EKONOMİ - 17 Ekim 2025 Cuma 13:11

TÜRSAB Başkan Adayı Nezih Hacıalioğlu’ndan açıklama

A
A
A
TÜRSAB Başkan Adayı Nezih Hacıalioğlu’ndan açıklama

TÜRSAB Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu, yaklaşan 26. TÜRSAB Genel Kurulu öncesi, seçim sürecinin kasıtlı olarak manipüle edildiğini ve TÜRSAB üyelerinin haklarının sistematik olarak ihlal edildiğini ileri sürerek, TÜRSAB Yönetim Kurulu’na resmi başvuruda bulundu.


TÜRSAB Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu seçim sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu. Hacıalioğlu, 26. Genel Kurul öncesinde alınması gereken acil ve kritik önlemleri içeren bir başvuruda bulundu. İstanbul dışından katılacak delegelerin ulaşım ve konaklama giderlerinin Genel kurulda alınan karara uygun olarak gerçekçi ve adil şekilde karşılanması, yine Genel Kurul’un demokratik, şeffaf ve adil bir şekilde yapılmasının güvence altına alınmasını içeren başvurusunu yineledi. Hacıalioğlu, "Delegelerin ulaşım ve konaklama giderlerinin karşılanmaması veya sembolik ödemelerle geçiştirilmesi, açıkça hukuksuz bir yaklaşım olacak ve bu Genel Kurul’un iptalini gerektirebilir" dedi.


TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın son açıklamalarına tepki gösteren Hacıalioğlu, "TÜRSAB, bir meslek birliği değil, kanunla kurulmuş kamu hizmeti sağlayan bir kurumdur. Başkan Bağlıkaya’nın bu açıklamaları, demokrasiye ve hukuka karşı açıkça bir meydan okumadır" şeklinde konuştu.


Hacıalioğlu, seçim sürecine ilişkin konuşmasını şöyle sürdürdü: "Başvuruda yer alan bilgilere göre, mevcut yönetime yakın TÜRSAB ve TURSAV yöneticileri, seçim günü için binin üzerinde oda rezerve ederek, genel kurul iradesini etkilemeyi hedefleniyor. Bu gizli rezervasyonlar, sadece mevcut yönetime yakın delegelere sağlanan konaklama avantajları, seçim sürecini manipüle etme amacını taşıdığı açıktır. Bu girişimlere izin vermeyeceğiz" diye konuştu.



"Keyfiyet değil, hukuk kazanacak"


Hacıalioğlu, 1618 sayılı Kanun’un 34. maddesini hatırlatıp TÜRSAB Yönetim Kurulu’nun Genel Kurul kararlarına sadık kalması gerektiğini vurgulayarak, "TÜRSAB’ın yönetimi hukuka dayalı olmak zorundadır. Mevcut yönetimin, hukukun üstünde hareket etmesi, ağır hukuki sonuçlara yol açacaktır" ifadelerini kullandı.


Ayrıca, delegelerin ulaşım ve konaklama giderlerinin en az 25 bin TL olarak belirlenmesi gerektiğini savunan Hacıalioğlu, bu rakamın, Başkan Bağlıkaya’nın daha önce ifade ettiği "400-500 Euro" beyanlarıyla tutarlı olduğunu belirtti. Başvurusunun sonunda Hacıalioğlu, bu yazıyı bir rekabet yaklaşımı değil, bir hukuk ve demokrasi mücadelesi olarak sunduğunu belirterek, şu çağrıyı yaptı:


