SAĞLIK - 11 Şubat 2024 Pazar 11:55

Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli: "Yanlış etiketlenen epilepsi hastaları riskten uzak duruyor"

A
A
A
Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli: "Yanlış etiketlenen epilepsi hastaları riskten uzak duruyor"

Epilepsi hastalarının toplum tarafından yapılan yanlış etiketlemelerden dolayı zorluklar yaşadığına dikkat çeken Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, “Bu insanlar tamamen bizim gibi insanlar, çalışmaları ve yaşamları normaldir. Bu bir bulaşıcı hastalık değildir. Bu etiketlerden dolayı da risklerden uzak duruyorlar. Epilepsi hastaları nöbet geçirmeleri durumunda toplumun kendisini nasıl karşılayacağını bilmiyor. Lütfen bunu yapmayalım” dedi.


Türkiye’de ve dünyada her yıl binlerce kişi epilepsi hastaları arasına ekleniyor. Her yıl Şubat ayının ikinci pazartesi günü dünyada Uluslararası Epilepsi Günü olarak kabul ediliyor. Memorial Antalya Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli, epilepsi hastalığı beynin anormal elektrikle deşarjların yayılmasına bağlı ortaya çıkan anormal davranışlar, duyumlarla seyreden kronik bir hastalık olduğunu kaydetti.



Toplumda görülme sıklığı yaklaşık yüzde 1


Epilepsinin toplumda görülme sıklığının yaklaşık yüzde 1 olduğunu ve kadın ile erkekte eşit olarak görüldüğünü dile getiren Gömceli, “Her zaman çocukların hastalığı, çocukluktan başlayan bir hastalık olarak bilinmekle beraber öyle bir hastalık değildir. Her yaşta olabilir, sebepleri değişiyor. Çok daha ileri yaşlarda da ortaya çıkabilir. Epilepsi tanısı için tekrarlayan ataklar olmasını bekliyoruz” dedi.



“Epilepsi şeker, tansiyon gibi kronik hastalıklardan biraz farklıdır”


Epilepsi rahatsızlığının toplumda çok az bilinen ve kaygılanılan bir hastalık olduğuna dikkat çeken Gömceli, “Epilepsi şeker, tansiyon gibi kronik hastalıklardan biraz farklıdır. Bizim hastalarımız çok ciddi etiketlere maruz kalıyorlar. Öyle olunca ne kadar çok bilgilendirme yapılırsa bu hasta grubumuzun o kadar rahat ve huzurlu olacağını düşünüyoruz. Bu nedenle bu bilgilendirme günleri çok önemli. Çok fazla doğru sanılan yanlışlar var. Biz istiyoruz ki yanlışlar düzeltsin. Hastalarımız da daha özgüvenli yaşamlarına devam edebilsinler. Bugünler bunun için çok kıymetli” ifadelerine yer verildi.



“Onlar gerçekten yaşamlarını sizin, benim gibi sürdürüyorlar”


Prof. Dr. Yasemin Biçer Gömceli epilepsi tanısı konulan hastaların yaşam şartlarının nasıl olması gerektiği sorusuna ise şu cevabı verdi:


“Şimdi epilepsili bir sepet gibi düşünüp her şeyin içine atarsanız iş biraz farklı hale geliyor. Epilepsiyi bir yelpaze gibi düşünmek gerekiyor. Bir tarafında çok seyrek nöbetlerle ilaçlarla kolayca kontrol altına alınan bir hasta grubumuz var. Yelpazenin öbür ucundaysa gerçekten günde yirmi, otuz kez nöbetler geçiren, ağır engelli hastalar var. Şimdi bu taraftan diğer tarafa doğru bir evrilme de yok. Hastalarımızın yarısından fazlası bu ilk grupta yer alıyor. Yani bir tane ilaç verdiğinizde rahatsızlığı kontrol altına alınıyor. Onlar gerçekten yaşamlarını sizin benim gibi sürdürüyorlar. Nelere dikkat ediyorlar? En dikkat etmemiz gereken şey belki de ilaç düzenidir. Çünkü ilaçları atlarsak nöbetlerde tekrarlama eğilimi olabilir. Ben hafif hasta grubunun yaşamlarını çok etkilendiğini düşünmüyorum.”



