EKONOMİ - 23 Ocak 2025 Perşembe 14:19

TÜRK-İŞ Başkanı Atalay, otel yangınında hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara şifalar diledi

A
A
A
TÜRK-İŞ Başkanı Atalay, otel yangınında hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara şifalar diledi

Türkiye İşçi Sendikaları (TÜRK-İŞ) Genel Başkanı Ergün Atalay, Bolu Kartalkaya’daki otel yangınında hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara ise acil şifalar diledi.


TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu toplantısı, Ergün Atalay başkanlığında Ankara’nın Nallıhan ilçesine bağlı Çayırhan Mahallesi’nde yapıldı. TÜRK-İŞ’e bağlı sendika başkanlarının katılımıyla gerçekleşen toplantıda, Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesi ele alındı. TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay, Çayırhan’da toplanmalarının sebebinin Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesi olduğunu dile getirerek, özelleştirmenin bölgedeki birçok insanı maddi ve sosyal açıdan etkileyeceğini vurguladı. Atalay, “Toplanmamızın sebebi malum, kasım ayında buradaki Beypazarı, Çayırhan ve Nallıhan bölgesindeki madeni, enerjiyi, spor tesislerini, sağlık ocaklarını, hastaneleri, okulları kapsayan, bu sosyal tesislerin de bir bölümünde yarısını, bir bölümünde dörtte üçüncünü satıyorlar. Türkçesi bu. Diyorlar ki, ‘Biz burayı satıyoruz. Bunu satarken de ocaklarla beraber buradaki alanları, arazileri satacağız.’ Bugüne kadar özelleştirmeler bu ülkeye hiç hayır getirmedi. Özelleşen yerleri yakinen biliyoruz. Dörtte üçü kapanmış durumda” açıklamasında bulundu.



"Bolu otel yangınında sorumluların gözünün yaşına bakmadan hesap sorulmalı"


Atalay, TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu adına Bolu Kartalkaya’da otel yangınında hayatını kaybedenlerin yakınlarına taziye, yaralılara ise acil şifalar diledi. Atalay, yangının sorumlularının tespit edilmesi gerektiğini söyleyerek, “Sonucu nereye gidiyorsa gitsin dünyanın her yerinde ‘bu kazadır, şöyle oldu, böyle oldu’ demenin anlamı yok. En altından en sonuna kadar araştırılsın. Bunun sorumluları kimse hiç gözünün yaşına bakmadan, makamı ne oluyorsa, mevkisi ne oluyorsa, statüsü ne oluyorsa hesap vermediği müddetçe biz bunların, bu kazaların, bu olayların önüne geçme şansımız yok” diye konuştu.


Atalay, iş kazalarının ve iş cinayetlerinin sonunun gelmediğini söyleyerek, “İstediğin kadar kanunu, yasayı çıkart. Bazı insanların gözünü kar hırsı bürümüş. Daha çok nasıl para kazanırım, daha ucuz işçi nasıl çalıştırırım orada. Sendika var mı yok mu, hiç söylemiyorum bunu. Çünkü turizmde baktığınız zaman sendika yüzde 1, yüzde 2 derecesinde. Onu konuşmanın da hiçbir anlamı yok. Şu anda o noktada değiliz” şeklinde konuştu.


Toplantının gündem maddelerinin arasında Beypazarı ve Nallıhan’daki termik santralin ve kömür madeninin özelleştirilmesinin yer aldığını aktaran Atalay, “20 Kasım’da arkadaşlarımız burada eyleme başladılar. Eylemin başından sonuna kadar beraber hareket ettik. Bugün de şu anda burada ne yapabiliriz, ne yapmamız gerekiyor?” ifadelerine yer verdi.



"Kamu işçilerinin, taşeronların beklentisi var"


Atalay, "Kamu işçilerinin, taşeronların beklentisi var. Emeklilerin durumu ortada. Asgari ücreti beraber yaşadık. Olanlar ortada. Vergiyle ilgili olumlu düzenleme yapılmadı. 7 aydır Türkiye’nin değişik bölgelerinde 17 adet mitingler, eylemler, seminerler, bölge toplantıları yaptık. Ama bugüne kadar bununla ilgili müspet bir cevap almadık. Bu sürdürebilir bir iş değil” dedi.


Atalay, işçilere, emekliye ve taşeron işçilerine kulak verilmediğini söyleyerek, kamu işçisinin durumunun asgari ücret seviyesine geldiğini, özel sektörde ise sıkıntıların devam ettiğini vurguladı.


Türkiye Maden İşçileri Sendikası (Maden-İş) Genel Başkanı Nurettin Akçul ise, TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu olarak kamuoyunun ve yetkililerin dikkatini çekmek için olağan Başkanlar Kurulu toplantılarını Çayırhan’da gerçekleştirdiklerini söyledi. Akçul, yapılacak olan özelleştirmenin sadece bölgedeki çalışanları değil, yöreyi, esnafı, aileleri ve hatta Türkiye’nin tamamını ilgilendiren bir mesele olduğunu belirtti.



