SPOR - 21 Mart 2018 Çarşamba 13:24

Nihat Kahveci: "Başakşehir şampiyon olabilir"

A
A
A
Nihat Kahveci: "Başakşehir şampiyon olabilir"

Balıkesir’de panele katılan eski milli futbolcu Nihat Kahveci, "Başakşehir şu anda ligde ikinci sırada.

Balıkesir’de panele katılan eski milli futbolcu Nihat Kahveci, "Başakşehir şu anda ligde ikinci sırada. Ben Başakşehir’in bu oyununu sürdürdüğü takdirde şampiyon olabileceğine inanıyorum" dedi.


Nihat Kahveci, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı’nın Mart ayı etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ve Yasin Dallı’nın moderatörlüğünü yaptığı panele katıldı. Spor Toto Süper Lig’deki şampiyonluk yarışını değerlendiren Kahveci, gerek oynadığı oyun gerekse performans anlamında Başakşehir’in büyük bir avantaja sahip olduğunu dile getirerek, "Şu anda ligin lideri Galatasaray. Hafta sonunda Fenerbahçe - Galatasaray derbisi oynandı. O yüzden Başakşehir-Beşiktaş maçı çok kritik bir hal aldı. Başakşehir kazanarak kendi adına 3 puan, Beşiktaş’tan 3 puan aldı. Fenerbahçe 2 puan kaybettiği için oldu 8 puan. Bir de Galatasaray 2 puan kaybettiği için toplamda 10 puan kazanmış oldu. Şu anda ligde ikinci sıradalar. Ben Başakşehir’in bu oyununu sürdürdüğü takdirde şampiyon olabileceğine inanıyorum. Ancak en kritik maçlar, Galatasaray’ın kendi sahasında Başakşehir’e karşı oynayacağı maç ve devamındaki Galatasaray - Beşiktaş maçları. Bu maçları kazanan takım şampiyon olur diyorum. Ama Başakşehir şampiyon olmak istiyorsa o bu sene. Bu yıldan sonra bu kadar fırsat bulamaz diye düşünüyorum. 1 puan önde olan Galatasaray tabii ki biraz daha favori. Ama Beşiktaş iyi oynadığı takdirde 3. şampiyonluğunu tekrardan kazanabilir diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.



"Türkiye’nin derbisi Galatasaray - Fenerbahçe maçıdır"


Türkiye’de en dikkat çekici derbinin hangisi olduğu sorusunu yanıtlayan Nihat Kahveci, Galatasaray-Fenerbahçe maçlarının her zaman en çok ilgi gören derbi olduğunu söyleyerek, "Ben de birçok derbide oynamış eski bir futbolcu olarak şunu söyleyebilirim; Türkiye’nin bir numaralı derbisi Galatasaray-Fenerbahçe derbisidir. Gerçekçi olmak lazım. Ama oynanan futbol açısından da en kısır futbolun oynandığı derbilerden birisidir. Bunu da söylemek lazım. Bilmiyorum katılır mısınız; derbilerde en çok keyfi Beşiktaş - Fenerbahçe, Beşiktaş - Galatasaray maçlarında duyuyorum. Derbilere zevk katan, oynanan futbol ile keyif veren derbileri Beşiktaş oynuyor" diye konuştu.



"Fatih Terim farkettirmedi"


Teknik Direktör Fatih Terim’in Galatasaray’a geri dönmesini de değerlendiren Nihat Kahveci, Fatih Terim’e olan saygı ve sevgisinin her zaman farklı olduğunun altını çizerek, "Kendisi babam olur. Öncelikle Sayın Terim Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi teknik direktörlerinden birisidir. 2008’deki süreçte beraber çalıştık. Ondan önce de birlikte çalışma imkanlarım oldu. Kendisi ile çalıştığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Saha içi ve saha dışında çok başarılı teknik direktör. Dolayısıyla Galatasaray’a gelmesi çok büyük bir olay oldu. Fakat Galatasaray’a geldikten sonra oyun anlamında çok bir şey değişti mi, bence değişmedi. Çünkü zaten kendi sahasında kazanan bir Galatasaray vardı. Bütün rakiplerine 3 veya 4 gol atan ama deplasmanda sıkıntı yaşayan bir Galatasaray vardı. Şu an her şey aynı şekilde devam ediyor. Yine Fenerbahçe’yi yenemediler. Ancak Galatasaraylılar takımın başında Fatih Terim olduğu müddetçe şampiyonluğa daha çok inanıyorlar. Bu da değişik bir motivasyon. Galatasaray şampiyon olamazsa en çok eleştirilecek isim yine Fatih Terim olacaktır diye düşünüyorum" açıklamasını yaptı.



