POLİTİKA - 04 Ekim 2025 Cumartesi 17:06

Saadet Partisi Lideri Arıkan: "Bu bir barış planı değil, Gazze’yi ve Filistin’i bütünüyle işgal planıdır"

A
A
A
Saadet Partisi Lideri Arıkan: "Bu bir barış planı değil, Gazze’yi ve Filistin’i bütünüyle işgal planıdır"

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan: "Bu bir barış planı değil, Gazze’yi ve Filistin’i bütünüyle işgal planıdır. Bu Siyonizm’e hizmet planıdır" dedi.


Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Gündeme dair açıklamalarda bulunan Arıkan, İsrail’in Gazze’ye yaptığı soykırımı sert bir dille eleştirirken, vatandaşların ve özellikle çiftçilerin ekonomik olarak zorlandığını, bu durumun kabul edilemez hale geldiğini vurguladı. Saadet Partisi il başkanları ve il müfettişlerinin yer aldığı basın toplantısı, Arıkan’ın açıklamalarının ardından sona erdi.



"İsrail’in Küresel Sumuf Filosu’na nasıl saldırdığını bütün dünya izledi"


İsrail ve Amerika’nın barış konusunda iki yüzlü davrandığını ve bu şartlar altında barışın olamayacağını belirten Arıkan, "Netanyahu ve Trump’ın sözde ‘Barış Planı’nı’ konuştuğumuz bu günlerde, işgalci İsrail’in Küresel Sumud Filosu’na, hem de uluslararası sularda nasıl saldırdığını bütün dünya canlı yayında izledi. İktidara defalarca çağrıda bulunduk. ‘Uluslararası kamuoyunu harekete geçirin, Sumud’un güvenliğini sağlayın, fırkateyn gönderin dedik.’ Hiçbir çağrımıza kulak verilmediği için, şu an 49 vatandaşımız İsrail’de bekletiliyor. Bu tablo, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne asla yakışmaz. İşgalci İsrail sadece Filistin için değil, Türkiye başta olmak üzere bütün bölge için büyük bir tehdittir. Bu tehdit ve tehlikenin bir an evvel bertaraf edilmesi için Türkiye’nin diğer bölge ülkelerine de öncülük ederek somut adım atılması temin edilmelidir. Bütün olan bitenlerden yola çıkarak, yetkililere bir kez daha çağrıda bulunuyoruz. İlk çağrımız Cumhurbaşkanı’na. Cumhurbaşkanı, Milli Güvenlik Kurulu’nu ve tüm güvenlik bürokrasisini harekete geçirin. İsrail için ticari, hukuki, siyasi ve askeri tüm caydırıcı tedbirleri kamuoyuna açıklayın. İlk iş olarak İncirlik ve Kürecik üssünü kapatın, İsrail’in gözleri kör olsun. Petrol vanalarını kapatın, İsrail’in uçakları kalkamaz olsun. Bütün limanları kapatın, İsrail’in can damarı kökten kesilsin" ifadelerini kullandı.



"Amerika’nın planından Müslümana hayır gelmez"


Amerika’nın yıllardır Müslümanlara zulüm ettiğini ve sözde ‘barış planı’ adı altında kendi çıkarlarını uyguladığını belirten Arıkan, "Şunu herkes bilmelidir ki; Amerika’nın planından, Müslümana hayır gelmez. 23 Eylül günü, Müslüman devletlerin liderleriyle ile Trump çok taraflı bir zirve yaptı. Bu toplantı için çekilmiş bir fotoğraf üzerinden birçok algı yapıldı, birçok hikaye yazıldı. Toplantının ardından bir bildiri yayınlandı. İşte o bildiri burada. Bu 2 sayfalık, 425 kelimelik bildirinin özelliği ne biliyor musunuz? İçinde bir tane ‘İsrail’ kelimesi, bir tane ‘soykırım’ kelimesi geçmiyor. Asıl failin, asıl sorumlunun adının bile anılamadığı bir bildiriden bahsediyorum. Ne acıdır ki, bu toplantıdan sadece 6 gün sonra Trump ve Netanyahu yan yana, el ele adına ‘barış’ dedikleri 20 maddelik bir eylem planı açıkladı. Bu bir barış planı değil. Bu Gazze’yi, Filistin’i bütünüyle işgal planıdır. Bu Siyonizm’e hizmet planıdır. Anlaşmazlığı bitirmek değil Filistin’i ve mazlumları yok etme planıdır" diye konuştu.



"Bir telefon, 2 tır patates ediyor"


Ekonominin son yıllarda iyice düşüşe geçtiğini ve çiftçilerin ürettiği ürünleri satmakta zorluk çektiğini açıklayan Arıkan, "Bugün bir çiftçimiz son model bir telefon alabilmek için tam 20 ton domates satmak zorunda veya son model bir telefon alabilmek için tam 50 ton yani 2 tır patates satmak zorunda. Bir telefon 2 tır patates ediyor. Bu ülkede asgari ücretli bir genç, evlenebilmek için tam 45 ay yemeden içmeden çalışmak zorunda. Emekli maaşıyla ise ne bir kira ödenebiliyor, ne bir dolap doldurulabilir, ne de memlekete gidilebiliyor" dedi.



