ASAYİŞ - 13 Aralık 2025 Cumartesi 18:10

Antalya’da 7’nci sınıf öğrencisine akran zorbalığı iddiası

A
A
A

Antalya’nın Kepez ilçesindeki bir ortaokulda 7. sınıf öğrencisi akran zorbalığı sonucu yere düşerek boynunu mermere çarpıp yaralandı. Polise şikayetçi olan anne, oğlunun yaşadığı olayın kendisine okul yönetimi tarafından geç haber verildiğini ileri sürerek, "Benim oğluma bir zarar geliyorsa önce bana haber verilmeli. Okul idaresinin sorumsuzluğu ve ihmalkarlığı yüzünden benim oğlum bir ders boyunca okulda tutuluyor. Bu mağduriyetin duyulmasını istiyorum" dedi.

Olay, geçtiğimiz gün öğle saatlerinde Kepez ilçesi Yükseliş Mahallesi’nde bulunan bir ortaokulda meydana geldi. İddiaya göre, 7. sınıf öğrencisi Y.E.K. (12), teneffüs sonrası sınıfa girmek üzereyken farklı bir sınıfta öğrenim gören kız öğrenci tarafından itilerek yere düştü. Y.E.K., boyun bölgesini mermer zemine çarparak yaralandı. Anne ve oğlu, yaşanan olayın ardından darp raporu aldı ve polis merkezine giderek karşı taraftan şikâyetçi oldu.

Güvenlik kameralarının incelendiğini aktaran Filiz, görüntülerin oğlunun anlattıklarını doğruladığını ifade etti. Anne Çiğdem Filiz, oğlunun yaralandığını okul yönetiminden eve gönderildiğinde öğrendiğini belirterek duruma tepki gösterdi.

Filiz, olayla ilgili yaptığı açıklamada, "Son teneffüste oğlumun bir kız öğrenci tarafından okulda önce saçı çekilmiş sonra tokat atarak sataşmış. Oğlum oturduğu yerde hiçbir lafı, sözü, sataşması olmadığı, suçu olmadığı halde mağdur kalıyor. Ve sonrasında öğrenci okula giriş esnasında ittirilerek oğlumun düşmesine ve mermerin köşesine boynu gelerek yara almasına ve bir kırık oluşmasına neden olunuyor. Ve bu konu hakkında okul idaresinin sorumsuzluğundan mağduruz. Kesinlikle ihmal olduğunu düşünüyorum. Benim oğluma bir zarar geliyorsa önce bana haber verilmeli. Okul idaresinin sorumsuzluğu ve ihmalkarlığı yüzünden benim oğlum bir ders boyunca okulda tutuluyor. Okul dağıldıktan sonrasında benim oğlum ağlayarak o acıyı çekerken eve gönderildikten sonra aranıyorum" dedi.

Anne Filiz, oğlunun daha önce de okulda akran zorbalığına maruz kaldığını ve bu durumun yargıya taşındığını ileri sürerek, "Daha önce de darp raporlarımız ve delillerimizle şikâyetçi olduk ancak herhangi bir sonuç alamadık" diye konuştu.

Filiz, benzer olayların tekrar yaşanmaması için okul idaresi ve eğitimcilerin akran zorbalığı konusunda daha etkin önlem ve eğitim alması gerektiğini belirtti.

