KÜLTÜR SANAT - 24 Mayıs 2025 Cumartesi 10:27

Turizmci’nin bayram planı ’bekle gör’ taktiği

A
A
A
Turizmci’nin bayram planı ’bekle gör’ taktiği

Kurban Bayramı tatilinin 4,5 gün olacağı ve kamuda normal mesai düzenine 10 Haziran Salı günü dönüleceğinin açıklanmasının ardından turizmci Hamit Kuk, iç turizmde hareketliliğin düşeceği yönünde bazı endişelere neden olsa da, bu durumun sektörde ciddi bir kayba yol açmayacağını söyledi.


Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabı üzerinden Kurban Bayramı tatilinin 4,5 gün olacağı ve kamuda normal mesai düzenine 10 Haziran Salı günü dönüleceğini açıkladı. Altun’un açıklamasının ardından planlamalarını 9 gün üzerinden yapan turizm sektöründe bayram tatilinin bu yıl 4,5 gün ile sınırlandırılmasının iç turizmde hareketliliğin düşeceği yönünde bazı endişelere neden olduğunu belirten TÜRSAB Başkan Başdanışmanı turizmci Hamit Kuk, "Bu 4,5 günlük tatil süresinin bizim satışlarımıza ne kadar etkili olacağını önümüzdeki günlerde bakıp göreceğiz" dedi.



"İnsanlar bu sefer çok fazla tatil yapamayacak"


Turizm sektörünün beklentisinin Kurban Bayramı tatilinin 9 gün olarak açıklanması yönünde olduğunu ve 4,5 gün açıklamasının kendilerini üzdüğünü belirten Kuk, "Önümüzdeki Haziran’ın 6’sında Kurban Bayramı ver. Açıkçası biz turizm sektörü olarak bayramın 9 güne çıkarılmasını bekliyorduk ama, hükümetimiz bir açıklama yaparak sadece 4,5 -5 günlük bir tatil süresi olacağını söylediler. Tabi bu bizi üzdü, çünkü Kurban Bayramı’nda malum insanlarımız ibadetlerini yerine getirip kurbanlarını kesiyorlar. Daha sonra ailelerini ziyaret ediyorlar. Bu iki unsurdan sonra da kalan zaman oluyorsa tatile çıkıyorlar. Şu anda gözüken o ki bu dönemde bu sefer çok fazla tatil yapma fırsatı olmayacak" ifadelerini kullandı.



"Bekleyip göreceğiz"


Sektör temsilcilerinin bayram tatili için cazip fiyatlarla 4-5 günlük paketler hazırladığını söyleyen turizmci Hamit Kuk, "Esasında oldukça cazip fiyatlarımız da vardı. Özellikle Antalya’da ve Ege bölgesinde 5 yıldızlı otellerde günlük 10-15 bin TL arasında fiyatlarımız var. Bu 4 ve 3 yıldızlı otellerde daha aşağıya düşüyor. 5 İle 7 bin TL arasında değişen fiyatlarla 4-5 günlük değişen paketler halinde tüketiciye sunulmuştu. Şimdi bekleyip göreceğiz. Bu 4,5 günlük tatil süresinin bizim satışlarımıza ne kadar etkili olacağını önümüzdeki günlerde bakıp göreceğiz. Ama 9 günlük bir tatil süresi olsaydı vatandaşlarımızın bu paketlere ilgisinin artacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.



"Son dakika 9 güne çıkması satışlara yansımıyor"


Son dakika yapılacak bir açıklama ile bayram tatilinin 9 güne çıkartılmasının turizm sektörünün satışlarına yansımadığını belirten Kuk, "Bugün Cumhurbaşkanlığından bir açıklama yapıldı ve bayram tatilinin 9 güne çıkarılmayacağını normal olağan 5 Haziran Arife günü yarım gün tatil ve arkasından 4 günlük kurban bayramının olacağını söylediler. Bu saatten sonra bir değişiklik olacağına çok ihtimal vermiyorum. Ancak olsa bile bunun maksimum önümüzdeki hafta içesinde açıklanması gerekiyor. Çünkü son dakika tatil değişiklikleri ya da 9 güne çıkartılması bizim turizm sektörünün satışlarına maalesef yansımıyor. Bunu geçtiğimiz Ramazan ayında yaşadık. Son dakika 9 güne çıkarılmıştı tatil, ama bu 9 güne çıkmasının bir etkisini göremedik. Çünkü insanlar daha önceden tatil planlarını yapmışlardı" dedi.



