GENEL - 02 Şubat 2021 Salı 10:33

Anne ve beş yaş altı çocuk ölüm oranları azaldı

A
A
A
Anne ve beş yaş altı çocuk ölüm oranları azaldı

TÜİK, sürdürülebilir kalkınma göstergeleri 2010-2019 tarihleri arasındaki istatistik rakamları açıkladı.

TÜİK, sürdürülebilir kalkınma göstergeleri 2010-2019 tarihleri arasındaki istatistik rakamları açıkladı.


Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 gündemi, 25 Eylül 2015 tarihinde gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi’nde kabul edilmiş, bu çerçevede 17 amaç ve bu amaçları gerçekleştirmek için 169 hedef belirlenmiştir. Sürdürülebilir Kalkınma amaç ve hedeflerine erişim düzeyini izleyebilmek amacıyla 231 tekil göstergeden oluşan bir küresel gösterge seti bulunmaktadır.


Küresel göstergelerden hâlihazırda ülkemiz için mevcut olanlar ile ilgili hedefi ölçmeye uygun olduğu değerlendirilen ikame göstergelerin de dahil edildiği toplam 131 gösterge ve tanımları haber bülteni ekinde yayımlanmaktadır.


Göreli yoksulluk oranı 2010-2019 döneminde yaklaşık 2,5 puan azaldı. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk sınırına göre, 2010 yılında %16,9 olan yoksulluk oranı, 2019 yılında yaklaşık 2,5 puan azalarak %14,4 olarak gerçekleşti. Yoksulluk riski olan çalışan nüfusun oranı ise 2010 yılında %17,9 iken 2019 yılında 4,7 puan azalarak %13,2 oldu. Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altındaki bireylerin oranı, 2010 yılında %65,7 iken 2019 yılında 25,9 puan azalarak %39,8 oldu.


Anne ve beş yaş altı çocuk ölüm oranları azaldı. Anne ölüm oranı, 2010 yılında yüz bin canlı doğum başına 16,7 iken, 2019 yılında 13,1’e geriledi. Beş yaş altı ölüm hızı 2010 yılında bin canlı doğum başına 15,5 iken, 2019 yılında 11,2 oldu. Aynı dönemde neonatal ölüm hızı da bin canlı doğum başına 7,6’dan 5,7’ye geriledi. 15-19 yaş grubunda bin kadın başına düşen adölesan doğurganlık hızı 2010 yılında 33,8 iken, 2019 yılında 16,7 oldu. 15 yaş ve üzeri bireylerin tütün kullanım oranı 2010 yılında %29,5 iken, 2019 yılında artarak %31,3 oldu. 2019 yılında erkek bireyler arasında tütün kullananların oranı, kadın bireyler arasında tütün kullananların oranının yaklaşık 2,5 katıdır.


Eğitim kategorilerine göre okul tamamlama oranları 2014-2019 döneminde arttı. İlkokul, ortaokul ve ortaöğretim tamamlama oranları 2014 yılında sırasıyla %97,7, %94,1 ve %58,8 iken, 2019 yılında %98,6, %97,7 ve %70,3 oldu.


Beş yaş net okullaşma oranı 2015 yılında %67,2 iken 2019 yılında 7,9 puan artarak %75,1 olarak gerçekleşti. Aynı dönemde okul öncesi net okullaşma oranı ise %55,5’ten %71,2’ye yükseldi. Bir program dilinde kod yazma yeteneğine sahip gençlerin (16-24 yaş) oranı 2010 yılında %5,7 iken, 2019 yılında %7,5 oldu. Aynı dönemde yetişkinlerde (16-74 yaş) ise bu oran, %2,8’den %3,2’ye yükseldi.


20-24 yaş grubunda olup 18 yaşından önce evlenmiş kadınların oranı düştü. 20-24 yaş grubunda olup 18 yaşından önce evlenmiş kadınların oranı 2010 yılında %8,2 iken 2019 yılında %5,1 oldu. Yerel yönetimlerdeki kadınların sandalye oranı 2014 yılında %9,9 iken 2019 yılında %10,1 oldu.


Yöneticilik pozisyonlarındaki kadınların oranı 2012 yılında %14,4 iken, 2019 yılında %17,5 oldu. Sanayi ve Hizmetler sektörlerinde bu oran, 2012 yılında sırasıyla %10,2 ve %17,9 iken, 2019 yılında %10,8 ve %22,7 oldu.


Güvenilir şekilde arıtılmış evsel ve endüstriyel atıksu oranı 2010-2018 döneminde arttı. Güvenilir şekilde arıtılmış evsel ve endüstriyel atıksu oranı 2010 yılında %72,8 iken 2018 yılında 8,1 puan artarak %80,9 oldu. İmalat sanayinde zaman içinde su kullanım verimliliği (1m3 su karşılığı üretilen katma değer) 2010 yılında 0,159 ABD $/m3 iken 2018 yılında 0,182 ABD $/m3 oldu.


