GENEL - 13 Nisan 2020 Pazartesi 11:53

Bu haber, su üstünde yaşayanlar için

A
A
A
Bu haber, su üstünde yaşayanlar için

Bütün dünyayı etkisi altına alan Korona virüsü (Covid 19) yaşam alanlarındaki hijyenin önemini bir kez daha gündeme getirdi.

Bütün dünyayı etkisi altına alan Korona virüsü (Covid 19) yaşam alanlarındaki hijyenin önemini bir kez daha gündeme getirdi. Hijyenin su üstünde yaşayanlar için daha çok önem arz ettiğini belirten Su Üstünde Bloğu’nun yetkilisi Eren Budaklı, bu süreçte kişisel hijyen kadar yaşam mahallerinin doğru şekilde temizlenmesinin hayati önem taşıdığını söyledi.


Özellikle 3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizde karada olan hayat kadar su üstünde de ciddi yoğunluğa sahip bir yaşam odluğunu belirten Eren Budaklı, “Virüs, metal ve plastik ortamlarda daha hızlı yayıldığı için özellikle su üstünde yaşayanların tekne temizliğine bu dönemde daha çok özen göstermelidir. Marina ve deniz kıyılarında alarga olan teknelerin iç kısımlarının temizliği de çok önemlidir. Virüse karşı nasıl ev ve is yerlerinde önlemler alındıysa, teknelerde alınacak tedbirler ile bu süreci tekne sakinleri hastalığa yakalanmadan atlatabilirler” dedi.


“Tekne ve yatların iç kısım temizliğinde dikkat edilecek hususlar”


