- 18 Nisan 2021 Pazar 11:50

(Özel) Doktorun ’Bu hastalık erken öldürür’ sözleri hayatını değiştirdi

A
A
A
(Özel) Doktorun ’Bu hastalık erken öldürür’ sözleri hayatını değiştirdi

Antalya’da yaşayan 36 yaşındaki Sema Doğan, 6 yıl önce kontrol amaçlı gittiği hastanede tıbbi sekreterin bilgisayarda yanlış bir tahlil istemesi sonucu akromegali (büyüme hormonu fazlalığı) hastası olduğunu öğrendi.

Antalya’da yaşayan 36 yaşındaki Sema Doğan, 6 yıl önce kontrol amaçlı gittiği hastanede tıbbi sekreterin bilgisayarda yanlış bir tahlil istemesi sonucu akromegali (büyüme hormonu fazlalığı) hastası olduğunu öğrendi. Doktorun “Bu hastalık erken öldürür” sözleri üzerine hayallerinin peşinden gitmeye karar veren Doğan, dağcılık eğitimi aldı. Doğan, en büyük hedefini ise Everest’e tırmanmak olarak belirledi.


Konyaaltı ilçesinde yaşayan memur Sema Doğan, 6 yıl önce kontrol amaçlı bir hastaneye gitti. Bu sırada tıbbi sekreter doktorun istediği tahlillerden farklı olarak Doğan’a başka bir tahlil daha vermesini istedi. Tıbbi sekreterin bilgisayarda farkında olmadan istediği tahlilin sonucunda Sema Doğan, akromegali hastası olduğunu öğrendi. Yanlışlıkla istenen tahlil sonrası bir dizi daha test yapılan Doğan’ın vücudunda growth (büyüme) hormonunun fazla olduğu belirlendi. Tetkiklerde akromegali teşhisi net olarak konulan Doğan, vücudunun büyüme hormonunu fazla salgıladığını öğrendi.



Hayatını değiştirdi


Hastalığının adını ilk kez duyan Doğan, doktoruna sorduğunda, ’Bu hastalık erken öldürür’ sözleriyle şok oldu. 6 yıldır tedavi sürecini devam ettiren Doğan’ın vücudunda bu hastalıkla ilgili fiziksel bir değişiklik olmadı. Doktorunun sözlerinden etkilenen Doğan, hayatında değişiklik yapmaya karar verdi. Sema Doğan, kendini çocukluk hayali olan kaya tırmanışı noktasında geliştirmeye karar verdi. Antalya başta olmak üzere çeşitli kentlerdeki rotalarda tırmanış yapan Doğan, kamp çadırı kurarak doğada daha çok zaman geçiriyor. Nadir görülen hastalığını doğada unutan ve yaşama sıkı sıkıya bağlanan genç kadının en büyük hedefi ise Everest Dağı’na tırmanmak. Sema Doğan, Alanyalı olduğunu ama 3 yıldır Antalya’da yaşadığını söyledi.



Tahlil sonucu dönüm noktası oldu


Hastaneye rutin kontrolleri için gittiği esnada sekreterin yanlışlıkla istediği bir test sonucu hastalığını öğrendiğini anlatan Doğan, “Birçok testin ardından akremogali hastası olduğumu öğrendim. Ama bu süreçte dönüm noktam şu oldu. Hastalığı ilk kez duymuştum ve doktora nasıl bir hastalık diye sordum. Doktor bana, ’Bu hastalık erken öldürür’ diye cevap verdi. O gün gerçekten çok üzüldüm ve dünyam başıma yıkıldı. Madem bu hastalık erken öldürüyorsa hayallerimi ertelememeye karar verdim. Yapmak istediklerimi yapmak için ayağa kalktım” diye konuşu.



