ASAYİŞ - 30 Nisan 2024 Salı 18:41

Alanya’da son 54 günde kurallara uymayan sürücülere 42 milyon lira para cezası

A
A
A
Alanya’da son 54 günde kurallara uymayan sürücülere 42 milyon lira para cezası

Antalya’nın Alanya ilçesinde 7 Mart-30 Nisan tarihleri arasında emniyet ve jandarma bölgelerinde yapılan trafik kontrollerinde sürücülere toplam 42 milyon 468 bin 437 lira cezai işlem uygulandı.


Alanya’da 7 Mart-30 Nisan tarihleri arasında emniyet bölgesindeki trafik kontrollerinde 28 bin 441 araç kontrol edilirken, 3 bin 959 sürücü ve 7 bin 334 adet plakaya ceza yazıldı, 281 araç trafikten men edildi. 242 şahsın ehliyetine el koyulurken, 7 bin 512 motosiklet kontrol edildi. 2 bin 638 motosiklet ve sürücüsüne 10 milyon 270 bin 797 TL cezai işlem uygulanarak 258 motosiklet trafikten men edildi. Belirtilen tarihler arasında emniyet bölgesinde sürücülere toplam 31 milyon 29 bin 616 lira cezai işlem uygulandı.



Jandarmadan 11 milyon lira para cezası


Aynı tarihlerde jandarma bölgesindeki trafik kontrollerinde 57 bin 864 araç kontrol edilirken, 3 bin 725 sürücü ve 2 bin 10 adet plakaya ceza yazıldı, 394 araç trafikten men edildi. 118 şahsın ehliyetine el koyulurken, 15 bin 208 motosiklet kontrol edildi. Bin 497 motosiklet ve sürücüsüne 3 milyon 677 bin 44 lira cezai işlem uygulanarak 186 motosiklet trafikten men edildi. Belirtilen tarihler arasında jandarma bölgesinde sürücülere 11 milyon 838 bin 821 lira cezai işlem uygulandı.


Emniyet ve jandarma bölgelerinde belirtilen tarihlerde toplamda 86 bin 305 araç kontrol edilirken, 7 bin 684 sürücü ve 9 bin 344 adet plakaya ceza yazıldı. 675 araç trafikten men edildi, 360 sürücünün ehliyetine el koyuldu. 22 bin 720 motosiklet kontrol edilirken, 4 bin 135 motosiklet ve sürücüsüne 13 milyon 948 bin 241 TL ceza yazılarak, 444 motosiklet trafikten men edildi.


7 Mart-30 Nisan arasında emniyet ve jandarma bölgelerinde sürücülere toplamda 42 milyon 468 bin 437 lira cezai işlem uygulandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Malatyalı depremzede çocuklara Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’tan sürpriz Fenerbahçe Spor Kulübü, Malatyalı depremzede öğrencileri İstanbul’da 4 gün boyunca ağırladı. Sarı-lacivertli kulübün başkanı Ali Koç da çocuklara forma hediye etti. Malatya’nın Pütürge ilçesinde bulunan Yatılı Bölge Orta Okulu’ndan bir grup öğretmen ve öğrenci, 4 gün boyunca İstanbul’da Fenerbahçe Spor Kulübü’nün misafiri oldu. Malatyalı Fenerbahçeliler Derneği ve Pütürge-Doğanyol Eğitim Vakfı işbirliğiyle yapılan organizasyonda çocuklar, İstanbul’da gönüllerince eğlenip, Fenerbahçe - Kayserispor maçını tribünde izlediler. 4 günlük İstanbul gezisinde çocuklar tarihi ve turistlik gezilerin yanı sıra, Koç topluluğu Spor Kulübü, Koç Müzesi, Fenerbahçe Müzesi ve stadyum gezi turlarına da katıldılar. Fenerbahçe Müzesi gezisinde çocuklara sürpriz yapan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç, çocuklarla uzun süre sohbet edip, sarı-lacivertli formayı hediye etti. Formaları tek tek imzalayan Koç’a Malatyalı çocuklar kayısı ve Ali Koç’un isminin yazıldığı tişört hediye ettiler. Fenerbahçe’nin Malatya ile güçlü bağlarının olduğuna belirten Başkan Ali Koç, “Kulübümüz, Malatyalı Fenerbahçeliler Derneği ve Pütürge-Doğanyol Eğitim Vakfı, çocuklarımız için çok anlamlı bir program organize ettiler. Çocuklarımızın mutlu olduğunu görmek en büyük zenginliğimiz. Deprem bölgesinde bu tür organizasyonlara büyük önem veriyoruz. Malatyalı Fenerbahçeliler Derneğimiz ile Almanya’da bulunan Augsburg ve Landshur Derneklerimiz, Malatya’mızda 50 okulun geleneksel çocuk oyun alanlarının yapımını üstlendiler. Bazı okulların spor salonlarının tadilatlarını yapıyorlar” dedi.
