GENEL - 09 Ağustos 2019 Cuma 17:36

Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Ateş: “Ülkü Ocaklarından haydut çıkmaz”

A
A
A
Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Ateş: “Ülkü Ocaklarından haydut çıkmaz”

Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanı Sinan Ateş, Türkiye’nin Karadeniz bölgesine bir dizi ziyarette bulundu.

Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanı Sinan Ateş, Türkiye’nin Karadeniz bölgesine bir dizi ziyarette bulundu.


Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanı Sinan Ateş, Karadeniz bölgesinde bulunan Ülkü Ocaklarına ziyarette bulundu. Ziyaretleri kapsamında; Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Gümüşhane vilayetlerine giden Ateş, bazı şehirlerde de yeni görev atamaları gerçekleştirdi. Karadeniz vilayetlerine yaptığı ziyaretlerde; MHP İl Başkanlıkları ve Ülkü Ocaklarında partililer ve gençlerle bir araya gelen Ateş, gittiği şehirlerde belediye başkanları, partililer ve gençler tarafından ağırlandı.


Gerçekleştirdiği ziyaretler esnasında konuşmalar yapan Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş, "Bir kendini bilmez bu kutsal davaya, bu kutsal mekana, Hoca Ahmet Yesevi’nin ruhunu taşıyan, onun ateşinin yandığı Ülkü Ocaklarına haydut benzetmesi yaptı. O kendini bilmez, partisiyle PKK arasına bir mesafe koyamadı. Selahattin Demirtaş’a özgürlük diye bağırdı sonra HDP barajı aşıyor dedi; HDP’yi Kürtler’in siyasi temsilcisi olarak nitelendirdi daha sonra da Ülkü Ocaklarına haydut nitelendirmesi yaptı. Eğer haydut arıyorsa, kendi elinden tuttuklarına baksın, kendi siyasi ortaklarına baksın. Bir tane HDP milletvekili çıktı dedi ki, o koltuklarda bizim sayemizde oturuyorsunuz. Tek bir laf edemedi, kendisinin Ülkü Ocaklarından yetiştiğini ifade edenlerin ses çıkarmaması da alçaklıktır, şerefsizliktir. Ülkü Ocaklarından haydut çıkmaz. Ülkü Ocaklarından adam gibi adamlar çıkar. Dünün Enver’i, Atatürk’ü, Kuşçubaşı Eşref’i, Abdülhamit’i neyse bugün Ülkü Ocaklıları odur. Dünün Bilge Kağan’ı, Tonyukuk’u, Nizam’ül Mülk’ü neyse bugünün Ülkü Ocaklıları odur. Ülkü Ocaklarından Aziz Sancarlar yetişir, Fırat Yılmaz Çakıroğlu yetişir. Alparslan Türkeşler yetişir ve Devlet Bahçeliler yetişir. Bizler bilimin ışığında imanlı, ihlaslı Türk gençleri yetiştirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.



"21’inci asır Türk asrı olacak”


2053 yılında Türkiye’yi süper güç yapma konusundaki ideallerinin olduğundan bahseden Ateş, “Bizim liderimiz Devlet Bahçeli beyefendinin çizdiği, bir vizyonla önümüzde bir hedefimiz var. 21’inci asrı Türk asrı yapma iddia ve idealimiz var. 2023 yılında Türkiye’nin kuruluşunun, Cumhuriyetimizin ilanının 100’üncü yıl dönümünde Türkiye’yi lider ülke yapma hedefimiz var. Yine İstanbul’un fethinin 600’üncü yıl dönümünde 2053’te Türkiye’yi süper güç yapma iddia ve idealimiz var. Tabi ki bunların altını doldurmamız lazım. Bunları; ilimle, teknolojiyle, ilimle yapacağız. ‘Biz, geleceğin Türkiye’sini Ülkü Ocaklarında kodluyoruz’ diyerek Ülkü Ocaklarımızın birçok şubesinde robotik kodlama eğitimleri veriyoruz. Tabii ki Kur’an-ı Kerim eğitimleri de veriyoruz. İkisini bir arada tutacağız. Tek kanatla kuş uçmuyor arkadaşlar. Hem manevi yön olacak hem ilmi yönü olacak teşkilatlarımızın” ifadelerini kullandı.


Gençlerle ilgili öğütlerde de bulunan Ateş, “Bugün on dört yaşında olan bir arkadaşımız dört yıl sonra hem seçme hem seçilme hakkına faiz olabiliyor. Biliyorsunuz artık seçme yaşı on sekize düştü. Artık on sekiz yaşındaki bir arkadaşımız milletvekili, belediye başkanı olabilir. Dolayısıyla bugün on dört yaşındaki bir ferde çocuk gözüyle bakamayız. Onlar bizim hedef kitlemizdir. Onlarla çok yakinen ilgileneceksiniz" diye konuştu.