"Bu yazıyı sadece bir rekabet hamlesi olarak değil, tüm üyelerin eşit hakları ve demokratik iradeleri için yazıyoruz. TÜRSAB, keyfi yönetim anlayışıyla değil, hukukla yönetilmelidir. Başkan Bağlıkaya’yı, herhangi bir hukuki krize yol açmadan, demokratik ve yasal ilkelere uygun bir Genel Kurul yapmaya davet ediyorum."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Konya Büyükşehir’in "Güvenli Okul Yolları Projesi" sonrası okula bisikletle giden öğrenci sayısı artıyor Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen "Güvenli Okul Yolları Projesi" kapsamında okula bisikletle giden öğrenci sayısı her geçen gün artıyor. Proje kapsamında aldıkları eğitimlerden sonra her gün okullarına bisikletle giden Ahmet Tevfik İleri İmam Hatip Ortaokulu’ndan yaklaşık 100 öğrenci; sağlıklı bir yaşam için erken yaşta bisiklet kullanımının önemine dikkat çekiyor. Konya Büyükşehir Belediyesi’nin "Güvenli Okul Yolları Projesi" ile Konya’da okula bisikletle giden öğrenci sayısında artış yaşanıyor. Bisiklet kullanımını artırmak, bu konuda farkındalık oluşturmak ve sağlıklı yaşama dikkat çekmek amacıyla Konya Büyükşehir Belediyesi’nin 3 yıldır sürdürdüğü "Güvenli Okul Yolları" projesi ile şehirde bisiklet kullanımı her geçen gün giderek yaygınlaşıyor. 680 kilometre ile Türkiye’nin en uzun bisiklet yoluna sahip şehri Konya’da öğrenciler okula bisikletle gitmenin keyfini yaşıyor. Daha önce Güvenli Okul Yolları Projesi kapsamında eğitimlerin verildiği ve uygulamanın yapıldığı Ahmet Tevfik İleri İmam Hatip Ortaokulu’ndan yaklaşık 100 öğrenci sabahın erken saatlerinde bir araya gelerek okullarına çevreci ulaşım aracı bisikletle gidiyor. Konya Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından verilen teorik ve uygulamalı eğitimlerden sonra belirlenen güzergah doğrultusunda gruplar halinde okullarına bisikletle ulaşan öğrenciler, hem spor yapmanın hem kolayı ulaşımın mutluluğunu yaşıyor. "Bisiklete bu kadar önem verilen bir şehirde bisiklet kullanmak gerçekten çok eğlenceli" Bisikletle okula giden öğrencilerden Emine Nisa Çetintaş, "Arkadaşlarımla birlikte katıldığım etkinlik çok güzel geçti. Bisiklet sürmek çok güzel. Bisiklet sürmeyi çok seviyorum. Eğitimler sayesinde bisiklet sürerken dikkat edilmesi gerekenleri öğrendim. Bisikleti yolun ortasında değil, bisiklet yollarında süreceğiz. Bisiklet sürerken hareket yapmayacağız. Trafik kurallarına uyacağız" ifadelerini kullandı. Öğrencilerden Hasan Hüseyin Cömert ise, "Bisiklet sürerken hem eğlendik hem de öğrendik. Kask takarak yelek giyerek sürmeyi öğrendik. Belediyemizin bu konuda duyarlı olması çok önemli. Konya Büyükşehir Belediyemiz bisikletle ilgili projelere önem veriyor. Arabaların bıraktığı zararlı gazlar nedeniyle bisiklet kullanmak dünyamız için çok daha sağlıklı. Bisiklete bu kadar önem verilen bir şehirde bisiklet kullanmak gerçekten çok eğlenceli. Ayrıca Konya’da bisiklet sürmek çok kolay oluyor" dedi.
Bursa Geçici felç hafife alınmamalı Bazı hastalarda felç belirtileri, 24 saatten kısa sürede tamamen düzelebildiğini belirten uzmanlar, bu durum, halk arasında ‘geçici felç’ olarak bilindiğini ancak bu geçici ataklar asla hafife alınmaması gerektiği konusunda da uyardı. Her felç yatalak bırakmadığını ancak her inme acil müdahale gerektirdiğini belirten Medicana Bursa Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Büşra Er uyarıyor, "İnme hâlâ dünyada en sık görülen ölüm ve sakatlık sebeplerinden biri olduğunu vurguladı. Toplumda ’felç’ denilince akla genellikle yatalak kalmanın geldiğini, ancak bu algının doğru değildir. Felç, beyni besleyen damarların tıkanması sonucu o bölgedeki beyin hücrelerinin işlevini yitirmesiyle ortaya çıkar. Tıkanan damarın beynin hangi bölgesini beslediğine göre belirtiler değişir. Kol veya bacakta güçsüzlük, konuşma bozukluğu, görme kaybı ya da yüzde asimetri en sık görülen belirtilerdir. Ancak her felç kalıcı değildir" dedi. Dr. Büşra Er, "Bazı hastalarda felç belirtileri 24 saatten kısa sürede tamamen düzelebilir. Bu durum, halk arasında ‘geçici felç’ olarak bilinir. Ancak bu geçici ataklar asla hafife alınmamalıdır. Çünkü bu kişilerde önlem alınmazsa ilerleyen dönemde kalıcı felç gelişme riski oldukça yüksektir. İnme önlenebilir bir hastalıktır. Risk faktörlerine karşı hayat tarzı değişikliğinin önemi vardır. Yüksek tansiyon, diyabet, sigara kullanımı, aşırı alkol tüketimi, obezite, yüksek kolesterol, hareketsiz yaşam ve yetersiz uyku inme riskini artıran en önemli faktörlerdir. Düzenli egzersiz yapmak, Akdeniz tipi beslenmek, yeterli uyku ve stres yönetimi beyin damar sağlığını korur diye konuştu. Dr. Er, beyin kanaması ile beyin felcinin sıklıkla karıştırıldığını da sözlerin ekleyerek şöyle konuştu; "Beyin kanaması, genellikle yüksek tansiyona bağlı damar yırtılması sonucu gelişirken, inme damar tıkanıklığı nedeniyle beyin dokusunun beslenememesi sonucu oluşur. Ancak bazı durumlarda inme sonrası da kanama meydana gelebilir. Özellikle ilk 4,5 saat içinde hastaneye başvuran hastalarda damar açıcı tedaviyle ciddi iyileşmeler sağlanabilir. Erken teşhisin inme tedavisinde en kritik aşamadır. Yüzde kayma, konuşma bozukluğu, kol veya bacakta ani güçsüzlük gibi belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden 112’yi aramak gerekir. İnme, zamanla yarışılan bir hastalıktır; her geçen dakika milyonlarca beyin hücresi kaybedilmektedir. Erken müdahale, hem yaşamı hem de yaşam kalitesini kurtarır."