ASAYİŞ - 24 Kasım 2024 Pazar 13:24

Hortumun verdiği zarar gün ağarınca ortaya çıktı

A
A
A

Antalya’da dün gece fırtına ve hortumun verdiği zarar gün ağarınca ortaya çıktı. Hortumun vurduğu bölgede yaklaşık 300 dekarlık alanda çok sayıda sera ve ikamette büyük çapta hasar meydana geldi. Hortuma evlerinin içinde yakalanan kadın korku dolu anları gözyaşları içinde anlattı.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün turuncu kodla uyardığı Antalya’da özellikle dün akşam saatlerinde etkili olan sağanak yağış ve fırtına hayatı olumsuz etkiledi Valiliğin fırtına uyarısı yaptığı bölgelerden birisi olan Aksu ilçesinde akşam saatlerinde hortum meydana geldi. Hortum, evler ve seraların bulunduğu alandan geçerek naylon ve cam seralara zarar verdi. Ağaçların yollara devrildiği, elektrik tellerinin koptuğu ve seraların kullanılamaz hale geldiği Kurşunlu Mahallesi’nde zararın gerçek yüzü gün ağarınca ortaya çıktı.

Hortumun verdiği zarar gün ağarınca ortaya çıktı

Kaymakam inceleme yaptı

Çok sayıda seranın hortumun etkisiyle naylon ve camlarının kırılarak uçtuğu, demirlerinin ise zarar gördüğü gözlendi. Seralarda bulunan ve yakın zamanda hasat edilmeyi bekleyen tarım ürünleri ise kullanılamaz hale geldi. Hortum nedeniyle Kurşunlu Sağlık Ocağı’nın da çatısı uçarken maddi hasar meydana geldi. Aksu Kaymakamı Ahmet Hikmet Şahin, hortumun zarar verdiği bölgede incelemelerde bulundu. Kaymakam Şahin, ev ve seraları zarar gören vatandaşlarla görüşerek bilgi aldı.

"Kendimizi zor attık"

Serası hortum nedeniyle zarar gören çiftçilerden Osman Sargın, evde otururken bir uğultu duyduğunu ve her şeyin birkaç saniye içerisinde gerçekleştiğini belirterek, “Akşam 21 gibiydi. Kanepede otururken bir ses gelmeye başladı uğultu şeklinde. Yerimden kalkıp merdivene doğru yönlendiğimde sanki bomba atılmış şekilde sesler gelmeye başladı. Merdiven boşluğunu attık kendimizi, deprem mi oldu, ne oldu bilemedik. Birkaç saniyede oldu her şey, ben böyle bir şey görmedim. Allah daha beterini göstermesin. Gece çıktın olaydan sonra seralara görebildiğimiz kadarıyla baktık. Sera diye bir şey kalmamış” dedi.

Sera içerisinde hasadı gelmiş ürünlerin bulunduğunu ve kullanılamaz hale geldiğini belirten Sargın, “İçindeki mahsullere mi acıyalım, yıkılan seralara mı. Hiç satılmadık sebzeler vardı bunun içinde hasadı gelmiş. Evin içi haşat, komple yıkıldı, pencereler patladı. Çift cam kırıldı, çatı uçtu. Anlatılacak gibi değil. Güneş enerji panelleri vardı, hepsini söktü. Çiftçinin hali vahim. Devletin el atması lazım, yoksu biz bu çiftçilikten vazgeçeceğiz. Devlet bize sahip çıkmazsa biz bu işi yapamayız. Hurdacıyı çağırıp her şeyi satıp bizde aylıklı bir yerde çalışmayı düşünüyoruz” dedi.

Hortumun verdiği zarar gün ağarınca ortaya çıktı

"Kıyamet kopuyor sandım"

Hortum ve frtınanın zarar verdiği evlerden birisinde yaşayan Nezahat Sargın isimli kadın ise evin kapısını açması ile birlikte camın patladığını belirterek, “Kapıyı açmamla birlikte cam kırıkları üzerine geldi. Kıyamet kopuyor sandım. Bir oraya, bir buraya kaçtım. En son odaya kendimi zor attım. Canımı orda kurtardım. Ağacımız, seralarımız yerle bir oldu. Hiçbir şeyimiz kalmadı. Pencereyi açıp sandalye koyup çıktım dışarı, oğluna aramaya başladım. O da kendini evin içine atmış, kurtarmış kendini. Seraya girseymiş. O da ölürdü. Ne kadar ağaç varsa yıkılmış” ifadelerini kullandı.

