SAĞLIK - 23 Kasım 2025 Pazar 11:13

Kepez Belediyesi’nden huzurevi sakinlerine ağız ve diş sağlığı taraması

A
A
A
Kepez Belediyesi’nden huzurevi sakinlerine ağız ve diş sağlığı taraması

Kepez Belediyesi Sağlık Merkezi, Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası kapsamında belediyenin Şefkat ve Huzurevi’nde ağız ve diş sağlığı taraması gerçekleştirdi.


Kepez Belediyesi Sağlık Merkezi, Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası kapsamında belediyenin Şefkat ve Huzurevi’nde ağız ve diş sağlığı taraması yaptı. Tarama öncesinde sağlık merkezinde görevli diş hekimleri ağız ve diş sağlığı konusunda huzurevi sakinlerini bilgilendirdi. Sunumda doğru diş fırçalama teknikleri, düzenli fırçalama alışkanlıkları ve diş ipi kullanımının önemi anlatıldı. Ayrıca düzenli diş hekimi kontrolünün gerekliliği, protez kullanan bireyler için bakım önerileri, yaşa bağlı ortaya çıkabilen ağız kuruluğu ve diş eti sorunları ile sağlıklı beslenmenin ağız sağlığına etkileri gibi önemli bilgiler paylaşıldı.



Huzurevi sakinleri bilgilendirildi


Yaş ilerledikçe ağız ve diş sağlığında görülebilecek sorunların erken teşhisle önlenebileceği vurgulandı. Diş protezlerinin temizliği, kullanım süresi ve bakım yöntemleri konusunda da bilgilendirme yapıldı. Bilgilendirmenin ardından huzurevi sakinlerinin ağız ve diş muayeneleri gerçekleştirildi. Muayene sonucunda dişlerinde sorun tespit edilen bireyler, gerekli tedavilerin yapılabilmesi için Kepez Belediyesi Sağlık Merkezi Diş Polikliniği’ne yönlendirildi.



"Her zaman yanlarındayız"


Huzurevinde gerçekleştirilen bu hizmetin sosyal belediyeciliğin önemli bir parçası olduğunu vurgulayan Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, "Belediyemiz, sağlık hizmetlerini vatandaşlarımızın ayağına kadar ulaştıran bir anlayışla çalışıyor. Huzurevimizde yaptığımız ağız ve diş sağlığı taraması hem erken teşhis hem de bilinçlendirme açısından çok kıymetli. Yaş almış bireylerimizin her zaman yanındayız ve onların ihtiyaç duyduğu her alanda destek vermeye devam edeceğiz" dedi.