“Özelleştirmenin ertelenmesini değil, tamamen iptalini istiyoruz”


Akçul, Özelleştirme İdaresinden ihalenin 3 ay ertelendiği haberini almalarıyla üretimin durmaması ve müzakere sürecinin tekrar başlaması adına özelleştirme girişimine karşı gerçekleştirdikleri eylemleri durdurduklarını belirterek, “Şimdi bugün 23 Ocak. Bildiğim kadarıyla henüz netleşen, karardan vazgeçilen bir durum söz konusu değil. O zaman da söyledim, şimdi de söylüyorum. Bu satış ve özelleşme ihalesini durdurun. Erteleme değil, tamamen iptalini istiyoruz. Buranın satışı veya özelleşmesinin hiçbir mantıklı gerekçesi yok. Burada oturmuş bir düzen, bütünleşmiş bir yapı var. Esnafıyla, halkıyla, işçisiyle, işvereniyle mutlu, huzurlu bir geçim devam ediyor. Özelleştirilmek istenen bu saha, yalnızca işçilerin değil, bölgedeki herkesin ekonomik can damarı. Özel sektörün kısa vadeli kâr hedefleri doğrultusunda yapacağı hamleler, madenin kamu yararına sunduğu hizmeti ve sosyal faydaları bertaraf edecek ve bu can damarını kurutacaktır” şeklinde konuştu.


Toplantı, konuşmaların ardından basına kapalı olarak devam etti.