"Olumlu etkiledi"


Daha sonra çocukluk hayali olan dağcılığı ertelememeye karar verdiğini dile getiren Doğan, “Gezmeyi, doğayı zaten çok seviyordum. Daha çok gezmeye başladım, şehir şehir gezdim. Kamp yapmayı, dağcılığı, tırmanışı ayrı bir seviyorum. Hastalığımın ardından daha fazla spor ve doğaya kendimi atmam beni olumlu etkiledi. Bana daha çok yaşam enerjisi verdi. Fiziksel olarak bir değişikliğim yok. Bu hastalığı anlayabilmek için fiziksel değişimlerin ortaya çıkması lazım ki tanı koyulabilsin. Benimki fiziksel değişim olmadan erken evrede tanı konuldu. Bu da sekreterin bir tahlili yanlış istemesi sonucu ortaya çıktı” dedi.



Hayali Everest


Hastalığını hiçbir zaman kafasına takmadığının altını çizen Sema Doğan, “Yapmak istediğim çok şey var. Her dağcının hayali olduğu gibi bizim de Everest’e tırmanmak gibi bir hayalimiz var. Ama önce alt yapıyı hazırlamam gerekiyor. İnşallah o hayalimi de gerçekleştireceğim” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin Büyükşehir Belediyesi, şampiyonluğu taraftarlarla kutladı Türkiye Basketbol Ligi play-off mücadelesinde şampiyon olarak Süper Lig’e yükselen Mersin Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü (MSK) şampiyonluğunu kutladı. Sarı-siyahlı basketbolcular, kutlamada kendilerini yalnız bırakmayan taraftarlarla buluştu. Mersin Millet Bahçesi’nde bir araya gelen basketbolcular, teknik ekip ve taraftarlar üstü açık otobüslerle kentte şehir turu yaptı. Konvoy yapan ekibe, vatandaşlar alkışlarla destek verdi. Konvoydakiler, Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda coşkulu bir kalabalık tarafından karşılandı. Tezahüratlar eşliliğinde teknik heyet ve basketbolcuların tek tek anons edilerek sahneye davet edildiği kutlamada, oyuncular kazandıkları kupayı havaya kaldırdı. 10 yıl aradan sonra Süper Lig hasreti son bulan MSK, kente şampiyonluk gururunu yaşattı. "Şehrimize bu şampiyonluğu hediye etmeyi çok istiyorduk" Başantrenör Can Sevim, takımın başına geçtiği ilk günden itibaren verdikleri mücadeleyi şampiyonlukla taçlandıracaklarına inandığını söyledi. Bu doğrultu da hareket ettiğini dile getiren Sevim, mücadelenin sonunda da kazandıklarını ifade ederek, "Çok mutluyuz, çünkü şehrimize bu şampiyonluğu hediye etmeyi çok istiyorduk. Şehrimizi Süper Lig’de temsil edeceğimize bir gün olsun şüphe duymadık. Ne mutlu ki bunu başardık. Emeği geçen herkese, taraftara ve halkımıza teşekkür ediyorum. Onların desteği olmadan yapamazdık" dedi. Play-off’a yükselmenin oldukça zorlu olduğunu dile getiren Sevim, play-off’larda oynayan her takımın birincilik için mücadele ettiğini vurgulayarak, "Orada mücadele dozu, normal sezondan çok daha yüksek oluyor. Özellikle ligin ikinci yarısında başladığımız savunmadaki agresifliğimizden enerji ve güç alarak, hücumu da beraber kontrol ettiğimiz bir yapımız vardı. Bu da bize play-off’ta çok yardımcı oldu. Hiçbir maçı bırakmadık. Play-off’larda 1-2 maç kaybettik ama ne olursa olsun her maça elimizden gelen her şeyin daha fazlasını vererek çıktık ve mücadele ettik. Sonrasında da şampiyonluk geldi" diye konuştu. Oyunculardan taraftara teşekkür Oyunculardan Gökhan Yazıcıoğlu, şampiyonluk maçını kazandıkları için mutlu olduğunu belirterek, “Hepimiz güzel bir sezon geçirdik. Çok mücadele ettik ve çok uğraştık. Karşılığını almak bizi çok mutlu etti" dedi. Deniz Çelen de MSK’nın Süper Lig hedefi ile kurulmuş bir takım olduğunu dile getirerek, “Sonunda