YEREL HABERLER - 31 Ağustos 2016 Çarşamba 15:24

Aydınlı ihracatçılar Rus açığını Araplarla kapattı

A
A
A
Aydınlı ihracatçılar Rus açığını Araplarla kapattı

Aydın Sanayi Odası (AYSO) Başkanı Mehmet Yunus Şahin, Aydınlı ihracatçıların Rusya pazarında yaşanan sıkıntıyı Suudi Arabistan’daki pazar paylarını arttırarak telafi ettiklerini belirtti.
Temmuz ayı ihracat ve ithalat rakamlarını değerlendiren AYSO Başkanı Şahin, “Türkiye İstatistik Kurumu ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verilerine göre; Türkiye’nin ihracatı 2016 yılı Temmuz ayında, 2015 yılının aynı ayına göre yüzde 11,5 azalarak 9 milyar 855 milyon dolar, ithalat yüzde 19,7 azalarak 14 milyar 643 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türkiye’nin Temmuz ayında dış ticaret açığı yüzde 32,5 azalarak 4 milyar 788 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2015 Temmuz ayında yüzde 61,1 iken, 2016 Temmuz ayında yüzde 67,3’e yükseldi. İlimizde 2016 yılı Temmuz ayı ihracatı, 2015 yılının aynı ayına göre yaklaşık yüzde 10 azalarak 41 milyon 352 bin 831 dolar, ithalat yaklaşık yüzde 7 azalarak 22 milyon 562 bin 566 dolar olarak gerçekleşti. İlimizde son 12 aylık dönem de ise ihracatımız 624 milyon 611 bin 951 dolar olduğu, 2015 yılı 12 aylık dönemi incelediğimizde ise bu rakam 636 milyon 340 bin 463 dolar olmuştur. Bu rakamlara göre son 12 aylık ihracat yaklaşık yüzde 1,8 düşmüştür. İthalat rakamlarına bakıldığında ise son 12 aylık dönemde 272 milyon 662 bin 197 dolar olan rakamlar 2015 yılında ithalatımız 271 milyon 478 bin 989 dolar olarak gerçeklemişti. Buda ithalatımızın yaklaşık yüzde 0,5 arttığını göstermektedir. Ülkemizin son 12 aylık performansını 2015 yılı ile kıyasladığımızda ihracat yaklaşık yüzde 2 azalarak 140 milyar 771 milyon dolar, ithalat yaklaşık yüzde 5,2 azalarak 196 milyar 546 milyon dolar olmuştur” dedi.
Arap Pazarı İmdada Yetişti
2016 yılı Temmuz ayında Aydın’dan en fazla ihracat yapılan ülkelere değinen Şahin, “İlk sırada İtalya 4 milyon 230 bin 384 dolar, ikinci sırada Çek Cumhuriyeti 2 milyon 729 bin 579 dolar, üçüncü sırada Almanya 2 milyon 218 bin 873 dolar, dördüncü sırada İspanya 2 milyon 61 bin 839 dolar ve beşinci sırada Suudi Arabistan 1 milyon 874 bin 567 dolar ile yer almaktadır. İlimiz 2 farklı serbest bölge olmak üzere, 101 farklı ülkeye İhracat gerçekleştirmektedir. İlimizin bu ay ki Suudi Arabistan’a yaptığı ihracat, geçtiğimiz yılın aynı ayına ve geçtiğimiz aya göre iki kat daha fazla olmuştur. Rusya pazarında yaşanan sıkıntıları Aydınlı ihracatçılarımız Suudi Arabistan’daki Pazar paylarını arttırarak telafi etmişlerdir. Rusya ile iyileşen koşullar dahilinde Rusya pazarındaki yerimizi tekrar almamızla önümüzdeki aylarda ihracatımızda yükselmenin olacağı kaçınılmazdır” diye konuştu.
Makine Sektörü Liderliğini korudu
Sektörel olarak ihracat rakamlarını değerlendiren Şahin, şöyle konuştu: “İlk sırada Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve teçhizat 14 milyon 253 bin 475 dolar, ikinci sırada Taşocakçılığı ve diğer madencilik 7 milyon 892 bin 735 dolar, üçüncü sırada Gıda ürünleri ve içecek 3 milyon 326 bin 714 dolar, dördüncü sırada Motorlu kara taşıtı ve römorklar 3 milyon 251 bin 683 dolar ve beşinci sırada ise Giyim eşyası 3 milyon 175 bin 069 dolar ile yer almaktadır”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun Pembe kimlikle 38 yıl yaşayan Kumral Bodur’un hayatı film oluyor Giresun’da nüfus memurunun yaptığı hatadan dolayı pembe kimlik verilen ve 38 yıl boyunca erkek olduğunu ispatlamaya çalışan 52 yaşındaki Kumral Bodur’un hayatı beyaz perdeye ilham kaynağı oldu. Yazar Aziz Nesin’in filmlere de konu olan “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” romanının ardından, nüfus