TEKNOLOJİ - 19 Aralık 2024 Perşembe 21:17

Selçuk Bayraktar’a iki üniversiteden fahri doktora unvanı

A
A
A

Türkiye’nin yerli ve milli savunma sanayisinin öncülerinden Baykar’ın Yönetim Kurulu Başkanı ve Baykar Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar’a aynı gün içinde hem Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) hem de Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) tarafından fahri doktora unvanı verildi. Bayraktar, “Baykar Savunma şu anda en yakın rakibinden üç kat büyük bir şekilde dünyanın en büyük insansız hava aracı şirketidir” dedi.

Savunma sanayiinde yaptığı çalışmalarla hem askeri hem de ekonomik anlamda Türkiye’yi dünya zirvesine taşımakta önemli bir yere sahip olan Baykar Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, aynı gün iki farklı üniversiteden ödüllendirildi. Burdur’daki MAKÜ Konferans ve Sergi Salonu’nda düzenlenen törene gençlerin yoğun ilgisi dikkat çekti.

Törende yaptığı konuşmasında Baykar’ın şu anda dünyanın zirvesinde yer aldığını belirten Selçuk Bayraktar, "Savunma sanayi açısından baktığımızda bundan 20 sene önce Türkiye yüzde 80 oranında yurt dışına bağımlıydı. Artık dünya lideri markalarımız var. Baykar bugün itibarı ile dünyanın en büyük insansız hava aracı şirketi ve en yakın rakibi olan Amerikalı bir şirketten üç kat daha büyük. Gelirlerinin yüzde doksanından fazlasını ihracattan elde eden bir şirket haline gelmiş durumda" dedi.

Selçuk Bayraktar’a iki üniversiteden fahri doktora unvanı

Yaptığı sunumda Baykar’ın kuruluşundan bugüne kadar olan gelişimini anlatan Bayraktar, "2004 yılında küçük bir robot uçakla başladığım bu serüvende yaklaşık beş yılım Güneydoğu’da terörle mücadelede geçti. Yaptığımız SİHA’lar ile terörün belini kırdık. 2008 yılında ilk mini İHA’mız Şırnak’ta Gabar Dağı’nda göreve başladı ve şu anda orada petrol fışkırıyor. 2009 yılında dünyaya damgasını vuran TB2’nin ilk prototipi uçuşa başladı. Daha sonra Karabağ, İdlib ve Zeytin Dalı Harekatı’nda kullanılarak tarih yazdı" ifadesinde bulundu.

Kızıl Elma ve Akıncı: Yeni Dönemin Simge Projeleri

Türk milletine verdiği ilk insansız savaş uçağı Kızıl Elma’nın Cumhuriyet’in yüzüncü yılından bir yıl önce tamamlandığını söyleyen Bayraktar, "TB2’den sonra daha büyük olan 6 tonluk Akıncı’yı geliştirdik. Akıncı tamamen milli olarak üretildi ve yaklaşık 35 ülkeye ihraç edilerek ihracat rekoru kırdı. Bundan elde edilen gelirlerle ülkemizin ilk insansız savaş uçağı Kızıl Elma’yı ürettik. Kızıl Elma, dünya tarihinde bir ilke imza atarak iki uçak yakın formasyonda uçtu. Ayrıca TB2, havada takla atan ilk insansız hava aracı oldu" dedi.

TB3 ve uzay çalışmaları

Bayraktar, kısa pistli gemilerden otomatik iniş ve kalkış yapmayı başaran Bayraktar TB3’ün dünyada bir ilk olduğunu ifade ederek, bu başarının Türkiye’nin teknoloji alanındaki liderliğini pekiştirdiğini vurguladı. Uzay çalışmalarına da değinen Bayraktar, Fergani adını verdikleri projeyle ilk uydunun gelecek ay uzaya gönderileceğini duyurdu.

Selçuk Bayraktar’a iki üniversiteden fahri doktora unvanı

Konuşmalarının ardından Selçuk Bayraktar’a MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar tarafından Fahri Doktora unvanı, Vali Tülay Baydar Bilgihan tarafından ise ödül beratı takdim edildi. Selçuk Bayraktar, Rektör Dalgar ve Vali Bilgihan’a Akıncı maketi hediye etti.