Tekne ve yatlar aynı zamanda elektrik ciddi bir elektronik donanımına sahip oldukları için temizlik esnasında da bazı önlemlerin alınması gerektiğini kaydeden Eren Budaklı; “İç kısımların temizliğine başlanmadan önce mutlaka tüm sistemsel araçlar ve elektronikler kontrol edilmeli ve güç kesilmelidir. Bu tarz sistemler uygun temizleyiciler ve bez yardımı ile silinmelidir. Elektrik ve elektronik sistem zarar görmemesi için nem giderici ürünler kullanılmalıdır. Teknenin kapalı alanları havalandırılmalıdır. Tüm kumaş, ahşap ve vinil parçalar uygun temizleyiciler ile temizlenmelidir. Mutfak bölümünde likit gazın kontrol edilmesi ve manuel ve elektrikli vanaların kontrol edilmesi gerekir. Fırının ve kuzinenin kontrol edilmesi ve gerekli temizleyiciler ile temizlenmesi gerekir. Kilerin ve mutfağın mutlaka havalandırılması gerekir. Tuvaletlerin kontrol edilmesi ve kimyasallar yardımı ile temizlenmesi gerekir” diyerek su üstünde yaşayanları uyardı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya 2030 yılında nesli tükenme tehlikesi olan eşeklere sembolik nikah töreni yapıldı Antalya’nın Kumluca İlçesine bağlı Ortaköy Mahallesinde 2030 yılında nesli tükenme tehlikesi olan eşeklere dikkat çekmek için eşeklere sembolik nikah kıyıldı. Nikah sonrası eşeklere altın, nal, boncuk gibi takılar takıldı. Her Mayıs ayında insanlarla, hayvanlarla, suyla, toprakla, meyve sebzelerle havayla helalleşerek düet yapan Türk Halk Müziği Sanatçısı Aydın Aydın’ında katıldığı sembolik nikâh töreni Ortaköy Köy Yaşam Merkezinde gerçekleşti. Sembolik nikâh töreni öncesi eşekler süsülendi. Nikâh masasına getirildi. Sembolik nikâh memuru, nikâh şahitleri ve köy halkı huzurunda nikâh kıyıldı. Ardından eşeklere altın, nal, boncuk gibi takılar takıldı. Köy Muhtarı Halime Kaya beşi bir yerde altını taktı. Köy halkı ise marul, salatalık, havuç ve ot gibi yiyecekler ikram etti. Ardından yeni evlenen eşek çiftçiler traktöre bindirilerek balayına gönderildi. Gelin almasında tarktörün önüne geçerek yolu kesen vatandaşa zarf içinde para verildi. Ortaköy Mahalle Muhtarı Halime Kaya; “ Bugün sembolik olarak bu hayvanlarımızın nikâh törenini yapıyoruz. Bu hayvanlarımızın nesli tükenmesin. 2030 yılında tekrar eşeklerimizi hayatımızda görmek istiyorsak yaşatalım. Onları sevelim” dedi. Türk Halk Müziği Sanatçısı Aydın Aydın; “Helalleşme gününün patentini aldım. Her Mayıs ayında insanlarla, hayvanlarla, suyla, toprakla, meyve sebzelerle havayla helalleşiyorum. Bu sene de 2030 yılında nesli tükenmekte olan eşeklerle düet yaptım. Helalleştim. Onlara çok güzel bir nikah töreni düzenledim. Çünkü insanoğlu, sürekli bu hayvanı küfürde kullandı. Aşağıladı. Hor gördü. Ama insanoğlu bir şeyin farkında değil. İlk karayollarını belirleyen kim. Eşek. Gözleri çok güzeldir. Sesi muhteşemdir” dedi. Süleyman Uslu ise; “Günümüzde eşek sayısı azaldı. Eşeğin nesli tükenmemesi lazım. Yeni çocuklarımızın eşeğe değişik bir gözle bakıyor. Eşeği hiç görmeyen çocuklarımız var” dedi. Ortaköy Sakini Emin Kahraman ise; “Çocukluğumuzda eşeklerle yük çekerdik. Eşeklere vefa borcumuz var. Eşeklerin neslinin kesilmemesi için nikah kıydık. Düğün yaptık. Eşekleri evlendirdik” dedi.
Konya Lise öğrencileri savunma sanayiine 200’den fazla parça üretiyor Konya’da özel program ve proje uygulayan okul olarak kurulan meslek lisesinde, öğrenciler savunma sanayi için 200’den mekanik parça üretimi yapıyor. Lise öğrencileri savunma sanayi alanında bir şeyler üretmeninin gururunu yaşarken, ileride daha büyük görevler almayı hedefliyor. Konya Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde öğrenci ve öğretmenler savunma sanayi için mekanik parça üretimi yapıyor. 