“Tableti bırak oyununa bak”


Bölge ziyaretlerinde yaptığı bir konuşmada Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı’nın faaliyetlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ateş, “Geçtiğimiz günlerde ’Tableti bırak oyununa bak’ sloganıyla başlattığımız bir çalışma vardı. Türkiye’nin birçok yerinde geleneksel Türk oyunları Ülkü Ocaklarının öncülüğünde sokaklarda oynandı. Biraz çocukların sosyal mecralardan; tabletten, sanal âlemden uzak kalması gerek. Aslında kendini kalabalıklar içinde zannediyorlar sanal âlemde ama tek başına bir odanın içine hapsoluyorlar. Sosyalleşmeleri adına bu faaliyeti gerçekleştirdik, inşallah sizler de bu çalışmaları yapacaksınız. Yine çocuklar için ‘Nutuk’ diye bir çalışmamız olmuştu hemen akabinde çocuklar için ‘Kutadgu Bilig’ isimli bir çalışmamız oldu, çok ciddi bir karşılık buldu. Bunu her yerde okumanızı, okutmanızı istiyoruz. Yine Kur’an kurslarını ziyaret edeceksiniz, yayınlarımızdan hediye edeceksiniz. Devletimizin yetim ve öksüz çocuklar için açtığı Sevgi Evleri var oradaki çocukları ziyaret edeceksiniz. Oradaki çocuklarla yakinen ilgileneceksiniz. Çevreyle ilgili faaliyetlerimiz var biliyorsunuz, nesli tükenen hayvanlarımız ve sokak hayvanlarımızla ilgili faaliyetlerimiz var. Yine memleketimizin milli parklarından kırk üç ton çöp topladı arkadaşlarımız. Bu çalışmalarımıza devam edeceğiz. Memleketimizin havası, suyu, toprağı, hayvanları tamamı millî değerlerimizdir arkadaşlar bunların tamamıyla ilgili faaliyetlerimiz olacak inşallah” şeklinde konuştu.



"Ülkü Ocaklarına kadın eli değecek"


Ülkü Ocaklarında kadınlara yönelik çalışmalarda bulunacaklarını kaydeden Ateş, “Ülkü Ocaklarında ne kadar erkek kardeşimiz varsa o kadar da hanım kardeşimiz olacak. Türkiye’nin yüzde 50’si kadın nüfusundan oluşuyor arkadaşlar. Kadın anadır, bacıdır, yardır. Ülkü Ocaklarına da kadın eli değecek. Ülkü Ocaklarının her kademesinde hanım kardeşlerimizi Asenalarımızı görmek istiyoruz, öbür türlü Türkiye’nin yüzde 50’sine, Trabzon’un yüzde 50’sine dokunamamış oluruz. O sebeple arkadaşlar buraya daha önem göstereceksiniz” ifadelerini kullandı.


Giresun’da yapmış olduğu konuşmada, Giresun’un milli kahramanı Topal Osman’dan bahseden Sinan Ateş, şunları kaydetti:


“Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün 1919’da Samsun’a çıktığında ilk görüşmek istediği kişi olan Topal Osman’ın memleketidir. Milli mücadelenin başladığı topraklardır burası. Milli mücadele başlamadan önce biliyorsunuz ki Topal Osman Ağa, Milli Mücadeleyi başlatmıştı. Giresun sadece Giresun’dan ibaret değildir. Suriye’de Türkmen barolarını muhafaza etmek için şehit düşen Selami Aydın kardeşimiz Giresunluydu. Dolayısıyla sadece Giresun’un değil hem Türk İslam aleminin hem Türk İslam coğrafyalarının hem çaresi hem umudu sizlersiniz arkadaşlar. Bütün İslam alemi, Türk dünyası gözünü Türkiye’ye dikmiş, Türkler de ülkücülere dikmiş. Buradan uzanacak bir yadım elini bekliyor. O yüzden Giresun’dan yetişecek her bir ülküdaşımızın oralara gidip bize ümit olması bizim en önemli gayemizdir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Gazeteciler Vakfı’ndan Vali Demirtaş’a ziyaret Bursa Gazeteciler Cemiyeti Sosyal Hizmetler Vakfı Başkanı Ahmet Emin Yılmaz ve Yönetim Kurulu üyeleri, Bursa Valisi Mahmut Demirtaş’ı makamında ziyaret etti. Ziyarette, genel kurulu geçtiğimiz ay yapılan vakfın çalışmalarına ilişkin bilgi veren Bursa Gazeteciler Cemiyeti Sosyal Hizmetler Vakfı Başkanı Ahmet Emin Yılmaz, vakfın Bursa gazeteciler Cemiyeti’nin desteğinde üye gazetecilerin çocuklarına öğrenci bursu verdiğini, evlenen veya çocuğu dünyaya gelen üyelere de sosyal yardımlar yapıldığını söyledi. Vakıf çalışmalarının, Bursa’nın sosyal ve kültürel yaşamına katkıda bulunduğunu kaydeden Ahmet Emin Yılmaz, “Bursa Gazeteciler Cemiyeti üyeleri, Vakıf Senedimiz gereği aynı zamanda Vakfımızın da üyeleri oluyor. Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı ve daha önce size arz ettiğimiz gibi Bursa Valisi de, yine Vakıf Senedi gereği yönetim kurulumuzda yer alıyor. Sizin de desteğinizle önümüzdeki 3 yıllık süreçte hizmetlerimizi arttırarak sürdürmek istiyoruz” dedi. Ziyarette konuşan Bursa Valisi Mahmut Demirtaş da, basın sektöründe mesleki dayanışmanın büyük önem taşıdığını söyledi. Bursa Valisi Demirtaş, “Hem daha önceki Valilik görevlerimde hem de Bursa’da, basınımızla işbirliği içinde çalışarak Bursa’ya hizmet etmekten büyük mutluluk duyuyorum. Halkımızın doğru ve hızlı haber alma özgürlüğü yönünde kamu görevi üstlenen basın mensubu arkadaşlarımızla birlikte vatandaşımıza hizmet için elimizden geleni yapacağız” dedi. Ziyarete Bursa Gazeteciler Cemiyeti Sosyal Hizmetler Vakfı Başkanı Ahmet Emin Yılmaz ve Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı’nın yanı sıra Vakıf Yönetim Kurulu Üyeleri İhlas Haber Ajansı Bölge Müdürü İhsan Altıkardeş ve Demirören Haber Ajansı Bölge Müdürü Fuat Kars ile BGC Genel Sekreteri Sinan Tunç katıldı.
İzmir İzmir’de motosikletli kapkaççılar kıskıvrak yakalandı İzmir’de bir kişinin cep telefonunu çalan 28 ve 29 yaşındaki motosikletli iki kapkaççı, polisin takibi sonucu yakalandı. Hırsızlık anları güvenlik kameralarına yansıdı. Olay, Bayraklı ilçesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre şüpheli şüpheli Ö.E. (28) ve şüpheli E.A. (29), telefonla konuşan Ö.Ö.’yü gözlerine kestirdi. Motosikletler ile Ö.Ö.’nün yanına yaklaşan kapkaççılar, cep telefonunu çalıp olay yerinden uzaklaştı. İhbar üzerine harekete geçen Asayiş Şube Müdürlüğü ve Bayraklı İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, yapılan incelemelerin ardından şüpheli Ö.E.’yi suçta kullanılan motosiklet ile birlikte yakaladı. Bornova ve Buca İlçelerinde de benzer kapkaç olaylarının yaşanması sebebiyle ekipler çalışmaları derinleştirdi. Çalışmalar kapsamında; olayın Ö.E. ile birlikte E.A. tarafından da gerçekleştirildiği tespit edildi. Çalıntı telefonları satın alan şüpheli de yakalandı Öte yandan Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, olayın arından firari olan E.A’yı, Buca ilçesinden çaldığı cep telefonu ile yakaladı. Ekipler, olaylarda çalınan cep telefonlarının şüpheli Y.C.A (30) tarafından satın alındığını tespit etti. Şüphelinin ikametinde yapılan aramada, olaylarda çalınan cep telefonları geri alınarak sahiplerine teslim edildi. Ayrıca şüpheli Y.C.A.’nın 5 ayrı suçtan 5 yıl 4 ay kesinleşmiş hapis cezası ile arandığı bildirildi. Şüpheliler Ö.E., E.A. ve Y.C.A.’nın adliyeye sevk edilerek ardından tutuklandığı aktarıldı.
