GENEL - 01 Haziran 2020 Pazartesi 12:25

İnsansız hava aracı “Alpagut” geliştirme desteği aldı

A
A
A
İnsansız hava aracı “Alpagut” geliştirme desteği aldı

Bartın Üniversitesi Tunga İnsansız Hava Aracı Takımı, TÜBİTAK ve TEKNOFEST tarafından düzenlenen “2020 Uluslararası insansız Hava Aracı Yarışması”nın kavramsal tasarım raporu aşamasını geçerek destek almaya hak kazandı.

Bartın Üniversitesi Tunga İnsansız Hava Aracı Takımı, TÜBİTAK ve TEKNOFEST tarafından düzenlenen “2020 Uluslararası insansız Hava Aracı Yarışması”nın kavramsal tasarım raporu aşamasını geçerek destek almaya hak kazandı.


Bartın Üniversitesi Mühendislik Geliştirme Kulübü öğrencilerinin kurduğu “Tunga İnsansız Hava Aracı Takımı” ürettikleri insansız hava aracı (İHA) “Alpagut” ile yarışmaların ikinci aşamasını da başarıyla geçtiler. TÜBİTAK tarafından Döner Kanat ve Sabit Kanat kategorilerinde düzenlenen 5’inci Uluslararası İnsansız Hava Araçları Yarışması kapsamında 12’si yurt dışından olmak üzere toplam 336 takımın başvuru yaptığı organizasyonda başarılı bulunan Bartın Üniversitesi öğrencileri 8 bin TL İHA geliştirme desteği almaya hak kazandılar.



Hedef: TEKNOFEST’te üst sıralarda yer almak


Çalışmalarına ara vermeden devam eden öğrenciler şimdi ise projeleri için detaylı tasarım raporunu hazırlayarak, 15-20 Eylül 2020 tarihleri arasında Gaziantep Alleben Göletinde gerçekleştirilecek TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali’ne katılmayı hedefliyorlar.


Bartın Üniversitesi Tunga İnsansız Hava Aracı Takımı Takım Kaptanı Serkan Özdemir ekip olarak gerçekleştirdikleri çalışmalardan bahsederek, “Bartın Üniversitesi öğrencileri olarak donanımlı ve güçlü insansız hava araçları üretmek; değişime ve gelişime öncü çalışmalar yaparak bu alanda söz sahibi olmak istiyoruz. Bu noktada başta rektörümüz Prof. Dr. Orhan Uzun ve danışman hocalarımız Dr. Öğr. Üyesi Bilal Kurşuncu ile Dr. Öğr. Üyesi Abid Ustaoğlu’ndan büyük destekler aldık ve almaya devam ediyoruz. Geliştirme desteği alan projemizin sonraki aşamalardan da geçerek Gaziantep Alleben Göletinde gerçekleştirilecek TEKNOFEST’te üst sıralarda yer alacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.



Her aşamada genç yeteneklerden oluşan ekip


Takım Kaptanlığını Serkan Özdemir’in yaptığı Bartın Üniversitesi Tunga İnsansız Hava Aracı Takımı’nda Yazılım Ekip Kaptanı Onur Yalçın Bağönü, Tasarım ve Montaj Kaptanı Özgür Uzunca, Elektronik ve Elektrik Sistemleri’nde Hamza Maral, Araştırma ve Geliştirme’de Hidva Uşen, Pilot Samet Şal, Yazılımda Simülasyon ve Otonom Sistemler’de Erkan Oygun, Görüntü İşleme’de Merve Duman ile Mahire Irmak Güner yer alıyor.