Suat Metin - Ramazan Bozca



 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Galatasaray’da 2 değişiklik Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk son oynadıkları Monaco maçının 11’ine göre Antalyaspor karşısına 2 değişiklikle çıktı. Trendyol Süper Lig’in 16. haftasında Galatasaray deplasmanda Antalyaspor ile karşı karşıya geliyor. Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, UEFA Şampiyonlar Ligi’nde deplasmanda son oynadıkları Monaco maçının 11’ine göre Antalya karşısında 2 değişiklik yaptı. Buruk; Uğurcan Çakır ve Gabriel Sara’nın yerine Günay Güvenç ve Yunus Akgün’e görev verdi. Eksiklikler Galatasaray’da bu karşılaşmada önemli eksikler bulunuyor. Monaco mücadelesinde sakatlanan Uğurcan Çakır’ın dışında tedavileri devam eden Berkan Kutlu, Kaan Ayhan, Wilfried Singo ve Mario Lemina da maç kadrosunda yer almadı. Bahis soruşturması kapsamında hak mahrumiyeti cezası bulunan Eren Elmalı ve tutuklanan Metehan Baltacı da kadroda yok. Yunus Akgün 7 maç sonra 11’de Sarı-kırmızılılarda Yunus Akgün, Antalyaspor müsabakasında 11’de yer aldı. Rahatsızlığından dolayı 8 Kasım’da fıtık ameliyatı olan Akgün, 1 Aralık’taki Fenerbahçe derbisiyle sahalara döndü. Son olarak Trabzonspor karşılaşmasına 11’de başlayan 25 yaşındaki futbolcu, Antalyaspor mücadelesiyle 7 maç sonra 11’de görev aldı. Gençlerbirliği maçında gördüğü kırmızı kartla 2 maç ceza alan Macar futbolcu Roland Sallai da bu maçla birlikte sahadaki yerini aldı. Galatasaray’ın 11’i Sarı-kırmızılılar mücadeleye; Günay Güvenç, Roland Sallai, Davinson Sanchez, Abdülkerim Bardakcı, Ismail Jakobs, Lucas Torreira, İlkay Gündoğan, Yunus Akgün, Leroy Sane, Barış Alper Yılmaz ve Victor Osimhen 11’i ile başladı. Yedeklerde ise Batuhan Şen, Arda Yılmaz, Gabriel Sara, Mauro Icardi, Ahmed Kutucu, Yusuf Demir, Gökdeniz Gürpüz, Kazımcan Karataş ve Arda Ünyay bekledi.
Ankara Sağlık Bakanı Memişoğlu: "Deprem öncesinde kamu hastanelerinde 23 bin 733 yatak bulunmaktayken bugün yüzde 16 artarak 27 bin 503’e çıkmıştır" Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Deprem öncesinde kamu hastanelerinde 23 bin 733 yatak bulunmaktayken bugün bu sayı yüzde 16 artarak 27 bin 503’e çıkmıştır" dedi. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, 2026 Merkezi Yönetim ve 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerine sunum yaptı. Memişoğlu, yurt dışından Türkiye’ye dönen hekim sayısının 249 olduğunu ve bunların sağlık sistemine yeniden başladığını söyledi. Memişoğlu, "943 hastanemiz, 8 bin 300 aile sağlığı merkezimiz, bin 237 laboratuvarımız, 973 toplum sağlığı merkezimiz, 137 ağız ve diş sağlığı merkezimiz, 327 sağlıklı hayat merkezimiz, 592 diyaliz merkezimiz ve 191 ruh sağlığı merkezimiz toplumun her noktasına ulaşan güçlü bir sağlık altyapımızı biliyorsunuz. Son 23 yılda mevcut hastanelerimizin yüzde 80’ini yeniledik veya yeniden yaptık. Birinci basamak sağlık hizmetlerini toplum sağlığının temel direği olarak çok daha güçlü bir yapıyla sunuyoruz. Aile sağlığı merkezleri, sağlıklı hayat merkezleri ve toplum sağlığı merkezlerinden oluşan birinci basamak yatırım programımız kapsamında toplam sağlık tesisimiz bulunmaktadır" ifadelerini kullandı. Memişoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: "435 sağlık tesisinin 165 inşaat çalışmaları devam ediyor. 234 proje ve arsa aşamasındayken 36’sı ihale aşamasına gelmiştir. 