POLİTİKA - 22 Nisan 2018 Pazar 17:11

Bakan Sarıeroğlu: “7,5 milyon vatandaşımızın GSS primini devlet olarak biz karşılıyoruz”

A
A
A
Bakan Sarıeroğlu: “7,5 milyon vatandaşımızın GSS primini devlet olarak biz karşılıyoruz”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, “Dünyanın hiçbir yerinde örneği yok vatandaşlarının tamamına şemsiyesi altında sağlık güvencesini sağlayan bir sosyal sigorta sistemi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, “Dünyanın hiçbir yerinde örneği yok vatandaşlarının tamamına şemsiyesi altında sağlık güvencesini sağlayan bir sosyal sigorta sistemi. 7,5 milyon vatandaşımızın GSS primini devlet olarak biz karşılıyoruz” dedi.


Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, Antalya’nın turizm bölgesi Belek’te Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) tarafından düzenlenen ’9. Sağlıkta Ortak Çözüm Toplantısı’na katıldı. Toplantıda göreve geldiklerinden itibaren Bakanlık olarak çok paydaşı olan bir kuruluş olduklarını dile getiren Sarıeroğlu, “Gerek işçi sendikalarımız, işveren konfederasyonlarımız, meslek kuruluşlarımız, daha geçen hafta Eczacılar Birliği ile bir anlaşma yaptık tekrardan. Şansıma da bu dönem bütün sözleşmelerin, anlaşmaların yenilendiği bir dönem oldu. Biliyorsunuz çalışma ekonomisi deyim, ilk göreve geldiğimiz andan itibaren çalışma hayatı, istihdam, işsizlik, sosyal politikalar konusu zaten uzmanlık alanımız olduğu için bunlarla ilgili yoğun bir mesai harcadık. Bana yabancı olan bir alandı sağlık alanı, çok ders çalıştık. Yaklaşık 9 aydır en çok üzerinde arkadaşlarımızla birlikte çalıştığımız ve farkındaysanız arka arkaya da sık aralıkla da özellikle ilaçlarla ilgili uygulamalarımızla ilgili sağlık uygulama tebliğlerini de yayımlıyoruz. Bunlar çok ders çalışmamızın ürünleri. Üzerinde çalıştığımız bir ders daha vardı. İnşallah bitirme konusunda kararlıyız. Bizler biliyoruz şu anda sektörün en önemli gündem maddelerinden birisi sağlığın finansmanı. Bu konuyla ilgili bizlerin de çok kafa yorduğunu, bu konuyla ilgili sizlere destek olma amaçlı yolunuzu daha da açma amaçlı olarak sadece özel sektör değil, üniversite hastanelerimizle ilgili de bir çalışma dönemindeydik. Yine Sağlık Bakanlığımızın kuruluşlarıyla alakalı orada da nitelikli işlerin daha da artırılması anlamında bakanlığımızla birlikte yoğun bir çalışma içindeyiz” dedi.


Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) ile ilgili güçlü bir hazırlık yaptıklarını dile getiren Bakan Sarıeroğlu, “Öncelikli olarak fiyat farkı alınmayan hizmetler şeklinde bir vurgu yapıldı. Bizde bunu önceleyerek 2007 yılından itibaren yeni bir dönem aslında hem SGK, hem de hizmet sağlayanlarla alakalı olarak başladı. 2007 yılından itibaren ara dönemlerde bazı güncellemeler olmuş ama kısıtlı sayıda, bildiğim kadarıyla 175 tane konuda, ki bunun o oldukça yüksek bir oranı yine 2017, 2018 döneminde oldu. Bir fiyatlarda değişiklik olmuş. Bu talebi, OHSAD’la kaç defa bir araya geldik. Yine üniversite hastaneleriyle bir araya geldiğimiz zaman bize en çok gündeme getirilen konu olduğu için en çok üzerinde yoğunlaşarak çalıştığımız alan. Biz çalışmamızı SGK olarak bitirdik. Bunu ifade edeyim. Yaklaşık da 2 ay oldu. 2 ay önce Sağlık Ekonomi Koordinasyon Kurumunda sunumumuzu da gerçekleştirdik. Birlikte çalıştığımız bakanlıklarımızın, bürokratlarımızın bazı görüş ve önerileri oldu. Bu bağlamda bir çalışma grubu oluşturduk. Şu an bu çalışma grubumuz da çalışmalarını herhalde belli bir aşamaya getirdi. İnşallah sonuçlandırmak için elimizden gelen gayreti ortaya koyacağız” diye konuştu



