikatı olduğu, ne maksatla yapıldığı, nerelerde yapıldığı hepsi var. Tatbikata ilişkin basında yer alan iddiaların tümü yalan ve yanlıştır. ABD’nin ve NATO’nun ülkemize bakışı merak ediliyorsa son dönemde hem ABD Başkanı’nın hem de NATO Genel Sekreteri’nin ülkemizle ilgili açıklamalarına bakmakta fayda var. ABD ve NATO için Türkiye’nin ne ifade ettiği defalarca en yetkili kişiler tarafından vurgulanmışken, bu tatbikatın Türkiye’yi hedef aldığını söylemek zorlama bir yorumdan ibarettir."



MSB: "İsrail’e yönelik etkili adımlar atılmasının gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasında Semerci istikrarı Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Köksal Semerci, üyelere sağlanan imkanlarının devamlılığı ve Denizli Şoförler ve Otomobilciler Odasındaki 3 dönemlik istikrarı sürdürmek için yönetimiyle birlikte yeniden göreve talip olduklarını belirtti. Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasında 3 dönemi geride bırakan Başkan Köksal Semerci ve yönetimi, 11 Ocak 2026 tarihinde mülkiyeti Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasına ait olan eski adıyla Vera Düğün Salonunda yapılacak olan seçim de 4. dönem için 3 bin 86 üyesi ile seçime hazır olduklarını belirtti. 1984-2003 yılları arasında Denizli Şoförler ve Otomobilciler Odasında Muhasebe Müdürü ve Genel Sekreter, 2014 yılından bu yana ise başkanlık görevine devam eden Başkan Köksal Semerci, aynı zamanda Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ile Denizli Esnaf Kefalet Kredi Kooperatifi Başkan Yardımcılığı görevlerini de görevlerini başarıya sürdürüyor. Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Köksal Semerci, taksici, minibüsçü, nakliyeci, kamyoncu, kurye, araç kiralama ve galericilik yapan 3 bin 86 oda üyesinden 4 dönem için tam destek aldıklarını belirtti. Üyeleri tarafından sevilen, oda yöneticiliğin her biriminde görev yapmış olan Başkan Köksal Semerci, aynı zamanda yürüttüğü Esnaf Kefalet Kredi Kooperatifi Başkan Yardımcılığı ile Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği görevleri ile oda üyelerinin temsil yetkisi haklarını elinde bulundurduklarını, bundan önce olduğu gibi bundan sonra ki dönemde de tüm üyelerinin haklarını korumak ve en iyi şekilde temsil etmek için gayret edeceklerini kaydetti. Üyelere sağlanan imkanlarının devamlılığı, Denizli Şoförler ve Otomobilciler Odasının gücünü kaybetmemesi için yeni döneme aday oldukları ifade eden Başkan Semerci, 11 Ocak 2026 tarihinde Vera Düğün Salonunda yapılacak olan genel kurula tüm üyelerini beklediklerini ifade etti.
Adana HAVAMAŞ, 2026 için hazır 2025 yılında 1 milyon 200 bin yolcuyu havalimanına taşıyan HAVAMAŞ’ın, 2026 yılı içinde yeni destinasyonlar ve yeni araç filosuyla güvenle hizmet vermeye devam edeceği belirtildi. Türkiye’nin gökyüzüne açılan 58. kapısı olan Çukurova Uluslararası Havalimanı’nın yolcu taşımacılığını yapan HAVAMAŞ, modern araç filosu, deneyimli sürücü kadrosu ve yolcu güvenliğini önceleyen hizmet anlayışıyla faaliyetlerini sürdürüyor. 2025 yılında yaklaşık 1 milyon 200 bin yolcuyu Adana, Mersin, Niğde, Nevşehir, Osmaniye ve Hatay’dan güvenle Çukurova Uluslararası Havalimanı’na taşıyan firma, 2026 yılında da yeni araç filosuyla güvenle hizmet vermeye devam edecek. "Çukurova ilçesinden artık HAVAMAŞ otobüslerimiz hareket edecek" Konuyla ilgili HAVAMAŞ Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Polat, İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulundu. Polat, "2025 yılı bizler için iyi geçti. Ticari taksilerimiz, VIP araçlarımız ve otobüslerimiz ile hizmet vermekteyiz. 2026 yılı için hem yeni araçları destinasyonlarımıza ekleyeceğiz. Adana’nın Çukurova ilçesinden de artık HAVAMAŞ otobüslerimiz hareket edecek. Güzergah başvurularımız yapıldı. Birkaç tanesi onaylandı. Zamanla geri kalan destinasyonlar da onaylanacak ve vatandaşlarımız artık daha çabuk havalimanına ulaşacak" ifadelerini kullandı. Ayrıca Polat, https://havamas.com/ adresinden yolcuların kolaylıkla bilet alıp belirtilen saatte, belirtilen durakta olmasının yeterli olacağını, ayrıca havalimanı içerisindeki KİOSK’lar aracılığıyla da kolaylıkla biletlerini alabileceklerini belirtti.
İstanbul Yanlış kanın telafisi yok: Uzmanlardan sıfır hata uyarısı ‘Damardan Damara Kan Transfüzyonu’ konferansı, İstanbul’da gerçekleştirildi. Kanın tek kaynağının insan olduğunun vurgulandığı konferansta; gönüllü kan bağışı, hasta kanı yönetimi ve transfüzyon güvenliği ele alındı. Kan transfüzyonunun hayati önemine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen "Damardan Damara Kan Transfüzyonu" konferansı, BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi’nde gerçekleştirildi. Alanında uzman hekimler, hemşireler ve sağlık teknikerlerinin katıldığı konferansta, kanın akılcı kullanımı ve yanlış transfüzyonun geri dönüşü olmayan sonuçları vurgulandı. Konferansa; Prof. Dr. Mustafa Zahir Bakıcı, Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Uzun, Dr. Öğr. Üyesi ve Başhekim Ajlan Kasabalıgil, Uzm. Dr. İlhan Birinci ile çok sayıda hemşire ve sağlık teknikeri katıldı. "Kanın tek kaynağı insan" Türkiye Kan Merkezleri ve Transfüzyon Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hülya Bilgen, ameliyatlardan organ nakillerine kadar sağlık hizmetlerinin her aşamasında kana ihtiyaç duyulduğunu belirterek gönüllü ve karşılıksız kan bağışının önemine dikkat çekti. "Bu konuda tek kaynak insan. Bu yüzden kan bağışı çok önemli. Herkesi gönüllü ve karşılıksız şekilde kan bağışçısı olmaya davet ediyoruz" dedi. "Hasta kanı yönetimi hayat kurtarıyor" Dr. Bilgen, kanın gereksiz ve kontrolsüz kullanımının ciddi riskler taşıdığını belirterek bireylerin kendi kan değerlerini takip etmesinin ve hastanelerde hasta kanı yönetimi anlayışının benimsenmesinin hayati önem taşıdığını ifade etti. Bilgen, "Kimse kansız gezmemeli. Kan sayımı yapılmalı, eksiklikler tedavi edilmeli. Böylece ihtiyaç halinde başka birinin kanına bağımlılık azalır" uyarısında bulundu. "Yanlış kanın telafisi yok" Transfüzyon süreçlerinde sıfır hata ilkesinin altını çizen Bilgen, yanlış kan verilmesinin ölümcül sonuçlara yol açabileceğini söyledi. Bilgen, "Yanlış kanın geri dönüşü olmaz. Bu nedenle transfüzyon, sıfır hatayla yürütülmesi gereken en riskli alanlardan biridir" diyerek sözlerini sonlandırdı.