müdürünün hatası nedeniyle nüfusa kadın olarak kaydedilen Kumral Bodur’un 38 yıl boyunca erkek olduğunu ispatlamaya çalıştığı hayat hikayesi de filme konu oluyor. Filim yapımcılarının kendisini aradığını anlatan Kumral Bodur, “Trajikomik bir film hikayesi için hayatımın bir film senaryosuna ilham kaynağı olmuş. Bununla ilgili filmin yönetmenliğini yapacak olan Abbas Karatekin ve Yapımcısı Ulaş Karadeniz beni aradılar ve projelerinden bahsettiler. Ben de olumlu yaklaştım. Önümüzdeki günlerde Giresun’a gelip senaryo yazımı için detaylı görüşmeler yapacağız” dedi. 15 hakim, 19 savcı değişmiş, kimliği değişmemişti Giresun’un Bulancak ilçesinde yaşayan 52 yaşındaki Kumral Bodur nüfus memurunun yaptığı hatadan dolayı nüfusa kadın olarak yazılmış ve pembe kimlik verilmişti. Ancak yapılan hatanın düzeltilmesi ise tam 38 yıl sürmüş bu süre içerisinde evlenip çocuk sahibi olmasına rağmen ne resmi evlilik yapabilmiş ne de çocuklarını nüfusuna yazdırabilmişti. Çocuklarını kardeşlerinin nüfusuna yazdıran Kumral Bodur, sigortalı bir işe girip çalışamamış ve askerlik görevini de yapamamıştı. 15 hakim, 19 savcının değiştiği hukuk mücadelesi ise tam 38 yıl sürmüştü. Kumral, mahkeme sürecinde yaşadığı psikoloji sorunlar nedeniyle aldığı hapis cezasını da, kadın kimliğiyle, erkek cezaevine girdiğinde ise yanlışlığın fark edilmesi sonucu cezaevinden dışarı çıkartılmıştı.
Amasya Amasyalı öğrenciler okulda ata tohumu ekip fide yetiştirdi Amasya’nın Taşova ilçesinde Emine Bursalı İmam Hatip Ortaokulu öğrencileri ve öğretmenleri okulda ektikleri ata tohumlarından fide yetiştirdi. Çileklerin ve diğer sebzelerin hasadı yapılırken ata tohumu domates fideleri de okul bahçesinde oluşturulan seraya dikildi. "Ata tohumlarını burada yetiştiriyoruz" Fen ve teknoloji laboratuvarında yetiştirilen ata tohumları, ‘Eğitimde Rehberlik ve Destekleme Modeli (ERDEM) Destek 2022 Programı’ çerçevesinde sağlanan 25 bin liralık destekle okul bahçesinde oluşturulan 25 metrekarelik seraya taşınarak öğrencilerin elinde toprakla buluştu. Çok heyecanlandıklarını belirten 7. sınıf öğrencisi Abdullah Ensar Sarıbaş, “Getirdiğimiz ata tohumlarını burada yetiştiriyoruz. Burada çilek, marul, maydanoz gibi bir sürü çeşit bitki bulunuyor” dedi. Arkadaşı Tuğçe Naz Aşık da, “Köyümüz uzak olduğu için git, gel yapamıyoruz. Okulumuzda bunun gibi sera olduğu için tarımdan da yararlanabiliyoruz. Laboratuvarda üretiyoruz. Sonra gelip buraya dikiyoruz” diye konuştu. "Amacımız akademik başarının yanı sıra evlatlarımızı hayata da hazırlamak" Çalışmanın öğrencilerinin gelişimi için fırsat olduğuna işaret eden Fen Bilimleri Öğretmeni Bayram Atalay, “3 sene önce kurulan serada çilek, domates, salatalık, karnabahar, roka yetiştiriyoruz. Çocuklara eğitim, öğretim faaliyetinin haricinde yaparak ve yaşayarak öğrenmeyi de öğretiyoruz” şeklinde konuştu. Amaçlarının akademik başarının yanı sıra evlatlarını hayata da hazırlamak olduğunu vurgulayan Okul Müdürü Ali Buğalı ise, “Son yıllarda küresel ısınmayla beraber gıdaya erişim konusundaki sıkıntıları göz önüne aldığımızda toplumumuzun üreten, kendi kendine yeten bir toplum olması açısından tarım faaliyetlerine yönelip her türlü sebze ve meyveyi yetiştirmeye çalışıyoruz. Onlara da örnek olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Ankara TESK Genel Başkanı Palandöken: “İş sağlığı ve güvenliği en temel haklardan biridir” İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. İş sağlığı ve güvenliği en temel haklardan biridir” dedi. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü oluşturmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı. İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4-10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.