YEREL HABERLER - 07 Şubat 2016 Pazar 16:51

Meb'den Kalfalık Ve Ustalık Belgesi Af Dönemine Ek Süre

A
A
A
Meb'den Kalfalık Ve Ustalık Belgesi Af Dönemine Ek Süre

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilan edilen tarihlerde ustalık ve kalfalık belgesi almak için müracaat edemeyenlere kararların resmi gazetede yayımlandığı tarihten itibaren 6 ay süreyle ek müracaat süresi verildiği bildirildi.
Ayvalık Mesleki Eğitim Merkezi Müdürü Şefik Açar, af döneminin 15 Mart 2016 tarihinde sona ereceğini hatırlatarak, kapsamda bulunan 167 meslek dalından herhangi birinde ister işyeri sahibi olsun ister çalışan olsun, şartları uyan herkesin Kalfalık ve Ustalık Belgesi sahibi olabilmesi için bunun bir fırsat olduğunu söyledi.
Kanun kapsamında bulunan mesleklerle, işyerinde çalışanlardan ve işyeri açanlardan da bu belgelerin yasal prosedürler kapsamında talep edildiğini kaydeden Şefik Açar, "Meslek sahibi veya belge sahibi olmak isteyen herkese kapımız açık. Amacımız mesleğinde yeterliliğini devlet adına tescil ettirmek isteyen herkesi belge sahibi yapmak. Özellikle yeni iş güvenliği yasası işverenlere büyük yükler getiriyor. Mesleki eğitim almayan kişilerin istihdamı halinde büyük yaptırımlar var. Bu arada aldığımız duyumlara göre Balıkesir’in bazı ilçelerinde denetimler başlamış durumda. Gelecekte mağdur olmamaları için şartları uygun vatandaşlarımızı başvuru yapmak üzere Ayvalık Küçük Sanayi Sitesi’nde bulunan yeni binamıza bekliyoruz." dedi.
Öte yandan; işyeri sahiplerinin ve çalışanlarının Kalfalık ve Ustalık Belgesi almak için bazı kolaylıkların sağlandığı, 15 Mart 2016 tarihinde bitecek olan bu af dönemini kaçırmaması gerektiği ve AB ülkelerinde bile geçerliliği bulunan bu belgelerin, meslek sahiplerine yeni iş kapıları açacağıda gelen bilgiler arasında.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi. Operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini belirterek operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya şunları kaydetti: "Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kasten adam öldürmeye teşebbüs, iş yerlerine yönelik çok sayıda molotofkokteyli ve silahlı saldırı, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı kanuna muhalefet, tehdit ve mala zarar verme suçlarını işledikleri tespit edildi. Operasyon sonucu 3 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda şarjör ve fişeğe el konuldu. Operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.