SAĞLIK - 07 Haziran 2020 Pazar 09:34

TVHB Merkez Konseyi Başkanı Eroğlu: “Güvenli olmayan gıda tüketimi her yıl 2 milyondan fazla insanı öldürüyor”

A
A
A
TVHB Merkez Konseyi Başkanı Eroğlu: “Güvenli olmayan gıda tüketimi her yıl 2 milyondan fazla insanı öldürüyor”

Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, 7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği Günü sebebi ile yayınladığı mesajda, “Güvenli olmayan gıda tüketimi her yıl 2 milyondan fazla insanı öldürüyor” ifadelerine yer verdi.

Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, 7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği Günü sebebi ile yayınladığı mesajda, “Güvenli olmayan gıda tüketimi her yıl 2 milyondan fazla insanı öldürüyor” ifadelerine yer verdi.


Toplumun sağlıklı ve üretken olabilmesi için yeterli miktarda ve güvenli gıdaya ulaşmasının şart olduğunu belirten Merkez Konseyi Başkanı Eroğlu, “Birleşmiş Milletler Örgütü tarafından, 24 Aralık 2018’de alınan karar ile 7 Haziran olarak belirlenen Dünya Gıda Güvenliği Günü, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) işbirliği çerçevesinde bu yıl ikinci kez kutlanmaktadır. Bu Özel Günün amacı; gıda kaynaklı risklerin tespit edilmesi, önlenmesi ve yönetilmesi suretiyle gıda güvencesi ve güvenliğini sağlamak, halk sağlığı, ekonomik refah, tarım, turizm ve sürdürülebilir kalkınma gibi konulara katkıda bulunmak, bu kapsamda yapılan faaliyetler ile gıda güvenliğinin kamunun gündeminde yaygınlaştırılması ile küresel olarak gıda kaynaklı hastalıkların azaltılması çabalarına katkı sağlamaya çalışmaktır. Toplumun sağlıklı ve üretken olabilmesi için yeterli miktarda ve güvenli gıdaya ulaşması şarttır. Bu nedenle gıda, ülkeler için son derece stratejik bir konudur. Gıdalar sağlıklı ve temiz hammaddeler ile hijyenik koşullar altında üretilmediklerinde ve/veya uygun koşullarda muhafaza edilmediklerinde içerdikleri fiziksel, kimyasal ve biyolojik tehlikeler ve özellikle hayvansal kaynaklı hastalıklar nedeniyle insan sağlığı açısından risk oluşturabilmektedir” ifadelerini kullandı.


Gıda kaynaklı hastalıkların ülkelerin sağlık harcamalarını arttırdığının altını çizen Eroğlu, “Dünyada her yıl yaklaşık 600 milyon hastalık vakası, bakteri, virüs, parazit, toksin ve kimyasallar gibi maddelerle bulaşan güvenli olmayan gıda tüketimine bağlı olarak şekillenmektedir. Hatta bir kişi yılda birkaç defa gıda kaynaklı bir enfeksiyondan etkilenebilmektedir. Bu hastalık vakalarının önemli bir bölümü (yaklaşık yüzde 40) beş yaşın altındaki çocuklarda meydana gelerek, hayatlarını kaybedenlerin sayısı yüz binlerle ifade edilmektedir. Her 10 kişiden birisinin tehlikeyle bulaşık gıda tüketmek zorunda kalması dolayısı ile tıbbi tedaviye ihtiyaç duyar hale geldiği görülmekte olup, toplamda her yıl iki milyondan fazla insan gıda veya su kaynaklı bir hastalıktan hayatını kaybetmektedir. Sağlık sorunları ve hayat kayıplarının yanı sıra, gıda kaynaklı hastalıklar ülkelerin sağlık harcamalarını arttırmakta, iş gücü kaybına neden olmakta ayrıca turizm ve ticareti olumsuz etkileyerek ekonomiye zarar vermektedir. Bu şekilde toplumların sosyoekonomik gelişimi bir kısır döngü içerisinde engellenmektedir” dedi.


Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, mesajını şu şekilde sonlandırdı:


“Konuya insan ve hayvan hekimlerinin iş birliği içinde çalışması gerektiğini ifade eden ‘Tek Sağlık’ kavramı çerçevesinden bakıldığında, hastalıklardan korunmak her zaman tedaviden hem daha ucuz hem de kalıcı hasarların oluşmaması açısından daha doğrudur. Hastalıklardan korunmanın birinci yolu da güvenilir gıdalar ile dengeli beslenmekten geçmektedir. Bu noktada gıda güvencesinin ve gıda güvenliğinin sağlanması ve denetimi öncelikle resmi otoritenin sorumluluğunda olmakla birlikte özellikle hayvansal gıdaların üretiminde ve denetiminde veteriner hekimler etkin rol oynamaktadır. Veteriner hekim kontrolünde yetiştirilen sağlıklı hayvanlardan elde edilen et, süt, yumurta ve bal gibi ürünler yine veteriner hekim kontrolünde hijyenik ve uygun koşullarda üretilmesiyle halka arz edilebilmektedir. Veteriner hekimler, gıda güvencesi ve güvenliğinde, bulunabilirlik, erişim, kullanım ve istikrar alanında önemli katkılar sağlarlar. Ayrıca; hayvan sağlığı ve refahını koruyarak, daha güvenilir, sürdürülebilir, çevreyi kirletmeyen ve istenmeyen maddelerden ari olan besleyici gıda teminine öncülük ederler. Bu bağlamda içinden geçtiğimiz COVID-19 pandemisi sürecinde daha da önemli hale gelen güvenli gıda arzının kesintisiz olarak sağlanması için özveri ile çalışmalarına devam etmektedirler. Uluslararası düzeyde kutlanan ’Dünya Gıda Güvenliği Günü’ kapsamında gerçekleştirilecek aktiviteler ile tükettiğimiz gıdaların üretim, işleme, hazırlanma aşamalarının her biri için güvenliğinin sağlanması hususunda daha çok emek verilmesinin gerekliliği net bir biçimde ortaya konulmakta olup, bu konuda Gıda değer zincirinde yer alan tüm kişi ve kuruluşların güvenli gıda temini konusunda sorumluluğu bulunmaktadır. Ülkemiz ve tüm insanlık için sağlıklı ve insanca bir yaşama vesile olmasını temennisi ile Dünya Gıda Güvenliği Gününü kutluyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Anamur Ceza İnfaz Kurumlarında üretim, rehabilitasyon ve sosyal yaşam yerinde incelendi Mersin’in Anamur Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Anamur T Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumları gerçekleştirilen ziyarette kapsamlı olarak incelendi. İncelemeye İlçe Kaymakamı Kemal Duru, Anamur Cumhuriyet Başsavcısı Tanju Çatlı, İlçe Garnizon Komutanı Albay Serhan Güngör, İlçe Jandarma Komutanı Hüseyin Özdoğan, İlçe Emniyet Müdürü Mehmet Diyaaddin Özer, Hâkim İbrahim Alperen ve Ceza İnfaz Kurumundan sorumlu Cumhuriyet Savcısı Emre Pala katıldı. Heyet, ziyaret kapsamında Anamur Açık Ceza İnfaz Kurumu’na bağlı olarak faaliyet gösteren muz ve sebze serası, kapalı ve açık spor salonları, yemekhane, kantin ve koğuş alanlarında incelemelerde bulundu. Kurum bünyesinde yürütülen üretim faaliyetleri ile hükümlülerin sosyal, sportif ve mesleki gelişimine yönelik çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi alındı. İnceleme çerçevesinde ceza infaz kurumlarında rehabilitasyon, üretim ve topluma kazandırma odaklı uygulamaların önemi vurgulanırken, kurumların fiziki yapısı ve işleyişi de yerinde değerlendirildi. Yetkililer, yapılan çalışmaların hem kamu düzenine hem de hükümlülerin yeniden topluma kazandırılmasına katkı sunduğunu aktardı. Gerçekleştirilen ziyaretin, ceza infaz kurumlarında sürdürülen faaliyetlerin daha da geliştirilmesine yönelik önemli bir değerlendirme niteliği taşıdığı belirtildi. Ziyarette, ceza infaz kurumlarında yalnızca