Şenol Güneş mi, Fatih Terim mi?


A Milli Takım ile en iyi başarıları elde eden iki teknik adamı Fatih Terim ve Şenol Güneş’i kıyaslayan Nihat Kahveci, bu konuda gelen soruya şu cevabı verdi:


“İkisi de çok farklı isimler. Birisi Dünya Kupası’nda üçüncülük elde etmiş, diğeri ise Avrupa şampiyonasında üçüncülük almış hocalarımızdan bahsediyoruz. O daha iyi bu daha iyi diye bir cevap verirsem haksızlık etmiş olurum. O nedenle politik bir cevap vereyim. İkisi de çok iyi hocalar. İkisi ile de çalışma imkanı bulduğum için çok mutluyum.”



"50 yıl sonra bile hatırlanacak oyuncu; Arda Turan"


Arda Turan’ın tekrardan Türkiye’ye dönerek Başakşehir forması giymesini değerlendiren eski futbolcu Nihat Kahveci, Arda Turan’ın tercihlerine saygı göstermek zorunda olduklarını vurgulayarak, “Arda Turan Türkiye’nin gelmiş geçmiş en kariyerli oyuncularından birisidir. Galatasaray’da şampiyonluklar yaşadı. Atletico Madrid’e gitti. Orada UEFA Kupası, lig şampiyonluğu kazandı. Dünyanın şu an en iyi takımlarından biri olan Barcelona’ya gitti. Bazılarımız oraya idman izlemeye bile gidemeyiz o takımda. Ama maalesef bazıları Arda’yı kıskandı. Ona destek olmak yerine daha çok saha dışı olaylarını konuştular. Onun da mutlaka hataları var. O da insan. Ama Arda dediklerinde bundan 50 yıl sonra sorduklarında bile hatırlanacak bir futbolcu olduğunu ben bugünden söyleyebilirim. Bazı transferlerde ekonomik şartlar çok önemlidir. Barcelona ile Başakşehir oturmuşlar anlaşmışlar. Bana kalsa gelmeseydi derdim. Avrupa’da bir takımda devam etmeliydi. Sonuç itibariyle bu seçim Arda’nın tercihi idi. Arda’nın bu kararına da saygı duymak gerekiyor. Başakşehir iyi bir seçim mi? Galatasaray’a dönme olasılığı yoktu zaten. Fenerbahçe’ye de gidemez. Beşiktaş’a da gitmez. Orta yolu buldu ve Başakşehir’e gitti" ifadelerini kullandı.