Zonguldak ZBEÜ’ye akreditasyon belgesi Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından yürütülen 2022 Yılı Kurumsal Akreditasyon Programı kapsamında iki yıl süreyle akreditasyon almaya hak kazandı. Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi ev sahipliğinde 25-26 Nisan 2024 tarihlerinde “Yükseköğretimde Kalitenin Geliştirilmesi ve İçselleştirilmesi” ana temasıyla gerçekleştirilen Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı’na YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak ve akreditasyon belgesi almaya hak kazanan üniversitelerin rektörleri katılırken, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi adına ise konferansa ZBEÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu ve Prof. Dr. Servet Karasu katıldı. Konferans kapsamında, YÖK Başkanı Erol Özvar, yükseköğretim bileşenlerinin ekonomik kalkınmada daha etkin bir rol oynamalarının hedeflendiğini ve bu maksatla eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, kültür ve sosyal sorumluluk alanlarında küresel ölçekte standartlar belirleyen kurumlar arasına girilmesinin amaçlandığını ifade etti. Türkiye’nin güncel üniversite, akademik personel ve öğrenci sayısında Avrupa’nın en büyük kapasitelerinden birine ulaştığını ifade eden Özvar, mevcut noktanın yeterli görülmemesi gerektiğini, zira Türkiye’nin çok daha ileri ve iyi noktalara gelebileceğine yönelik çabalarla mevcut durumu daha da geliştirmeyi hedeflediklerini belirtti. Bu kapsamda gelecek beş yılın planlamasının yapıldığını sözlerine ekleyen Özvar, 2027’ye kadar bütün üniversitelerin akreditasyon süreçlerinin tamamlanarak Türkiye’nin bilimsel araştırmalar ve eğitim-öğretim faaliyetleri açısından uluslararası standartları yakalamış bir yapıya kavuşturulmasını amaçladıklarını vurguladı. Akreditasyon almaya hak kazanan üniversitelere belgelerinin takdim edilmesiyle birlikte ZBEÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi adına Kurumsal Akreditasyon Belgesi’ni YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak’ın elinden aldı. Tören sonrası konuşan Rektör Özölçer, ZBEÜ olarak her alanda gösterilen ilerleme ve atılımın eğitim-öğretim ve bilimsel gelişme kapsamında uluslararası standartların yakalanması ile de sürdürüldüğünü ifade ederek, ZBEÜ’nün kurumsal akreditasyon belgesi almasının önemine işaret etti. Üniversitenin eğitim ve öğretimdeki kalitesinin akreditasyon belgesiyle taçlandırılmasının yanında bundan sonra da yapacakları yeni çalışmalar ve gösterecekleri çabalarla ZBEÜ’nün çok daha kaliteli ve ileri bir seviyeye taşınacağından hiç şüphesi olmadığını sözlerine ekleyen Özölçer, üniversitenin akreditasyon belgesi alabilmesi için çok çalışmış olan tüm akademik ve idari personele teşekkürlerini sundu.
Manisa Dedesinin hikayesini izleyen Başkan Durbay duygusal anlar yaşadı 484. Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali kapsamında Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncuları tarafından sahnelenen ’Magnesia’dan Manisa’ya Lirik Tarih Gösterisi’nin prömiyerine katılan Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay, duygusal anlar yaşadı. Gösteride dedesi Sarı Mehmet Efe’nin hikayesini de izleyen Başkan Durbay, "Umarım bundan sonra Manisa festivallerin, sanatın, kültürün kenti olur. Bu anlamda biz de üzerimize düşen ne varsa yapacağız" şeklinde konuştu. Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncuları 484. Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali kapsamında ’Magnesia’dan Manisa’ya Lirik Tarih Gösterisi’ni sahneledi. Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay’ın da katıldığı prömiyerde izleyenler hem keyifli hem duygusal anlar yaşadı. Manisa’nın mitolojik öyküsüyle başlayıp, Kurtuluş Savaşı ve sonrasına uzanan hikayesinin konu edildiği gösteri büyük beğeni alırken, gösteri sonrası vatandaşlara hitap eden Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay, hem oyuncuları tebrik etti hem de vatandaşlara salonu doldurdukları için teşekkür etti. "Bizi Manisa’nın güzel tarihinde muhteşem bir yolculuğa çıkardınız" diyen Başkan Durbay, "Benim için bugün sürpriz olan bir şey daha vardı. Hem Manisa’da seçilen ilk ilçe belediye başkanı olarak Makbule’nin hikayesini izlemek hem de Sarı Mehmet Efe’nin torunu olarak onun hikayesini dinlemek benim için büyük bir gurur ve onurdu. Dedem tarih kitaplarında geçer ama çok fazla da bilinmez. Daha çok Parti Pehlivan olarak anılır. Dedem çok fazla düşman öldürdüğü için tetik çeken işaret parmağı ve kellesi Atina’ya gönderilmiştir. Bu vesileyle bugüne kadar ebediyete irtihal etmiş tüm atalarımızı ve bugün üzerinde yaşadığımız bu toprakları bize vatan bırakan Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitlerimizi saygı ve sevgiyle anıyorum. Umarım bundan sonra da Manisa festivallerin, sanatın, kültürün kenti olur. Bu anlamda biz de üzerimize düşen ne varsa yapacağız." dedi.
Tekirdağ 2 otomobili, 2 motosikleti olan başkan kirada oturuyor: “Babamın da mallarını beyan ederim” Tekirdağ’da 2 otomobil ve 2 motosikletten oluşan mal varlığını beyan eden Süleymanpaşa Belediye Başkanı Volkan Nallar, sosyal medyada çok konuşulması üzerine, “Babamın da mallarını beyan ederim” dedi. 31 Mart Yerel Seçimlerde Süleymanpaşa Belediye Başkanı Seçilen Volkan Nallar, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in talimatıyla kendine ait olan 2 otomobil ve 2 motosikletin yazılı olduğu pankartları belediye binası girişine asarak mal varlığını beyan etti. Varlıklı bir aileden geldiği bilinen Başkan Nallar’ın bu paylaşımı sosyal medyada çok konuşuldu. İhlas Haber Ajansı’na açıklamada bulunan Başkan Nallar, çocuklarının okulu nedeniyle kirada oturduğunu da ifade ederek, dedelerden kalma tarlalarının olduğunu ve bu mal varlıkların şuan babasının üzerine kayıtlı olduğunu ifade etti. Başkan Nallar sosyal medyada çok konuşulduğu için yakın bir zamanda babasına ait olan malları da açıklamayı düşündüğünü belirtti. “Babamın mallarını da beyan ederim” Başkan Nallar açıklamasında, “Dün genel başkanımız Çorlu’ya ziyarete gelmişti. Tekirdağ’daki tüm belediye başkanları bir araya geldik. Genel başkanımız hepimizin tüm mal varlıklarımızı binalara asmamızı istedi. Dediği gibi görevi yerine getirdik. Genel başkanımızın talimatıyla belediye binalarımıza tüm mal varlıklarımızı astık. Tabii Tekirdağ küçük bir yer Süleymanpaşa’da yaşıyoruz. Herkes birbirini çok iyi bilir. Çok şükür ben zaten varlıklı bir ailenin evladıyım. Yani benim olarak gözüken mallar hepsi babamın malları. Babamın malları belki bana ait oluyor ama çok şükür babamız daha hayatta. Allah’a şükür babam başımızda tabii ailemizin başında. O yüzden mal beyanında bulunurken yazmam doğru olmazdı. Hatta derlerse ki babanızın malını da yazın. Herkesin kafasında bir şüphe oluştuysa ben babamın mallarını da beyan ederim. Belediye başkanlığı yaptığım süreçte de babamın malına bir artı katıldıysa da onu da beyan ederim hiç kimsenin şüphesi olmasın. Herkes Tekirdağ’da bizi bilir. Yerlerimiz paralarla alınmış yerler değil. Dededen kalan mallar. Geçmişte soğancılık yaparken kalan yerler. Bizim suçumuz değil dedelerimizin bu memlekette daha önce tarım ile uğraşmaları, tarım arazilerinin şehir merkezinde kalması. Allah onlardan razı olsun, Allah büyüklerimin mekanını cennet eylesin” dedi. “Kirada oturuyorum” Kirada oturduğunu belirten Başkan Nallar, “Ben bana ait olanı yazdım. Ben kirada oturuyorum. Ondan önce de babamın evinde oturuyordum. Çocukların okul durumundan dolayı babamın evinden çıkıp kirada oturmaya başladım. Babamın evleri yok mu tabii ki var. Çok komik bir durum gibi değil gibi geliyor bana ama maalesef sosyal medyada ’Kimi İnandıracaklar’ diyorlar. Allah belediye başkanlığı yapacağım 5 yıllık süreçte bana haram lokma yedirmesin. Babamız bize haram lokma yedirmedi ben de iki tane evladıma haram lokma yedirmeyeceğim. Memleketin parasını çarçur etmeden memleketime hizmet edeceğim bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Yine babamdan bir yer verilir, kat karşılığı babamın arazilerinden bir müteahhitle anlaşılır kat karşılığı verilir, oradan hakkım olan bir şey varsa da onu da beyan ederim. Ama benim kendime ait tüm malım budur. Araçlarım var. Motosiklet benim sevdam. Onu da satacağım. Binemeyeceğim için çok üzülüyorum. O yüzden kimseye veremeyecek bir hesabım yok” diye konuştu.