YEREL HABERLER - 11 Mart 2014 Salı 16:11

Milli Savunma Bakanı Yılmaz Artvin’de

A
A
A
Milli Savunma Bakanı Yılmaz Artvin’de

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, bedelli askerlikle ilgili olarak “Bu bedelliyi her gün dile getirmek askere gitmek isteyen insanlarımızı caydırır, şuanda böyle bir çalışmamız yok” dedi.
Bir takım ziyaret ve incelemeler için geldiği Artvin’de ilk olarak DSİ Sosyal Tesisleri’nde sabah kahvaltısı yapan Bakan İsmet Yılmaz, ardından Deriner Barajı’nı gezdi. Deriner Barajı gezisinin ardından Artvin Garnizon Komutanlığı’na geçen Yılmaz, buradaki temaslarının ardından AK Parti İl Başkanlığı’na gelerek partililer ile buluştu. Burada basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Bakan Yılmaz, bir gazetecinin, "Her ile bir acemi birliği kurulacağı söyleniyor. Bu doğru mu" şeklindeki sorusuna, "Biz iktidara geldiğimizde askerlik süresi 18 aydı. Biz önce bunu 15 aya, daha sonra 12 aya düşürdük. Her düşüş askerlik sayısının da düşmesi demek. Bu arada bakaya durumundaki arkadaşlarımızın bireysel başvuruları sebebiyle halen 370 bin civarında Mehmetçiğimiz var. Hem bir yandan askerlik sayısını azaltırken hem de her ilçeye veya ile bir askerlik yayma, asker sayısını artırmak demektir" yanıtını verdi.
Kendilerinin büyükşehirlerde askeri birliklerin olmasını uygun bulmadığını ifade eden Bakan Yılmaz, "Mümkünse bu askeri birliklerimizin, nüfusu az olan ve bölgesel kalkınma ihtiyacı olan illerimize taşınması lazım. Bu illerimizden biri Sinop. Eğer siz buraya askeri birliğinizi göndermezseniz başka türlü ticaret olmaz. Bir diğeri de Artvin ve Yozgat. Artvin, Sinop, Yozgat gibi illerimize acemi birlikleri ve usta birlikleri kurulabilir" diye konuştu.
Artvin'in de bu açıdan en ideal yerlerden biri olduğunu ifade eden Bakan Yılmaz; "Genelkurmay Başkanlığımızın bir çalışması var, master planı yapıyor. O master planı yapıldıktan sonra inşallah bize sunulacak. Muhtemelen askeri şuraya da getirilir. Bu master planının tamamlanmasının ardından Artvin, Yozgat ve Sinop gibi bölgesel kalkınmışlık durumunda diğer yerlerden ayrı bir pozitif ayrımcılığa tabi tutulması gereken illerin de yer alacağını ümit ediyorum. Münasip görülen nasipse olur. Düşüncemiz bu, niyetimiz bu, inşallah nasipse olur" şeklinde konuştu.
Bedelli askerlikle ilgili hükümetin bir çalışması olup olmadığı sorusuna Bakan Yılmaz; "Böyle bir çalışmamız yok ancak halkta da böyle bir talep var. Halkta talep olduğu için bazı siyasetçilerimiz dile getiriyor. Onların dile getirmesinin yanlış olduğunu söylemiyorum. Onlar da halktaki talebi iletebilir ancak biz askerliği 15 aydan 12 aya indirdik. Dolayısıyla süreyi kısalttık. Ülkemizin güvenliğinin gerektireceği asker sayısı ile mevcut imkanlarımızı en iyi şekilde değerlendirip bir süre ile bunu optimum hale getirmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Bakan Yılmaz, daha önce bazı kişilerin bedelli askerlikten yararlandığını hatırlatarak "Geçmiş dönemde, 450 bin civarında, 30 yaşın üstünde olup da bu haktan faydalanma hakkına sahip insanlarımız vardı. Bir yasa çıkardık 2011'in sonunda ve 2012'de uygulama oldu. Başvuru süresini de 2012'de uzatmıştık. Dolayısıyla 2012 yılında bu yasa çıktı. Her yıl çıkarsa o zaman askere gidecek kimseyi bulamayız" dedi.
