ÇEVRE - 05 Aralık 2025 Cuma 14:32

Başkan Uysal: "Büyük bir susuzluk tehdidiyle karşı karşıyayız. Tarım ve orman desenimizi yeniden düzenlememiz gerekiyor"

A
A
A
Başkan Uysal: "Büyük bir susuzluk tehdidiyle karşı karşıyayız. Tarım ve orman desenimizi yeniden düzenlememiz gerekiyor"

Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, "Enerji: Güneşi, Rüzgarı ve Dalgaları Paylaşmak" temasıyla bu yıl 5’incisini düzenlenen +0.5 Akdeniz’in Geleceği Çalıştayı’nda yaptığı açılış konuşmasında Türkiye’nin su kaynakları ve yenilenebilir enerji potansiyeline dikkat çekerek acil önlem çağrısında bulundu. Uysal, "Büyük bir susuzluk tehdidiyle karşı karşıyayız. Tarım ve orman desenimizi yeniden düzenlememiz gerekiyor. Karadeniz’in dalga enerjisi potansiyeli çok yüksek. Petrol arama bütçemizin üçte biriyle dalgalardan enerji üretebiliriz" dedi.


Antalya Muratpaşa Belediyesi’nin bu yıl 5’incisini gerçekleştirdiği +0.5 Akdeniz’in Geleceği Çalıştayı, "Enerji: Güneşi, Rüzgarı ve Dalgaları Paylaşmak" temasıyla Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde başladı.



"Dünya doludizgin yanlış yöne gidiyor"


Çalıştayın açılış konuşmasında yaşanan çevre krizine dikkat çekerek iklim değişikliğinin günümüzde geldiği noktaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başkan Uysal, "Dünyamızda eskiye göre beş kat daha fazla sıcak hava dalgası, üç kat daha fazla sel felaketi yaşanıyor. Fosil yakıt yatırımları hala yenilenebilir enerji yatırımlarının beş katı oranında. Dünya, doludizgin yanlış yöne gidiyor" ifadelerine yer verdi.



"Kyoto sözleşmesi başarısız oldu"


Konuşmasında Kyoto ve Paris iklim sözleşmelerine de değinen Başkan Uysal, ülkelerin iklim hedeflerine uymakta başarısız olduklarına dikkat çekerek "Kyoto Sözleşmesi’nin başarısızlığı dünyayı başka bir yöne sürükledi. Bağlayıcı hedefler işe yaramadı. Ülkeler ve sanayi kuruluşları bu hedeflere uymak istemiyor" dedi.



"Karbon sertifikası adil işlemiyor"


Ayrıca karbon sertifikası sisteminin de adil işlemediğini vurgulayan Uysal, şunları söyledi:


"En çok kirliliği üreten ülkeler aynı zamanda arıtma, rüzgar gülü ve güneş paneli satan ülkeler. Karbonunu düşüremeyen işletmeler, düşürenlerden sertifika satın alıyor. Bu sistemin adil, şeffaf ve dengeli yürütülmesi gerekiyor."



"Dalga enerji potansiyeli yüksek Karadeniz’den enerji üretebiliriz"


Başkan Uysal, Türkiye’nin su kaynakları ve yenilenebilir enerji potansiyeline dikkat çekerek acil önlem çağrısında bulundu. Uysal, "Büyük bir susuzluk tehdidiyle karşı karşıyayız. Tarım ve orman desenimizi yeniden düzenlememiz gerekiyor. Karadeniz’in dalga enerjisi potansiyeli çok yüksek. Petrol arama bütçemizin üçte biriyle dalgalardan enerji üretebiliriz" diye konuştu.



"Çözüm ancak, daha adil, şeffaf ve katılımcı bir dünya düzeniyle mümkün"


Ayrıca, küresel gelir dağılımındaki bozulmanın çevresel sorunları paralel olarak artırdığını belirten Başkan Uysal, "Dünyadaki gelir dağılımı bozukluğu, küresel ısınma ve çevre kirliliğiyle doğrudan ilişkili. Eğer sivil insiyatif ve özgür basın yoksa, vatandaşlar ses çıkaramaz hale geliyorsa, o zaman kirliliği üretenlerin de eli güçleniyor. Çevre sorunlarının çözümü, ancak daha adil, şeffaf ve katılımcı bir dünya düzeniyle mümkün. Çalıştayın bu konuda önemli bir adım olacağına inanıyorum" diye konuştu.


Çalıştaya Başkan Uysal’ın yanı sıra, CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, belediye meclis üyeleri, belediye başkan yardımcıları ve birim müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.