TÜRK-İŞ Başkanı Atalay, otel yangınında hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara şifalar diledi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Bakan Yerlikaya, Mersin’de trafikteki darp olayının görüntüsünü paylaştı, yeni yargı paketiyle gelen cezaları duyurdu Mersin’de trafikte bir sürücüyü darbeden şüphelilerden 3’ü tutuklandı, olaya karışan 3 şahsa da adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Olay anına ait görüntüleri paylaşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, olaya karışanların yeni yargı paketiyle 3 yıla kadar hapisle cezalandırılacağı ayrıca 180 bin TL ceza kesileceğini duyurdu. Olay, 24 Aralık’ta Mersin’in merkez Mezitli Davultepe GMK Bulvarı üzerinde trafikte yaşanan tartışmada kırmızı ışıkla bekleyen hafif ticari aracın sürücüsü feci şekilde darbedildi. O anlar ise vatandaşlar tarafından cep telefonu kamerası ile görüntülendi. Görüntüler üzerine harekete geçen İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler şüphelileri tespit etti. Tespit edilen 6 şüpheli, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüpheliler emniyetteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye çıkartılan şüphelilerden M.T., C.T., E.T. tutuklandı. Diğer şüpheliler C.T., M.T., H.T. ise adli kontrol şartı ile serbest kaldı. Tutuklanan şüphelilerden C.T. hakkında ayrıca Karayolları Trafik Kanunu’nun "Trafik düzeni ve güvenliği ile ilgili kuralları ihlal etmek" maddesi uyarınca 4 bin 153 TL idari para cezası uygulandı. Ayrıca şüphelinin sürücü belgesine genel sağlık durumunun tespiti amacıyla sağlık kuruluşuna sevk edilmek üzere geçici olarak el konuldu. Bakan Yerlikaya’dan 3 yıl hapis ve 180 bin TL para cezası uyarısı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Mersin’de trafikte yaşanan o görüntüleri ve yakalanan şüphelileri paylaşarak uyarıda bulundu. Bakan Yerlikaya uyarısında, "Resmi gazetede yayımlanan 11. Yargı Paketiyle; trafikte yol kesme, müstakil suç olarak düzenlenmiş, hukuka aykırı bir davranışla bir aracı durduran veya hareket etmesini engelleyen kişinin, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması kanunlaşmıştır. Ayrıca, ilk kez yeni trafik kanunu teklifine girecek maddeye göre de saldırı amacıyla araçtan inen ve yol kapayan sürücüye 180 bin lira idari para cezası uygulayacağız, sürücü belgesini 60 gün süreyle geri alacağız ve aracını 60 gün süreyle trafikten men edeceğiz. Mersin’in Mezitli ilçesinde araçtan inip başka bir sürücüye saldıran M.T., C.T., E.T. isimli şahıslar çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. C.T., M.T., H.T. isimli şahıslar ise hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Trafik güvenliğini hiçe sayan bu kişileri lütfen 112 Acil Çağrı Merkezimize bildirelim. Biz gereğini yaparız" ifadelerini kullandı.
Erzincan Erzincan’da kurtlar ahıra girdi: 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde kurtların ahıra girmesi sonucu 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı. Hayvan sahibi, kurtların yerleşim yerleri için tehdit oluşturduğunu söyledi. Otlukbeli ilçesinde yaşanan kurt saldırısı, hayvan yetiştiricilerini tedirgin etti. İlçede Yasin Yıldırım’a ait ahıra giren kurtlar, 10 koyunu telef ederken 10 koyunu da yaraladı. Edinilen bilgilere göre, kurtlar ahıra girerek kısa sürede büyük zarara yol açtı. Sabah saatlerinde hayvanlarının telef olduğunu gören Yıldırım, yaşanan durum karşısında büyük üzüntü yaşadı. Hayvan sahibi Yasin Yıldırım, kurtların artık insanlardan kaçmadığını belirterek, "Kurtlar köpeklerimizi bile kaçırıp öldürüyor. İnsanlara ve yerleşim yerlerine çok yakınlar. Doğaya salınan ve insanlara alışmış bu hayvanlar yıl boyunca bizim için ciddi bir tehdit oluşturuyor" dedi. Sürü sahibi Yasin Yıldırım açıklamasında şunları söyledi; "Erzincan Otlukbeli Küçük Otlukbeli’nde küçükbaş hayvancılık yapıyorum. 6 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. İki senedir, bu son iki senedir bu yırtıcı hayvanlar yani kurtlara karşı mücadele veriyoruz ama mücadelemiz hep yarım kalıyor. Geçen sene iki defa çadırlarıma girdi. Biz bir şekilde uyandık çıkardık, yani üç beş tane telefat verdik. Köpeklerimizi alıp götürüyorlar, geçen sene iki tane köpeğimi götürdü. Şu an gördüğünüz gibi gece girip içeriye girmiş. 10’a yakın hayvanım telef oldu. 10’a yakın hayvanım da içeride, onlar da yaralı yani onların kurtulma şansları da yok. Biz bir türlü bunlara önlem alamıyoruz. Önlem alamamamızın sebebi sopayla kovalıyoruz çünkü bunların avlanması, vurulması yasak. Ama yani biz baş edemiyoruz çünkü meraya gittiği zaman hayvanımız, haftada 3-4 tane hayvanımızı çalıp götürüyorlar. Köpekler baş edemiyor, çok akıllı hayvanlar oldukları için bir tanesi köpekleri alıp götürüyor, bir tanesi çobanı oyalıyor, diğeri de hayvanı alıp götürüyorlar. Yani yaklaşık ben diyeyim, iki yılda benim 200-300 hayvan varlığım yani üç beş üç beş şeklinde katledildi ve öldürüldü. Şu anda gördüğünüz gibi içeride de 15-20 tane hayvanım telef oldu. Yani 10 tane telef oldu, 10 tane de yaralı, onlar da telef olacaklar. Biz buna karşı bir önlem alamıyoruz. Aldığımız önlem şurada, bu sene 3 tane çadır Ankara’dan sipariş ettik. İşte bunlarda sıkıntı yok ama o diğerlerinde maliyetin altında olduğumuz için yani maliyeti çok yüksek olduğu için biz bir türlü yani bunu da seneye artık evvelki seneye bir şekilde toparlamaya çalışacağız ama yetkililerden bir önlem istiyoruz. Yoksa durumumuz kötü çünkü bugün bunu yaptı, yarın bir daha gelecek, öbür gün bir daha gelecek. Şimdi biz de sabahtan akşama kadar hayvanla uğraşıyoruz, akşam da işte yorgun düşüp yatıyoruz. Gece de nöbet tutuyoruz ama bu her gün böyle gidemez." Bölgede benzer olayların sıkça yaşandığını ifade eden Yıldırım, yetkililerden önlem alınmasını talep ederek, hem hayvanların hem de vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduklarını sözlerine ekledi.
Trabzon Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit Trabzon’da Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit, "Trabzon Film Festivali" dolayısıyla geldiği Trabzon’da Kadın Yaşam ve İstihdam Merkezi’ni ziyaret etti. Burada atölyeleri gezen Koçyiğit’e Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in eşi Arzu Genç eşlik ederken, Koçyiğit, kadınların sergilediği ürünleri hayranlıkla inceledi. Koçyiğit, Karadeniz yöresinin geleneksel ve yöresel dokumaları arasında yerini alan yaklaşık bir asırdan beri kullanılan coğrafi işaretli keşanı dokumaya çalışması dikkat çekti. Koçyiğit, Trabzon’a ilk kez 5 yaşında geldiğini belirterek, "Trabzon’a ilk kez 5 yaşındayken gelmiştim ve ömür boyu birçok kez geldim. O nedenle bu gelişim ilk değil ama Trabzon’da ilk kez bir Film Festivali düzenleniyor. ’İlk’ demek biraz cesaret demek. Dilerim başladığı gibi bol bereketiyle inşallah hem şehrimize hem de sinemamıza çok büyük katkılarda bulunur bu festival. O nedenle bugün buradayım, çok da mutluyum. İyi ki bu seferki gelişimde böylesine faydalı bir mekânı ziyaret etmişim. Her biri birbirinden değerli geleneksel el sanatlarımız burada tekrardan hayat buluyor. Genç kadınlar burada bu mesleği, bu sanatı öğreniyor ve yaşatmaya devam ediyorlar. Bu beni çok gururlandırdı. Hepsinin ellerine, emeklerine sağlık. Burası bir yaşam merkezi. Buradan istifade eden bütün kadınları sevgiyle selamlıyorum. Daha nice nice kadınımızın bu imkânlardan yararlanmasını diliyorum" dedi.