"Nispeten durgun geçmesi bekleniyor"


Hamit Kuk ayrıca haziran ayının tatil için, hem iç pazar hem de yurt dışı pazarı için çok ideal bir ay olduğunun altını çizerek, "Fakat kurban Bayramı 15 Haziran’da ki Lise Geçiş Sınavı ve arkasından da 21-22 Haziran’da Üniversite sınavının hemen öncesine denk geliyor. Dolayısıyla da aileler sınav öncesi pek tatile çıkma eğiliminde değiller. Geçen seneye nispeten biraz daha durgun geçeceğini tahmin ediyoruz" ifadelerini kullandı



Turizmci’nin bayram planı ’bekle gör’ taktiği

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesinde karla mücadele için tedbirler alındı Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi yönetimi, kar ve buzlanmaya karşı kapsamlı bir hazırlık süreci yürüterek tedbirler aldı. Kentte yarın ve perşembe günü yaşanması öngörülen kar yağışına karşı ekiplerin hazır şekilde beklediği, bu gece de dâhil olmak üzere tuzlama ve buzlanmaya karşı önleyici çalışmaların planlı ve koordineli biçimde sürdürüldüğü bildirildi. Özellikle gece ve sabah saatlerinde oluşabilecek buzlanmalara karşı yol güvenliğinin sağlanması amacıyla sahada kesintisiz çalışmalar yapılacağı ifade edildi. Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Mustafa Fidan, OSB sınırları içerisinde bulunan yaklaşık 45 kilometrelik yol ağının tamamının açık ve güvenli tutulmasının öncelikleri olduğunu söyledi. Başkan Fidan, bu amaç doğrultusunda 15 araç ve 25 kişilik karla mücadele ekibiyle sahada teyakkuz hâlinde olduklarını, tüm hazırlıkların tamamlandığını vurguladı. Fidan, bu gece boyunca buzlanmaya karşı tuzlama ve önleyici çalışmaların aralıksız devam edeceğini, yarın ve perşembe günü beklenen kar yağışı süresince de ekiplerin sahada aktif görev yapmayı sürdüreceğini ifade etti. Karla mücadele sürecinde sanayicilerin, çalışanların ve OSB’yi kullanan tüm sürücülerin can ve mal güvenliğinin öncelikli olduğunu dile getiren Fidan, sürücülere de dikkatli ve tedbirli olmaları çağrısında bulundu.
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. İki lider görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’yle her alanda gelişmeye devam eden ilişkilerimizin temelinde köklü, tarihi, beşeri ve kültürel bağlarımız vardır. 2026’da Somali ile diplomatik ilişkilerimizin tesisin 60’ıncı senesini idrak edeceğiz. Bu sağlam temel üzerinde ilişkilerimizi ilerletmeye ve Somali’nin güvenlik ve istikrarına destek vermeye devam edeceğiz. 2011 yılında Başbakanlığım döneminden kuraklık felaketiyle mücadele eden Somali ziyaretimin özellikle ardından kapsamlı bir insani yardım kampanyası başlatmıştık. Tüm dünyanın Somali’den ümidi kestiği bir dönemde Türkiye tarafından uzatılan dostluk eli iki ülke arasındaki kardeşlik duygularının pekişmesine vesile oldu. Aradan geçen süre zarfında Somali, eşine az rastlanır bir ilerleme kaydetti" diye konuştu. "Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor" "Somali’nin yeniden ayağa kalkmasını istemeyenlerin çeşitli sabotajlarına rağmen Somali’de güvenlik açısından ciddi bir iyileşme sağlandı. Bizler bu süreçte Somali’nin terörle mücadelesine kapsamlı desteğimizi sürdürdük sürdürüyoruz" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Somali ulusal ordusuna verdiğimiz eğitimler ve ekipman desteğimizle teröre karşı Somali’nin yanında olduğumuzu gösterdik. Somali ordusunun terörle mücadelesinde son dönem de önemli başarılar elde ettiğini memnuniyetle müşhade ediyoruz. Güvenlik ortamındaki iyileşme Somali siyasetinde reform adımlarını beraberinde getirdi. 