Program sonrasında Yasin Dallı ve Nihat Kahveci’ye Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından çeşitli hediyeler ve çiçek takdim edildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa BUÜ Veteriner Fakültesi’nde 46. yıl coşkusu Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Veteriner Fakültesi, kuruluşunun 46. yılını akademik ve idari personel ile öğrencilerin katıldığı büyük bir organizasyonla kutladı. Çok sayıda yarışmanın yapıldığı ve ödüllerin dağıtıldığı etkinlik, özellikle öğrenciler için unutulmaz anlara dönüştü. Görükle Kampüsü içerisinde başlatılan kutlama törenlerinde ilk olarak “Geleneksel Süt Koşusu” düzenlendi. Veteriner Fakültesi çiftliğinden start alan ve Hayvan Hastanesi önünde son bulan koşunun ardından Programın sonunda emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Selahattin Ceylan’ın yazdığı ve okuduğu Veteriner Fakültesi Marşı izleyenleri duygulandırdı. Gün boyu devam eden etkenliklerde daha önce elemeleri yapılan satranç turnuvası, futbol turnuvası, oryantiring ve bilgi yarışmasının finalleri gerçekleştirilerek dereceye girenlere madalyaları takdim edildi. Öğrenciler, öğle yemeğinin ardından düzenledikleri halat çekme, okçuluk ve Veteriner Fakültesine özgü ‘’yoğurt yeme yarışması’’ gibi çeşitli oyunlarla eğlenceli vakit geçirdi. Organizasyon, akşamüzeri gerçekleştirilen açık hava sinemasında film gösterimiyle son buldu. Etkinlikler hakkında açıklamada bulunan Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bayram Şenlik, 1978-1979 Eğitim-Öğretim yılında 46 öğrenci ile eğitim-öğretime başlayan Fakültenin bugün Türkiye genelinde en ileri seviyede mesleki eğitim veren yükseköğretim kurumuna dönüştüğünü vurguladı. Düzenledikleri kutlama töreniyle birlikte öğrencilere BUÜ Veteriner Fakültesi mensubu olmalarının ayrıcalığını hissettirdiklerini aktaran Dekan Şenlik, “Gün boyunca düzenlediğimiz organizasyonlara yoğun bir katılım oldu. Akademisyenlerimiz, idari personelimiz ve emekli hocalarımız ile çok sayıda öğrencimizi ağırladık. Hepsi de mutlu oldu ve gururlandı. Bu vesileyle kuruluşundan günümüze kadar fakültemizde görev yapmış olan tüm Dekanlarımıza, Öğretim Üyelerimize, Araştırma Görevlilerimize, Doktora Öğrencilerimize ve İdari Personelimize hizmetlerinden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum. İnşallah bundan sonra hep birlikte daha çok çalışarak fakültemizi daha ileriye taşıyacağız” dedi.
Kocaeli Evsizlerin sokakta kalmasına müsaade edilmiyor Gebze ilçesinde gidecek yeri bulunmayan evsiz vatandaş, barınma ve konaklama merkezine yerleştirilerek sıcak yuvaya kavuştu. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin en önemli sosyal sorumluluk projelerinden biri olan Barınma ve Konaklama Merkezi, sokakta kalan evsizlere sahip çıkıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın, “Kocaeli’de kimse aç ve açıkta kalmayacak” talimatını büyük bir hassasiyetle yerine getiren Zabıta Dairesi Başkanlığı ekipleri, devriye sırasında rastlanılan veya gelen ihbarlar üzerine yerleri tespit edilen evsiz vatandaşları Barınma ve Konaklama Merkezi’ne götürüyor. Sıcak bir yuvaya hasret kalan vatandaşların ihtiyacını Barınma ve Konaklama Merkezleri ile sağlayan büyükşehir belediyesi, bu bağlamda Gebze’de evsiz bir vatandaşa sahip çıktı. Gebze Bölgesi Zabıta Amirliği ekipleri, gidecek yeri bulunmadığını tespit ettiği vatandaşı ekip aracıyla Gebze Mevlana Mahallesi’nde bulunan Barınma ve Konaklama Merkezi’ne götürdü. Sıcak yuvaya kavuşturulan evsiz vatandaş, kendisine sahip çıkan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. İzmit ve Gebze’de faaliyet gösteren Barınma ve Konaklama Merkezleri yılın 12 ayında kapılarını evsiz vatandaşlara açıyor. Yatak, masa, dolap, battaniye gibi temel ihtiyaç malzemelerinin bulunduğu odalarda, banyo için 24 saat sıcak su imkânı sağlanıyor. Evsiz vatandaşlara 3 öğün sıcak yemeğin yanında temizlik ve sağlık hizmetleriyle ihtiyaç halinde psikolojik destek de sağlanıyor.
