GENEL - 23 Ekim 2017 Pazartesi 13:08

Uluslararası ilişkiler Uludağ Üniversitesi’nde masaya yatırıldı

A
A
A
Uluslararası ilişkiler Uludağ Üniversitesi’nde masaya yatırıldı

Uludağ Üniversitesi, 9.

Uludağ Üniversitesi, 9. Uluslararası İlişkiler Kongresi’ne ev sahipliği yapıyor.


Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde iki gün sürecek kongrenin açılışında konuşan Rektör Yusuf Ulcay, küreselleşmenin farklı boyutlar kazanmasıyla birlikte güç mücadelesinin ekonomik alana kaydığına işaret etti. Bu anlayışla yapılan ülkelerarası yeni ittifaklarla birlikte, global ve bölgesel siyaset ve ekonomilerin yeniden kurgulandığını söyleyen Yusuf Ulcay, “Zenginliğin paylaşımı noktasında birbirine zıt bildiğimiz ülkeler müttefik, yakın ilişki içerisinde olduğunu düşündüğümüz devletler de hasım haline gelebiliyor. Bu manzara bizlere bir kez daha göstermektedir ki devletlerarası ilişkilerde dostluklar değil menfaatler belirleyici olmaktadır. Çıkar hesapları ile karışıklık çıkartılarak yangın yerine döndürülen ülkelerde adını bile yeni duyduğumuz terör örgütleri üzerinden bir mücadele yürütülüyor. Birleşmiş Milletler ve NATO gibi küresel barışın ve istikrarın teminatı olarak görmek istediğimiz yapılar ise ne yazık ki bu yangına müdahale edemiyor” dedi.


Türkiye’nin coğrafyadaki bin yıllık varlığı ve bekası açısından tarihinin en kritik süreçlerinden birisini yaşadığını vurgulayan Rektör Yusuf Ulcay, “Jeopolitik olarak Türkiye kadar hassas mevkide olan dünyada çok az ülke var. Bugünü doğru anlayabilmek ve sahnelenmek istenen oyunları okuyabilmek, daha güçlü bir gelecek inşa edebilmek adına büyük önem taşıyor. Karanlık odaklar tarafından düzenlenen terör eylemleriyle ülkemizin uluslararası itibarı ve güvenirlik algısı zedelenmek isteniyor. Güney sınırımızda bir terör koridoru oluşturma girişimleri var. Milli güvenliğimizi temin için kahraman askerimiz sınır ötesi operasyon yürütüyor. Sivil halkın korunması ve bölgenin terör örgütlerinden temizlenmesi için uluslararası koalisyonun 3 yıldır yapmadığını ya da yapamadığını Türkiye başarmıştır” diye konuştu.


İİBF Dekanı Prof. Dr. Tayyar Arı, ‘Türkiye-ABD İlişkilerinde Kırılma Noktaları ve Bölgeye Yansımaları’ konulu bir konuşma yaptı. İki ülke arasında yaşanan krizlerin tarihî panoraması hakkında kısa bir özet yapan Tayyar Arı, iki ülkenin krizli bir geçmişe sahip olduğunu ve bundan sonra da yeni krizlerin doğmasının mümkün olduğunu belirtti. 17-25 Aralık ve 15 Temmuz sürecinin ABD’nin bilgisi dışında yapılamayacağının altını çizen Prof. Arı, ABD’de üs kuran ve orada yaşayan FETÖ ele başının birisinin ABD’nin bilgisi dışında böyle yapılanmalara girişemeyeceğine işaret etti.


Türkiye’nin bölgede ABD’ye rağmen yeni politikalar ürettiğini ve başarılı adımlar attığını kaydeden Tayyar Arı, “Türkiye’nin bölgede ABD’yi dışarıda bırakan politikalar üretmesi, ABD’yi rahatsız etti. İran ve Rusya ile yakınlaşılması da yine ABD’de rahatsızlığa sebebiyet verdi. ABD’nin bölgedeki ayrıştırıcı ve istikrarsızlaştırıcı politikasını ısrarla sürdürmek istemesi, Türkiye’yi farklı çözümlere yöneltti. Örneğin İblid operasyonunu eğer ABD yapsaydı, oradaki muhalif unsurlar ve çok sayıda sivil halk tarafından Türkiye’ye ciddi bir göç dalgası başlayacaktı. Bölgedeki ABD politikalarına karşı Türkiye sürekli alternatif üretti. Artık Türk-ABD ilişkilerinde stratejik ortaklık boyutu birbiriyle rekabet eden bir ilişki boyutuna evrildi. ABD, Türkiye’nin kurduğu her türlü ikili ilişkiden rahatsız oluyor. Çünkü Türkiye bu ilişkilerden ciddi askeri, siyasi ve iktisadi kazanımlar elde ediyor. Türkiye, ABD ile ilişkilerine öyle ya da böyle devam edecek. Ancak yeni krizlerle beraber devam edecek. Vize krizi büyük bir mesele değildir. En azından yolun sonu değil. Asıl sorun bana göre taraflar arasındaki çıkar farklılaşmasından kaynaklanıyor. Bu birçok yerde tezahür edecek. İkili ilişkileri zehirleyen temel sıkıntılar FETÖ ve PYD desteği. ABD, bu iki konuda adım atarsa ikili ilişkilerde bir normalleşme bekleyebiliriz, aksi halde ilişkilerin yumuşaması oldukça zor” şeklinde konuştu.


İki gün sürecek kongrede yerli ve yabancı onlarca akademisyen dünyadaki ve bölgedeki politik gelişmeleriyle detaylarıyla ele alacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.