Yenilenebilir enerji ve atıklardan elektrik enerjisi üretiminin oranı 2019 yılında %43,9 oldu. Yenilenebilir enerji ve atıklardan elektrik enerjisi üretiminin oranı 2010 yılında %26,4 iken 2019 yılında %43,9 düzeyine yükseldi. Toplam nihai enerji tüketimindeki yenilenebilir enerji payı 2010 yılında %9,9 düzeyinde iken 2019 yılında %7,6 düzeyine geriledi. Kurulu halde yenilenebilir enerji üretim kapasitesi 2010 yılında kişi başına 235,2 watt iken 2019 yılında kişi başına 538,4 watt düzeyine yükseldi.


Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı 2019 yılında %26,0 oldu. Örgün ve yaygın eğitime devam etmeyen ve herhangi bir işte de çalışmayan 15-24 yaş grubundaki fertlerin oranı 2010 yılında %32,3 iken, 2019 yılında %26,0 olarak gerçekleşti. Sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların toplam istihdamdaki oranı 2010 yılında %43,3 iken, 2019 yılında %34,5 oldu.


Ar-Ge harcamalarının GSYH içindeki payı 2019 yılında %1,06’ya ulaştı. Araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki payı 2010 yılında %0,79 iken, 2019 yılında %1,06 olarak gerçekleşti. Tam zaman eşdeğeri (TZE) cinsinden bir milyon nüfus başına düşen araştırmacı sayısı ise 2010 yılında 880 iken 2019 yılında 1 641 olarak gerçekleşti. İmalat sanayi katma değerinin GSYH içindeki payı 2010 yılında %15,1 iken 3,2 puan artışla 2019 yılında %18,3 olarak gerçekleşti. İmalat sanayi istihdamının toplam istihdam içindeki oranı ise 2010 yılında %18,7 iken 2019 yılında %18,4 oldu.


Toplam sera gazı emisyonu 2018 yılında 520,9 Mt CO2 eşdeğeri oldu. Türkiye için toplam sera gazı emisyonu 2010 yılında 398,9 Milyon ton CO2 eşdeğeri iken 2018 yılında 520,9 Milyon ton CO2 eşdeğeri olarak gerçekleşti. 2018 yılı emisyonlarında CO2 eşdeğeri olarak en büyük payı %29 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü ve %26 ile imalat sanayi kaynaklı emisyonlar oluşturdu.


Kamu kullanımına tamamen açık, yapılaşmış alanların şehirlerdeki ortalama payı Türkiye için 2019 yılında %13,56 oldu. Parklar, rekreasyon alanları, kent parkları, bahçeler, meydan ve plazalar gibi kamuya açık alanlar ile cadde ve sokaklara ayrılmış alanlardan oluşan kamu kullanımına tamamen açık, yapılaşmış alanların şehirlerdeki ortalama payı Türkiye düzeyinde %13,56 olarak ölçülmüştür. Bu oranın en yüksek olduğu il %21,1 ile İstanbul iken, en düşük olduğu il ise %6,2 ile Bingöl’dür.


Ormanlık arazi oranı 2019 yılı itibarıyla %29,2 olarak hesaplandı. Ormanlık arazinin toplam arazi büyüklüğüne oranı 2010 yılında %27,1 iken 2019 yılında 2,1 puan artarak %29,2 oldu. Aynı dönemde normal kapalı ormanlık alanın toplam arazi büyüklüğüne oranı %14,6’dan %16,8’e yükseldi.


Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) genç ve kadın milletvekillerinin oranı arttı. TBMM’deki genç milletvekillerinin (45 yaş ve altı) oranı 2011 yılında %28,4 iken 2018 yılında %29,8 oldu. Aynı dönemde kadın milletvekillerinin oranı ise %14,4’ten %17,3’e yükseldi. Milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olan gençlerin TBMM’deki temsiliyeti (TBMM’deki genç milletvekillerinin oranının, toplam nüfus içinde MV seçilme yeterliliğine sahip olan gençlerin oranına oranı) 2011 yılında 0,88 iken, 2018 yılında bu temsiliyet azalarak 0,69 olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde MV seçilme yeterliliğine sahip olan kadınların TBMM’deki temsiliyeti 0,28’den 0,34’e yükseldi.


İnsan ticareti mağdurlarının sayısı 2010 yılında 58 iken, 2019 yılında 215 oldu. 2019 yılında, insan ticareti mağdurları en fazla %68 ile 18-35 yaş grubunda yer almakta olup insan ticareti mağdurlarının içinde kadın mağdurların oranı %91 oldu.