“Sürecin hayırlı olmasını temenni ediyoruz”


Sağlık politikalarında 2023 vizyonu başlığının ne kadar güçlü paydaşlar olduklarını ortaya koyduğunu söyleyen Bakan Sarıeroğlu, “Bundan dolayı da memnuniyetimi dile getirmek istiyoruz. Özellikle her şeyin başı sağlık diyen bir toplumun mensuplarıyız. Bu bağlamda AK Parti olarak iktidara geldiğimizde de her şeyin başı sağlık dedik ve en büyük reformlarımızı sağlıkta attığımız adımlarla başlattık. Belki 2000’li yılların başında hayal dahi edemeyeceğimiz, gerek SGK’nın aktüeryal dengesi açısından sağlık hizmetleriyle alakalı ortaya koymuş olduğu bakış açısı açısından gerek hastanelerimiz özel sektörümüz açısından gerçekten önemli bir aşamaya geldik. Burada tabi OHSAD’ın da önemli bir katkısı var. Önemli bir paydaşımız. Hem SGK hem de bakanlığımızla ki bugüne kadar hep bakanlarımız gelmiş. Ben de bu geleneği bozmak istemedim doğrusu. O yüzden de bugün buraya katılma konusunda büyük bir gayret sarf ettik. Önemli bir paydaş olarak güçlü şekilde istişarelerle ortak akla ulaşma konusunda ortaya konulan diyalogla gerçekten önemli bir yol arkadaşlığı gerçekleştirdiğimiz bir derneğimiz. Bu alanda ben yapıcı bakış açıları çözüm odaklı ortaya koymuş oldukları görüşler nedeniyle de OHSAD yönetimine teşekkür etmek istiyorum. Yoğun bir gündemden geçtiğimizi ifade ettik. Bu anlamda 24 Haziran olarak verdiğimiz karar, biraz iktidarımızın dışında gerçekleşen bir durum söz konusu. Bu anlamda bu sürecin hayırlı olmasını temenni ediyoruz” şeklinde konuştu.



“81 milyon vatandaşın huzurunun, refahının daha güçlü şekilde temin edileceğine inanıyoruz”


Ülkenin yeni bir hükümet sistemine geçmesiyle birlikte kalkınmasının, gelişmesinin 81 milyon vatandaşın huzurunun, refahının daha güçlü şekilde temin edileceğine inandıklarını dile getiren Bakan Sarıeroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Bu anlamda az bir zamanımız var. Bu sürede aslında pozitif etki yapacağını da, gerek uluslararası arenada yaşanan gelişmeler, gerek bölgemizde yaşanan gelişmeler gerçekten hızlı bir süreci yürütmemiz gerektiğini ortaya koyuyor. İnşallah hayırla, huzur içerisinde, barış içerisinde, inşallah demokratik olacağına inanıyoruz. Bu konuda ortaya konulan çabalar kamuoyu tarafından da biliniyor. Hayırla sonuçlanacak. 24 Haziran’dan sonra da güçlü şekilde Türkiye’nin yoluna devam etmesi konusunda da çabalarımızı, gayretlerimizi ortaya koyarız.”


AK Parti olarak her şeyin başı sağlık diyerek yollarına başladıklarını söyleyen Bakan Sarıeroğlu, “Bu alanda çok önemli adımlar attık. Özellikle sağlığa erişim, ulaşılabilirlik konusunda tüm dünya ülkelerinin ve kapsam konusunda örnek aldığı sistemi inşa etmiş durumdayız. İnşallah önümüzdeki dönemde reformlarımız yatırımlarımız, bu alana yönelik ortaya koyacağımız yeni yaklaşımla daha da iyi seviyelere getirmek için gayretlerimizi sürdüreceğiz” dedi.



