EKONOMİ - 12 Aralık 2025 Cuma 15:53

TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ağar, Asgari Ücret Tespit Komisyonu öncesi Bakan Işıkhan ile görüştü

A
A
A
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ağar, Asgari Ücret Tespit Komisyonu öncesi Bakan Işıkhan ile görüştü

TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, Asgari Ücret Tespit Komisyonu öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile ön toplantı gerçekleştirdi.


TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısı öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile bir ön görüşme gerçekleştirdi. Ağar, görüşmenin ardından basın mensuplarına sürece ilişkin değerlendirmelerde bulundu.


Bakan Işıkhan ile görüşmesinin ardından basın mensuplarına açıklamada bulunan Ramazan Ağar, 24 Aralık 2024’te TÜRK-İŞ tarafından alınan kararın ardından geçen yaklaşık bir yıllık süreçte Komisyonun yapısı ve işleyişine yönelik herhangi bir iyileştirme yapılmadığını söyleyerek TÜRK-İŞ’in bu kararın arkasında durduğunu ve 2026 yılı Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına katılmayacağını ifade etti.


Ağar, Türkiye ekonomisinin son yıllarda büyüdüğüne, Gayri Safi Milli Hasıla ve kişi başına düşen gelirin arttığına dikkat çekerek, bu büyümenin sağladığı refahın çalışanlara ve emeklilere yansımadığını ifade etti. Dolar milyarderlerinin sayısındaki artışın, zengin ile yoksul arasındaki farkın derinleştiğini gösterdiğini belirten Ağar, bir kesimin daha çok zenginleştiğini, milyonlarca işçi ve emeklinin ise temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını iddia etti.


Ağar, asgari ücret tartışmalarının başladığı her dönemde bazı işveren çevrelerinin "asgari ücretin bir geçim ücreti olmadığı" yönündeki açıklamalarının tekrarlandığını hatırlatan Ağar, şunları ifade etti:


"Bugün çalışanların yarısından fazlası ya asgari ücretle ya da asgari ücrete çok yakın bir ücretle çalışmak zorunda kalmaktadır. Bu durum, ücret skalasının daralmasına, mesleki kıdem ve vasıf düzeylerinin ücretlere yansımamasına yol açmaktadır. Mevcut eğilim sürdüğü takdirde çalışma barışının bozulmasıyla birlikte nitelikli işgücünün de asgari ücret seviyesine sıkışması riski ortaya çıkacaktır. Kamuoyunda zaman zaman dile getirilen "Asgari ücret artarsa enflasyon artar" iddiası, ekonomik verilerle ve enflasyonun temel dinamikleriyle uyumlu değildir. Geçtiğimiz yıllarda enflasyon olağanüstü düzeyde yükselmiş, 2025 yılında ise artış hızı yavaşlamakla birlikte enflasyonun yükselişi devam etmiştir."



TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ağar, Asgari Ücret Tespit Komisyonu öncesi Bakan Işıkhan ile görüştü