“Öğrencilerimize, genç mühendislerimize güveniyoruz”


Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, öğrencileri tebrik ederek, “’İstikbal göklerdedir’ sözünden hareket ile göklere de imzamızı atacak öğrencilerimize, geleceğimizin mühendislerine ve ülkemizin beyin gücüne inanıyoruz. Onlara olan bu güvenimizle elimizden gelen tüm desteği veriyor, gelişimlerine destek oluyoruz. Her biri önemli yetkinlikler kazanarak geleceğe sağlam adımlar atan öğrencilerimizin başarılarının katlanarak artmasını temenni ediyorum. Onlara destek veren Mühendislik, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. M. Sabri Gök’e, Fen Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Handan Ucun Özel’e, Dr. Öğr. Üyesi Bilal Kurşuncu ile Dr. Öğr. Üyesi Abid Ustaoğlu’na ve tüm paydaşlarımıza da teşekkür ediyorum” dedi.



“TEKNOFEST gibi organizasyonlar gençlerimiz için önemli bir motivasyon”


TÜBİTAK’ın destekleri ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı’nın (T3) teşvikleriyle düzenlenen organizasyonların üniversite öğrencilerinin yaptıkları çalışmaları sergilemeleri ve bir motivasyon sağlamaları için oldukça önemli olduğunun da altını çizen Rektör Uzun, “Ülkemizin sürdürülebilir gelişmesine, bilim ve teknoloji alanlarında yenilikçi, yönlendirici, katılımcı ve paylaşımcı katkılar sunan TÜBİTAK bilim insanlarımızı ve öğrencilerimizi desteklemeye devam ediyor. Ülkemizin rekabet gücünün arttırılmasına yönelik bu girişimler Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı’nın Teknofest gibi organizasyonlarıyla da daha değerli kılınıyor, yerli ve milli üretim konusunda önemli bir motivasyon sağlıyor. Bu doğrultuda bizler de Yükseköğretim Kurulumuzun (YÖK) koordinesinde güncel gelişmeleri yakından takip ediyor, bölgemizden başlayarak ülkemizin kalkınmasına değer katmak için tüm bileşenlerimizle durmadan çalışıyoruz. Akademik insan kaynağımızın elde ettikleri başarıları öğrencilerimizin üstün performanslarıyla taçlandırıyoruz. Üniversitemiz öğrencileri tarafından hazırlanan “Gökbörü” isimli elektrikli otomobil, TÜBİTAK’ın Elektrikli Araç Yarışları’nda ilk 10’a girmeyi başardı. Çeşm-i Cihan isimli elektrikli otomobilin ardından üretilen ikinci otomobille öğrencilerimiz sürdürülebilir bir gelişim kaydederek bizleri gururlandırdı. Şimdi ise insansız hava aracıyla edindiğimiz tecrübelere yenilerini ekleyerek, yolculuğumuza devam ediyoruz. Bu düşüncelerle her zaman yanımızda olarak bizlere destek veren Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mustafa Varank ile YÖK Başkanımız Prof. Dr. Sayın M. A. Yekta Saraç’a ve Türkiye’nin milli teknoloji hamlesine ve dönüşümüne yönelik çalışmalarıyla TÜBİTAK Başkanımız Prof. Dr. Sayın Hasan Mandal’a, gençlerimize rol model olarak milli teknolojilerin geliştirilmesi noktasında teşvik eden Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar’a teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Arap turistlerin konaklamada otel yerine ’ev’ tercihi kayıt dışına neden oluyor Son yıllarda Trabzon’a yoğun olarak gelen Arap turistlerin oteller yerine konaklamak için ’ev’leri tercih etmesi kayıt dışı tehlikesini de beraberinde getirdi. Kentte 280’e yakın