6 Şubat depremlerinden etkilenen illerimizde sağlık hizmetlerini sürdürmenin yanında bölgenin yeniden ayağa kalkması için kalıcı sağlık altyapı yatırımlarını da hızlandırdık. Toplam 40.8 milyar liralık yatırım yaptık ve 109 sağlık tesisini tamamladık. Deprem öncesinde kamu hastanelerinde 23 bin 733 yatak bulunmaktayken bugün bu sayı yüzde 16 artarak 27 bin 503’e çıkmıştır." Şehir hastanelerinin yalnızca yatak sayılarla değil yüksek teknolojiye sahip altyapıları, modern tıp cihazları, donanımlı ameliyathaneleri ve geniş yoğun bakım kapasiteleriyle öne çıktığını belirten Memişoğlu, "Her biri birer sağlık kampüsü olarak planlanan bu tesisler dünyanın sayılı sağlık yatırımları arasında yer almakta ve Türkiye’nin sağlıkta fark oluşturan gücünü temsil etmektedirler. Bu büyük yatırımları hayata geçirirken kamu özel eş birliği modeli sağlık altyapısında sürdürülebilir yatırımı ve yüksek hizmet kalitesinin önemli bir aracı olmuştur. Önümüzdeki dönemde de vatandaşımıza doğrudan fayda sağlayan kamu kaynaklarımızı en etkin biçimde kullanan farklı finansman modellerini değerlendirmeye devam edeceğiz. Vatan taşımıza hangisi daha fazla katkı sunuyorsa biz bu yöntemi hayata geçirmeye kararlıyız" şeklinde konuştu. Memişoğlu, bebek ölümlerine ilişkin de bilgi vererek, "2002 yılında bin canlı doğumda 31.5 olan bebek ölüm hızını 2024 yılında 8.4’e kadar düşürdük. Sayın Emine Erdoğan hanımefendilerin himayelerinde 2024 tarihinde başlattığı normal doğum eylem planının neticesinde primer sezaryen oranını ilk kez düşürdük. Primer sezaryen oranı sadece son bir yılda yüzde bir düşüş sağladık. Ayrıca 3 bin 400 koordinatör eve ve bin 524 gebe okuluyla anne adaylarını bilinçli şekilde doğuma hazırlıyoruz. Gebenin hamilelik ve doğum sürecinde öğreneceği, bilgileneceği annelik yolculuğu mobil uygulamasını hayata geçirdik" ifadelerini kullandı.
Kayseri Joao Pereira: "Daha iyi sonuçlar almamız gerekiyordu" Alanyaspor Teknik Direktörü Joao Pereira, Kayserispor maçının ardından, "Daha iyi sonuçlar almamız gerekiyordu" dedi. Trendyol Süper Lig’in 16. haftasında Corendon Alanyaspor deplasmanda Kayserispor ile 0-0 berabere kaldı. Maç sonrası basın toplantısında konuşan Alanyaspor Teknik Direktörü Joao Pereira, "Geçen haftayla aynı şeyleri söyleyeceğim. Yine biz çok iyi oynadık. Yine oyunu biz kontrol ettik. Daha çok net pozisyona girdik. Kaleye 11 tane şutumuz var ama yine gol bulamadık. Bütün maç boyunca biz baskılı oynadık. İlk 20 dakikada belki 3 tane gol atabilirdik. Rakibimize maç boyunca sadece 1 tane pozisyon verdik. Bu kadar şans yakalamamıza ve bu kadar baskılı oynamamıza rağmen buradan 1 puanla ayrılıyoruz. Bu bizim için çok can sıkıcı bir durum. Ligin ilk yarısının sonuna geldik ve neredeyse ilk yarıda 10 maçta biz rakiplerimize karşı üstün oynadık. 18 puanımız var. Bizim 18 puandan daha fazlasını hak ettiğimizi düşünüyorum. Daha iyi sonuçlar almamız gerekiyordu. Ben hiçbir zaman hakemlerle alakalı bahane uydurmuyorum. Yine bahane bulmayacağım. Türk futbolunun gelişmesini istiyorsak, zamana oynamamamız gerekiyor. Maçın 10’uncu dakikasından itibaren rakip oyunu yerde oynamaya başladı. Maç boyunca birçok kez zamana oynandı. Maçın sonuna geldiğimizde de sadece 5 dakika eklendi. Biz maça taraftar gelmiyor diye şikayet ediyoruz. Bu şekilde oynarsak tabii ki gelmezler" ifadelerini kullandı.