ÇEVRE - 16 Mart 2023 Perşembe 09:14

Kavaklar Deresi’nde taşkın riski azalacak

A
A
A
Kavaklar Deresi’nde taşkın riski azalacak

Aydın’ın Nazilli ilçesinde tarım arazilerinin sulanmasına katkı sağlayan İsabeyli Göleti’nde başlatılacak olan ıslah çalışmaları ile, Kavaklar Deresi’nde taşkın riski azalacak.

Aydın’ın Nazilli ilçesinde tarım arazilerinin sulanmasına katkı sağlayan İsabeyli Göleti’nde başlatılacak olan ıslah çalışmaları ile, Kavaklar Deresi’nde taşkın riski azalacak.



Devlet Su İşleri (DSİ) 21. Bölge Müdürlüğü tarafından Nazilli’nin İsabeyli Mahallesi’nde bulunan ve bin 950 dekar arazinin sulanmasını sağlayan İsabeyli Göleti’nde ıslah çalışmaları başlatılacak. 1,05 milyon metreküp su depolama hacmi olan göletin yukarı havzasında gerçekleştirilecek olan ıslah çalışmaları çerçevesinde hazırlanan protokol ise DSİ 21. Bölge Müdürü Emrah Köleoğlu tarafından imzalandı. Proje bedeli 1 milyon 107 bin 400 TL olan ve 150 iş gününde bitirilmesi planlanan çalışmalarda Kavaklar Deresi’ne 2 adet tersip bendi yapılacak. Çalışmaların tamamlanması ile birlikte bölgede yaşanabilecek taşkın riski de azaltılarak, tarım arazilerinin taşkından korunması hedefleniyor.



Konu ile ilgili DSİ 21. Bölge Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre “Aydın Nazilli İsabeyli Göleti Yukarı Havza Islahı işinin sözleşmesi Bölge Müdürümüz Emrah Köleoğlu tarafından imzalanmıştır. İmzalanan sözleşme çerçevesinde Kavaklar Deresi üzerine 2 adet tersip bendi yapılacaktır. Sözleşme bedeli 1 milyon 107 bin 400 TL olup, işin süresi 150 takvim iş günüdür” ifadeleri yer aldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Kadın Mühendis Okulu ile sanayiye kadın eli değiyor Kadın mühendislerin sanayi ve teknoloji alanlarında daha güçlü rol üstlenmesini hedefleyen Kadın Mühendis Okulu, Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) koordinasyonunda yürütülen örnek uygulamalarıyla istihdama doğrudan katkı sunuyor. Program kapsamında önümüzdeki dönemde yapılacak çalışmalar, Samsun Valisi Orhan Tavlı’nın başkanlığında düzenlenen toplantıda ele alındı. Toplantıya OKA Genel Sekreteri Mehlika Dicle, Merkez OSB Müdürü Hakan Tütüncüoğlu, Yeni OSB Müdürü Oğuz Keleş, Samsun Model Fabrika Müdürü Onur Berberoğlu, OKA Rekabetçi Ekonomi ve Dönüşüm Birimi Başkanı Fatih Ege ile Kadın Mühendis Okulu’nda eğitim alan kadın mühendisler katıldı. Görüşmelerde, kadın mühendislerin sanayideki etkinliğini artıracak yeni adımlar istişare edildi. Samsun Valiliği, Samsun Büyükşehir Belediyesi, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası(TSO) ve TOBB Kadın Girişimciler Kurulu arasında imzalanan "Kadın İstihdamı ve Kadın Girişimciliği İş Birliği Protokolü" çerçevesinde hayata geçirilen Kadın Mühendis Okulu, üniversite öğrencisi ve yeni mezun kadınlara uygulamalı sanayi deneyimi kazandırmayı amaçlıyor. Program, işletmelerde dijital dönüşüm ve yalın üretim süreçlerinde kadın istihdamının artırılmasına odaklanıyor. Nisan ayında düzenlenen açılış töreniyle başlayan eğitim sürecinde programa kabul edilen 15 kadın mühendis, dört hafta boyunca yalın üretim teknikleri ve dijital dönüşüm başlıklarında kapsamlı eğitim aldı. Teorik içeriğin yanı sıra saha uygulamaları, sanayi örnekleri ve vaka analizleriyle