Kepez Belediyesi’nden huzurevi sakinlerine ağız ve diş sağlığı taraması

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van’da tedavi edilen yırtıcı kuşlar doğal yaşam alanına salınıyor Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezine çeşitli yaralanmalarla getirilen yırtıcı kuşlar, tedavilerinin ardından yeniden doğal yaşam alanlarına bırakılıyor. Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, Doğa Koruma ve Milli Parklar 14. Bölge Müdürlüğünce Van, Hakkari, Bitlis ve Muş’tan merkeze ulaştırılan yaralı yaban hayvanlarının tedavi süreçlerinin sürdüğünü söyledi. Prof. Dr. Aslan, son bir ayda özellikle baykuş, puhu, kaya kartalı ve kızıl şahin gibi türlerden ona yakın yırtıcı kuşun merkeze getirildiğini belirtti. Van Gölü Havzası’nın çok çeşitli kuş türlerine ev sahipliği yaptığını hatırlatan Prof. Dr. Aslan, "Bu türlerin yılın 12 ayında bölgede barınması nedeniyle, merkezimize de çeşitli sebeplerle doğada tutunamayan birçok yaban hayvanı gelmektedir. Bu sebepler arasında kendi aralarında yaşanan kavgalar, zehirlenmeler, ateşli silahla yaralanmalar gibi farklı nedenler yer almaktadır. Merkezimizde bu hayvanların tedavileri yapılarak rehabilite edilmeleri sağlanmakta ve yeniden doğaya kazandırılmaktadır" dedi. "Son bir ayda 10’a yakın yırtıcı kuş merkezimize getirildi" Kimi hayvanların basit tedavilerle kısa sürede doğaya döndüğünü, bazılarının ise kırık gibi uzun süreli bakım gerektiren durumları olduğunu dile getiren Aslan, "Son bir ay içerisinde Doğa Koruma ve Milli Parklar 14. Bölge Müdürlüğü aracılığıyla Van, Hakkari, Bitlis ve Muş illerinden başta baykuş, puhu, kaya kartalı ve kızıl şahin gibi yırtıcı türler olmak üzere 10 yakın yaban hayvanı merkezimize getirildi. Bu hayvanların bir kısmı basit tedavilerle kısa sürede doğaya dönebilecek durumdayken, kanadı kırılmış ve uzun süre bakım gerektiren türler de bulunmaktadır. Son olarak dün 5 hayvanın halkalanması tamamlanarak Doğa Koruma ve Milli Parklar ekiplerine teslim edildi. Bu hayvanlardan üçü doğaya salınırken, ikisinin salımı için uygun zaman beklenmektedir. Ayrıca tedavisi devam eden kaya kartalının da en kısa sürede doğaya bırakılması planlanmaktadır. Böylece son bir ay içinde doğadan kopmuş yedi hayvanı yeniden doğal yaşamlarına kazandırmış olacağız" diye konuştu. Yırtıcı kuşların yanı sıra memeliler ve diğer yaban hayvanlarının da merkezde tedavi edilip rehabilite edildiğini ifade eden Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Merkezimizde hem yırtıcı kuş türleri hem memeliler hem de farklı sınıflardan yaban hayvanlarının tedavi ve rehabilitasyon süreçleri yürütülmekte, ardından kendi habitatlarıyla buluşturulmaktadır. Bunun yanında doğaya dönemeyecek durumda olan hayvanlar ise, kendileri için hazırladığımız güvenli alanlarda uzun süreli olarak misafir edilmekte ve refahları sağlanmaktadır."
Kars Kars kazı geleneksel yöntemlerle kurutuluyor: Kış sofralarının vazgeçilmezi hazırlanıyor Türkiye’nin önemli kaz yetiştiriciliği merkezlerinden Kars’ta, yörenin meşhur lezzeti olan kazların kesiminin ardından geleneksel "kurutma" süreci başladı. Kış aylarının çetin soğuklarından faydalanılarak hazırlanan kurutulmuş kazlar, ocak ayından itibaren sofralardaki yerini alacak. ’Kar yemeden kaz kesilmez’ sözüyle bilinen yörede, hava sıcaklıklarının düşmesi ve ilk karın yağmasıyla birlikte kaz kesimleri tamamlandı. Kesilen kazlar, büyük bir titizlikle temizlenip tuzlandıktan sonra, kurutulmak üzere evlerin çatı saçaklarının altına, balkonlara veya özel olarak kurulan askılara asılıyor. "Kazları kuruttuk, sofralara hazır hale getirdik" Kars’ın Akyaka ilçesine bağlı Karahan köyünde yetiştirdiği kazları kurutmak için astıklarını belirten kaz yetiştiricisi Haluk Koçak, "Kazları civcivken aldık, 6-7 ayda büyütüp besledik. Kazlar son aşamasına geldi. Kazlar soframızın vazgeçilmezidir. Kars’ın değeridir, lezzetidir. Kazlarımızı kuruttuk, tuzladık, sofralara hazır hale getirdik" dedi. "Geleneksel yöntemle lezzetine lezzet katılıyor" Kaz etinin lezzetini artıran ve uzun süre saklanmasını sağlayan bu geleneksel yöntem, Kars’ın iklim şartlarından gücünü alıyor. Kaz etleri, özellikle sabah ve akşam