Hortumun verdiği zarar gün ağarınca ortaya çıktı

"Uğultu duyduk evimiz sallanmaya başladı, çocuklarımla kanepenin arkasına saklandık"

Uğultuyla beraber çocuklarıyla kanepenin arkasına saklandıklarını kaydeden Saliye Öcal ise “Dün akşam 20.15 sıralarında yağmur ve ardından hortum geldi. Uğultu duyduk evimiz sallanmaya başladı. Çok korktuk kanepenin arkasına çocuklarımla birlikte yattım. Evimin üstünü bir anda aldı gitti hortum. Allahtan çocuklarıma ve canımıza bir şey olmadı. Arkada ki seramız zarar gördü. Ortalık sakinleşince görümceme sığındık. Sonra babamın yanına gittik. Ailemiz destek oldu” dedi.

Evinin tamamen kullanılmaz hale geldiğini belirten Öcal, “Evimiz, eşyalarımız hiçbir şeyimiz kalmadı. Çocuklarımın sağ kurtulduğuna şükrediyorum. Odalarım, mutfağım hiçbir eşyam kalmadı her şeyimiz gitti. Geceyi babada geçirdik. Kiralık ev arıyoruz. Üreticiyim, seramızdan da hortum geçti” şeklinde konuştu.

"Arabamın garajını hortum nereye götürdü bilmiyorum"

Bölgede serası bulunan kadın üretici Seçil Çetindarı gece yaşanan olayı göz yaşları içinde anlattı: “Ağustos ayından bu yana emek çekiyorum. İlk hasadımı daha dün yaptım, toplamaya başladım. Akşam böyle oldu. Seram, garajım, arabam zarar gördü. Hepsi gitti. Elimde hiçbir şey kalmadı. Hortum geçerken evdeydim. Bir uğultu koptu. Bir çıktım sera, arabam hepsi gitmiş. Bugün hasat edecektim. 3 dekar alanımın hepsi ziyan oldu.”

Hortumun verdiği zarar gün ağarınca ortaya çıktı

Garaj ortada yok

Arabasının garajını hortumun alıp başka yere attığını ifade eden Çetindarı, “Arabamın garajı bile gitti. Garajımın nereye gittiğini bilmiyorum. Hortum vurmuş garajımın demirleri bile yok nereye attığı belli değil. Motosikletim ve arabam büyük hasar gördü. Geceyi muhtarın evinde geçirdik. Eve giremiyoruz. Ne yapacağız bilmiyorum” dedi.

Sağlık ocağı zarar gördü

Bölgede bulunan sağlık ocağı da hortumdan nasibini aldı. Sera demirlerinin camlarını kırdığı Sağlık Ocağı kullanılamaz hale geldi. Bölgede kayınpederinin serası bulunan Fatih Mahalle Muhtarı İbrahim Baki Gülcü şunları söyledi: “Yaklaşık 6 dönüm alanda kayınpederimin serasını aldı götürdü. Sezon bitti. Bunlar sökülüp yeniden yapılacak. Bu sene zarar gören çiftçiler perişan oldu”.