Gaziantep 16 yıllık sırrın altından vahşet çıktı Gaziantep’te 2008 yılında kaybolan ve o zaman 23 yaşında olan Erdal Öztürk’ün silahla ateş edilerek, kafası kesilerek ve yakılarak öldürüldükten sonra gömüldüğü ortaya çıktı. Gaziantep’te 16 yıldır kayıp olarak aranan Erdal Öztürk’ün cinayete kurban gittiği ortaya çıktı. Polis ekipleri, Erdal Öztürk’ün kaybından kısa süre sonra evlendirilen dini nikahlı eski eşten şüphelendi ve kadının akrabalarını takibe aldı. Cinayeti itiraf eden şüphelilerin Erdal Öztürk’ün parçalandıktan sonra lastikle yaktıkları ortaya çıktı. Olayla ilgili Erdal Öztürk’ün kayınbabası Hanifi Yılgın, kayınbiraderleri Orhan ve Mehmet Hanifi Yılgın ile bacanağı Resul Yılgın’ı gözaltına aldı. 2008’de kayboldu bir daha izine ulaşılamadı Merkez Şehitkamil ilçesine bağlı kırsal Karahüyük Mahallesi’nde dini nikahlı eşiyle yaşayan 23 yaşındaki Erdal Öztürk, 2008 yılında bir anda ortadan kayboldu. Bir süre sonra Erdal Öztürk’ün ailesi karakola giderek kayıp başvurusunda bulundu. Yıllar içinde Erdal Öztürk’ün izine rastlamayan Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, dosyayı 2023 yılında Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerine devretti. 1 yıl boyunca teknik ve fiziki takip Konuyla ilgili görevlendirilen özel ekip, dini nikahlı eşinin akrabalarını 1 yıl boyunca teknik ve fiziki takibe aldı. Polis, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde 4 zanlıyı bir süre önce gözaltına aldı. Yapılan çapraz sorgularda 4 zanlı Erdal Öztürk’ü öldürüp gömdüklerini itiraf etti. Cinayeti itiraf eden şüphelilerin Erdal Öztürk’ü parçalayarak lastikle yaktıkları ve gömdükleri ortaya çıktı. Olayla ilgili 4 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. Ceset parçaları yapılan kazıda bulundu Zanlıların ifadeleri doğrultusunda polis ekipleri Şehitkamil ilçesi Alpaslan Mahallesi’nde boş arazide 2 gün kazı yapıldı. Ekipler, iş makineleri ile yaptıkları kazıda yaklaşık 6 metre derinlikte yanmış lastik parçaları ile bir cesede ait kemikler buldu. "Kayıp kardeşimin vahşice öldürüldüğünü öğrendik" Kayıp bildikleri kardeşlerinin cinayete kurban gittiğini 16 yıl sonra öğrendiklerini söyleyen ağabey Coşkun Öztürk (44), "2008 yılında kardeşim Erdal Öztürk bir anda kayboldu. O tarihten bugüne kadar aradık ama sonuç alamadık. Yaklaşık bir hafta önce de emniyetin çalışmaları sonucu olayın cinayet olduğu ortaya çıkarıldı. Kardeşimi kayınbabası, 2 kayınbiraderleri ve bacanakları iş yerlerinde öldürdükten sonra gömmüşler. Hatta edindiğimiz bilgiye göre kafasına ateş etmişler, boğazını kesmişler, ellerini kesmişler ve yakarak cesedi gömmüşler. Aile olarak çok acılıyız, en ağır cezayı almalarını istiyoruz" dedi. "Zanlılar ağırlaştırılmış müebbetle yargılanacak" Aile avukatı Önder Alkurt ise yaşanan vahşete ve vahşetin 16 yıl sonra ortaya çıkarılmasına vurgu yaparak zanlıların ağırlaştırılmış müebbetle yargılanacaklarını ifade ederek, "Vahşice bir cinayet var. Maktul öldürülmeden önce yakılmış ve 6 metre yer eşildikten sonra kendilerinin iş yerinde gömülmüş. Şu anda ceset diye sadece bir poşet kemik toplanabildi. Burada TCK 82 denilen cinayetin nitelikli hallerinin bütün şartları oluşuyor. Bu da Türk Ceza Kanunu’nunda ağırlaştırılmış müebbettir. Zanlıların hepsi bu ceza ile yargılanacaklar" diye konuştu. Cinayeti işlediklerini itiraf eden 4 şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Erzurum ETB Başkan Oral: “Kamu bankalarının