ayazını alması için yüksek yerlere asılıyor. Bu, etin hem rüzgar almasını hem de soğuğun iyice işlemesini sağlıyor. Üreticiler, kaz etinin lezzetini kaybetmemesi için kurutma sırasında kesinlikle güneş görmemesi gerektiğine dikkat çekiyor. Güneşin etin tadını bozduğu belirtiliyor. Kurutma işlemi, hava şartlarına bağlı olarak yaklaşık 15 ila 30 gün arasında sürüyor. Kuruyan kazlar daha sonra kış boyunca tüketilmek üzere serin yerlerde muhafaza ediliyor. "Bir kültür ve geçim kaynağı" Kars kazı, bölge insanı için sadece bir yiyecek değil, aynı zamanda önemli bir kültürel miras ve geçim kaynağı. Yetiştiriciler, doğal ortamda, arpa ve çayır otu ile beslenen kazların etinin lezzetinin eşsiz olduğuna dikkat çekiyor. Kurutulan kazlar, kilosu 2 bin liradan satılıyor, 3 kilo gelen bir kaz 6 bin liraya alıcı buluyor.
Bilecik Pazaryeri’nin kadın emeği İstanbul’da ulusal zirvede vitrine çıktı Bilecik’in Pazaryeri ilçesi, kadın emeğini ön plana çıkaran ürünleriyle İstanbul’da düzenlenen ‘Kadınla yükselen şehirler’ zirvesinde büyük ilgi gördü. İstanbul’da AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığınca düzenlenen ‘Kadınla yükselen şehirler’ temalı Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Zirvesi başladı. Türkiye’nin dört bir yanından yerel yönetimlerin katıldığı organizasyonda Bilecik’in Pazaryeri Belediyesi, hazırladığı stant ile yoğun ilgi gördü. Zirveye Pazaryeri Belediye Başkanı Zekiye Tekin de katılırken, belediye standında ilçeye özgü birçok değer ziyaretçilere tanıtıldı. Kınık çömleği, Pazaryeri bozası, Pazaryeri helvası, şerbetçiotu, Pazaryeri boncuk fasulyesi, şerbetçiotu kolonyası ile Pazaryeri’nin girişimci kadınları tarafından hazırlanan ev yapımı ürünler katılımcılardan tam not aldı. Standın dikkat çeken bir diğer ürünü ise Bilecik Belediyeler Birliği tarafından evsel organik atıkların modern geri dönüşüm yöntemleriyle işlenmesi sonucu elde edilen çevre dostu sıvı bitki gübresi oldu. Ürün, sürdürülebilirlik ve çevre duyarlılığı açısından ziyaretçilerin ilgisini çekti. "Her bir ürünümüz kültürümüzün ve geleneğimizin bir yansımasıdır" Pazaryeri Belediye Başkanı Zekiye Tekin, "Bugün burada yalnızca ürünlerimizi değil, Pazaryeri’nin üreten kadınlarının emeğini ve azmini sergiliyoruz. Her bir ürünümüz kültürümüzün ve geleneğimizin bir yansımasıdır. Bu süreçte desteklerini esirgemeyen AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanımız Tuğba Işık Ercan’a teşekkür ediyorum. Ayrıca 5 Aralık’ta standımızı ziyaret edecek olan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a kadınlara verdiği güçlü destek ve motivasyon için şükranlarımı sunuyorum. Üreterek, çalışarak ve cesaretle şehirlerimizi yükseltmeye devam edeceğiz" dedi.
Balıkesir Kekik ve zeytinyağı, doğanın iki şifa kaynağı taşbaskıda bir araya geldi Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde zeytin sezonu tüm hızıyla devam ederken, bölgenin şifa deposu kekikleri ile zeytinyağı taşbaskı sisteminde bir araya gelerek kekikli zeytinyağı ortaya çıktı. Mutlu Köy Muhtarı Erdinç Tügen, köyde üretilen kekikli zeytinyağının ortaya çıkış sürecini anlatarak ürünün gördüğü yoğun ilgiden memnun olduklarını söyledi. Tügen, kekikli zeytinyağı fikrinin sofralardaki doğal alışkanlıklardan doğduğunu ifade etti. Tügen, "Kekikli zeytinyağı nasıl fikri gelişti? Her birimizin sofrasında et ürünlerimiz doğal olarak haftanın gününe göre sofralarımızda oluyor. Etlerin olmazsa olmazı normalde kekiktir. Tabii kekik kullanılan daha başka ürünlerimiz sofra menülerimizde de var. Biz daha evvel zeytinyağımızı döker, daha sonra üstüne kekik serpiştirirdik. Biz öyle bir düşündük ki zeytinyağıyla kekik karışımı çok güzel olacaktır, daha hoş olacaktır ve zeytinyağını menülerimize, etimizin üzerine veya farklı menülerimizin üzerine gezdirdiğimizde kekik aromasıyla beraber gezdirdiğimizde kekik ekme ihtiyacı duymayacağız dedik" dedi. Tügen, fikri geliştirdikten sonra zeytinyağı üretim baskılarında da uygulamaya başladıklarını belirterek, "Bir fikirle yola çıktık ve bu fikri daha sonra baskılarımızda da uygulayarak şu anda sofralarımıza kekikli çok güzel zeytinyağları üretebilir duruma geldik" diye konuştu.