desteklenen eğitimlerde, katılımcıların pratik becerilerinin güçlendirilmesi hedeflendi. Kadın mühendislere ayrıca YODA Analizi eğitimi verilerek organizasyonel olgunluk düzeylerini değerlendirme, güçlü ve gelişime açık yönleri tespit etme ve sürekli iyileştirme süreçlerine katkı sağlama yetkinlikleri kazandırıldı. Bu kazanımlar, Orta Karadeniz Bölgesi’nde beş işletmede yürütülen Öğren-Dönüş Projeleri kapsamında sahaya taşındı. Samsun Büyükşehir Belediyesi, Merkez OSB, Bafra OSB, Kavak OSB ve Merzifon OSB’deki işletmelerde toplam 10 hafta süren uygulamalar gerçekleştirildi. Öğren-dönüş sürecinin ardından katılımcılar, OKA ve OSB müdürlükleri ile sanayi yapıları ziyaret edilerek kariyer yönetimi, ilin sanayi altyapısı ve yatırım ekosistemi hakkında bilgilendirildi. Program sonunda kursiyerlerden yedisi çeşitli OSB’lerde "Yalın Üretim ve İş Geliştirme Sorumlusu" olarak istihdam edilirken, bir mühendis Samsun Model Fabrika’da, bir mühendis uluslararası bir e-ticaret firmasında, üç mühendis ise bölgede imalat sanayine yönelik faaliyet gösteren özel sektör işletmelerinde göreve başladı. 22 Eylül 2025’te gerçekleştirilen mezuniyet töreniyle birlikte Kadın Mühendis Okulu’nun ikinci dönem lansmanı da yapıldı. İkinci dönem için alınan başvurular arasından farklı mühendislik disiplinlerinden 17 yeni kadın mühendis adayı programa dâhil edildi. Kadın Mühendis Okulu, TR83 Bölgesi’nde kadın mühendislerin sanayiye entegrasyonunu güçlendiren bir model olarak öne çıkarken, yalın ve dijital dönüşüm süreçlerinde bölgesel ölçekte etki oluşturmaya devam ediyor.
Bursa Vakıflar tarihi caminin restorasyonunu Bursa’dan aldı, başkan detayları paylaştı Vakıflar Genel Müdürlüğü, 6 Şubat depreminde yıkılan Hatay Ulucami’nin restorasyon işini Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden aldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, inşaatın yüzde 60 seviyesine geldiğini, çalışmaların Haziran ayında bitmesini planladıklarını ifade ederek, "Bu haksız karardan Cumhurbaşkanı ve Kültür Bakanının haberinin olmadığını düşünüyorum" dedi. Hatay Antakya Ulu Cami’nin restorasyon projesini yürütürken, CHP Genel Başkanı Özgür Güzel ile Hatay ziyaretinde açılışta cuma namazı kılma sözünü verdiklerini hatırlatan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, "Hızlı biçimde programlarımızı yaptık, restorasyona devam ettik. Belgeler elimizde. Ben hiç kimseden ne saklıyorum ne gizliyorum ne de farklı söylüyorum. 7 Ekim’de Antakya’da o sözü verdikten iki gün sonra 9 ekimde bilim kurulu projeyi onayladı. Birileri konuşuyor. Yalan söylemeyin bari, yazık ya. 9 Ekim’de proje onaylandı Bilim Kurulu tarafından, onca çabamıza rağmen Nisan’da Bilim Kuruluna veriliyor, Bilim Kurulu onaylamıyor. Bir ara onaylanıyor, tekrar bizden ilave evraklar istedi. Arkadaşlarımız yoğun biçimde çalıştı. Neticede biz bu göreve gelirken de o projeyi ele aldık. Bursa’nın Ulu Cami’nin aynı ismini taşıyan, isimdaşı, buraya sahip çıkmak. Hele hele Antakya’da 2023’te 6 Şubat‘ta o depremden sonra yerle bir olmuş o bölgeye katkı sağlamak amacındaydık. 