Sercan Kurban

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Siirt İdrar yanması şikayetiyle geldi geyik boynuzu taşı ameliyatı oldu Siirt’e idrar yanması şikayetiyle hastaneye gelen Fatih Aslan’da çıkan geyik boynuzu taşı 1 buçuk saatte temizlendi. Siirt’te 34 yaşındaki Fatih Aslan, ateş, üşüme ve idrar yaparken yanma şikayetleriyle hastaneye başvurdu. Yapılan muayene ve testlerin ardından piyelonefrit (böbrek iltihabı) tanısı konuldu ve enfeksiyon tedavisi tamamlandı. Üroloji uzmanı doktor Miraç Ataman, gerçekleştirilen operasyon, hem tıbbi açıdan hem de toplumsal sağlık açısından önemli bir başarı olduğunu söyledi. Ataman, "34 yaşındaki erkek hastamız, ateş, üşüme ve idrar yaparken yanma şikayetleri ile acil servise başvurdu. Yapılan değerlendirme sonucunda piyelonefrit (böbrek iltihabı) tanısı konuldu ve yatış yapılarak enfeksiyon tedavisi başarıyla tamamlandı. Tanı sürecinde yapılan Bilgisayarlı Tomografi (BT) görüntülemesinde böbreğin tamamını kaplayan, sert yapıda(950-1450 HU), literatürde staghorn olarak adlandırılan ve halk arasında ‘ geyik boynuzu taşı ’ diye bilinen büyük taş saptandı. Staghorn taşlar böbreğin tüm boşluklarını doldurup, tekrarlayan enfeksiyonlara ve uzun vadede böbrek fonksiyon kaybına yol açabildiğinden tedavisi hayati önem taşımaktadır. Biz de bu vakamızda, Perkütan Nefrolitotomi (PCNL) yöntemiyle böbreğe küçük bir cilt kesisi üzerinden girerek endoskopik cihazlarla taşları parçalayıp çıkardık. PCNL, özellikle çapı 2 cm’den büyük ve kompleks taşlarda altın standart kabul edilmektedir. Normalde staghorn taşların temizlenmesi uzun süren ve çoğu zaman birden fazla seans gerektiren zorlu bir süreçtir. Modern altyapısı sayesinde, ciltten tek giriş yolu açılarak yaklaşık 1,5 saatlik bir seansta böbreğin tüm taş yükü başarıyla temizlendi" dedi. Hasta Fatih Aslan, hastaneye idrar ağrısıyla geldiğini belirterek, "Böbrekte ciddi bir taş olduğu ve bu taşla doktor ilgilendi Allah razı olsun. Böyle bir taşın en az 3 ameliyatla alınacağı söylenildi. Tek seansta hallolması epey mutlu etti" diye konuştu.
Balıkesir Balıkesir’de üniversiteli gençler çevreci projede görev aldı Edremit ilçesinde üç yıl önce hayata geçirilen Kazdağları Bal Ormanı projesine çok sayıda kişi ve kurum destek oluyor. Balıkesir Üniversitesi Burhaniye Meslek Yüksekokulunda İş-Kur Gençlik Programında istihdam edilen 30 öğrenci de Bal Ormanında kestaneler ile ağaç fidanlarını toprakla buluşturdu. Burhaniye Meslek Yüksekokulu Müdür Yardımcısı İlhan Deveci’nin öncülüğünde Bal Ormanında 26 kilo kestaneyi toprakla buluşturan ve 40 fidanı diken öğrenciler mutluluk yaşadı. Burhaniye Meslek Okulu Müdür Yardımcı İlhan Deveci, bu güne kadar 40 bin fidanın toprakla buluşturulduğunu kaydederken hedefin 120 bin olduğunu söyledi. Projede görev alan öğrencilere teşekkür eden Müdür Yardımcısı İlhan Deveci, "Burhaniye Meslek Yüksekokulu olarak 30 öğrencimizi İş-Kur kapsamında istihdam ediyoruz. Bu Bakanlığımızın gençlere dönük bir projesi. Öğrencilerimiz toplumsal faaliyetlerde görev alıyorlar. Ülkelerine katkı sağlamak için caba sarf ediyorlar. Bu gün de onlarla burada kestaneleri toprakla buluşturduk. Fidanları diktik. Bal ormanı ve Balköy projesine katkıda bulundular. Onları iş hayatına hazırlıyoruz. Onu yaparken de sosyal sorumluluk projelerde önemli faaliyetlerde bulunuyorlar. Öğrencilerime teşekkür ediyorum" dedi. Projeye katılan öğrencilerden Elanur Zariç de, "Bu gün Bal ormanına fidan dikmek için geldik. Kestane tohumlarını toprakla buluşturduk. Fidanlarımızı diktik. Öğretmenlerimizin desteği ile ormanımıza katkıda bulunduk" İrem Çelik ise, "İş-Kur Gençlik programından geliyoruz. Ormanımıza katkıda bulunmak istedik. Şu an fidanlarımızı diktik. Kestane tohumlarını da toprakla buluşturduk" dedi. Esma Yılmaz da, "Burhaniye Meslek Yüksekokulundan geliyoruz. Biz İş-Kurda çalışıyoruz. Harçlığımızı kazanıyoruz. Bu gün arkadaşlarımızla birlikte buraya fidan dikmeye geldik. Kestanelerimizi ektik. Çok mutluyuz. Hocalarımızada çok teşekkür ediyoruz" dedi.