İsrail’in 7 Ekim 2023’ten itibaren Gazze şeridine yönelik düzenlendiği saldırılarının ardından kanser tedavisine devam edemeyen hastalarla başlayan sürecin devamında sağlık hizmetine ulaşamayan Gazzeliler, Türkiye’ye getirildi. Türkiye, Mısır ve İsrail’in koordinasyonunda yürütülen operasyonlarda onlarca hasta, Bilkent ve Etlik Şehir Hastanesinde tedavi gördü. İsrail tarafından 17 Kasım’da Gazze’deki Şeyh Rıdvan Mahallesi’ne düzenlenen hava saldırısında kendi evinde yaralanan 12 yaşındaki Ameer Nemnem, babası Muhammed Nemnem’le, 6’ncı tahliyede Türkiye’ye getirilen kafile içerisinde yer aldı. Uçağın Etimesgut Havalimanına inmesinin ardından yaşadığı duygu dolu hislerle apronda secde eden baba Muhammed Nemnem’in o anları ise hafızalara kazındı. Sağ gözünden ve sağ kulağından yaralanan Ameer Nemnem, Bilkent Şehir Hastanesinde Türk doktorlar tarafından yürütülen başarılı operasyonlarla sağlığına kavuştu.
Baba Nemnem, İhlas Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’ye ilk geldiklerinde oğlu Ameer’in sağlık durumunun çok kötü olduğunu belirterek, Türk hekimler tarafından gerçekleştirilen tedavi sürecinin oldukça başarılı geçtiğini ve şu anda oğlu Ameer’in genel sağlık durumunun oldukça iyi olduğunu kaydetti.
"Hiçbir aksama yaşanmadan tedavi süreci ilerledi"
Oğlu Ameer’in Türkiye’de sağ gözünden ve sağ kulağından olmak üzere iki operasyon geçirdiğini dile getiren Baba Nemnem, "Çok şükür şu an yaklaşık olarak yüzde 70 oranında görebiliyor. Daha sonra kulağından da ameliyat oldu. Doktorlar işitme cihazı kullanmasını önerdi çünkü kulağın iç kısmı çok ciddi zarar görmüş ve yapılabilecek işlem sınırlıymış. Şu an işitme cihazı ile tedavi sürüyor. Bütün bu süreçler Ameer’in tedavisinin son aşamalarıydı. Bu başarıda şehir hastanesinde görev yapan doktorların çok büyük katkısı oldu. Gerçekten çok ilgili ve hazırlıklıydılar. Hiçbir aksama yaşanmadan tedavi süreci ilerledi" ifadelerini kullandı.
"Allah’a şükretmek için secde ettim"
Gazze’de yaşadığı zorluklar ve çocuğunun tedavisi için Türkiye’ye gelmiş olmanın verdiği mutluluktan dolayı uçaktan iner inmez secde ettiğinin altını çizen Baba Nemnem, "İlk başta beni refakatçi olarak kabul etmemişlerdi. Mısır’dan tekrar Gazze’ye gönderilecektim. Ancak son anda Türkiye’ye çıkış iznim verildi. Allah’a şükretmek için secde ettim, Gazze’de bıraktığım çocuklarım için dua ettim ve onları Allah’a emanet ettim. Secdemin başka hiçbir anlamı yoktu çünkü yaşadığımız şartlar çok ağırdı ve yalnızca bir ebeveyn çocuğa eşlik edebiliyordu. O dönemde Ameer ile ben hastanedeydik, eşim ve diğer çocuklarım başka bir yerdeydi. 17 Kasım 2023’ten bu yana çocuklarımdan ve ailemden uzağım" dedi.
"Çocuğumu bu kadar iyi bir durumda görebileceğimi hayal bile edemezdim"
Türkiye’de verilen sağlık hizmetinin beklentisinin oldukça üzerinde olduğunu söyleyen Nemnem, sözlerine şöyle devam etti:
"Çocuğumu bu kadar iyi bir durumda görebileceğimi hayal bile edemezdim. Bu gelişme, hem bizim dualarımız hem de sizin dualarınız ve tabii ki Türk doktorların emeği sayesinde gerçekleşti. Çocuğumun durumu Türkiye’de tedavi edilmeliydi, çünkü nöroloji ve beyin cerrahisi alanında Türkiye’nin uzmanlığı biliniyor. Ameer’in yaralanması başındaydı. Durumu çok yakından takip edildi. MR, röntgen gibi tüm tetkikleri eksiksiz yapıldı. Daha önce de söylediğim gibi Ameer’in durumu çok riskliydi, ama Türk doktorlar bizi çok rahatlattı. Şu an gözünde yüzde 70 oranında iyileşme var. İleride tamamen iyileşeceği söylendi. Kulağı da eskisi gibi olacak inşallah. Çocuğum şu an hayattaysa, önce Allah’ın, sonra bu doktorların sayesinde. Onu bana geri verdiler."
Öte yandan, Nemnem, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve tüm Türk hekimlerine teşekkür etti.
Muhammed Musab Gümüşer - Berkay Hasan Karayakas