Cezaevindeki hüküm giymemiş tutukluların oranı 2010 yılında %27,4 iken 2019 yılında %15,9’a geriledi.


Net resmi kalkınma yardımlarının GSYH içindeki payı 2019 yılında %1,14 oldu.


Türkiye’nin donör ülke olarak gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelere yapmış olduğu net resmi kalkınma yardımlarının toplam miktarı 2010-2019 döneminde yaklaşık dokuz kat artarak, 2019 yılında 8 milyar 667 milyon ABD Doları olarak gerçekleşti. Türkiye’nin yaptığı insani yardımlar 2010 yılında 153 milyon ABD Doları iken 2019 yılında 7 milyar 541 milyon ABD Dolarına ulaştı. Net resmi kalkınma yardımlarının gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) içindeki payı ise 2010 yılında %0,12 iken, 2019 yılında %1,14’e yükseldi.


İnternet kullanan bireylerin oranı 2019 yılında %74,0 oldu. İnternet kullanan bireylerin oranı 2010 yılında %37,6 iken 2019 yılında %74,0 oldu. Bu oran 2019 yılında erkeklerde %80,4, kadınlarda ise %67,6 oldu. Cep telefonu kullanan bireylerin oranı ise 2019 yılında %93,5 olarak gerçekleşti. Bu oran erkeklerde %96,9, kadınlarda ise %90,2 olarak gerçekleşti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Kayseri’nin 5 yıllık Gürültü Eylem Planı çıkarılacak Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, kent genelinde ulaşım başta olmak üzere yoğun gürültünün en aza indirilmesi için çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Şehrimizin 5 yıllık gürültü eylem planını çıkarıyoruz” dedi. Büyükşehir Belediyesi; Başkan Büyükkılıç’ın sürdürülebilir kent vizyonuna uygun olarak hava ve gürültü kirliliği başta olmak üzere çevresel sorunlarla mücadelede yeni teknikler geliştirmeye, çalışmalarının bu vizyona uygun olması için gayret ediyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, Yeni 5 Yıl Projeleri kapsamında Gürültü Eylem Planı’nı hayata geçireceklerini belirtti. Bir doktor başkan olarak, çevre ve toplumu gözeten çalışmalar yaptıklarını, yeni dönemde de bu çalışmaların aralıksız süreceğini belirten Başkan Büyükkılıç, “Yapılan araştırmalardan biliyoruz ki hava kirliliği ve trafik araçları dâhil, kalp damar hastalığı riskine bağlı olarak, ortalama 24 saatlik gürültü seviyesindeki her 5 desibel artışının kalp krizi, felç ve diğer ciddi rahatsızlıklarda yüzde 34’lük bir artışla ilişkili olduğunu göstermektedir. Bizler de yerel yönetimler olarak gürültüsüz ve konforlu bir Kayseri hedefliyoruz. Şehrimizin gürültü eylem planını çıkarıyoruz” diye konuştu. Büyükkılıç, öncelikli hedeflerinin daha yaşanılabilir, sürdürülebilir bir kent oluşturmak olduğunu vurgulayarak, “Şehrimize değer katmaya, şehrimizin insanına hizmet etmeye gayret ediyoruz. Gürültü kaynaklarına ilişkin tespiti ve 5 yıllık eylem planını kapsayan bir projeyi yeni dönemde hayata geçireceğiz” dedi.
Kayseri Pınarbaşı’nda başıboş köpekler toplanacak Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından 8 Mayıs Çarşamba günü Pınarbaşı’da, Melikgazi ve Kocasinan Belediyeleri ekipleri ile ortaklaşa olarak başıboş sokak köpekleri de toplanacak Dr. Memduh Büyükkılıç yönetimindeki Büyükşehir Belediyesi; Park, Bahçeler ve Ağaçlandırma Daire Başkanlığı tarafından, çevre temizliğinden fidan dikimine, çocuk oyun grubu kurulumu, toprak dolgu ve tesfiye işlemleri ile spor aletleri ve kameriye taşımasına kadar pek çok konuda Pınarbaşı’da hizmetler gerçekleştirdi. Bu çerçevede Pınarbaşı Kaynar, Beserek, Malak ve Han Mahallelerinde, 1 kepçe, 1 kamyon ve 30 personel ile çöplük alanı, çayırlık kenarı temizlik, mıntıka ve kanal ıslah çalışmaları gerçekleştirildi. Öte yandan oyun grubu, spor aletleri ve kameriye sökümü ve istenen yere montajı yapıldı. Alagazi Mahallesi’nde yol kenarlarına 90 fidan çukuru açılması