200’den fazla parça üretilen okulun Makine Teknolojileri Alanı Savunma Mekanik Sistemleri Dalı’nda insansız hava araçları için bazı mekanik parçalar da üretiliyor. “Hepimiz güzel yerlere gelebilir ve güzel işler başarabiliriz” Türkiye’nin savunma alanında gelecekte kendine düşen görevleri üstlenmek istediğini anlatan 11. sınıf öğrencisi İrem Yüceloğlu, “İnsansız Hava Araçları bizim ülkemizin geleceği, biz de bunun parçalarını üretmekten gurur duyuyoruz. Büyük bölümlerini üretmesek bile küçük bölümlerinde katkımız olması, faydalı olmak bize gurur veriyor ve mutlu oluyoruz. Sonuçta ülkemize, insanlarımıza faydalı işler yapıyoruz. Bu okulun ve yaptıklarımızın parçası olmak mutlu hissettiriyor, mesleğimizi ve okulumuzu seviyoruz. Umarım ileride de bu okulun faydaları ile birlikte güzel yerlere gelebiliriz. İHA’lar için gerçekten daha çok çalışabiliriz. Bu alanda ne kadar çalışabilirim bilmiyorum ama yine de ülkenin geleceği veya savunmasının geleceği için bir şeyler yapmakta her zaman görevimi üstleneceğim. Savunmanın bir parçasında çalışmak güzel hissettiriyor. İlla ki güzel yerlere gelebilir ve güzel işler başarabiliriz. Sonuçta biz bir yerden başlamalıyız ki bu devam etsin. Bu yüzden bu yolda ve bu hedefte gidiyoruz. Umarım hedefimize ulaşırız” dedi. İlerleyen dönemlerde savunma alanında mühendis olmak isteyen 11. sınıf öğrencisi Eymen Efe Şanlı da, “Kesinlikle vatan için burada çalışmak bizi çok gururlandırıyor. Ailemiz açısından, kendi açımızdan olsun veya dışardaki arkadaş çevremizde olsun her zaman bir adım önde hissediyorum kendimi. İlerideki hedeflerim tabii ki buradan mezun olduktan sonra iyi bir mühendislik üniversitesine gitmek, iyi bir mühendis olarak yine savunma sanayi alanında vatan için iyi görevler yapmak istiyorum” şeklinde konuştu. 11. sınıf öğrencisi Eren Evren ise, “Bizler ileride milli savunma alanında çalışmak isteyen öğrenciler olduğumuz için burada İHA’lara parça üretmenin katkısı şu şekilde oluyor: bizler bu parçaların cad ve cam işlerini bilgisayar üzerinden yaparken aynı zamanda CNC üzerinden de üretime yöneliyoruz. Bu üretimler ileride mühendislik eğitimiyle de kendimize katacağımız gelişimlerle beraber çok iyi şekilde vatana hizmet etmemizi sağlayacak” ifadelerini kullandı. “Sadece bu işi severek yapabilecek öğrencileri bekliyoruz” Savunma Mekanik Sistemleri Atölyesinin kurucu şefi ve makine alan öğretmeni Ali Demir, “Burada özellikle bizim savunma sanayine dışarıdan iş alıp yapmamızın en büyük sebebi; sahada kullanılan ekipmanları öğrencilerin görmesi, yani parça tasarlanırken, üretilirken sahanın ne olduğunu bilerek yapsınlar. Bazı öğrencilerimizi test uçuşlarında saha görevlerini görsünler diye İHA uçuşlarına da götürdüğümüz oluyor. Gelecekteki amacımız; birkaç tane daha İHA veya İKA İnsansız Kara Araçlarının parçalarını burada bulundurup, onlar üzerinden de çalışma yapmak gibi bir planımız var. Öğrencilerimizin burada eğitim görmek için liselere geçiş sınavında 400 civarında bir puan almaları gerekiyor. Daha açık söylemek gerekirse yüzde 15’lik dilime girmeleri gerekiyor. Çünkü adrese dayalı bir okul değil okulumuz, imtihanla öğrenci alıyor. İkinci olarak mekanik imalatı sevmeleri gerekiyor. Yani bunu kendilerine sormaları gerekiyor, ’ben bu işi severek yapabilir miyim?’ Biz öğrencilerimizde aldığı not dışında herhangi bir teknik veya bilgi alt yapısı beklemiyoruz. Sadece bu işi severek yapabileceğini düşünen öğrencileri bekliyoruz” diye konuştu.
Tokat Din hizmetlerinde etkili iletişim ve medya kullanımı semineri Tokat İl Müftülüğü tarafından "Din Hizmetlerinde Etkili İletişim ve Medya Kullanımı" konulu seminer düzenlendi. Prof. Dr. Ali Büyükaslan konuşmacı olarak katıldığı seminere, Kur’an Kursu Öğreticileri, İmam Hatip, Müezzin Kayyımlar ve daire personeli katıldı. Seminerin açılış konuşmasını yapan Tokat İl Müftüsü Esat Yapıcı, Din Hizmetlerinde iletişimin ve medyanın önemini vurguladı. Yapıcı; “Dinimizi en doğru şekilde insanlara ulaştırmak için etkili iletişim ve medya kullanımı çok önemlidir. Bu alanda yapılan çalışmalar sayesinde din hizmetlerimiz daha geniş kitlelere ulaşmakta ve daha etkili bir şekilde sunulmaktadır” dedi. Prof. Dr. Ali Büyükaslan seminerde yaptığı konuşmada din hizmetlerinde etkili iletişim ve medya kullanımı için ipuçları verdi. Büyükaslan, din görevlilerinin hedef kitlelerini iyi tanımaları, doğru iletişim kanallarını seçmeleri ve medya araçlarını etkin bir şekilde kullanmaları gerektiğini söyledi. Büyükaslan ayrıca din görevlilerinin etik değerlere de dikkat etmeleri gerektiğini ve yanlış bilgi yaymaktan kaçınmaları gerektiğini vurguladı. Seminer, din hizmetlerinde etkili iletişim ve medya kullanımı konusunda katılımcılara önemli bilgiler kazandırdı. Katılımcılar, seminerde aldıkları bilgiler ışığında çalışmalarını daha da geliştirmeyi amaçladıklarını ifade ettiler.