resmi otel bulunurken, ev ve apart olarak kayıt dışı işletmecilik yapanların sayısı ise 2 bin 800’e yükseldi. Konuyla ilgili açıklama yapan Trabzon Otelciler Birliği Başkanı Mustafa Aksu, 3 yıldır turizmde kayıt dışılığı önlemek amacıyla çalışma yaptıklarını ve büyük bir liste hazırladıklarını belirterek "Elimizde şu anda Trabzon’da hangi adreste, hangi odada, hangi binanın kaçıncı katında kayıt dışı konaklama yapılıyor, her şey elimizde var, hepsini tespit ettik" dedi. Karadeniz Bölgesi’nin turizm merkezi olma yolunda ilerleyen Trabzon, yaklaşan turizm sezonunda Körfez ülkelerinden gelecek misafirlerini ağırlamaya hazırlanıyor. Haziran ayından itibaren turizm yoğunluğunun başlayacağı kente gelen turistler özellikle yüksek kesimlerdeki yaylaları tercih ederken, doğal güzellikleri ile ünlü Uzungöl turistlerin konaklama listesinde ilk sırada yer alıyor. Son yıllarda artan turizm hareketliliği kayıt dışı turizm sorununu da beraberinde getiriyor. Bölgeye gelen Arap turistlerin özellikle konaklama için ev ve apartları tercih etmesi bunda önemli rol oynuyor. Her yıl 2-3 milyon turistin geldiği belirtilen Trabzon’da 280’e yakın resmi otel işletmesi bulunurken, 480’e yakın da gayri resmi otel bulunduğu tespit edildi. Günübirlik kiraya verilen evlerde birlikte bu sayının 2 bin 800’e çıktığı belirtilirken, turizmciler yaklaşan turizm sezonu öncesi kentte denetleme yapılmasını istiyor. "Kayıt dışı turizm işletmeciliği yapanların büyük çoğunluğu yabancı uyruklu" Turizmde yaşanan kayıt dışı tehlikesinde önlem alınması gerektiğini belirten Trabzon Otelciler Birliği Başkanı Mustafa Aksu, yabancı uyruklu kişilerinde kentte kayıt dışı işletmecilik yaptığını da belirtti. Aksu, "Artan turizm sektöründe sayı değerleri olarak yıllarca yanlış bilgiler verildi. Yani şehrimize 2-3 milyon turist gelmiyor. Zaten bu şehir onu kaldıramaz. Vergi sistemine baktığımız zaman kayıt dışının yaklaşık 400 milyon dolarlara kadar çıkan bir para döndüğü görülüyor. Birincisi şehir kaybediyor. Çünkü vergi vermediği sürece sektör olarak da gerekli yatırımı alamıyoruz. Ikincisi de gelen misafirlerimizin memnuniyeti. Eğer bir insan evimize geliyorsa bir daha gelmek istemiyorsa bir sorun var. Bizler resmi oteller, kanunun el verdiği her şeyi yapmaktayız. Ama bakıldığı zaman bizler bu kadar kanunun üzerinden ve kanuni çalışırken, bu kadar bizim iki katımız, üç katımız olan kayıt dışlarını yaptıkları ve bu vergi sistemine verdikleri üzere büyük bir zarar. Biz bu konuda sadece Trabzon’a özel demiyoruz. Kanun bir kere 1 Ocak itibarıyla çıktı. Evrağın, işletme belgen, ruhsatın olmadan bu turizmi yapamazsınız. Biz her yer kapansın, oteller kapansın insanlar sokakta kalsın mantığında değiliz. Resmi olabilecek, vergisini veren biz ciromuzun binde 75’ini TGA vergisi olarak veriyoruz. Konaklama vergisi olarak da dünyanın parasını veriyoruz. Ama bu verdiğimiz vergi sistemde baktığımız zaman, gelen misafir ya da sayı olarak çok düşüklerde kalıyor. Bizler daha iyi hizmet vermek istiyoruz. Resmi olarak devletimize vergimizi vermek istiyoruz ve eşit olmak istiyoruz. Şimdi bakıldığı zaman bizlerin maliyeti, resmiyete bakma vergilerle inanılmaz büyük bir mevla