GENEL - 07 Aralık 2018 Cuma 19:15

Bakan Pakdemirli: “Biraz daha fazla balık yememiz gerekiyor”

A
A
A
Bakan Pakdemirli: “Biraz daha fazla balık yememiz gerekiyor”

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “2002 yılında 6,7 kilogram balık tüketirken, şimdi 5,5 kilogram tüketiyoruz.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “2002 yılında 6,7 kilogram balık tüketirken, şimdi 5,5 kilogram tüketiyoruz. Demek ki balığı tüketme konusunda iyi değiliz. Biraz daha fazla balık yememiz gerekir diye düşünüyorum” dedi.



Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Bursa’nın Karacabey ilçesinde ziraat odaları toplantısına katıldı. Bir düğün salonunda gerçekleştirilen programda konuşan Pakdemirli, et ve tavuk tüketiminde artış olduğunu, fakat balık tüketiminde ise gerileme kaydedildiğini dile getirerek, “2002 yılında kişi başı 6 kilogram et tüketiyorken, şimdi 14-15 kilogram tüketiyoruz. 10 kilogram tavuk tüketirken, şimdi 26 kilogram tüketiyoruz. 2002 yılında 6,7 kilogram balık tüketirken, şimdi 5,5 kilogram balık tüketiyoruz. Demek ki balığı tüketme konusunda iyi değiliz. Balıkta da 1 milyar dolar üzerinde ihracatımız var. Bunu daha fazla arttırabiliriz. Tavukta 400 milyon dolar ihracatımız var. Biraz daha fazla balık yememiz gerekir diye düşünüyorum. En azından gıdadan sorumlu Tarım Bakanı olarak doğru diyet tavsiyesi, özellikle belli yaşın üstünde insanların et tüketiminde biraz daha balığa yönelmesi gerekir diye” diye konuştu.



“İki tarafında haklarını koruyacak yasal düzenleme olabilir”


Sözleşmeli tarım konusun da çiftçiyi rahat ettirecek bir husus olduğuna değinen Pakdemirli, “Bu hususta biraz daha doğru adımlar atmamız lazım. Yani kaç para alacağınızı bildiğiniz ürünü üretirsiniz. Sözleşme tarımda mutlaka bir adım atıyor olmamız gerekiyor. Bununla ilgili yasal düzenlememiz var. Sözleşmeli tarım Türkiye’de yok mu, var. Patates üreticilerimiz üretiyorlar. Zaman zaman piyasa fiyatları farklı olduğunda ya sanayicilerimiz sözleşmeye uymuyor ya da üreticimiz uymuyor. Karşılıklı iki tarafın haklarını koruyacak yasal düzenleme ile sözleşmeli tarımı belirli noktaya getirmek istiyoruz” dedi.


Tohum işinde de Türkiye’nin başarısının kötü olmadığını belirten Bakan Pakdemirli, “2002 yılında 150 bin ton tohum üretiyormuşuz, şimdi 1 milyon 50 bin ton üretiyoruz. Dünyada 11’inci sıradayız. 750 milyon dolar da sertifikalı tohum piyasasında pazarımız var. Bugün tarlaya ektiğimiz her tohumun yüzde 60-70’i yerli tohumdur. Yeterli mi, elbette değil. Bunu yüzde 100’e nasıl çıkartmamız lazım buna bakacağız. Yabancı tohuma parayı verdiğimiz zaman katma değer yurt dışında kalıyor” ifadelerini kullandı.



“2 milyon hektara yakın alanı daha sulamaya açmamız gerekiyor”


Pakdemirli, sözlerine şöyle devam etti: “Bizim 2023 yılına kadar tamamlamamız gereken plan projeleri bütçe dışı kaynak kullanarak tamamlayabilirsek yüzde 31 hasılamızı arttırmamız söz konusu olabilir. Bu anlamda bu bölgede İznik Barajı var. İznik Barajı’nda işin çok başındayız ama burayı bitireceğiz. Bu yatırım 300 milyonluk bir yatırım. Karacabey Yeşildere Barajı’nda yüzde 60’lara geldik. 60 milyon lira ödenekle bu iş bitecek gibi gözüküyor. Gölecik İçme Suyu Ve Sulama Barajı’na baktığımızda orada yüzde 7’deyiz. Aşağı yukarı 110 milyon lira maliyeti var. Bu projeleri bitirmek için ben her yerde bu işin lobisini yapıyorum. 2023’ten geç olmayacak şekilde bu projeleri bitiriyor olmamız lazım. 2 milyon hektara yakın alanı daha sulamaya açmamız gerekiyor. Bunun Türkiye’ye maliyeti 80 milyar lira civarındadır. Ama 5 yılda da kendini geriye ödüyor.”


Program çiftçilere sertifika verilmesinin ardından sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükçekmece’de kontrolden çıkan araç tırın altına girdi: 1 ölü, 2 yaralı Büyükçekmece’de gece saatlerinde kontrolden çıkan otomobil, seyir halindeki tırın altına girdi. Kazada araç içerisinde sıkışan 1 kişi hayatını kaybederken tırın ve kaza yapan aracın sürücüleri ise yaralandı. Kaza, saat 01.45 sıralarında Büyükçekmece E5 Karayolu Edirne istikametinde gerçekleşti. İddiaya göre kontrolden çıkan E.M. (42) idaresindeki 35 KH 1721 plakalı otomobil, E5 üzerinde seyir halinde olan S.G. idaresindeki 76 DE 334 plakalı tıra arkadan çarparak tırın altına girdi. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri intikal etti. Kazada tır sürücüsünün yaralandığı öğrenilirken tırın altına giren otomobilin sürücüsü E.M. ve yan koltukta bulunan Ahmet Andırın (58) araç içerisinde sıkıştı. İtfaiye ekiplerinin kurtarma çalışmaları sonucu sürücü E.M. bulunduğu yerden yaralı şekilde kurtarılarak ambulansla hastaneye kaldırıldı. Sağlık ekipleri yan koltuktaki Ahmet Andırın’ın ise olay yerinde hayatını kaybettiğini tespit etti. Olay yeri inceleme ekipleri ve nöbetçi savcının incelemelerini tamamlamalarının ardından Ahmet Andırın’ın cenazesi ceset torbasına koyularak ambulansla en yakındaki hastane morguna götürüldü. İtfaiye ekiplerinin çalışması sonucu tırın altına sıkışan araç bulunduğu yerden çıkarılırken polis ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.