Başkan Uysal: "Büyük bir susuzluk tehdidiyle karşı karşıyayız. Tarım ve orman desenimizi yeniden düzenlememiz gerekiyor"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Kümeste yaşamaya mahkum edilen çocuklar kurtarıldı Ankara’da amcaları ve yengeleri tarafından kümeste yaşamaya mahkum edilen biri engelli 3 kardeş kurtarıldı. Ankara’da yengeleri ve amcaları tarafından kümeste yaşamaya mahkum edilen engelli Adnan ve kardeşleri, sosyal medya fenomeninin yayınladğı video ile durumun ortaya çıkmasının ardından kümesten kurtarıldı. Suriye uyruklu ailenin 4 çocuğuna kendi evinde baktığı, biri engelli olan 3 yeğenini de güvercinlerin ve tavukların olduğu kümese attığı ortaya çıktı. Mahalledeki bir vatandaş, olayı fark etmesinin ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na, Ankara Valiliği’ne ve sosyal medya fenomenine ihbarda bulundu. Fenomenin dün akşam saatlerinde çocukları kümesten çıkarttığı video, sosyal medyada gündem oldu. Yenge ve amcaya çocuklara bakmaları için maaş bağlandığı ancak çiftin çocuklara bakmadığı iddia edildi. "Yukarıya alıyorlar, sonra akşamları bu kümes gibi yere atıyorlar" Sosyal medya fenomenine ve bakanlığa kümeste kalan çocuklar için ihbarda bulunan Volkan Altınışık, engelli Adnan ve iki kardeşinin kümeste kaldığını 28 Kasım’da öğrendiğini belirtti. Ardından Valiliğe ve bakanlığa da haber verdiğini söyleyen Altınışık, aynı zamanda "Ankara Abisi" isimli sosyal medya fenomenine de ihbarda bulunduğunu dile getirdi. Altınışık, "Bu çocuklar burada yatıyor kümes gibi bir yerde. Yengesine maaş bağlamışlar, düzenli olarak her ay maaş veriyorlarmış. Dedim ki ‘Bu kadın buna bakmıyor. Bakıyorum diye sizi kandırıyorlar, yukarıya alıyorlar, sonra akşamları bu kümes gibi yere atıyorlar’ diye kendilerine söyledim" şeklinde konuştu. "Para alıp bakacağını söylüyor ama bakmıyor" Çocuklara mahallelinin yardım ettiğini ama kendilerinin durumu yeni öğrendiğini aktaran Altınışık, "Bu konunun devamlı takipçisiydim. Şimdi soğukta yatıyorlar. Vicdanen dayanamıyordum artık. Yapacağım bir şey yoktu. Ankara Abisi’ni aradım. Ankara Abisi de hemen ilgilendi, videoları attım. Hemen geldiler. Onların da hazır kurulu bir evleri vardı, oraya yerleştirdiler. Ondan sonra Sosyal Hizmetler geldi dün. Çocukları oradan da aldılar. Tabii almaları gerekiyordu. Adnan engelli olduğu için bakıma ihtiyacı vardı. Zaten yengesinin dört tane çocuğu var. Dört kardeş de bunlar. 8 tane çocuğa kadın da bakamaz bir nevi ama para alıp bakacağını söylüyor ama bakmıyor" ifadelerini kullandı. "İnşallah sıcak bir yuvaları olur" Kümeste sadece Adnan’ın kalmadığını, diğer kardeşlerinin de orada yaşadığını dile getiren Altınışık, "Şimdi bunların annesi yok, babası yok. Babası Suriye’ye kaçmış, annesi burada başkasıyla evlenmiş. Ben ihbarda bulundum. Artık değerlendirdiler, sağ olsun her kurum ilgilendi, geldiler. İnşallah sıcak bir yuvaları olur. Tek dileğimiz bu. Sadece engelli Adnan kalmıyordu. Adnan’ın kardeşi vardı dedi. "Çocuklar yedi senedir burada kalıyormuş" Altınışık, ailenin Suriye uyruklu olduğunu anlatarak, "Yenge kendi çocuklarına tabii yukarıda bakıyordu, bunlar burada kalıyordu. İşte karınları aç oluyordu. Yemek getiriyordum, bir şeyler getiriyordum. Çocuklar yedi senedir burada kalıyormuş. Ben buraya yeni geldim, bir sene oldu. Arka taraf yıkılıp bu taraf açılınca ben bunları görmeye başladım bu taraftan. Daha önce görsem daha önce müdahale ederdim ben bu olaya" diye konuştu. "Biz gelirken çocukları içeri alıyordu, biz giderken çocukları atıyordu" Mahalle sakinlerinden Suna Niga ise, "Üç senedir sağdan soldan yardım getiriyorum çocuklara. Ama yenge bakmıyordu. Yenge alıyordu, kendi çocuklarına giydiriyordu, Adnanlara giydirmiyordu. Biz gelirken çocukları içeri alıyordu, giderken atıyordu, yani öyle oluyordu. Yengeyle amcayı yakaladılar sonra neden atıyor diye" açıklamasında bulundu.