22 gün o bölgede kaldım. O dönemde yönetici de değildim. Ne olduğunu biliyorum, o camiyi yapmak. Yıllarca Bursa’da beni çok iyi bilirler, Nilüfer’de neyi ne yaptığımızı, ibadet alanlarımıza nasıl sahip çıktığımızı. Göstermelik değil, bizim göstermelikle işimiz yok. Biz yaparız, yürekten yaparız, ama canı gönülden yaparız. Birileri gibi göstere göstere, biz yapıyoruz demeyiz. Yaparız insanlar kullanır. O hizmeti üretiriz orada, gerçekleştiririz" dedi. 9 Ekim’de projeye başladıklarını vurgulayan Başkan Bozbey, "Deprem olmuş 6 Şubat’ta, proje onaylanmış 2024 9 Kasım’da. Ya da sizin döneminiz diyelim ki 2024 Mart sonu bitti. O güne kadar niye projeleri onaylatmadınız, niye yaptırmadınız. Ya kaybetme tehlikesini demek ki görmüşler, bundan o anlaşılıyor. Biz yapmayalım, oylayalım, geçsin bakarız sonrasında. Topluma yalan söylemeyin, toplum doğruları biliyor. Yoğun biçimde çalıştık arkadaşlar şu anda yüzde 60‘lara getirdik. Üstelikte en kötüsü, en uzun çalışma süresini alan temel seviyesidir. Onları tamamladık biz, bitirdik. Ancak bundan birkaç gün önce elimize bir yazı geldi. Vakıflar Genel Müdürlüğü diyor ki 13’üncü maddeye göre iptal ettim, bundan sonra biz yapacağız diyor. Müteahhide 1 TL borcumuz yok. Üstelik de müteahhide dedim ki ‘yap, al parayı’. Öyle çalıştık. Bakın özellikle cami için, Antakya Ulu Cami için, müteahhit hangi hak işi getirdiyse parasının tamamını aldı, onu da sözünü verdik çünkü bir an önce tamamlayalım, bitirelim diye. Sözleşmesi 2026 Haziran’a sarkıyor öyle imzalamışsınız. Şimdi kalkıp, ‘efendim işte şu tamamlandı’, ‘bu tamamlandı’, ‘burası bitmedi’. Allah aşkına yalan söylemeyin bu topluma, toplum bu kadar cahil değil. Belgeler var, siz sözleşmeyi imzalamışsınız, ben imzalamadım. Diyorsunuz ki ‘2026’nın Haziran’ıda bitireceğim’, sözleşme imzalıyorsunuz, niye o zaman 2025’te şu tarihte bitireceğim diye imzalamadınız. Hakikaten ben öyle siyasi değilim, öyle yönetici değilim. Arkadaşlar yalanla işimiz yok. Yüzde 60’ını tamamladık arkadaşlar. 97 milyonluk ihale yapılmış, 54 milyonu bunun ihale, ödediğimiz 86 milyonun geri kalanının fiyat farkı, keşiflerini de hazırlayan yine vakıflar. Yani o keşif üzerinden ihaleye çıkılmış. Durumdan Sayın Cumhurbaşkanımız ve sayın Kültür Bakanının haberinin olmadığını düşünüyorum. Şu an orada kesintisiz 16 kişi çalışıyor aktif olarak. Bitirilmesi konusundaki hassasiyetlerini en üst seviyeye çekiyorlar. ‘Efendim şurası bitti’, ‘yanındaki şu bitti’ diyorlar, o bittiyse onun projesi demek ki daha önce alınmış, daha önce yapılmış. Yıkım Rölevesi Koruma Kurulu onayı tarihi 12.12.2023. Siz ne zaman yaptığınız bu sözleşmeyi dokuzunda yani eylülde yaptınız. 12.12’de sadece yıkımla ilgili kısmı onaylanmış. Kalıntı Rölevesi Koruma Kurulu tarihi 14.03.2024. Restitüsyon Projesi Koruma Kurulu onay tarihi 28.06.2024. Güçlendirme Projesi, ki bu buna göre yapılıyor binalar, onay tarihi 09.10.2024. Arkadaşlar yani ne zaman, Antakya’da biz Haziran 2026’da orada cuma namazını kılacağız, genel başkanımızla birlikte, genel başkanımıza da söyledi. Dediğimiz günden iki gün sonra onaylandı. Daha da ilginç bir şey söyleyeyim size Minare Projesinin Koruma Kurul onayı 22.10.2025. Arkadaşlar niyet televizyona çıkıp da yalan söylüyorsunuz. Belge burada, buna göre yapıyoruz zaten biz. Yazıktır, günahtır. Hele hele bu tür projeleri projesi yapmak mümkün değil, cezası bile var" ifadelerini kullandı.