Ramazan Bozca - Fırat Demir -Hilal Kara

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Petrol istasyonunda korku dolu anlar: Ayağı gaza basılı kalınca traktörle pompayı yıktı Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde akaryakıt istasyonu çalışanı, park etmek için direksiyonuna geçtiği traktör ile pompaya çarptı. Korku dolu anların yaşandığı kazada herhangi bir patlama yaşanmazken tedirgin eden anlar kameraya yansıdı. Kaza, Reyhanlı ilçesi Cüdeyde Mahallesi’ndeki bulunan akaryakıt istasyonunda yaşandı. İş yeri çalışanı, yakıt almak için akaryakıt istasyonuna gelen traktörü başka bir yere park etmek istedi. Akaryakıt istasyonu personelinin ayağa gaza basılı kalınca pompaya çarptı. Korku dolu anların yaşandığı kazada pompa yerinden söküldü. Kazayla birlikte yere dökülen yakıt ve yağların alev almaması büyük bir facianın yaşanmamasını sağladı. Korku dolu kazada traktörün yakıt pompasına çarpma anı istasyonun güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. "Allah’a şükürler olsun ki büyük bir faciadan kurtulduk" Yaşanan kazada büyük bir faciadan dönüldüğünü ifade eden akaryakıt istasyonu sahibi Mustafa Yörük, “3 gün önce ben marketteyken arkadaş traktöre mazot aldı. Traktör sahibi parayı ödemek için kartı çıkarttı. Kartında sorun çıktığı için arkadaşı gelip eve götürdü. Traktör burada beklerken arkada bir araç bekliyordu. Personel arkadaşımız traktöre çekerken dengesini kaybediyor. Dengesini kaybedince gaz pedalı takılı kalıyor ve gözüne perde indiğini söylüyor. Yağları devirip pompayı yıktı. Maalesef büyük bir zarar var. Tek temennimiz can kaybı veya olumsuz bir şeyin olmaması oldu. Panik yaptık. Çünkü yangın da çıkabilirdi. Allah’a şükürler olsun ki büyük bir faciadan kurtulduk. Maddi hasar var ve o da hallolur” ifadelerini kullandı.
Balıkesir Balıkesir Cemevi’nin temeli atıldı Balıkesir merkezine açılacak ilk cemevinin temeli Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından Gaziosmanpaşa Mahallesi’nde atıldı. Temel atma töreninde konuşan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, on binlerce Alevinin yaşadığı bir kentte geç kalınmış yatırım olduğunu belirtirken, “Alevilerin ibadethane olarak gördüğü cemevinin halen yasal güvence altına alınmış olmaması 21. yüzyılın ilk çeyreği biterken bir Türkiye ayıbıdır” dedi. Geciken bir hizmet Kuvayımilliye’nin başkenti Balıkesir merkezde inşa edilecek ilk cemevinin temelini atmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu söyleyen Akın, “İlk cemevinin temelini atmanın bizlere vesile olmasından çok mutluyum. Yıllardır milletvekilliği sürecimde her gittiğim yerde tüm canlarla bu konuyu konuşuyorduk. Konuşan değil yapan tarafta olmaktan onur duyuyorum. Alevilikte yol kardeşliği yani musahip kardeşliği; bir olmaktır, beraber olmaktır, eşit olmaktır. Balıkesir, bu topraklarda farklı inançlara hep kucak açmış ve yan yana yaşama kültürünü hep korumuş, kollamıştır. İşte böyle önemli bir kente ilk cemevimizi açıyoruz. Biliyorum on binlerce Alevinin yaşadığı böyle bir kentte cemevi açmak için gecikilmiş. Dün için yapılacak bir şey yok. Bugünü gören ve yarınlara bakan bizler, bugün bu geciken eksikliği ortadan kaldırıyoruz” diye konuştu. “Cemevleri ibadethanedir” Balıkesir’de ayrım yapmadan tüm inançların birlik içinde, yan yana, kardeşçe ve adil şartlarda yaşaması için çalıştıklarını ifade eden Akın, ilk çoban ateşinin yakıldığı Balıkesir’de hiçbir yurttaşın kendini “öteki” hissetmeyeceğini söyledi. Balıkesir’de inancı ve etnik kökeni ne olursa olsun herkese eşit hizmet etmek ve tüm inançları aynı nazarda görmek için çalışmalar yürüttüklerini söyleyen Akın, “Cumhuriyetin en önemli yanlarından birinin devletin bütün inançlara eşit mesafede durduğu; kimsenin