Hakkari VEDAŞ’ın ihmali can ve mal güvenliğini tehdit ediyor: Yüksekova’nın kalbi tehlike saçıyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde, özellikle Okullar Bölgesi’nin en işlek noktası olan İpekyolu üzerindeki elektrik direklerinin durumu, adeta faciaya davetiye çıkarıyor. Yıllar önce Vangölü Elektrik Dağıtım A.Ş. (VEDAŞ) tarafından düzensiz bir şekilde bırakılan bu eski direkler, hem yayaların ve öğrencilerin can güvenliği için ciddi bir tehlike oluşturuyor hem de bölgeyi "görüntü kirliliğine" boğuyor. İpekyolu’nda, özellikle öğrencilerin ve velilerin yoğun olarak kullandığı Okullar Bölgesi’nde yer alan eski elektrik direkleri, bakımsızlıkları nedeniyle her an devrilme ve kazaya neden olma riski taşıyor. Direklerden sarkan kablolar ve derme çatma yapı, bölgedeki can ve mal güvenliğini doğrudan tehdit ederken, Yüksekova’nın bu en önemli aksı estetik açıdan da kabul edilemez bir tablo sunuyor. "Faciaya dönmeden önlem alınmalı" Günün her saatinde insan yoğunluğunun yaşandığı bu kritik noktada, vatandaşlar kazaların "an meselesi" olduğunu belirterek yetkililere acil önlem çağrısı yaptı. Can güvenliğinin tehlikede olduğunu vurgulayan lise öğrencisi Melis Çelik, yaşadığı endişeyi şöyle dile getirdi: "Burada okul okuyorum, sürekli buradan gelip geçiyorum. İnanın, her gidişimiz ve gelişimiz tehlike altında. İnşallah kısa sürede önlem alınacak. Ayrıca acayip bir görüntü kirliliği var, bunu bitirmek gerekiyor." Bölgede ikamet eden ve çocukları bu yolu kullanan bir diğer vatandaş Kemal Gümüşgöz ise duruma sert tepki gösterdi: "Ben de burada oturuyorum ve 5 öğrencim var, onlar da buradan gergin gelip geçiyor. Allah korusun, birinin başına bir tel düşerse faciaya döner! Onun için derhal önlem alınmalı, hem de acil. Bu durum aynı zamanda büyük bir görüntü kirliliğine sebep oluyor. Bu kadar da olmaz artık, önlem alın". Yüksekova halkı, VEDAŞ ve ilgili kurumların, bir felaket yaşanmadan bu tehlike saçan direkleri modern ve yer altına alınmış sistemlerle değiştirmesini talep ediyor.
Samsun OKA, gıda imalatında teknoloji ve inovasyonu destekliyor Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA), TR83 Bölgesi’ndeki gıda işletmelerinin teknik personeli ve Kadın Mühendis Okulu mezunlarıyla birlikte TÜGİP Gıda İnovasyon Merkezi’ne çalışma ziyareti düzenledi. Katılımcılar, Türkiye’nin en gelişmiş gıda Ar-Ge altyapılarından biri olan merkezde yeni ürün geliştirme, süreç iyileştirme ve gıda güvenliği alanlarında kapsamlı bilgiler edindi. Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı tarafından Orta Karadeniz Bölgesi’nde (TR83) faaliyet gösteren gıda işletmelerinin teknik personeli ile Organize Sanayi Bölge Müdürlüklerinde istihdam edilen Kadın Mühendis Okulu mezunlarının katılımıyla Türkiye Gıda İnovasyon Platformu (TÜGİP) Gıda İnovasyon Merkezi’ne çalışma ziyareti gerçekleştirildi. Kocaeli’nin Gebze ilçesinde bulunan merkez, 9 farklı pilot işleme tesisi, 200’ü aşkın işleme makinesi, ileri seviye laboratuvar olanakları ve TÜBİTAK MAM Gıda Enstitüsü uzmanlarının sunduğu teknik danışmanlık imkânlarıyla Türkiye’nin en gelişmiş gıda Ar-Ge altyapıları arasında yer alıyor. Ziyaret kapsamında katılımcılar, yeni ürün geliştirme, süreç iyileştirme, alternatif hammadde kullanımı, pilot ölçekli üretim, gıda güvenliği ve kalite yönetimi konularında kapsamlı bilgi edindi. Amasya, Çorum, Samsun ve Tokat illerini kapsayan TR83 Bölgesi’nde yaklaşık 2 bine yakın işletme ve 20 bini aşkın istihdamla temsil edilen gıda ürünleri imalatı sektörü, bölge ekonomisi için stratejik önem taşıyor. Bu nedenle teknolojik kapasitenin ve rekabet gücünün artırılması kritik bir ihtiyaç olarak öne çıkıyor. OKA’nın Katma Değerli Üretim ve İhracat Sonuç Odaklı Programı kapsamında düzenlenen çalışma ziyareti ile bölgedeki işletmelerin TÜGİP Gıda İnovasyon Merkezi’nin ileri teknolojili altyapısından yararlanması ve önümüzdeki dönemde teknik destek programları üzerinden eğitim ve danışmanlık süreçlerine yönlendirilmesi hedefleniyor.