“Bu etiketlerden dolayı risklerden uzak duruyorlar”


Epilepsi hastalarının riskli işlerde çalışmasının tehlikeli olabileceğine dikkat çeken Gömceli, “Özellikle yüksek yerlerde çalışmayı gerektiren işlerden uzak durmak gerekir. İnşaat alanlarında, dağcılık ve yüzmek gibi sporlar riskli olabilir. Bunun dışında normal hayatını sürdüren birçok epilepsi hastamız var. Bir yıl önce 50 yaşında bir hastam ile karşılaştım. 18 yaşında nöbet geçiriyor. Aslında o günden beri ilaç kullanıyor bir daha da nöbeti olmamış. Hayatını sordum. Evlenmemiş, mesleğini bırakmış, epilepsi olduğu için bunları yapmış. Bütün engelleri kendisi koymuş, çok üzüldüm. Bizim istediğimiz hastalarımız ve toplum bunun farkında olsun. Bu insanlar tamamen bizim gibi insanlar, çalışmaları ve yaşamları normaldir. Bu bir bulaşıcı hastalık değildir, toplum tarafından yapılan yanlış etiketlemelerden dolayı zorluklar yaşıyorlar. Bu etiketlerden dolayı da risklerden uzak duruyorlar. O sırada nöbet geçirmesi durumunda toplumun kendisini nasıl karşılayacağını bilmiyorlar. Lütfen bunu yapmayalım” ifadelerine yer verdi.


Epilepsilerin bir kısmının genetik diğer kısmının ise sonradan gelişen nedenlerden kaynaklandığını belirten Gömceli, konuşmasını şöyle tamamladı:


“Tedavi yaklaşımlarımız sebebe göre değişiyor. Temel tedavimiz ilaç tedavisidir. Bazı epilepsi türlerinde ilaç da vermiyoruz, uyarandan uzak durmasını söylüyoruz. İlaçlara dirençli ise cerrahi yöntemleri konuşuyoruz. Bu noktada yıllar içerisinde görüntüleme yöntemlerinin gelişmesi tanı koymamızda yardımcı oldu.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Çocuğun kafasına taşla vuran çocuk yeniden tutuklandı Konya’da 8 Aralık tarihinde okul arkadaşının kafasına taşla vurduğu iddia edilen çocuk, tutuklanarak adli kontrol şartıyla serbest kalmasının ardından savcılık talimatıyla yeniden gözaltına alınarak tutuklandı. Olay, 8 Aralık 2025 günü saat 15.30 sıralarında Aşkan Mahallesi Yeni Meram Caddesi üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, okul arkadaşı olan Hasan Berat G. (13) ile T.F. (13) arasında yürürken tartışma çıktı. Mağdur Hasan Berat G.’nin ifadesine göre, arkadaşı T.F. önce ağaç dalı ile ayağına vurdu, ardından taş attı. Hasan Berat G.’nin "Neden böyle yapıyorsun?" diyerek tepki göstermesi üzerine T.F., yerden aldığı büyük bir parke taşını arkadaşının başına vurdu. Hastanede tedavi altına alınan çocuğun parçalanan kafatası ise titanyum parçalarla yeniden oluşturuldu. Olay sonrası ailesiyle birlikte şikayetçi olan Hasan Berat G.’nin beyanı üzerine soruşturma başlatıldı. Şüpheli çocuk yeniden tutuklandı Emniyet birimlerince yakalanan suça sürüklenen çocuk T.F., 9 Aralık’ta sevk edildiği adli makamlarca tutuklandı. Yaklaşık bir hafta cezaevinde kalan çocuk, 15 Aralık’ta haftada bir kez imza atma ve yurt dışı çıkış yasağı şeklinde uygulanan "adli kontrol" kararıyla tahliye edildi. Ancak soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcılığı’nın 19 Aralık tarihli yeni talimatı doğrultusunda T.F. tekrar gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen T.F., çıkarıldığı mahkemece yeniden tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Domenico Tedesco’dan, Eyüpspor maçında 2 değişiklik Fenerbahçe Teknik Direktörü Domenico Tedesco, son oynadıkları Konyaspor maçı 11’ine göre Eyüpspor müsabakasına 2 değişiklik ile çıktı. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Fenerbahçe, Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda Eyüpspor ile karşılaşıyor. Fenerbahçe Teknik Direktörü Domenico Tedesco, ligde son oynanan Konyaspor maçı 11’inden 2 değişiklikle sahaya çıktı. Son karşılaşmada sakatlık yaşayan Archie Brown’un yerine Levent Mercan, orta sahada da Edson Alvarez’in yerine İsmail Yükek görev aldı. Fenerbahçe’nin 11’i Fenerbahçe mücadeleye; Ederson, Mert Müldür, Milan Skriniar, Jayden Oosterwolde, Levent Mercan, İsmail Yüksek, Fred, Marco Asensio, Anderson Talisca, Kerem Aktürkoğlu ve Jhon Duran 11’i ile başladı. Sarı-lacivertlilerde İrfan Can Eğribayat, Tarık Çetin, Çağlar Söyüncü, Yiğit Efe Demir, Kamil Efe Üregen, Bartuğ Elmaz, Sebastian Szymanski, Oğuz Aydın ve Haydar Karataş ise yedek bekledi. Sarı-lacivertlilerde eksikler Sakatlıkları bulunan Archie Brown ile Nelson Semedo’nun tedavileri devam ediyor. Afrika Uluslar Kupası için ülkelerine giden Yousef En-Nesyri ve Dorgeles Nene’nin yanı sıra bahis soruşturması kapsamında tutuklanan Mert Hakan Yandaş da kadroda yer almadı. Hafif sakatlığı bulunan Edson Alvarez ise riske edilmedi. İrfan Can Kahveci, Cenk Tosun ve Rodrigo Becao’nun da kadro dışı durumları devam ediyor. Taraftarlardan destek Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda oynanan müsabakada Fenerbahçeli taraftarlar da tribündeki yerlerini aldı. Yaklaşık 15 bin sarı-lacivertli taraftar soğuk havaya rağmen karşılaşmayı tribünden takip etti. Mücadelenin ilk düdüğüyle birlikte yaptıkları tezahüratlarla takımlarına destek oldu.
Samsun Samsun’da kendi kendine yeten belediyecilik modeli Kendi kendine yeten belediye misyonunu benimseyerek çalışmalarını sürdüren Samsun’da Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, üretim tesislerini ziyaret etti. Başkan Doğan, "Üretim gücümüz sayesinde altyapıdan üstyapıya tüm çalışmalarımızı hızlı ve etkin bir şekilde yürütürken, elde ettiğimiz tasarrufu daha fazla hizmete dönüştürüyoruz. Kaynağını koruyan, hizmetini büyüten bir anlayışla çalışıyoruz. Üretim tesislerimiz, kendi kendine yeten belediyecilik vizyonumuzun sahadaki en güçlü yansımasıdır" dedi. Samsun Büyükşehir Belediyesi asfalt üretiminden hasır çelik üretimine, kilit parke üretiminden beton santrallerine birçok alanda üretim yaparak altyapı ve üstyapı yatırımlarına hız kazandırırken, şehrin ekonomisine de katkı sunuyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin taş ocakları, konkasör tesisleri, doğaltaş elemanları fabrikası, beton santralleri, PMT santrali, asfalt plentleri, kilit parke ve bordür fabrikası, hasır ve çelik fabrikası gibi üretim tesisleri bulunuyor. Bu tesislerde 2025 yılında 1 milyar 99 milyon 663 bin 340 TL’lik üretim yapılırken Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan üretim tesislerini ziyaret ederek görevlilerden bilgi aldı. Başkan Doğan; Doğaltaş Üretim Fabrikası, Adalar Şantiyesi, Toybelen Asfalt Plenti, İlkadım Beton Santrali, Canik Yılanlıdere Şantiyesi, Tekkeköy Kilit Parke Bordür ve Çelik Hasır Fabrikası’nı ziyaretinde çalışanlarla sohbet etti, yürütülen çalışmaları yakından takip etti. Ziyaretlerin ardından değerlendirme yapan Başkan Halit Doğan, "Büyükşehir Belediyemize bağlı birçok üretim tesisimiz ile şehrimize değer katmaya devam ediyoruz. Kendi kendine yeten belediye vizyonumuzla çalışmalarımıza yön veriyoruz. Kendi üretim gücümüz sayesinde maliyetleri düşürüyor, yatırımlarımızı hızlandırıyoruz. Üretim gücümüz sayesinde altyapıdan üstyapıya tüm çalışmalarımızı hızlı ve etkin sürdürürken elde ettiğimiz tasarrufu ise daha fazla hizmete dönüştürüyoruz. Kaynağını koruyan, hizmetini büyüten bir anlayışla çalışıyoruz. Üreten belediye güçlü şehir anlayışıyla çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.