inancına, ibadetine, ibadethanesine karışmadığı laiklik ilkesi olduğunu biliyorum. Cemevimiz de bunun bir parçasıdır. Nasıl ki Aleviler ülkemizin tartışmasız bir gerçeği ve asli unsuru ise, cemevleri de Alevilerin ibadethanesidir. Alevilerin ibadethane olarak gördüğü cemevinin halen yasal güvence altına alınmış olmaması 21. yüzyılın ilk çeyreği biterken bir Türkiye ayıbıdır. Biz Balıkesir’de bu ayıba ortak olmamak için bugün buradayız ve hep beraber cemevi temel atma töreni yapıyoruz. Balıkesir Cemevi kentimize ve burada ibadetlerini gerçekleştirecek vatandaşlarımıza hayırlı uğurlu olsun” ifadelerini kullandı. İlk ama son olmayacak CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı ise şunları söyledi: “Hep birlikte burada inancımızı, dostluğumuzu, kardeşliğimizi, birliğimizi ve lokmamızı pay edeceğimiz bu cemevinde hep birlikte olacağız” dedi. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, "Cemevimiz hizmete açıldığında burada çok daha güzel işler yapacağız. Bir şey değişirken çok şey de beraberinde değişiyor. Balıkesir’de çok değerli bir belediye başkanı iş başına geldi. Çok şeyin değiştiğini hep birlikte izlemeye başladık. Balıkesir’de bunun ilk olmasının yanında son olmayacağını da biliyorum" diye konuştu. Törene; Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın yanı sıra CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, CHP Balıkesir İl Başkanı Erden Köybaşı, Altıeylül Belediye Başkanı Hakan Şehirli, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, Balıkesir Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Kenan Bila, Balıkesir Hacı Bektaş Veli Derneği Başkanı Akay Şahin ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Balıkesir Bandırma’da geleceğin pasta ustaları yetişiyor Balıkesir’in Bandırma ilçesinde Bandırma Halk Eğitimi Merkezi, geleneksel Türk mutfağının vazgeçilmez tatlarını yaşatmak ve meslek sahibi bireyler yetiştirmek amacıyla düzenlediği kurslarla dikkat çekiyor. 124 saatlik pastacılık çırağı kursuna katılan 16 kursiyer, baklava yapımı gibi geleneksel lezzetleri öğrenerek önemli bir başarıya imza attı. Bandırma Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Ahmet Özdemir, kursiyerlerle bir araya gelerek başarılarından dolayı onları tebrik etti. Kursların devam edeceğini belirten Özdemir, merkezin farklı alanlarda kursiyerleri meslek sahibi yapmayı sürdürdüğünü ifade etti. Özdemir, “Yeni açılan aşçılık atölyemizde 124 saatlik pastacılık çırağı kursuna katılan 16 kursiyerimiz var. Kursiyerlerimiz, aldıkları belgelerle meslek sahibi olma yolunda ilerliyor. Bu belgeler sayesinde iş yerlerinde çalışabilecek, hatta kendi işletmelerini açabilecekler. Ayrıca, hobi olarak açılan kurslarımızın yanı sıra ekonomiye ve üretime dönük eğitimlerimizle de istihdama katkı sağlıyoruz” dedi. Gelenekten geleceğe Türk baklavası Kursun gastronomi bölümü öğretmeni Tuğba Baysal ise kursiyerlerin unlu mamullerden pasta süslemelerine kadar geniş bir yelpazede eğitim aldığını vurguladı. Baysal, “Baklava gibi geleneksel Türk mutfağının önemli lezzetlerini kursiyerlerimize öğretiyoruz. Bunun yanı sıra kurabiye, mayalı ürünler ve pasta çeşitleri gibi birçok ürünü de yapmayı öğreniyorlar. 31 Aralık’a kadar sürecek bu kurs sonunda 16 kursiyerimiz pastacı çırağı belgesi alacak. Bu belge, kursiyerlerimizin sektörde çalışabilmelerine ve ustalık belgesine kadar ilerleyebilmelerine imkan sağlayacak” diye konuştu. Bandırma Halk Eğitimi Merkezi’nde düzenlenen bu kurslar, hem aile bütçesine katkı sağlamak hem de istihdama yönelik önemli bir adım atmak isteyen bireyler için büyük bir fırsat sunuyor. Gelenekten geleceğe uzanan bu çalışmalar, Türk mutfağının lezzetlerini yaşatırken mesleki eğitime de destek oluyor.