“Hastanelerdeki yatak sayısı 2002’den bu yana iki katına çıkmış durumda”


Hastanelerdeki yatak sayısını 2002’den bu yana iki katına çıkardıklarının altını çizen Bakan Jülide Sarıeroğlu, “Şu anda 227 bin yatak kapasitene sahibiz. Nitelikli yatak sayısında 19 binden 127 bine çıkarmış durumdayız. Tabii bunun yanında teknolojik gelişmelerle alakalı olarak çok hızlı bir takip içerisindeyiz. Hastanelerimizin içini bu anlamda güçlendiriyoruz. MR cihazı sayıları, ambulans sayılarımız istasyonlarımızın sayıları da geçmişle kıyaslanamayacak onlarca kat daha fazla seviyelere gelmiş durumda. Yine sosyal güvenlik anlamında da sağlıkla birlikte çok ciddi dönüşüm yaşadık” diye konuştu.



“7,5 milyon vatandaşımızın GSS primini devlet olarak biz karşılıyoruz”


Bugün dünyada örnek gösterilen Genel Sağlık Sigortası (GSS) uygulamasını hayata geçirdiklerini söyleyen Bakan Sarıeroğlu, “Dünyanın hiçbir yerinde örneği yok vatandaşlarının tamamına şemsiyesi altında sağlık güvencesini sağlayan bir sosyal sigorta sistemi. 7,5 milyon vatandaşımızın GSS primini devlet olarak biz karşılıyoruz. Diğer taraftan 61 TL gibi bir oranla tüm sağlık hizmetlerinden vatandaşlarımızın yararlanabilmesiyle yine hiçbir dünya ülkesinde olmayan bir uygulamayı hayata geçirmiş durumdayız. Bunlarla ilgili yine talepler alıyoruz, bunları da önümüzdeki dönem tekrardan düzenleyeceğiz. Bugün bin 441 özel sağlık hizmeti sunusuyla sözleşmemiz var. Toplamda 2 bin 400 sağlık hizmet sunucusuyla işlemlerimizi gerçekleştiriyoruz. 24 saat kesintisiz sağlık hizmeti vatandaşlarımıza veriyoruz” şeklinde konuştu.



“Günlük provizyon sayısı 2,5 milyona ulaşmış durumda”