ve tüplü fidan dikimi gerçekleştirildi. Tuzgün Mahallesi’ne 30 tüplü fidan dikimi yapılırken, Merkez Hürriyet Mahallesi’ne ise çocuk oyun grubu kuruldu. Söz konusu hizmetlerin yanı sıra büyükşehir belediyesine ait süpürge aracı 10 gün boyunca Pınarbaşı merkezde temizlik çalışmaları yaptı. Büyükşehir belediyesi tarafından daha önce söz verilmiş olan, ‘Dadaloğlu Mahallesi Çöplüğü Islahı’ gerçekleştirildi. Dadaloğlu Mahallesi çöplüğü arkasına 200 tüplü fidan da çukurları açılarak toprakla buluşturuldu. Ayrıca Güzelsu taziye ve toplantı evinde toprak dolgu tesfiye işleri ile temizlik işlerinin yanı sıra fidan dikimi ve tesisat işleri de gerçekleştirildi. Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından 8 Mayıs Çarşamba günü Pınarbaşı’da, Melikgazi ve Kocasinan Belediyeleri ekipleri ile ortaklaşa olarak başıboş sokak köpekleri de toplanacak. Öte yandan Pınarbaşı’nın çiçeklendirilmesi için de Büyükşehir Belediyesi Park, Bahçeler ve Ağaçlandırma Daire Başkanlığı aracılığı ile destek verileceği belirtildi.
Şanlıurfa Dolu ve yağmur sonrası ziraat mühendisleri sahaya indi Şanlıurfa’da son günlerde yaşanan sağanak yağış, dolu ve seller nedeniyle sahaya inen ziraat mühendisleri, çiftçileri tarım sigortalarının önemi konusunda konusunda bilgilendirdi. Şanlıurfa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Şanlıurfa Ziraat Mühendisleri Odası üyeleri “Tarım Sigortalarının Önemi" ve “Antep Fıstığı Yetiştiriciliği” konularına ilişkin bilgilendirme çalışması gerçekleştiriyor. Fıstık yetiştiriciliğinin en yoğun olduğu ilçeler arasında yer alan Bozova kırsalına giden mühendisler, çiftçilerle bir araya gelerek bilgilendirme yaptı. “Tarımsal üretim sürekli risk altında olan bir sektördür” Son yıllarda küresel ısınmanın etkisiyle doğal afetlerin artışı nedeniyle tarım sigortalarının önemini vurgulayan Ziraat Mühendisi Mehmet Bilgin, “Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa’da gerçekleşen sağanak yağıştan dolayı birçok üretici zarar gördü. Bu zararın tanzim edilmesi noktasında tarım sigortaları olan üreticilerin poliçelerindeki bedelin yüzde 50’sini sigorta karşılıyor. Fakat tarım sigortaları mevcut olmayan çiftçiler bu zararı kendi ceplerinden karşılamak zorunda kalıyor” dedi. “TARSİM büyük önem arz etmektedir” Şanlıurfa’nın özellikle meyve ile sebze üretiminde ve hayvancılıkta önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Ziraat Mühendisi Mehmet Bilgin “Ancak başta sel baskını, dolu, don, fırtına ve aşırı yağış gibi doğal afetler olmak üzere, birçok faktör tarımsal üretimimizi tehdit etmekte, önemli verim ve kalite kayıplarına neden olmaktadır. Bu kayıpların telafi edilebilmesi için üreticilerimizin ürünlerini TARSİM kapsamında sigorta yaptırmaları büyük önem arz etmektedir. Bakanlık tarafından alınan karar gereği 2024 yılında sözleşmeli tarım yapan ve bazı hayvancılık desteklemelerinden faydalanan üreticilerimize TARSİM sigorta yaptırmalarının zorunlu hale getirilmesi planlamaktadır” ifadelerini kullandı. Çiftçilerle bir araya gelen Şanlıurfa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Ziraat Yüksek Mühendisi Mehmet Tekçe ise, “Bitkisel ve hayvansal üretimin de sigortası var. Yani neye karşılık geliyor? 100 dekarlık bir fıstığı olan çiftçinin bir dekarlık kazancının parasıyla ile 100 dekarını sigortalatması demektir. Kısaca dolu vurduğunda, sel vurduğunda, doğal afet olayı gerçekleştiğinde TARSİM o yıl elde edeceğiniz kazancın belirtilen orandaki kısmını sigorta kapsamında değerlendiriyor” diye konuştu. Şanlıurfa’da her yıl fıstık ürününün gelişme döneminde yaşanan dolu ve sağanak yağışlar nedeniyle sigortası bulunmayan çiftçiler büyük maddi kayıplarla karşı karşıya kalıyor.