25 Aralık tarihinde başkent Mogadişu’nun da dahil olduğu Benadir idari bölgesinde uzun sürenin ardından yerel seçimler düzenlendi. Seçim sonuçlarının Somali halkı için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor. Oruç Reis Sismik Araştırma Gemimiz Somali deniz alanlarında 9 ay süren araştırma faaliyeti yürüttü. 4 bin 465 km karelik bir alanda yürütülen bu çalışmalar ile ülke tarihinde bir ilke imza atıldı. Gelinen noktada 2026 yılında sondaj faaliyetlerine başlamayı planlıyoruz. Bu faaliyetlerimiz Somali halkının refahına önemli katkılar yapacaktır" dedi. "Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz" Türkiye’nin 4’üncü büyük filoya sahip olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada şu müjdeyi de sizlerle ve Somalili kardeşlerimle paylaşmak isterim. Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz. İsimlerini Çağrı Bey ve Yıldırım olarak belirlediğimiz bu iki gemimizden ilki Somali açıklarında diğeri Karadeniz’de görev yapacak. Çağrı Bey ve Yıldırım’ın da eklenmesiyle bu alanda dünyanın 4’üncü büyük filosuna sahip olduk. Her iki güzel haberimizin de hayırlı uğurlu olmasın diliyorum. Diğer taraftan balıkçılık alanında Somali ile imzalanan anlaşma ile işbirliğimiz yeni bir boyut kazanmıştır. Bu anlaşma kapsamında Somali’nin teknik kapasitesinin geliştirilmesine destek olurken, kaçak avlanma ile mücadelesine de katkı sağlayacağız" diye konuştu. "Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz" "Somali Cumhuriyeti ile tarihi nitelikte bir işbirliğini uzay alanında hayata geçiyoruz" diyen Erdoğan, "İmzaladığımız anlaşmalar çerçevesinde Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz. 3 fazdan oluşan projenin ilk fazının projelendirilmesini tamamlayıp Türkiye Uzay Ajansı eliyle yapımına başladık. Projemizle uzay fırlatma ve uzay uydu teknolojileri alanında önemli bir alt yapı oluşturmayı hedefliyoruz. Tüm bu projeleri hayata geçirirken Türk Kızılay, TİKA ve AFAD başta olmak üzere ilgili kuruluşlarımızla Somali’ye destek olmayı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı. "Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz" Sözlerine devam eden Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez. Elinde 71 bin Filistinli kardeşimizin kanı olan Netanyahu hükümeti Gazze, Lübnan,Yemen, İran, Katar ve Suriye’ye yönelik saldırılarının ardından şimdi de şimdi de Afrika boynuzunu istikrara sürüklemektedir. Mısır ve Suudi Arabistan başta olmak üzere bölge ülkelerinin yanı sıra Avrupa Birliği İslam İşbirliği Teşkilatı, ve Arap ligi de İsrail’in kararını reddeden açıklamalar yaptı. Amerikan Başkanı Trump’ın konuya dair ilk beyanatı da gayet anlamlıydı. Kendisinin göreve geldiğinden itibaren ortaya koyduğu bizimde destekliğimiz küresel barış vizyonunu teyit eder nitelikteydi. Somali’nin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine vurgu yapan bütün bu açıklamaları oldukça kıymetli buluyoruz. Bizim buradaki tavrımız tamamen ilkeseldir. Çözüme hizmet etmeyen her adım sorunu daha da büyütür derinleştirir. Somali Federal Cumhuriyeti ve Somaliland bölgesinin geleceğine ilişkin kararlar tüm Somalilerin iradesini yansıtacak şekilde alınmalıdır. Biz bu süreçte Somali’nin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini kararlılıkla desteklemeye ve Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz. Somalili kardeşlerimizin de birlik, beraberlik ruhu içinde hareket edeceklerine yürekten inanıyoruz" dedi.