Günlük provizyon sayısının 2,5 milyona ulaştığını belirten Sarıeroğlu, “Bu neredeyse bir ülke nüfusuna eşdeğer. Biz Türkiye olarak günde 2,5 milyon vatandaşımızın hastanelerdeki provizyon rakamına ulaşmış durumdayız. Yine eczanelerimizde reçete sayısı 1,8 milyona ulaşmış durumda. Bu Türkiye’nin aslında ne kadar büyüdüğünün kalkındığının geliştiğinin de temel göstergesi” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kilis Gina Mercimek davasında karar açıklandı Kilis’te 9 yaşındaki Gina Mercimek cinayeti davasında bir sanık kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet, cinsel istismar suçundan 30 yıl ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 12 yıl hapis cezası alırken, diğer sanık hakkında beraat kararı verildi. Kilis’te 4 Nisan 2023 tarihinde okuldan çıktıktan sonra kaybolan 9 yaşındaki yabancı uyruklu Gina Mercimek’in cinsel istismar sonrası boğularak, briket bağlanıp su kuyusuna atılması ile ilgili davanın karar duruşması görüldü. Kilis 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya tutuklu sanıklar SEGBİS’le bağlandı. Duruşmada sanık Hüseyin Boğuç, Azittin Altınöz ve Gina Mercimek’in avukatları ve vatandaşlar yer aldı. “Savunmalar suçtan kurtulmaya yöneliktir” Ailenin gönüllü avukatlığını üstlenen Avukat Sümeyye Gökçe, ‘‘Sanıklar soruşturma ve aşamasında hiçbir şekilde pişmanlık göstermemişlerdir. Sanıklar cezadan kurtulmak için sürekli olarak birbirlerini suçlamışlardır. Emniyette verilen ifadeleri ile mahkemede verilen ifadeleri tamamen farklıdır. Sanıklar üzerlerine atılı olan suçları fikri ve eylemsel birliktelik içerisinde işlemişlerdir. Sanıkların üzerlerine atılı suçların en üst haddinden ve indirim yapılmaksızın ceza almaları gerekmektedir’’ dedi. Savunmasına ekleme yapmayan sanık Hüseyin Boğuç, bir önceki mütalaaya katıldığını belirterek, mahkeme heyetinden tahliyesini talep etti. Sanık Azittin Altınöz de, "Mütalaayı kabul etmiyorum. Beratımı ve tahliyemi istiyorum" dedi. 4 Nisan 2023 tarihinde 9 yaşında olan ve hep 9 yaşında kalacak olan Gina Mercimek’in okuluna forması, defteri kalemi ile gittiğini, bir daha evine, okuluna gitmediğini söyleyen Yeryüzü Çocukları Derneği (YEÇED) Avukatı Betül Zağlı Topal, ‘‘Bir kız çocuğunun eğitim yolculuğu acımasız kişilerin elleriyle bir kuyunun dibinde sona erdi. O gözlerini yumduğunda ailesinin adalet arayışı başladı, bugün itibarıyla bir seneden fazla sürdü. Bizler de karar duruşması sonrasında Gina’yı ve tüm çocukları hatırlatmak için buradayız. Gina, tüm diğer çocuklar gibiydi. Masum, hayat dolu ve sevimliydi. Gina tüm diğer çocuklar gibi haklara sahipti ve yine tüm diğer çocuklar gibi korunması gerekiyordu. Ancak Gina acımasız şahıslardan korunamadı. Çocukların korunması ve haklarının güvenceye alınması adına suçların caydırıcılığının arttırılması, sokakların güvenliğinin sağlanması zaruridir. Gina Mercimek katilinde de olduğu üzere bu gibi vahşi eylemleri işleyenlerin ilk suç eylemi olmadığı ve verilen cezaların yetersizliğini ve herhangi bir ıslah ediciliği olmadığını gözlemliyoruz. Bu durum özellikle çocuklarımız için hayatı güvensiz kılmaktadır. Çocuklar toplumun en masum yanıdır. Çocuklarını koruyamayan bir toplumun sağlıklı geleceği de olmayacaktır. Sokakları ve toplumu güvenli kılmadıkça çocukların haklarını onlara teslim edemeyiz. Gina, eğitim almak için evine yakın bir okula giden kız çocuğuydu. Gina’nın gidebileceği bir okulu hiç olmayacak, sokakta yürüdüğü, oyunlar oynadığı günler hiç geri gelmeyecek. Suçlular neden Gina’yı seçtiklerini söylemeseler de bizler onun savunmasız bir kız çocuğu olduğu için seçildiğini anlıyoruz. Savaştan ve onun getirdiği ölümden kaçan Gina, eğitim için çıktığı yolda katledildi. Yaşam hakkı alınan çocukların eğitim hakkı söz konusu olmayacaktır. Sokakları ve toplumu suçlardan ve suçlulardan temiz kılmak çocuklarımıza ve geleceğimize yönelik görevimizdir. Aksi halde savunmasız masum çocuklara yönelik bu gibi vahşi eylemlerin sonu gelmeyecektir’’ dedi. Görülen karar duruşmasında tutuklu sanık Hüseyin Boğuç, "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "cinsel istismar" suçundan 30 yıl, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 12 yıl olmak üzere toplamda müebbet ve 42 yıl hapis cezası alırken, Azittin Altınöz ise beraat kararıyla serbest bırakıldı. Ne olmuştu Kilis’te Okçular Mahallesi Selvili Medrese Sokak’ta yaşayan 9 yaşındaki yabancı uyruklu Gina Mercimek, 4 Nisan 2023’te okuldan çıktıktan sonra kayboldu. Gina’nın cesedi, 6 Nisan’da aynı sokakta yaşayan Hüseyin Boğuç’a ait evin bahçesindeki su kuyusunda bulundu. Gina’nın boynuna briket bağlanarak su kuyusuna atıldığı tespit edildi. Olayın ardından gözaltına alınan Hüseyin Boğuç ve Azittin Altınöz tutuklandı. Sanıklar hakkında ’kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocukların cinsel istismarı, kasten öldürmek’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis talebiyle dava açıldı.
