EKONOMİ - 21 Ağustos 2025 Perşembe 10:32

Bilecik’te ’yeşil altın’ diye adlandırılan şerbetçiotunun hasadı başladı

A
A
A
Bilecik’te ’yeşil altın’ diye adlandırılan şerbetçiotunun hasadı başladı

Türkiye’de yalnızca Bilecik’in Pazaryeri ilçesinde üretilen ve ’Yeşil Altın’ diye adlandırılan şerbetçiotunun hasadı ilçe genelinde başladı.


Endüstriyel bir bitki olan şerbetçiotunun, ilçedeki yaklaşık bin 500 dekarlık alanda aroma, brewers gold, Erciyes, Ege ve Pazaryeri cinslerinin üretimi yapılıyor. Bölgedeki çiftçilerce nisan ayında ipliklenerek yeni sezona hazırlanan bitki, ağustostaki hasadın ardından ilçedeki kooperatif ile özel bir firmaya ait tesislerde işlendikten sonra özellikle içecek sanayinde ham madde olarak kullanılıyor. Bu yıl fiyatlar aroma cinsi 93 bin 18 TL, brewers gold, Ege, Erciyes ve Pazaryeri cinsleri 90 bin 48 TL olarak açıklanmasıyla hem çiftçilerin hem de ilçenin ekonomisine canlılık katıyor.



"Hem tıpta hem de gıda alanında faydalı olan bir bitki şerbetçiotu"


Hasadın başlamasıyla ilçedeki şerbetçiotu işleme tesislerini gezen Pazaryeri Belediye Başkanı Zekiye Tekin, çalışan işçilere kolay gelsin dileklerinde bulunup sezonun hayırlı olmasını temenni etti. Başkan Tekin "Türkiye’de sadece Pazaryeri ilçemizde yetiştirilen şerbetçiotu bitkisi birçok alanda faydalı bir bitkidir. Hem tıpta hem de gıda alanında faydalı olan şerbetçiotu bitkisinin önemli olan özelliklerinden bir tanesi de hanımlar için kozmetik de çok faydalı bir bitki yatıştırıcı özelliği var" dedi.



"Şerbetçiotu kozalağımızı suyun içine batırıp oradan çıkan suyla ekmeklerimizi mayalıyoruz"


Başkan Tekin, şerbetçiotu kozalağının faydalarını sıralayarak, "Ekşi mayalı ekmeklerimizi biliyorsunuz en faydalı ekmeklerimizden. Şerbetçiotu kozalağımızı suyun içine batırıp oradan çıkan suyla ekmeklerimizi mayalıyoruz ve daha sağlıklı ekmekler üretiyoruz. Bugün hasat başladı tüm ilçemize üreticilerimize ülkemize hayırlı uğurlu olsun. İlçemizde üretimi yaklaşık bin 500 dekar alanda olan şerbetçiotundan bu yıl bereketli bir hasat bekleniyor. İnşallah temenni ediyoruz ki çiftçimizde gülecek, üretim yapan bütün kurumlarımızda gülecek. Hem bereket anlamında hem ekonomik anlamda faydalı olabileceğini düşündüğümüz bir hasat dönemindeyiz. Hayırlı uğurlu olsun" diye konuştu.