mevcut kredilere yansıttığı yeni faiz oranları kabul edilebilir değil” Erzurum Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Oral, son günlerde kamu bankaları tarafından, sanayici, esnaf ve üyelerin kullanmış oldukları mevcut kredilerine kamu bankaları tarafından yansıtılan yeni faiz oranlarının kabul edilebilir olmadığını ve alınan bu kararın yeniden gözden geçirilmesini talep etti. Başkan Oral, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Dünya küresel bir kriz ve dar boğazla mücadele ederken, ülkemizde de bu konuyla top yekûn bir mücadele söz konusudur. Devletimizin üretime ve ticarete yönelik mutlak çözümler üretmeye çalıştığı aşikar ve ortadır. Esnafımızı her koşulda koruyup kollayan paketler ve projeler sağlayan devletimize müteşekkiriz. Bizlerde STK’lar olarak ülke ekonomisinde ticaretin önemli halkalarından olan üreticimiz, sanayicimiz ve esnafımızın ayakta kalması adına her fırsatta ve koşulda esnafımızın destekçisi oluyoruz. Faiz oranlarının yükseldiği bu dönemde, finansa erişimde sıkıntının yaşandığı ortadadır ve malumumuzdur. Bu sebeple yeni faiz oranları ortaya çıkmış ve alınan kredilere yansıtılmaktadır. Bu zaman zarfında, ticari faaliyetine devam edebilmek adına kredi kullanmış üyelerimizin mevcut kredilerine, kamu bankalarının yansıttığı yeni faiz oranları kabul edilebilir değildir. Zor ve meşakkatli bir süreçten geçen sanayicimiz ve esnafımızın boynuna yüklenen bu faiz artışının biran evvel revize edilmesini, ödeme sıkıntısı çeken esnafımıza, yapılandırma ve hatta borç ertelemenin getirilmesini talep ediyoruz. Aksi halde bu artış, ekonomik zincirin en önemli halkalarından olan ticaret erbabının ciddi şekilde belini bükecektir ki, bu durum asla kabul edebilir değildir. Bankaların bu durumdan biran önce vaz geçmesini diliyor, saygılarımı sunuyorum.”
İzmir İzmir’deki ortaokula ’ISO 45001 belgesi’ tescili İzmir’in Aliağa ilçesindeki Şehit Murat Coşkun Ortaokulu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın desteği ile ’TS ISO 45001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi’nin’ gereklerini başarıyla yerine getirerek belge almaya hak kazandı. Şehit Murat Coşkun Ortaokulu idaresi ve tüm personeli, öğrenci ve öğretmenlerin iş yerinde güvenli ve sağlıklı bir ortamda eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda yürütülen çalışmalar sonucunda, 23 Eylül 2023 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı aracılığıyla Türk Standartları Enstitüsüne başvuru yapıldı. TSE ekipleri tarafından gerçekleştirilen masa başı ve saha denetimlerinde tüm kriterleri eksiksiz bir şekilde karşılayan Şehit Murat Coşkun Ortaokulu, ISO TSE 45001 belgesini almaya hak kazandı. Bu belge, okulun iş sağlığı ve güvenliği alanındaki sistematik ve titiz çalışmasının resmi bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Okulun başarısı örnek oluşturuyor Şehit Murat Coşkun Ortaokulu’nun ISO 45001 belgesi alması, Türkiye’deki diğer okullar için de örnek teşkil ediyor. Bu sayede, iş sağlığı ve güvenliğinin öneminin farkındalığı artırılarak, eğitim ortamlarında daha güvenli ve sağlıklı şartların oluşturulmasına katkıda bulunuluyor. Başarı Kaymakam Zekeriya Güney’e sunuldu Şehit Murat Coşkun Ortaokulu idaresi ve personeli, belgeyi aldıktan sonra Aliağa Kaymakamı Zekeriya Güney’e bir ziyarette sunuldu. Ziyarette Kaymakam Güney, okulun bu alandaki öncü rolünden duyduğu memnuniyeti dile getirerek emeği geçen herkesi tebrik etti.