Yalova Başkan Gürel’den borç açıklaması: “Bu durumu alacağımız tedbirlerle çözeceğiz” Yalova Belediye Başkanı Mehmet Gürel, belediyenin nisan ayı itibarı ile 1 milyar 594 milyon liralık bir borcunun bulunduğunu belirterek, “Bu durumu alacağımız tedbirlerle çözeceğiz” dedi. Yalova Belediye Meclisi Mayıs ayı olağan toplantısı Mehmet Gürel başkanlığında gerçekleştirildi. Raif Dinçkök Kültür Merkezi’ndeki Meclis Toplantı Salonu’nda gerçekleşen birleşimde konuşan Başkan Gürel, Yalova Belediyesi’nin Nisan 2024 itibarı ile net borç dökümünü meclis üyeleri ile paylaştı. Yalova Belediyesi’nin mali durumunun hiç de iç açıcı olmadığını söyleyen Gürel, şöyle konuştu: “Yalova Belediyesi’nin nasıl bir mali tabloda devraldığımızı herkesin doğru bir şekilde bilmesi lazım. O nedenle borçları maddeler halinde sizlerle paylaşacağım. Belediyemizin kısa vadeli banka kredileri 38 milyon 768 milyon TL, uzun vadeli banka kredileri 116 milyon 142 bin TL, bütçe emanetleri 425 milyon TL, 1 Nisan 2024 itibarı ile sisteme girilmemiş fatura tutarları 105 milyon, depozito ve teminatlar 37 milyon, emanetler hesabı 8 milyon 741 bin TL, ödenek ve sosyal vergi fonlar borcu 42milyon 727 bin TL, kamu idareleri ve paylar borcu 113 milyon TL, vadesi geçmiş yapılandırılmış kamu borçları 64 milyon, dış mali borç 594 milyon TL, kısa vadeli faiz giderleri 21milyon, uzun vadeli faiz giderleri 26 milyon TL olmak kaydı ile 01 Nisan 2024 tarihi itibarı ile belediyenin toplam borcu 1 milyar 594 milyon 176 bin TL’dir. Kasamızda 2 milyon nakit para, 108 adet 0,25 gram altın ve 4 adet 1 gram altın bulunuyor.” Başkan Gürel, mali durumunu birlikte alınacak tedbirlerle çözeceklerini belirterek, “O günden sonra her hangi bir ciddi harcamamız yok. Bu 1 milyar 594 milyon borcun 600 milyona yakını ana ishale hattının ödemesidir. Ben bir bilgi kirliliği olmasın ve siyaseten birileri olayı çarpıtmasın diye bunu söylüyorum. Geri kalan cari borcun yaklaşık 800 milyon lirası birliklere, Personel A.Ş’ye, vergi dairesine, SGK’ya ait olan borçlar. Yaklaşık piyasaya da 192 milyon TL borcumuz var. Toplamda birikmiş ve aylık bazda nasıl bir mali durumda olduğumuzu herkesin görmesini istediğim için bunları detaylarıyla açıklıyorum. Bu sorunlu durumu hep birlikte bazı tedbirler alarak ve tasarruflarda bulunarak çözeceğiz” dedi. 104 milyon TL kredi izni Yalova Belediye Meclisi’ndeki bir diğer önemli gündem maddesi ise Yalova Belediyesi’nin cari giderleri ve kamu ödemelerini karşılamak için İller Bankası ya da İller Bankası Teminat Mektubu ile özel ya da kamu bankalarından 104 milyon TL’lik kredi kullanması konusu oldu. Bu krediyi almak zorunda olduklarını ifade eden Gürel, teklifi meclis onayına sundu. Yapılan oylamada Cumhur İttifakının hayır ve CHP’nin evet oyları ile teklif oy çokluğu ile kabul edildi. İshale hattı için 8 milyon Euro kredi çekilecek Yalova Belediye Meclisi yapımı devam eden Ana İshale Hattı çalışmalarının tamamlanabilmesi için ihtiyaç duyulan 8 Milyon Euro için kredi kullanılması için de Gürel’e yetki verdi. Burada konuşan Gürel, “Şehir için doğru yatırım ama şartları riskli bu krediyi almak zorundayız. Kısa vadede aylık 5-6milyon bir KDV yükü getirecek. Belediyenin bozuk olan mali yapısında bu çok riskli. Aylık gelir gider denklemi bozuk.38 milyon İller Bankası olmak üzere gelirlerinin var. 57 milyon net 71 milyon brüt personel giderimiz var. Temmuz ayında toplu sözleşmelerle yüzde 20 artış yaşanacak. Yani personel gideri 90-100 milyona çıkacak. Acilen belediye gelirlerini arttırmak ve gideri azaltacak tedbirler almamız lazım” ifadesini kullandı. Cumhur İttifakı adına söz alan Fatih Şahin ise, “Yalova’daki su sıkıntısının önüne geçmek adına bu proje çok önemlidir. Hatta şehir içi şebekesinin de acilen tamamlanması lazım. Bunlar şehrimiz için olmazsa olmaz yatırımları” dedi.