Bilecik’te ’yeşil altın’ diye adlandırılan şerbetçiotunun hasadı başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hülya Koçyiğit: "Berrin Menderes’i canlandırmak içimde ukde kaldı" Esenler Film Festivali kapsamında düzenlenen panelde konuşan usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Halit Refiğ’in yazdığı senaryoda Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini ancak "Şeytan Aldatması" filminin çekilemediğini belirterek, "Bu rol içimde ukde kaldı" dedi. 6. Esenler Film Festivali; sinemanın estetik, teknik ve düşünsel boyutlarını bir araya getiren çok yönlü programıyla üçüncü gününde de sinemaseverlerden yoğun ilgi gördü. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde "Onuruna Filmler" bölümü kapsamında bu yıl ‘Jüri Özel Ödülü’ kendisinin adına verilen efsane yönetmen Halit Refiğ’in "Bir Türke Gönül Verdim" filmi izleyiciyle buluştu. Filmin ardından düzenlenen "Bir Yorgun Savaşçı: Halit Refiğ" başlıklı panelde, usta yönetmenin sinemaya yaklaşımı ve Türk sinemasındaki yeri; usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Gülper Refiğ ve Suat Köçer’in katılımıyla ele alındı. "Refiğ popüler kültüre hizmet etmiyordu" Halit Refiğ’i zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamı olarak tanımlayan Koçyiğit, "O sıradan bir yönetmen, günün popüler kültürüne hizmet eden bir sinemacı değildi. Hem ülkesi hem dünya için özgün fikirleri olan bir düşünce adamıydı. Ülkemizin yetiştirdiği nadide değerlerden biriydi. Sinema yoluyla insanlarla iletişime geçerek bütün erdemleri, güzel düşünceleri, saygıyı, sevgiyi vicdanı paylaşmak istedi. O yorgun bir savaşçıydı. Zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamıydı. O günlere değil, bugünlere seslenmek istedi" şeklinde konuştu. Usta yönetmenin öngörüsü sayesinde Altın Portakal aldığını anlatan Koçyiğit, ‘Karılar Koğuşu’ filminde Perihan Savaş’ın oynadığı Hanım karakterini beğendiğini; ancak usta yönetmenin Töze karakterinde ısrar ettiğini söyledi. Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini usta yönetmen ile paylaştığını ve Refiğ’in çok güzel bir senaryo yazdığından bahseden Koçyiğit, "Muhteşem bir senaryo yazdı. Ancak o dönem, ben de sinemacı olarak çaldığım kapılardan olumlu dönüş alamadım. Bu nedenle ’Şeytan Aldatması’ filmi çekilemedi ve içimde ukde olarak kaldı" dedi. "Agresif karakterler beni rahatsız ediyor" Türk sinemasında son dönemlerde yer alan karakterleri gerçekçi bulup bulmadığı sorusu üzerine, dizi izleyicisi olmadığını belirten Koçyiğit, "Kanallar arasında gezinirken gözümün takıldığı, şaşırdığım ve beğendiğim işler oluyor. Ancak günümüzde hayat şartları, insan ilişkileri, var olma kaygıları insanları o kadar bunaltmış ki; bu karakterlere de yansımış. Agresif, kıskanç, kavgacı, sürekli gizli işler peşinde olan karakterlerin izlenmesi beni rahatsız ediyor. Böyle olmamalı bence. Toplum içinde bu tarz insanlar olabilir; ama herkes böyle değildir" ifadelerini kullandı.
Bursa Bursa Büyükşehir’den çiftçiye ‘çevreci’ destek Bursa Büyükşehir Belediyesi, tarımda verimliliği artıran suyu koruyan ve çevreye nefes aldıran projeleriyle örnek olmaya devam ediyor. Bursa’da her alanda çiftçiyi destekleyen projeleri hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, üretici maliyetlerinin düşürülmesi, suyun verimli kullanılması ve bereketli toprakların yeniden hayat bulması amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’ye örnek proje Parklardan ve terminalden toplanan plastik atıkları, Damla Sulama Boru Üretim Tesisi’nde (Tarım Plast Fabrikası) modern teknolojilerle işleyerek damla sulama borusu olarak çiftçinin hizmetine sunan Büyükşehir Belediyesi, geliştirdiği çevreci ve doğa dostu projelerle Türkiye’ye örnek olmaya devam ediyor. Hem çiftçi hem çevre dostu Tarım Peyzaj AŞ’nin hayata geçirdiği ‘Eskiyi Getir, Yeniyi Götür’ projesiyle 17 ilçede ömrünü tamamlamış plastik borular toplanarak yenisiyle değiştiriliyor. Proje çerçevesinde kilosu 10 liradan hesaplanan plastik borular, yüzde 30 fire uygulanarak yeni damla sulama hortumu alımında çiftçiye sağlanan yüzde 50 hibe desteğine ek olarak fiyattan düşülüyor. Böylece üreticilerin yeni borulara çok daha uygun ve erişilebilir fiyatlarla ulaşması sağlanıyor. 110 bin kilogram plastik geri dönüşüme kazandırıldı Böylece hem atıklar geri dönüşüm sürecine dahil ediliyor hem de üreticilere ekonomik katkı sağlanıyor. Proje kapsamında şimdiye kadar 110 bin kilogram hurda damla sulama borusu toplanarak geri dönüşüm sürecine kazandırıldı. Geri dönüşümü teşvik eden uygulamayla üreticilerde çevre bilincinin artırılması, hava ve toprak kirliliğine karşı duyarlılığın güçlendirilmesi ve modern sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması hedefleniyor.