Kış mevsiminde günlerin kısa, gecelerin de uzun olması nedeniyle kapalı alanlarda daha çok vakit geçirilmesi hareketsizliği beraberinde getirdiğini, bunun da kilo alımını artırdığını ifade eden Diyetisyen Ece Özlük, bazı küçük değişikliklerle kilo alımının önüne geçilebileceğini ifade etti.
Diyetisyen Ece Özlük, insan vücudunun sıcak kalabilmesi için ürettiği yağ hücreleri, kilo alımını artırmakta olduğunu söyledi. Kışın metabolizma hızının azalması ve harcanandan daha fazla enerji tüketimi kilo alımına yol açmakta olduğunu vurgulayan Özlük, "Üşüme endişesi ile daha çok yemek yemeyin. Üşümemek için daha çok gıda alınması gerektiği şeklinde yanlış bir algı. Üşüyen insanın enerjiye ve besine olan ihtiyacı artar. Özellikle kış aylarında karbonhidrattan ve yağdan zengin gıdalar yani yüksek enerjili gıdalar tüketilir. İnsan vücudu, soğuk havanın etkisiyle alınan besinleri stoklayıp yağ hücresine çevirir. Kilo alımına neden olan bu durumdan kurtulmak için yeterli ve dengeli beslenme önemlidir" dedi.
"Kışın 6 öğün beslenmek daha sağlıklı"
Özlük, açıklamasının devamında, "Kışın 6 öğün beslenmek daha sağlıklı. Günde 3 ana ve 3 ara öğün olmak üzere 6 öğün olarak beslenilmesi gerekir. Kış aylarında peynir, yumurta, zeytin, esmer ekmek ve mevsim sebzelerinden oluşan sağlıklı bir kahvaltı, ızgara et-tavuk-balık, salata, 1 dilim esmer ekmekten oluşan bir öğle yemeği sağlıklıdır. Akşamları zeytinyağlı sebze yemeği, yoğurt, salata gibi hafif besinler tüketilmelidir. Ara öğünlerde taze veya kuru meyve, süt-ayran-yoğurt, badem-ceviz tüketilerek gerekli enerji sağlıklı besinlerle ve uygun zamanda alınmalıdır. Bu beslenme tarzı sayesinde gecelerin uzun olduğu kış günlerinde akşam yemeğinden sonra tüketilen sağlıksız atıştırmalıklar da alınmamış olur" dedi.
"Kış aylarında suyunuzu tarçın ve limon ile tatlandırabilirsiniz"
Evde yapılan ufak dokunuşlar ile kış ayını rahat bir şekilde geçirebileceğini anlatan Diyetisyen Ece Özlük, "Suyunuzu tarçın ve limon ile tatlandırabilirsiniz. Kış aylarında soğuk su tüketimi nedeniyle su alımının azalır. Vücudun su ihtiyacı ne kadar azalsa da kilo kontrolünü sağlamak amacıyla günde 2-2,5 litre su tüketilmelidir. Su tüketiminde zorluk yaşayanlar, günlük olarak içecekleri suyu tarçın, karanfil veya limon ile aromalı hale getirerek tüketim kolaylığı sağlayabilir" ifadelerine yer verdi.
"Diyet, kronik hastalıklara yakalanmamak için kilo kontrolü ve sağlıklı yaşam için de yapılan bir şey"
Diyetisyen Ece Özlük, son olarak uygun diyet programlarının, vücudu güçsüz bırakmayacağını, aksine bağışıklık sistemini güçlendireceğini sözlerine ekledi. Bu nedenle diyet denildiğinde akla ilk gelen az yemek ya da bir sürü şeyden fedakarlık yapmak olmadığını vurgulayan Özlük, sözlerine şöyle son verdi;
"Bu sebepten dolayı hiç bir şeyden fedakârlık etmeyerek sevdiği yiyecekleri de beslenme programına ekleyerek kalorisine göre, herkesin kendine özel bir şekilde ve yapabileceği sürdürülebilir bir diyet anlayışı geliştirebiliriz. Diyet sadece zayıflama anlamında öne çıkan bir şey ama kilo alma bir sürü kronik hastalıklarla mücadele etmek için ya da kronik hastalıklara yakalanmamak için kilo kontrolü ve sağlıklı yaşam için de yapılan bir şey aslında diyet. Aynı zamanda sporcular için de sporcu beslenmesi, yaşlılar için beslenme aslında bir sürü kategoriye ayrılmış durumdayız. Ama genel olarak hep zayıfla ilk akla gelen şey. Aslında gebelikte, gebelik öncesi gebelik sonrası, çocuk hastalıkları bunların hepsine doğal yöntemler topraktan çıkan besinlerle bir tedavi anlayışındayız. Herhangi bir ilaç veya ameliyata başvurmadan çok daha öncesinde alınabilecek bir önlem aslında diyetisyen. Ameliyatlar için bir sürü para ödeniyor. Aynı zamanda insanlar bıçak altına yatıyorlar. Bunların hepsinden önce tamamen toprakta yetişen ürünlerle kişiye özel besinleri verilmesi ile birlikte bir iyileştirme söz konusu. Onun için mesleğimi çok kutsal buluyorum" dedi.
