EĞİTİM - 21 Eylül 2021 Salı 19:07

Bartın Üniversitesi öğrencileri biyoteknoloji proje fikirleriyle TEKNOFEST heyecanı yaşıyorlar

A
A
A
Bartın Üniversitesi öğrencileri biyoteknoloji proje fikirleriyle TEKNOFEST heyecanı yaşıyorlar

Bartın Üniversitesi öğrencileri kurdukları takımlar bünyesinde hazırladıkları 2 projeyle TEKNOFEST Biyoteknoloji İnovasyon Yarışması “Fikir Kategorisi”nde yarışıyorlar.

Bartın Üniversitesi öğrencileri kurdukları takımlar bünyesinde hazırladıkları 2 projeyle TEKNOFEST Biyoteknoloji İnovasyon Yarışması “Fikir Kategorisi”nde yarışıyorlar.


TÜBİTAK 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destek Programı kapsamında Türkiye’de ilk 5’te yer alan Bartın Üniversitesinde, öğrenciler TEKNOFEST heyecanı yaşıyor. Bartın Üniversitesi öğrencilerinin girişimiyle kurulan BAR_CoVAC Takımı, Teknofest Biyoteknoloji İnovasyonu Yarışması Fikir Kategorisinde 2 projeleriyle yarışıyor. Bartın Üniversitesi Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü öğrencileriyle birlikte Atılım Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden bir öğrencinin yer aldığı BAR_CoVAC Takımı, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsün hayvanlardan insanlara bulaşının önlenmesi için yenilikçi bir kombine aşının yerli imkanlarla üretilmesini hedefliyor.


Üretmeyi seven ve yenilikçi yönü baskın olan bir ekip olduklarını ifade eden BAR_CoVAC Takım Lideri Buket Yıldırım, “BAR_CoVAC takımı olarak, son yıllarda artan virüs vakaları nedeniyle insanlığın karşılaştığı tehdidin farkındayız. Bu tehdidin bilim ve akıl yoluyla çözülebileceğini düşünen bir ekibiz. Rekombinant DNA Teknolojisi yöntemini kullanarak, bilim ve teknolojinin bize sunduğu olanakları ülkemize en yararlı olacak şekilde değerlendirmekteyiz. Bu proje fikrimizde insanlığın karşılaştığı virüslerden biri olan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’ni yerli aşı çalışmamız ile ülke popülasyonunu koruma altına almayı hedeflemekteyiz” dedi.


Öğrencilerin edindikleri tecrübelerin onları her zaman bir adım öne taşıyacaklarını ifade eden Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, “Öğrencilerimize, ‘Tribünde değil, odağında ol’ anlayışıyla hayata geçirdiğimiz pek çok bilimsel, sportif ve kültürel etkinlikle, derslerle sınırlı olmayan bir öğrenme ortamını sunuyoruz. Böylece aldıkları kaliteli eğitimin yanı sıra edinilen tecrübelerin öğrencilerimizin mesleki hayatlarında bir adım önde olmalarını sağlayacağına inanıyoruz. Bu doğrultuda gösterdikleri gayretlerden dolayı proje hazırlama ve sunma başarısı gösteren tüm öğrencilerimizi ve onlara destek olan danışman hocalarımızı tebrik ediyorum” diye konuştu.