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sinop Sinop’ta bilim ve sanat şöleni Sinop’ta bu yıl ilki gerçekleştirilen "Uluslararası Sinop Üniversitesi Öğrenci Sempozyumu (ISUSS 2025)" kapsamında çeşitli workshop atölyeleri düzenlendi. 11-13 Aralık 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilen sempozyumun ikinci gününde, öğrencilerin farklı alanlarda becerilerini geliştirmelerine yönelik kapsamlı bir program sunuldu. Öğrenci Yaşam Merkezi’nde gerçekleştirilen workshop etkinliklerinde; Siber Farkındalık Atölyesi, Eğlenceli Bilim Atölyesi, Gastronomi Atölyesi, Sağlık Bilimleri Atölyesi, Aktif Yaşam Atölyesi (Sağlık, Egzersiz ve İyi Oluş), Lösev’de Farkındalık Atölyesi, Matematiği Dokunarak Keşfet Atölyesi, Yaban Hayatı Atölyesi, Yapay Zeka ile Karakter Oluşturma ve Hareketlendirme Atölyesi ile Suya Düşen Sanat - Ebru Atölyesi yer aldı. Sempozyum kapsamında düzenlenen atölyelerin, öğrencilerin akademik, bilimsel ve sanatsal gelişimlerine katkı sunduğu belirtilirken, etkinliklerin yoğun ilgi gördüğü ifade edildi. Rektör Prof. Dr. Şakir Taşdemir, atölye çalışmalarına ilişkin yaptığı açıklamada sempozyumun öğrencilere yeni deneyimler kazandırdığını belirterek, "Çalışmaları değerlendirirken sempozyumun öğrencilere erken yaşta bilimsel deneyim kazandırdığını vurgulayarak, kısa açıklamasında "Bu yıl ilk kez düzenlediğimiz öğrenci sempozyumu, gençlerin projelerini sunmaları ve akademik hayata hazırlanması açısından önemli bir fırsat sunuyor. Farklı seviyelerden öğrenciler bir araya gelerek üretimlerini paylaşma ve yeni işbirlikleri geliştirme imkânı buluyor" dedi.
Zonguldak İki kardeş ve babaannelerini öldüren sanık "Kasap mıyım cani miyim durduk yere yapayım, savunmak içindi" Zonguldak’ta aralarında husumet bulunan akrabaları iki kardeş ve babaannelerini bıçakla ölümüne sebep olan sanık hakim karşısına çıktı. Çıkan kavgada kendisine saldırdıklarını öne süren sanık Erdeniz K., "Beni yere yatırıp boğmaya çalışıp saldırdılar, nefessiz kaldım ölüyordum. Kurtulmak için bıçakladım ama kasap mıyım cani miyim durduk yere yapayım, savunmak içindi" diyerek kendini savundu. İddialara göre merkeze bağlı Köroğlu köyünde ikamet eden sanık Erdeniz K.’nın kardeşi E.K., köy kahvesinde çıkan bir tartışma sonrası darp edildi. Bunun üzerine iki taraf arasında husumet meydana geldi. Geçen 21 Temmuz günü Halil Can Köroğlu (24), kardeşi Emirkan (18) bir yakınlarının düğününe katıldıktan sonra eve dönüş yolunda E.K.’nin ağabeyi Erdeniz K. ile karşılaştı. Ambulansı beklemeden hastaneye yetiştirmeye çalıştılar Çıkan tartışmada Erdeniz K. iki kardeşi ve babaanneleri Nazmiye Köroğlu’nu (75) bıçakla yaraladı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. İlk müdahaleleri yapılan babaanne ve iki torunu, kaldırıldıkları hastanelerde kurtarılamayarak hayatlarını kaybetti. Yakalanan zanlı Erdeniz K. ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. Ağırlaştırılmış müebbet talebiyle hakim karşısına çıktı 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasında kasten öldürmeden ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanan sanık Erdeniz K. hakim karşısına çıktı. Adliye binasının içinde ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alınırken, her iki tarafın yakınları kalabalık oluşturdu. Kendisini "Kasap mıyım, cani miyim?" diye savundu Sanık Erdeniz K., kendisine yönelik ağır küfürler duyduğunu, saldırıya uğrayarak boğazının sıkıldığını bu sebeple kendisini savunduğunu öne sürdü. Maktuller Halil Can ve kardeşi Emirkan’ın kendisine saldırdığını savunan Erdeniz K., "Bıçakladığımı inkar etmiyorum. Ancak görüntülerde gözüktüğü üzere beni yere yatırıp boğmaya çalışıp saldırdılar, nefessiz kaldım ölüyordum. Kurtulmak için bıçakladım ama kasap mıyım cani miyim durduk yere yapayım, savunmak içindi" ifadelerine yer verdi. Duruşmada 12 tanık dinlenirken, görgü tanıklarından L.K., "Erdeniz evine girmeye çalışırken Halilcan boğazına yapıştı. Yere düşürüp duvara sıkıştırdı. ‘Halilcan yapma adam ölecek’ diyerek çekmeye çalıştım. Halilcan bir hamleyle oradan kalkıp üstüne bakıp ‘ben bıçaklandım’ deyip yere düştü. Ben kanı görünce feryat ettim" diye konuştu. Tanık ifadelerinin ardından söz alan Halil Can ve Emirkan’ın annesi Fatma Köroğlu ise "Erdeniz, kendini kurtarmak istese koluna bacağına vurur, kalbinden bıçaklamış yavrumu. Bizim kimseyle husumetimiz olmadı" dedi. Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.