Saadet Partisi Lideri Arıkan: "Bu bir barış planı değil, Gazze’yi ve Filistin’i bütünüyle işgal planıdır"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İGÜ, ETÜGENÇ Kültür Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı İstanbul Gelişim Üniversitesi ETÜGENÇ Kültür Çalıştayı’na ev sahipliği yaptı. Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi’nce 13-14 Aralık tarihlerinde kültür temasıyla gerçekleştirilen çalıştayda kültürün farklı disiplinlerle olan ilişkisi çok yönlü olarak ele alındı. Çalıştayın açılış konuşmasını yapan İstanbul Gelişim Üniversitesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Serdar Egeli, kültür teması etrafında şekillenen bu çalıştayın yalnızca akademik bir paylaşım alanı olmadığını; farklı bakış açılarıyla bir araya gelen gençlerin düşünme, tartışma ve yönetme becerilerini geliştirmeyi hedefleyen çok boyutlu bir yolculuk olduğunu vurguladı. Gelişimin ancak cesaretten ilham almakla başlayacağını ifade eden Doç. Dr. Serdar Egeli, sözlerine şu şekilde devam etti: "Üniversitemizin temel önceliklerinden biri; öğrencilerimizin merak duygusunu canlı tutmak, düşüncelerini özgürce ifade edebilecekleri nitelikli ortamlar oluşturmak ve disiplinler arası düşünme kültürünü desteklemektir. ETÜGENÇ Kültür Çalıştayı’nın bu vizyonla güçlü biçimde örtüştüğünü memnuniyetle görmekteyiz. Çalıştay süresince felsefeden antropolojiye, tarihten teknolojiye uzanan geniş bir perspektifte kültürün birey ve toplum üzerindeki etkileri ele alınacak; katılımcılar eleştirel düşünme, sorgulama ve yeni bakış açıları geliştirme fırsatı bulacaktır. Her bir katkının çalıştayın akademik ve entelektüel değerini zenginleştireceğine inanıyoruz. İstanbul Gelişim Üniversitesi olarak gençlere yatırım yapmayı; onları bilim, sanat, teknoloji ve kültürle buluşturarak potansiyellerini keşfetmelerine katkı sunmayı temel sorumluluklarımız arasında görüyoruz. Bu değerli çalıştay vesilesiyle sizleri kampüsümüzde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet ve gurur duyuyoruz." "Bir düşüncenin, bir ortak bilincin ve bir kültür yolculuğunun eşiğindeyiz" Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi ETÜGENÇ Çalıştayı Genel Koordinatörü Tuğçe Olgun, çalıştayın hedeflerini şu ifadelerle anlattı: "Kültür bir milletin hafızasıdır. Bizim bugün burada bir araya gelişimiz tam da bu hafızayı genç nesillere aktarmak, onu yaşatmak ve ona yeni bir soluk kazandırmak içindir. Hepimiz biliyoruz ki kültür, kitaplarda donmuş bir kavram değildir. Kültür; dokunan, değişen, gelişen, yaşayan bir yapıdır ve onu yaşatacak olanlar tam da şu an burada bulunan sizlersiniz. Bu nedenle ETÜGENÇ Çalıştayı’nı hazırlarken hedefimiz; gençlerin düşünce üretmesine, kendilerini ifade etmesine ve bu kültürün doğal bir parçası olduklarını hissetmelerine alan açmaktı. Çünkü kültür, bir gencin eline değdiğinde geleceğe dönüşür; kalbine değdiğinde anlam kazanır." Olgun, çalıştaya ev sahipliği yapan İstanbul Gelişim Üniversitesi’ne teşekkürlerini ileterek sözlerini noktaladı. "Kültür yalnızca geçmişi hatırlamak değil; sizin her gün yeniden yazdığınız bir hikayedir" Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi Müdürü Necmettin Sarıkaya, Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi olarak Atatürk’ün "Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür" sözünü yollarını aydınlatan bir ilke olarak benimsediklerini ve bu anlayış çerçevesinde ilgili çalıştayı planladıklarını vurguladı. Necmettin Sarıkaya, ETÜGENÇ çalıştayının esas vurgusu olan "kültür" teması hakkındaki görüşlerini, "Kültür yalnızca geçmişi hatırlamak değil; sizin her gün yeniden yazdığınız bir hikayedir. Konuşmalarınızda, davranışlarınızda, müziğinizde, hayallerinizde siz nereye bakarsanız kültür oradadır. Bugün bu çalıştayda yalnızca kültürü konuşmayacak, kültürün kendisi olacaksınız. Komitelerde dile getirilen her fikir, geleceğe bırakılmış bir kültür izi olacaktır" dedi. Çalıştayda Türk tarihi ve kültürü konuşuldu Marmara Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden Doç. Dr. Nusret Gedik, "Son yıllarda kültür, devletler düzeyinde geri planda kalan alanlardan biri hâline gelmiş olsa da gençlerin kültüre olan ilgisi bu sürecin kalıcı olmayacağını gösteriyor. Kültür, milletleri ayakta tutan en temel unsurlardan biridir ve Türk tarihi, büyük kültürel ve siyasal kırılmalara rağmen bu birikimin sürekliliği sayesinde varlığını korumuştur. Türk kültürü başlangıçta sözlü gelenekle aktarılmış, Orhun Yazıtları ile birlikte yazılı kültüre geçiş süreci başlamıştır. Göçebe yaşam tarzı sözlü kültürü güçlendirmiş; yazılı kültür ise kültürel hafızanın kalıcılığını sağlamıştır. Yerleşik hayata geçişle birlikte karşılaşılan Maniheizm gibi inanç sistemleri ise kültür üzerinde belirleyici etkiler oluşturmuş, bu da Türk tarihinde önemli kültürel dönüşümlere yol açmıştır" ifadelerini kullandı. Çalıştaya; İstanbul Gelişim Üniversitesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Serdar Egeli, Büyükçekmece Atatürk Anadolu Lisesi Müdürü Necmettin Sarıkaya, Esenyurt İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Murat Tetik, Marmara Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden Doç. Dr. Nusret Gedik’in yanı sıra öğretmenler, öğrenciler ve veliler katılım sağladı.