Elazığ Keban Baraj Gölünde bir ilk: Su üzerinde 9 saatte 200 kilometre yol yaptılar Elazığ’da iki gezgin Fırat Nehri üzerinde yer alan Türkiye’nin en büyük baraj gölü olan aynı zamanda sulama, elektrik üretimi ve turizm gibi alanlarda önemli bir role sahip olan Keban Baraj Gölü üzerinde 9 saatte yaklaşık 200 kilometre seyahat ederek hem tarihi yapıları ve su üzerinde ve çevresindeki yaban hayatını görüntüledi hem de Elazığ ve çevresi için ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan önemli olan göl üzerindeki dikkat çekti. Elazığ’da araştırmacı yazar Aygün Çam ve su sporları ile ilgilenen gezgin Vahit Dartay, Keban Baraj Gölünün potansiyelini göstermek amacıyla Elazığ’ın Palu ilçesinden Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde tekne ile su üzerinde yolculuk yaptı. Palu’nun Baltaşı köyünden başlayan yolculuk yaklaşık 200 kilometre ile 9 saat sürdü. Baraj Gölünün başta Elazığ olmak üzere çevre iller için özellikle ekonomik ve turizm açıdan önemine dikkat çekmek isteyen gezginler, sırasıyla Baltaşı, İçme köyü, Yurtbaşı ve oradan da Tunceli’nin Pertek ve Çemişgezek ilçe sınırlarından su üzerinde yolculuk etti. Seyahat süresi boyunca dağ keçileri, keklik ve yılkı atları gibi birçok yaban hayatını görüntüleyen gezginler, Elazığ’ın Palu ilçesinde sabah saat 09.00’da başlattıkları yolculuklarını Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde sonlandırdı. Bu seyahat ile daha önce hiç gidilmemiş tarihi yapılar olan başta Rabat Kilisesi ve batık köyler olmak üzere birçok alan da görüntülendi. ’’9 saat süren yolculuğumuz boyunca su üzerinde 180 kilometre yol kat ettik’’ Hayatının en özel yolculuklarından birini gerçekleştirdiğini dile getiren Çam, ’’Farkındalık oluşturmak için Palu ilçe merkezinden başlayan Keban Baraj Gölü, gezimiz, Palu Baltaşı köyünden başladık ve Kemaliye ilçe sınırlarına kadar geldik. Yaklaşık 9 saat süren yolculuğumuz boyunca su üzerinde 180 kilometre yol kat ettik. Bizler, Keban Baraj Gölü üzerinde yolculuk yapan en uzun yolculuğu gerçekleştirdik. Bu yolculuk esnasında birçok zorluklarla karşılaştık. Çok meşakkatli bir yol olmasına rağmen inanılmaz bir coğrafya ile karşılaştık. Dağ keçileri, yılkı atları, ayılar, türlü kuşlar, balık türleri ve tarihi yapılar gibi birçok yapıyı da gördük. Bunu gerçekleştirmemizdeki amaç ise özellikle Elazığ’ın sahip olduğu Keban Baraj Gölü ve üzerindeki potansiyelinin ne kadar yüksek olduğunu bundan mütevellit potansiyeli olan baraj gölünün üzerinde su sporlarının da bir o kadar eksik olduğuna dikkat çekmek istedik” dedi. Su sporları ile uğraşan aynı zamanda gezgin olan tekne kaptanı Vahit Dartay ise ’’9 saattir suyun üzerindeyiz. Çok yandık ve hava da kararmak üzere. Bu kadar büyük bir su havzasının olduğu alanda su sporlarının yapılmaması ve bu suyun değerlendirilmemesi bizleri üzüyor. Bunu da gündeme getirmek için bir yolculuk gerçekleştirdik. Daha güzel yerleri gezip görmek ümidiyle görüşmek üzere” diye konuştu.
Erzurum Bu müzede 250 bin böcek ve 20 bin kurutulmuş bitki örneği sergileniyor Atatürk Üniversitesi’nde kurulan Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi’nde, yaklaşık 60 yılda toplanan 250 bin böcek örneği, 20 bin kurutulmuş bitki çeşidi bulunuyor. Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, üniversitede yapılması planlanan çalışmaları değerlendirmek ve gündem maddelerini görüşmek üzere rutin olarak gerçekleştirdikleri Senato ve Yönetim Kurulu Toplantısının bu haftaki oturumunu, Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezimizde gerçekleştirdiklerini ifade ederek, “Toplantı öncesinde ise Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezimiz bünyesinde kurulan ve yaklaşık bir yıldır misafir kabul eden Biyoçeşitlilik Bilim Müzemizin resmi açılışını yönetim ekibimiz, senato ile yönetim kurulu üyelerimiz ile birlikte yaptık. Doğu Anadolu başta olmak üzere Türkiye’den ve dünyanın dört bir yanından 60 yılda toplanan 250 bin birey, 10 bin türden oluşan ve özenle muhafaza edilen koleksiyonumuzu ziyaret etmeye tüm vatandaşlarımızı yanlarına minik yavrularımızı da alarak bekliyoruz.” şeklinde konuştu. “Aynı zamanda araştırma merkezi” Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı, "Uluslararası iş birliğiyle ülkemize ait bilimsel materyalleri, Atatürk Üniversitesinin sahip olduğu koleksiyonlarla bir araya getirerek merkezimizi hayata geçirdik. Göreve geldiğim ilk günden itibaren kurulması yönünde yoğun bir gayret gösterdiğimiz bu merkezin bugün geldiği nokta bizler için gurur vesilesine dönüştü. Türkiye’de alanında bir ilk olan müzede aynı zamanda araştırma merkezi de bulunuyor. Müzede binlerce numune var. Burada bölgemiz ve ülkemiz için hayırlı çalışmalar olacaktır" dedi.