Rektör Uzun, TEKNOFEST gibi organizasyonların öğrencilerin yaptıkları çalışmaları sergilemeleri ve motivasyon sağlaması için oldukça önemli olduğunun da altını çizerek “Ülkemizin rekabet gücünün arttırılmasına yönelik bu girişimler, yerli ve milli üretim konusunda önemli bir motivasyon sağlıyor. Türkiye’nin bilim ve mühendislik alanlarında yetişmiş insan kaynağını artırmayı hedefleyen binlerce gencimiz hayallerini gerçekleştirmek için çeşitli disiplin ve kategorilerde hünerlerini sergiliyor, önemli kazanımlar elde ediyor. Bu düşüncelerle her zaman yanımızda olarak bizlere destek veren Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank ile Türkiye’nin milli teknoloji hamlesine ve dönüşümüne yönelik çalışmalarıyla TÜBİTAK Başkanımız Prof. Dr. Hasan Mandal’a, milli teknolojilerin geliştirilmesi noktasında gençlerimizi teşvik eden gayretleriyle Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar’a teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Aliağa’nın tarihi ve doğası TÜBİTAK 4006-B Bilim Fuarı’nda renklendi Aliağa Habaş Mehmet Rüştü Başaran Bilim ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen TÜBİTAK 4006-B Bilim Fuarı’nda, Aliağa’nın tarihi ve doğal güzellikleri öğrenci projeleriyle buluştu. Fuarın açılışını, Aliağa Kaymakamı Zekeriya Güney, İlçe Milli Müdürü Dr. Erdoğan Akyüz ile Kurum Müdürü Pınar Kavuştu yaptı. Proje yürütücüsü Dr. Özlem Yıldız, fuarda kültürel miras, oyun ve oyunlaştırma, biyoçeşitlilik temalarında 14 projenin öğrencilerin yoğun emekleriyle hazırlandığını söyledi. Aliağa Kaymakamı Zekeriya Güney ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Dr. Erdoğan Akyüz, fuarda sergilenen projeleri tek tek inceleyerek öğrencilerden bilgiler aldı. Aliağa tarihi, çini tabaklarda yaşadı Öğrenciler tarafından hazırlanan projeler arasında otsu bitkiler kataloğu, tıbbi aromatik bitkiler gibi projelerin yanı sıra Aliağa kenti ve tarihi ile ilgili birçok proje de yer aldı. Aliağa’nın antik kentlerine ait çini tabak tasarımları büyük ilgi gördü. Dijital oyun ve kutu oyunları gibi tasarım projeleri de fuarda öne çıkanlar arasındaydı. Görsel sanatlar atölyesi öğrencilerinin mitolojik simgeler içeren akrilik boya çalışmaları da sergilendi. Fuar kapsamında piyano eşliğinde doğaçlama müzik konseri de gerçekleştirildi. TÜBİTAK 4006-B Bilim Fuarı, 2 gün boyunca Aliağa Habaş Mehmet Rüştü Başaran Bilim ve Sanat Merkezi’nde ziyarete açık olacak.
Antalya Üniversite öğrencileri, İsrail saldırılarını protesto etti AK Parti Antalya İl Gençlik Kolları Üniversite Birimi, Avrupa ve Amerika’da ki üniversitelerde başlatılan İsrail protestolarına destek açıklaması yaparak yürüyüş düzenledi. İsrail’in Gazze’ye yönelik başlattığı saldırıların 209’uncu gününde devam ederken Türkiye’ni çeşitli illerinde üniversite öğrencileri Avrupa ve Amerika’daki üniversitelerde devam eden Filistin protestolarına destek amacıyla yürüyüş düzenledi. Antalya’da da AK Parti Antalya İl Gençlik Kolları Üniversite Birimi tarafından Akdeniz Üniversitesi’nde Gazze’de devam eden İsrail saldırılarına dikkat çekilerek kınandı. AK Parti Antalya İl Başkanı Ali Çetin’in de katıldığı yürüyüş öncesi Türkçe ve İngilizce olarak basın açıklaması yapıldı. ‘Kundaktaki bebekler bombalanıyor’ İsrail’in 1948’den buyana milyonlarca Filistinliyi göç ve kıtlık ile sınadığını belirten AK Parti Antalya İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Mevlüt Emre Yavuz “İsrail yayılmacılığı, 7 Ekim 2023 itibariyle tarihin akışı içerisinde insanlığın utanç tablosu olarak değerlendirileceği bir soykırım halini almıştır. 