bunu başarmış olmak ve seyircinin önünde yaşamak, özellikle evimizde kazanıp da galibiyeti onlarla beraber kutlayabilmek çok keyifliydi. Hepimiz çok mutluyuz" diye konuştu. Canberk Kuş ise taraftarların desteklerinin çok önemli olduğunu ifade ederek, “Onların desteği olmadan buralara gelemezdik. Bu şehre şampiyonluğu getirdiğimiz için çok memnun ve mutluyuz" ifadelerini kullandı. Ata Turgut da sezon mücadelesine son 2 ay kala dahil olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: "Burası çok güzel insanlardan oluşan bir takım. Bu yüzden çok mutluyum. Bu takım sezona şampiyonluk hedefiyle başladı ve bu hedefe ulaştık. Bu takımın en güzel yanlarından birisi de taraftarı. Gerçekten her maçta bizi destekliyorlar ve bize özel olduğumuzu hissettiriyorlar. Bizi hiç yalnız bırakmadılar. Onlar olmasa biz buralara gelemezdik. Onlara çok minnettarız."
Antalya Perge’deki Kestros Çeşmesi, 1800 yıl aradan sonra suyla buluşacak Perge Antik Kenti’nin önemli yapılarından Kestros Çesmesi, yaklaşık bin 800 yıl aradan sonra yeniden su ile buluşacak. 2022 yılında gerçekleştirilen deneme sayesinde çeşmeden su akıtılarak yapının günümüzdeki durumu hakkında gözlemlerde bulunulmuştu. Perge Antik Kenti kazı başkan yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, “İki ay sonra artık çeşmeden ve havuzdan su akmaya başlayacak” dedi. Turizme katkısı olacak Antalya şehir merkezinin 17 kilometre doğusunda bulunan Aksu ilçesinde yer alan Perge Antik Kenti, mimarisi ve mermer heykeltıraşlığı ile ünlü. Antik kentte yapılan kazılarda ortaya çıkarılan heykeller, Antalya Müzesi’ni en önemli heykel müzelerinden biri haline getiriyor. Perge’de yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren kazı başkan yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, alanda bulunan Kestros Çeşmesi’nin yeniden suyla buluşacağını açıkladı. Dönmez, iki yıl önce gerçekleştirilen deneme sayesinde yaklaşık bin 800 yıl sonra çeşmeden su akıtarak yapının günümüzdeki durumu hakkında gözlemde bulunduklarını belirterek, şu ifadelere yer verdi: “Bu sene projelerimizden bir tanesi de özellikle kentin kuzeyinde bulunan Kestros Çeşmesi dediğimiz alanda suyun akıtılması olacak. Bu projeden sonra suyun çeşmeden akması ve kanaldan aşağı doğru uzanmasıyla, buraya gelecek insanların sayısının daha fazla olacağını tahmin ediyoruz.” “Bütüncül bir restorasyon çalışmasını uygulamaya sokmak istiyoruz” Kestros Çeşmesi’nin, kentin kuzeyinde yer alan akropole doğru uzanan hem kapı hem de çeşme fonksiyonlu bir yapı olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, çeşme yapısının suyun aktığı kısmında 700 metre boyunca uzanan havuz görünümlü bir kanal bulunduğuna işaret etti. Dönmez, “Su çeşmeden akıyor ve bu kanal sayesinde kuzey güney doğrultulu caddenin tam ortasında lüks bir havuz görünümü alıyor. İlk etapta aslında çeşmeye su vermek istiyoruz, şu an da çalışmalarımız başladı. Çeşmeye su verdikten sonra su kavşağa kadar gelecek ve kavşaktan daha sonra yeniden kanala gidecek. Hem su israfı olmayacak hem de çeşmeden su akmış olacak. Çeşmeden su aktıktan sonra da çeşmenin bütüncül bir restorasyon çalışmasını uygulamaya sokmak istiyoruz, heykellerini yerine koymak istiyoruz. Hedefimiz özellikle çeşmeden suyu yeniden akıtarak canlandırmak, yaklaşık iki ay olarak projelendirmiştik yeni başladık. İki ay sonra artık çeşmeden ve havuzdan su akmaya başlayacak” ifadelerine yer verdi.