geliyor. Mevduat hesaplarına bakılsa insanlarımız hiçbir mal varlığı üzerinde yokken inanılmaz mevduat hesapları var. Ve bu kesinlikle bu şehre zarar veren bir şeydir. Para geliyor, şehir kullanıyor diye bir şey yok. Bakıldığı zaman kayıt dışı olanların da birçoğunun da yabancı uyruklu insanların olduğu" dedi. "Kayıt dışı tesislerin listesini tuttuk, gerekli mercilere verdik" 3 yıldır çalışma yaptıkları ve büyük bir liste oluşturduklarını kaydeden Aksu, "Aşağı yukarı yaklaşık 280’e yakın resmi bir işletme var Trabzon’da. Yaklaşık 480’e yakın da gayri resmi oteller var. Evlerle beraber 2 bin 800’e yakın kayıt dışı işletme var. Hiçbir kontrollleri yok. Onlar şikayet edildiği zaman biz denetleniyoruz. Ama bir Ocak’ta çıkan kanun bizi ümitlendirdi. Çünkü artık kanun diyor ki belgen olmadan hiçbir turizm sektöründe hizmet edemezsin. Yüzde 17 memnuniyet oranı inanılmaz büyük bir zarar. Yani evinize gelen 100 kişinin sadece 17 kişisi memnun kalmış ve ’Bir daha gelmeyeceğim’ diyor. Yani 83 kişi gelmeyeceğini beyan ediyor. Bu şehre zarar. Şehir merkezi bile turizm sektörüyle ayakta kalabiliyor. Kasım ve Aralık ayında gerçekten kötü durumda oluyoruz. 1,5 ay çalış 10 ay bu çalıştığından yaşa bu olmaması gereken bir şey. 3 yıldır çalışma yapıyoruz. Tüm arkadaşlarımız sağ olsun ve büyük bir liste topladık. Bunları üçlü çapraz sorgulamayla online kanallardan ve hepsinin adresi hepsi elimizde. Biz de bunları gerekli mercilere de verdik. Yani biz şu anda devletin vergisinin peşindeyiz. Devletin parasının peşindeyiz. Bizde şu anda Trabzon’da hangi adreste, hangi odada, hangi binanın kaçıncı katında konaklama yapılıyor her şey elimizde var. Bu konuda bütün çalışmalarımız yaptık" ifadelerini kullandı.
Gaziantep 11. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi, Tıbbi Onkolog Prof. Dr. Mustafa Yıldırım, 11. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi’nde “Testis Kanserinde High Mobility Group Box-1 Ekspresyonu ve Tedavi Hedefi Olarak Rolü” konusunda yaptığı sunumla Türk Tıbbi Onkoloji Derneği tarafından geçen yıl olduğu gibi bu yıl da “En İyi Çalışma Ödülü”nü aldı. KKTC’nin Girne kentinde 24-28 Nisan 2024 tarihleri arasında düzenlenen kongrede ödül alan Prof. Dr. Yıldırım, “Ülkemizde ilaç tasarımı ve ilaç Ar-Ge’si konusunda çalışmaların teşvik edilmesi açısından bu ödülün değeri çok büyük” dedi. “Ben ve ekibim, yaklaşık üç yıldır onkolojide ilaç tasarımı ve ilaç Ar-Ge’si konusunda çalışmalar yapıyoruz. Yaptığımız çalışmaların ürünlerini Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi’nde sunduk” diyen Prof. Dr. Yıldırım, şöyle devam etti: “Geçen yıl 10. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi’nde sunmuş olduğumuz ilaç çalışması ile yine en iyi çalışma ödülünü almıştık. Bu yıl da farklı bir kanser türünde gerçekleştirdiğimiz ilaç çalışmamız en iyi çalışma ödülüne değer görüldü. Ülkemizde ilaç tasarımı ve ilaç Ar-Ge’si konusunda çalışmaların teşvik edilmesi açısından bu ödülün değerinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Kendimize ait, ekonomik ve inavasyon değeri yüksek ürünler elde edebilmek için bu alandaki çalışmaların daha fazla desteklenerek artırılması gerekiyor.”