Bakan Yılmaz, bazı kişilerin bedelli askerliğin çıkacağı yönünde beyanları olduğuna değinerek "Birçokları bedelli çıkacak diyor. Silahlı kuvvetlerimizin doktor ihtiyacı var. Doktorlarımızdan 130'u askere gitmek için başvurdu. Fakat gidip de birliğine teslim olan sayısı 30. Biz düşünüyoruz ki bu 100 arkadaşımız herhalde bedelli çıkacak diye vazgeçti. Dolayısıyla bu bedelliyi her gün dile getirmek askere gitmek isteyen insanlarımızı caydırır. Şu anda böyle bir çalışmamız yok" diyerek sözlerini sonlandırdı.
Bakan İsmet Yılmaz basın açıklamasının ardından Artvin’deki programını tamamladıktan sonra Şavşat’a hareket etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Bereketli topraklarda soğan hasadı başladı Tarım kenti Şanlıurfa’da soğan hasadı başladı. Tarlada birinci ürün olarak ekilen soğanda yüksek verim üreticisinin yüzünü güldürdü. Şanlıurfa’nın Ceylanpınar, Harran, Akçakale ve Suruç ilçelerinde Güneydoğu Anadolu Projesinin (GAP) hayata geçirilmesiyle birlikte tarımda ekilebilir ürün çeşitliliği her geçen gün artmaya devam ediyor. Daha önceleri çiftçilerin buğday, arpa, mercimek gibi tek ürün ile yıllı kapatması bölgede tarihe karıştı. GAP projesiyle sulanabilir arazileri sayılarının artması çiftçileri farklı ürünlere teşvik etti. Bölge çiftçisi yer fıstığı, kornişon, soğan, sarımsak ve patates gibi alternatif ürünler yetiştirmeye başladı. Ürün çeşitliliğinin arttığı bereketli topraklarda, sezonun gelmesiyle birinci ürün olarak ekilen soğanın hasadı başladı. Tarım işçileri tarafından yapılan soğan hasadı bu yıl yüksek verimi ile çiftçisinin yüzünü güldürdü. İşçileri tarlada ziyaret ederek, onlarla beraber hasat yapan Şanlıurfa Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aksoy, hasadın bereketli olduğunu, dekarda 6 ile 6,5 ton arasında verim aldıklarını söyledi. “Verimler çok iyi hastalık yok” Verimin iyi olduğunu belirten Aksoy, “Şanlıurfa ilimizin toplam 9 bin dekar soğan alanı mevcut. Biz şu anda Ceylanpınar ilçemizde sınırdayız. Bu bölgemizde de 2 bin 500 dekardan fazla bir alanda soğan üretimi yapılmaktadır. Soğanı biz birinci ürün olarak ekimini yapıyoruz. Soğandan sonra pamuk, karpuz veya herhangi bir sebzeye devam ediliyor. Dolayısıyla bizim şu anda soğanla ilgili dekara aldığımız verim 6 ile 6,5 ton arasında, verimlerimiz çok iyi, bölgemizde hastalık yok. Bu sene bereketli ve verimli yağışlar olduğu için çiftçimiz de bu ürettiği soğandan şimdiye kadar memnun. İnşallah tarladaki fiyatlarda uygun bir durumda olur ve hem tüketici hem de üretici mutlu bir şekilde bu sezonu bitirmiş olur” dedi. Tarım işçisi Ali Kıran, “Sabahları saat 06.00 ile 06.30 gibi tarlaya geliyoruz, söküm yapıyoruz. Ondan sonra tekrardan makasa geçiyoruz, makastan sonra çuvallamaya geçiyoruz. Ortalama öğle araları bir saat falan mola veriyoruz. Verim bu yıl baya yüksek. Verimin yüksek olması bizim açımızdan da iyi oluyor. Güzel yani yevmiyelerimiz çıkıyor. Hava sıcak ama biz alıştık” diye konuştu.