İstanbul Bakan Göktaş: “Aileyi her türlü şiddet, zararlı akım ve alışkanlıklara karşı dayanıklı hale getirmeyi amaçlıyoruz" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Aileyi, tüm aile bireyleriyle her türlü şiddet, zararlı akım ve alışkanlıklara karşı dayanıklı hale getirmeyi amaçlıyoruz. Belirlediğimiz eylemlerle ailelerin refah düzeyini yükseltmeyi, sosyal hizmet ve politikalarımızın etkinliğini ve erişilebilirliğini artırmayı hedefliyoruz" dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Türk Devletleri Teşkilatı 1. Sosyal Politika Bakanlar Toplantısı’na katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Göktaş, “Asırlar boyu Türklere yurt olmuş Anadolu’da sizleri ağırlamaktan duyduğumuz mutluluğu dile getirmek istiyorum. Bugün Türk Devletler Teşkilatı olarak bir ilki gerçekleştirmenin heyecanı ve gururu içindeyiz. Teşkilatımızın çatısı altında ilk Sosyal Politika Bakanlar Toplantısı’nı gerçekleştirdik. Türk Devletler Teşkilatı’nın hikayesi, Orta Asya’dan Anadolu’ya, Balkanlar’dan Mezopotamya’ya kök salmış bir destanın hikayesidir. Bu anlamda Türk Devletleri Teşkilatını, aynı tarihi ve kültürü paylaştığımız, aynı kökten beslendiğimiz önemli bir aktör olarak görüyoruz. 15 yıl önce Nahçıvan Anlaşmasıyla temelleri atılan bu teşkilat, bugün uluslararası arenada dikkatle takip edilen, güçlü ve saygın bir platform haline geldi. Ve bugün bölgemizin huzur ve istikrarına önemli katkılar sunuyor. Eğitimden enerjiye, ulaştırmadan ticarete, kültürden sosyal politikalara kadar her alanda kurulan iş birlikleri ile kilit bir rol üstleniyor. Teşkilatımızın çatısı altında bir araya gelen ülkelerin liderleri tarafından takip edilen tüm bu çalışmalar, Türk dünyasının ortak menfaatlerine hizmet ediyor. Bu anlayış birbirine kardeş olan ülkelerin iyi günde, kötü günde bir olma arzusunu güçlendiriyor. Bu anlamda 6 Şubat’ta yaşadığımız asrın felaketinde siz kıymetli kardeşlerimizden gördüğümüz destek, milletimizin hafızasına silinmeyecek izler bıraktı” ifadelerini kullandı. “Güçlü toplumların, güçlü ailelerden inşa edileceğine inanıyoruz” Cumhuriyetin ikinci yüzyılını, sadece ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak değil, aynı zamanda ‘Türk Dünyası Yüzyılı’ yapmak için var güçleriyle çalıştıklarını ifade eden Bakan Göktaş, “Biz, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak devletimizin şefkat eliyiz, kimin ihtiyacı varsa oradayız, ihtiyaç duyan herkesin haklarını savunmakla mesulüz. Ülke olarak sosyal politika anlayışımız da ihtiyacı olanlara anında ve yerinde hizmet sunmaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettikleri gibi ‘Aileye sahip çıkmak, insanlığın geleceğine sahip çıkmaktır’. Bu kapsamda Türk Devletleri Teşkilatı’nın çalışma alanlarına sosyal politikanın eklenmesi önerisinde bulunduk. Bugünkü toplantımız, bu girişimlerimizin güzel bir sonucudur. Böylece Türk Devletleri Teşkilatı 1. Sosyal Politika Bakanlar Toplantısını mutluluk, sevinç, birliktelik anlamına gelen aile müessesini, Türk aile yapısını güçlendirmek amacıyla düzenledik. ‘Küreselleşen Dünyanın Riskleri Karşısında Ailemiz, İstikbalimiz’ temasıyla düzenlediğimiz toplantımızı özellikle ‘Uluslararası Aile Günü’ olarak kabul edilen 15 Mayıs haftasında gerçekleştirdik. Toplantı sonucunda imzalamış olduğumuz bildiri ile Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında ortak çalışmalar yürütmek için somut bir adım atmış bulunuyoruz. Bildiride tüm bireylerin mutluluğu ve refahı açısından sağlıklı bir aile yapısının koruyucu rolünü bir kez daha vurguladık. Çalışmalarımızın odağını aile kurumunun güçlendirilmesi, aileyi geliştirme odaklı proje ve programların uygulanması oluşturuyor. Ayrıca, aileyi tehdit eden dijital, ekonomik, kültürel ve sosyal risklere karşı ortak çalışmalar gerçekleştirilmesi yer alıyor. Her yıl gerçekleşeceğimiz bu toplantıların ikincisine Azerbaycan’ın ev sahipliği yapması konusunda mutabık kaldık. Ailenin çevresinde şekillenecek bu çekirdek yapılanmanın gün geçtikçe güçleneceğini ve sosyal hizmet ve politika alanındaki iş birliğimize tüm yönleriyle sirayet edeceğini düşünüyoruz. Biz, güçlü toplumların, güçlü ailelerden inşa edileceğine inanıyoruz. Bu anlamda gerçekleştirdiğimiz toplantının ilkinin aile kurumunun ve değerlerinin korunması olmasını ayrıca önemsiyoruz. Bizler ailenin birey, toplum ve tüm dünya için önemini biliyoruz. Evet, bir ülkenin ekonomik göstergeleri arasında aile müessesesi yer almaz. Fakat müreffeh toplumlar durumlarını aile bireylerinin birbirine muhabbetine borçludur. Çünkü karakter ailede gelişir, kimlik ailede inşa edilir” diye konuştu. “Aileyi, tüm aile bireyleriyle her türlü şiddet, zararlı akım ve alışkanlıklara karşı dayanıklı hale getirmeyi amaçlıyoruz” Aileyi, her türlü şiddet, zararlı akım ve alışkanlıklara karşı dayanıklı hale getirmeyi amaçladıklarını söyleyen Bakan Göktaş, “İki gün önce açıkladığımız, Ailenin Güçlenmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı, bu amacımız doğrultusunda hedefler belirlediğimiz stratejik bir belgedir. Ülkemizde bir ilk olan bu eylem planıyla, ailenin korunması ve güçlendirilmesi çalışmalarımıza yepyeni bir boyut kazandırdık. Bu kapsamda nesiller arası iletişim ve dayanışmanın artırılması, dinamik genç nüfus yapısının korunması, aile bireylerinin sorun çözme kapasitesinin artırılmasını hedefliyoruz. Aileyi, tüm aile bireyleriyle her türlü şiddet, zararlı akım ve alışkanlıklara karşı dayanıklı hale getirmeyi amaçlıyoruz. Belirlediğimiz eylemlerle ailelerin refah düzeyini yükseltmeyi, sosyal hizmet ve politikalarımızın etkinliğini ve erişilebilirliğini artırmayı hedefliyoruz. Ailenin güçlenmesi demek, kadının ve çocuğun güçlü bireyler olarak toplumda var olması demektir. Bu anlamda Eylem Planımız, aile ve ailenin tüm bireyleri düşünülerek büyük bir titizlikle hazırlanmıştır. Tüm bu hedeflerimiz doğrultusunda ‘Güçlü Kadın, Güçlü Aile, Güçlü Toplum’ anlayışıyla çalışmalarımızı büyük bir motivasyonla yürütmeye devam edeceğiz. Aileyi konuştuğumuz bugün ne yazık ki, aynı zamanda Filistin’de ailelerin parçalandığı bir zamana şahitlik ediyoruz. İsrail’in sivil yerleşim yerlerini hedef alan kasıtlı saldırıları sonucunda çocuk, kadın on binlerce Gazzeli şehit edildi, yüzlerce aile yok oldu. İsrail’in 6 aydır şiddetini artırarak sürdürdüğü işgaller karşısında, Gazzeli kardeşlerimizi güçlü kılan Filistin davasına olan inançlarıdır. Biz de Türkiye olarak, bu haklı davanın destekçisi olmaya devam edeceğiz. Yaşam hakkını yok sayan, aileleri yok eden, başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere sivilleri mağdur eden bu anlayışa, bütün dünyayı, Türkiye gibi sağlam bir tavır almaya çağırıyoruz” şeklinde konuştu.