209 gündür çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı, engelli ayırt etmeksizin 35 bin kişinin İsrail barbarlığı tarafından katledildiği binlerce kişinin evinden, yurdundan göçe sürüklendiği, kundaktaki bebeklerin bombardımanlar sonucunda enkaz altında can verdiği bir soykırım yaşanmaktadır” dedi. ‘İnsani bir duruş sergileniyor’ Özellikle geçtiğimiz hafta ABD’nin New York kentindeki Columbia Üniversitesi’nde öğrencilerin ve akademisyenlerin katılımıyla başlatılan İsrail protestolarının dünya genelinde bir başkaldırının fitilini ateşlediğini vurgulayan Yavuz, “İsrail barbarlığı dünyanın çeşitli yerlerinde yaşayan dinleri, ırkları, renkleri ve dilleri birbirinden farklı olan ancak vicdanı Gazze’deki çocuklar ve kadınlar için atan yürekli insanlar tarafından protesto edilmeye başlamıştır. ABD genelindeki onlarca kampüse yayılan ve bu insani duruşu derslerini iptal ettirmek, disiplin soruşturmasına sevk edilmek hatta tutuklanmak pahasına sergileyen, eylemlere katılan, sesini yükselten tüm kardeşlerimize AK Parti Gençlik Kollan Üniversiteler Teşkilatı olarak yürekten teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Erzurum Çığlık: “EİT 2025 Erzurum’a çok şeyler katacak” Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü olarak atanan Muharrem Çığlık, 2025 Turizm Başkentliği süresince yürütülecek proje ve faaliyetlerle ilgili açıklamalar yaptı. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 4. Turizm Bakanları Toplantısı’nda "2025 EİT Turizm Başkenti" olarak ilan edilen Erzurum’da kollar sıvandı. Erzurum’un 2025 EİT Turizm Başkenti seçilmesi ve diğer turizm hareketliliklerini değerlendirmek üzere oluşturulan çalışma geçtiğimiz aylarda başlatılmıştı. EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü Muharrem Çığlık, turizm sektörünün dünya genelinde sağladığı istihdam ve ulaştığı hacim ile dünyadaki en aktif sektörlerden biri olduğu dile getirerek, “Orta ve uzun vadede şehrimizde turizm sektörünün ekonomik büyümeyi yönlendirmesi ve iş imkânları oluşturması bakımından öncü sektörlerden olması beklenmektedir.” dedi. “Turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi önemli” 2025 Erzurum Turizm başkenti süreci şehrin turizmi çeşitlendirme hedefi doğrultusunda gerçekleştirilen alt yapı, çevre, tanıtım ve yatırım faaliyetlerine önemli ölçüde katkı sağlayacağını dile getiren Çığlık, “Erzurum, coğrafi konumu itibariyle doğal güzellikleri, yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmasına bağlı olarak tarihi ve kültürel zenginlikleri, zengin bitki örtüsü, gastronomisi, insanımızın sıcakkanlılığı ve misafirperverliği gibi birçok artısıyla ulusal ve uluslararası turizminde rekabet üstünlüğü sağlayacak potansiyele ve avantajlara sahiptir. İhtiyaç ve beklentilerin hızla değiştiği turizm sektöründe, potansiyelin avantaja dönüştürebilmesi, Erzurum gibi birçok turistik ürün çeşidini bünyesinde barındıran ve halen daha bakir sayılabilecek turizm bölgelerinde turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesine bağlıdır” şeklinde konuştu. “Şehrimizle özdeşleşmiş ürünlerimiz korunacak” Erzurum’un; tarihi geçmişi ve bulunduğu konum itibari ile olarak Türkiye’nin en zengin gastronomi, tarihi ve ticari geçiş güzergâhında bulunması sebebi ile sahip olduğunu anlatan EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü Muharrem Çığlık, şöyle konuştu, “Zenginliklerin farkında olduklarını hatırlatan ve şehrimizle özdeşleşmiş ürünlerimizin korunarak ileriki dönemlere aktarılabilmesi için çalışmalarımızı ve planlamalarımızı bu doğrultuda yapmaya çalışıyoruz. 2025 Erzurum Turizm Başkenti hedefleri ve turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi doğrultusunda EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti ana komisyonu tarafından; EİT 2025 İstişare Kurulu, EİT 2025 Danışma Kurulu ve EİT 2025 Alt Komisyon Kurulu oluşturulmuştur. EİT 2025 Alt Komisyon grubu süreç içerisinde gerçekleştirdiği istişare ve değerlendirme toplantıları ile 2025 yılı içerisinde düzenlenmesi planlanan etkinlik ve organizasyonların takvimini oluşturmaya çalışmıştır.”