Ankara Boğazından bıçaklanan kadının saldırıya uğradığı anlar kamerada Ankara’nın Sincan ilçesinde bir kadının ölümüne sebep olan bıçaklı saldırı an be an güvenlik kamerasına yansıdı.Sincan’da dün akşam saatlerinde meydana gelen olayda S.K. (34) isimli şahıs, bilinmeyen bir nedenden dolayı kavga ettiği Edanur K.’yi (28) boğazından ve vücudunun çeşitli yerlerinden bıçakladı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Ağır yaralanan Edanur K., hastanedeki tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Saldırgan S.K. ise polis ekiplerince kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Dün yaşanan olay ise çevredeki güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde S.K.’nin Edanur K.’ye saldırdığı anlar an be an kaydedildi.“Sadece sevgiye ihtiyacı olan bir kızdı”Öte yandan, Edanur K.’nin arkadaşı olan Kader Düzgün, olayın ardından açıklamalarda bulundu. Düzgün, Edanur’un psikolojik sıkıntıları olabilir fakat hiçbir insan bu şekilde öldürülmeyi hak etmiyor. Cinayete kurban giden birçok kadınlarımız, çocuklarımız var. lütfen kadınlarımıza ve çocuklarımıza sahip çıkalım. Edanur daha 27 yalındaydı. Arkadaşları tarafından sevilen, sayılan bir kızdı. Ailesi paramparça durumda, eşi de aynı şekilde. Tabi ki hepimiz hata yapabiliyoruz. Hepimizin psikolojik olarak sorunlarımız var. Kendisi de aynı şekilde psikolojik destek de alıyordu. Sadece sevgiye ihtiyacı olan bir kızdı” açıklamasında bulundu.
Erzurum ETÜ deprem felaketinde hayatını kaybeden Rabia’yı unutmadı Asrın felaketi olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) öğrencisi Rabia Elmacı anısına futsal turnuvası düzenlendi. ETÜ Spor Bilimleri Fakültesi ile öğrenci topluluklarından Eğitim ve Kültür Kulübü iş birliğiyle yarı yıl tatili için memleketi Hatay’a giden ve 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketinde yaşamını yitiren ETÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 1. sınıf öğrencisi Rabia Elmacı’nın hatırasını yaşatmak amacıyla futsal turnuvası düzenlendi. Turnuvanın final programına ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Dekanlar, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci ile Rabia Elmacı’nın yakınları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda Rabia anısına hazırlanan video gösterimi ve Kur’an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi. Açılışta konuşan Rektör Çakmak, yaşanan felaketin derin yaralar açtığını belirterek: “Böylesi zamanlarda konuşmak gerçekten zor. Her nefis ölümü tadacak. Ancak Rabia kızımız diğer depremzede kardeşlerimiz gibi şehadet mertebesine erişti. Ne mutlu siz yakınlarına ki şehit olan bir evladınız var. Rabia’mızın kıymetli hatırası her zaman bizlerle beraber olacak. Bu vesileyle afetlerde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Programın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. Rektör Çakmak’ın ardından konuşan Eğitim ve Kültür Kulübü Danışmanı, Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Elemanı Arş. Gör. Furkan Öget, yaşanan felakette hayatını kaybedenlerin üzüntüsünün hala çok taze olduğunu ifade ederek: Bizler şunu biliyoruz ki ölüm bedenin sonlanmasıyla değil, sevginin ve hatıraların son bulmasıyla başalar. Biz kardeşimizi her daim aramızda ve yakınımızda hissedeceğiz” diye konuştu. Son olarak söz alan Rabia’nın Dayısı Osman Köylü ise ETÜ’de olmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirerek, Rabia’nın hatırasına sahip çıkan ve etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Konuşmaların ardından başlayan final müsabakasında Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü penaltı atışlarında İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’nü 6-5 mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı. Şampiyon takım kupasını Rektör Çakmak’ın elinden aldı.