güvenliğin değil, aynı zamanda rehabilitasyon, üretim ve topluma kazandırma anlayışının esas alındığı vurgulandı. Açık ceza infaz kurumlarında yürütülen tarımsal üretim faaliyetlerinin, hükümlülere mesleki beceri kazandırmanın yanı sıra çalışma disiplini ve sorumluluk bilinci oluşturduğu ifade edildi. Ayrıca spor alanları ve sosyal donatıların, hükümlülerin fiziksel ve ruhsal gelişimlerine katkı sunduğu, bu tür uygulamaların, ceza infaz sürecinin daha sağlıklı ve verimli yürütülmesini desteklediği belirtildi. Kurumların fiziki şartları, işleyişi ve güvenlik uygulamaları da değerlendirilirken, kamu düzeni ve insan odaklı infaz anlayışı arasındaki dengenin önemine dikkat çekildi. Yetkililer, ceza infaz kurumlarında yürütülen bu tür çalışmaların, hükümlülerin yeniden topluma kazandırılmasına önemli katkılar sunduğunu ve benzer uygulamaların geliştirilerek sürdürüleceğini ifade etti.
Şanlıurfa Ceylanpınar Belediyesi koruma memurlarından kadrolu mühendise darp iddiası Şanlıurfa Ceylanpınar Belediyesi’nde görevli bir mühendisin, koruma memurları tarafından darp edildiği iddia edildi. Yaşanan darp anları cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Edinilen bilgiye göre olay, Ceylanpınar Belediyesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, belediyede kadrolu mühendis olarak görev yapan Halil Y., bir süre önce belediye yönetimi tarafından fen işleri müdürlüğündeki görevinden alınarak zabıta müdürlüğüne görevlendirildi. Halil Y.’nin bu görevlendirmeye itiraz ederek idare mahkemesinde açtığı davanın lehine sonuçlandığı, mahkemenin Halil Y.’nin asli kadrosunun bulunduğu fen işleri müdürlüğüne iadesine karar verdiği öğrenildi. Mahkeme kararının ardından belediyenin ana hizmet binasına giderek görevine başlamak isteyen Halil Y.’nin, Belediye Başkanı Uğur Kahraman’ın korumaları ile bazı yakınları tarafından binaya alınmadığı öne sürüldü. Yaşanan tartışmanın büyümesi üzerine Halil Y.’nin darp edildiği ve başından yaralandığı bildirildi. Olayı duyan Halil Y.’nin bazı akrabalarının belediyeye gelmesi üzerine arbede yaşandığı, bu kişilerin de darp edildiği ileri sürüldü. Darp sonucu yaralanan Halil Y. ile yakınlarından oluşan toplam 5 kişi, ambulanslarla Ceylanpınar Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Çıkan olayda Halil Y. ile 4 yakını yaralandı. Yaralılar, hastaneden aldıkları darp raporları ile birlikte polis merkezine giderek koruma memurlarından şikayetçi oldu. Öte yandan, darp olayının yaşandığı sırada belediyenin ana hizmet binasındaki güvenlik kameralarının kayıt dışı olduğu iddia edildi. Olayla ilgili inceleme çalışması başlatıldı.
Antalya ASAT’tan Muratpaşa İçme Suyu Terfi İstasyonu’na 201 milyon TL yatırım Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, Muratpaşa İçme Suyu Terfi İstasyonu’nda 201 milyon TL yatırımla kapsamlı yenileme ve kapasite artırımı gerçekleştiriyor. Çalışmalarla birlikte istasyonun üretim kapasitesi iki katına çıkarılarak Antalya’nın artan içmesuyu ihtiyacına önemli katkı sağlanacak. Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında, saniyede 600 litre olarak tasarlanan Muratpaşa İçme Suyu Terfi İstasyonu’nun kapasitesi saniyede bin 200 litreye yükseltilecek. Bu sayede kentin büyüyen nüfus ve turizm yoğunluğuna daha güçlü şekilde cevap verilirken, yeni pompa ve motor sistemleri sayesinde enerji verimliliği artırılarak yılda milyonlarca liralık tasarruf elde edilecek. Yenilenen pompa ve elektrik sistemleri Mevcut pompa, elektrik motorları ve tesisatın ekonomik ömrünü doldurması nedeniyle başlatılan yenileme çalışmaları kapsamında tüm ekipmanlar modern ve verimli hale getirilecek. Bu sayede hem su üretim kapasitesi yükseltilecek hem de enerji sarfiyatında ciddi bir düşüş sağlanacak. Pompa odasında teknik iyileştirme Çalışmalar kapsamında tesisin basma kotunun depo kotunun üzerinde olması sebebiyle sık sık arızalara neden olan pompalara kalıcı çözüm üretildi. Sorunun önüne geçmek için pompa odası kotu yaklaşık 3 metre aşağıya indirilecek. Böylece hava yapma ve fan aşınmaları ortadan kalkacak. Enerji kesintilerine karşı jeneratör desteği Tesisin en önemli eksiklerinden biri olan jeneratör ihtiyacı da proje kapsamında giderilecek. 2 adet 1000 KVA jeneratörün montajı tamamlanmasıyla birlikte artık oluşabilecek enerji kesintilerinde tesis tam kapasiteyle çalışabilecek ve vatandaşların su ihtiyacı kesintisiz karşılanacak. SCADA sistemi ile akıllı yönetim İstasyonda kurulan SCADA otomasyon sistemi sayesinde pompalar depo seviyesine göre otomatik olarak devreye girip çıkacak. Böylece hem suyun kesintisiz iletimi sağlanacak hem de anlık üretim-tüketim takibi yapılarak kayıp-kaçakla mücadele daha etkin hale getirilecek. Depolama kapasitesi artırıldı Çalışmalar kapsamında istasyonun mevcut depolama hacmi bin 500 ton artırılarak 3 bin tona çıkarılacak. Ayrıca mevcut haznelerde yapılan izolasyon sayesinde su kaçaklarının önüne geçilerek, sağlıklı, hijyenik su iletimi sürdürülebilir hale getirilecek.
Sinop Sinop’ta üreticiye yüzde 100 hibeli makine desteği Sinop’ta tarımsal üretimi güçlendirmek ve kırsalda refahı artırmak amacıyla yürütülen "Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi" kapsamında üreticilere yüzde 100 hibe destekli makine ve ekipman teslimi yapıldı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde düzenlenen Makine ve Ekipman Teslim Programı, saygı duruşu yapılması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Programda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Fatih Önlem, projenin yalnızca bir destek programı olmadığını, üreticilerin sahadaki ihtiyaçlarını esas alan bütüncül bir kalkınma modeli olduğunu vurguladı. Önlem, Sinop’ta tarımsal üretimi artırmaya ve sürdürülebilirliği sağlamaya yönelik çalışmaların valilik desteği ve bakanlığın vizyonuyla kararlılıkla sürdürüldüğünü söyledi. Proje kapsamında 2020 yılından bu yana 762 üreticiye yaklaşık 88 milyon lira hibe desteği sağlandığını belirten Önlem, hayvan pazarı, güneş enerjili sulama sistemi ve basınçlı sulama sistemi gibi altyapı yatırımları için de 25 milyon liralık harcama yapıldığını kaydetti. 2026 yılı için Sinop’a tahsis edilen bütçenin 65 milyon lira olduğunu aktaran Önlem, bu kaynakla üretim maliyetlerini düşüren, iş gücünü hafifleten ve modern tarım tekniklerini yaygınlaştıran projelerin hayata geçirileceğini ifade etti. Teslim programı kapsamında Ayancık, Dikmen, Erfelek, Gerze ve Saraydüzü ilçelerinde faaliyet gösteren üreticilere tamamı hibe olmak üzere 17 adet çapa makinesi ile 13 adet süt sağım makinesi verildi. Küçük ölçekli işletmeler için önemli katkı sağlayacak makinelerin, iş gücü tasarrufu sağlamasının yanı sıra üretimde kalite ve hijyen standartlarını da yükselteceği belirtildi. Konuşmaların ardından makineler üreticilere teslim edilirken, program toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi. Programa Sinop Valisi Mustafa Özarslan, İl Genel Meclis Başkanı Ersin Yaman, AK Parti İl Başkanı Yakup Üçüncüoğlu ve vatandaşlar katıldı.