Samsun İlkadım Hanımeli Konağı hizmete açıldı Samsun’un İlkadım Belediyesi tarafından kadınlara yönelik kurulan Hanımeli Konağı, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Kadın emeğini, üretkenliğini ve toplumsal hayattaki etkin rolünü desteklemek amacıyla hayata geçirilen Hanımeli Konağı, İlkadımlı kadınların sosyal, kültürel ve ekonomik yönden güçlenmesine katkı sunmayı hedefliyor. Kadın gücünün ve emeğinin simgesi olarak hayata geçirilen konak, Kadıköy Mahallesi Orhan Gencebay Caddesi üzerinde hizmet vermeye başladı. "Kadınlarımızın hem psikolojik hem kişisel gelişimine katkı sunacağız" Açılış öncesinde İhlas Haber Ajansı’na özel açıklamalarda bulunan İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, "Seçimden önce vaat ettiğimiz projelerimizden bir tanesi Hanımeli Konağı’ydı. Hamdolsun iki yılı doldurmadan bu projemizi hayata geçiriyoruz. Burada İlkadımlı hemşehrilerimize psikolojik destek vereceğiz. Psikologlarımızla yüz yüze destek hizmetleri sunacağız. Aynı zamanda aile terapi hizmetleri de verilecek. Eşler arasındaki uyuşmazlıklara yönelik psikolojik desteklerimiz olacak. Bir diyetisyenimiz var. İlkadımlı hanımlarımıza burada ücretsiz diyetisyen hizmeti sunacağız. Haftanın 5 günü üniversitemizden ve hastanelerimizden hekimlerimiz programlar dahilinde geliyor. Kadınlarımıza sağlık alanında bilgilendirici seminerler düzenliyoruz. Haftada 1 gün müftülükten bir kadın vaizimiz geliyor, dini sohbetler gerçekleştiriyor. İngilizce kursu ve farklı dil kursları da açacağız. Kadınlarımızın hem psikolojik desteklerine hem de kişisel gelişimlerine katkı sağlayacak çok güzel bir hizmet binası oldu. Tarihi bir binayı derleyip toparladık, ilçemize kazandırdık. İlkadımlı kadınlarımıza hayırlı uğurlu olsun" dedi. Programın açılışında Başkan Kurnaz’ın yanı sıra AK Parti Milletvekilleri Yusuf Ziya Yılmaz, Çiğdem Karaaslan ve Ersan Aksu da söz alarak konağın İlkadım ve Samsun’a hayırlı olmasını diledi. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan ise, "Daha önce sosyal hizmetler tarafından kullanılan bina, ilçemizin kadınları için İlkadım Belediyemiz tarafından Hanımeli Konağı olarak hizmete başladı. Bu binanın bir bahçesi var. Ben de bu bahçeye bir oyun grubu yakışır diye düşündüm. İnşallah bu binanın bahçesine oyun grubunu Samsun Büyükşehir Belediyesi olarak biz hediye edeceğiz. Kadınlar çocuklarıyla geldiklerinde çocuklar da burada güzel vakit geçirirler diye düşünüyorum" diye konuştu. Konuşmaların ardından protokol üyelerinin katılımıyla konağın açılışı, İl Müftüsü Seyfullah Çakır’ın duasıyla gerçekleştirildi.
İstanbul "Yenidoğan Çetesi" davasının görülmesine devam edildi İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olduğu öne sürülen Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. 4’üncü gününde devam eden duruşma yarına ertelendi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olduğu öne sürülen Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin geçtiğimiz günlerde iddianame hazırlanmıştı. Çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı ile birlikte hareket ettikleri belirlenen şahıslara yönelik hazırlanan ve ana dava dosyası ile birleştirilen iddianame ile sanık sayısı 61’e yükselmişti. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, 6’sı tutuklu bir kısım tutuksuz sanık ile tarafların avukatları hazır bulundu. Bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ise duruşmaya, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşma, sanıkların yoklamalarının alınmasıyla başladı. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Fırat Sarı’nın avukatı Aydın Mantar, "Sanıklardan biri, müdür olduğunu ve iddianamede adı geçen diğer hastane müdürlerinin adını bilmediğini ve bu dosyadan 4 kişinin sıyrıldığını iddia etti. Ömrümde ilk kez böyle bir şey gördüm. Savcıyı tehdit davasında yargılanan Aylin Arslantatar’ın tanık olarak bu dosyada dinlenmesi gerekiyor. Biz, acaba bu dosyayla onunla birleştirirler mi diye korkuyorduk. Şimdi en azından tanık olarak bildiklerini anlatması gerekiyor" ifadelerini kullandı. Tutuklu sanık Cansu Akyıldırım’ın avukatı Burak Mengü ise, "Müvekkilim aylardır tutuklu durumda. Savcı tutukluluk halinin devamını istedi ama benim müvekkilim hangi gerekçe ve hangi eylemden dolayı tutuklu? Burada bir örgütün olmadığı açıkça bellidir. Dosyadaki para transferleri kişiler arasında 200-300 liralık basit para alışverişleridir ortada dolandırıcılık yönünden de bir suçlama olmamalıdır. Mahkemeden, burada tutukluluk devam edecekse, hangi eylemden ya da hangi karardan dolayı devam edeceğini açıklamasını talep ediyorum. Biz de ona göre savunma yaparız. Benim müvekkilim aylardır, suçsuz yere yatıyor" şeklinde konuştu. Mahkeme heyeti, diğer sanıkların avukatlarının savunma yapabilmesi için duruşmayı yarın saat 10.00’a erteledi.