GENEL - 10 Aralık 2018 Pazartesi 10:24

(Özel) Yarım asır seven kalpler aynı anda bıçak altına yattı

A
A
A
(Özel)  Yarım asır seven kalpler aynı anda bıçak altına yattı

Artvinli 50 yıllık çift, Bursa’da aynı anda açık kalp ameliyatı olarak sağlıklarına kavuştu.

Artvinli 50 yıllık çift, Bursa’da aynı anda açık kalp ameliyatı olarak sağlıklarına kavuştu.


Artvin’de yaşayan kalp hastası Efrettin ve Nurata Zengin çifti, anjiyo için gittikleri hastanede 4 damarının tıkalı olduğunu ve ameliyat olmaları gerektiğini öğrendi. Yaptıkları araştırmalar sonucu Bursa’daki özel bir hastanede tedavi olmaya karar veren 50 yıllık çift, aynı anda açık kalp ameliyatı oldu.


Yaşlı çift eski sağlıklarına kavuşmanın mutluluğunu yaşarken, başarılı geçen ameliyat sonrası konuşan 63 yaşındaki Nurata, ’’Eşim 25 yıldır kalp hastasıydı. Benim de iki buçuk senedir kalbim hasta. Çok korkuyordum. Kalp durumumu görünce daha da çok korktum. Doktorumuz on üç yıl önce bir hastasını tedavi etmiş, kızımın amcasını... Günde iki paket sigara içiyor. Onun iyi olduğuna hayret ettim. Beni o doktora götürün dedim. Hemen buraya geldim. Kendisine çok teşekkür ediyorum. Beni ve eşimi bu hastalıktan kurtardı’’ dedi.


Ameliyatı yapan Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Mehmet Halil Andaç, ’’Hastalarımız bize dört gün önce bir meslektaşımızın randevulu hastası olarak geldiler. Yapılan incelemelerde her iki hastamızda da çoklu damar hastalığı keşfedildi. Her ikisine de aynı gün ve aynı saatte iki farklı odada ekip arkadaşlarımızla beraber çoklu bypass cerrahisi uyguladık. İki hastamız da gayet iyi durumda. Bir iki gün içerisinde taburcu edeceğiz. Kalp cerrahisi Türkiye’de ve Bursa’da oldukça yoğun gerçekleşen bir cerrahi. Bu cerrahi operasyonun esprisini de aynı anda çiftimizi ameliyata almakta bulduk. Sanıyorum bu üç ya da dördüncü örnek oluyor. Tabii cerrahi olarak bir farklılık olmasa da duygusallık kısmı var" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Eski Bulgaristan Başbakanı Denkov: “Vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız” Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, Bursa’daki Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni (BAL-GÖÇ) ziyaret etti. İki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığı toplantıda vatandaşlık başvuru süreci ve geçmişte yaşanan asimilasyon politikaları sorunu konuşuldu. Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, bir dizi ziyaret için Bursa’ya geldi. Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği yönetimini ziyaret eden Denkov ve Petkov, yapılan görüşmede iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldı. BAL-GÖÇ Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan, Bulgaristan göçmeni Türklerin sıkıntılarını dile getirirken en çok şikayetlerden birinin Bulgaristan vatandaşlığı başvurusunda yaşanılan zorlu süreç olduğunu söyledi. Bu konu hakkında çalışma yapılmasını dilediklerini belirten Balkan, geçmişte Türklere asimilasyon uygulayanların yıllardır ceza almadığını da ifade etti. "Başvuru sürecinin zorluğu dijitalleşmemekten kaynaklanıyor" Bulgaristan vatandaşlığındaki başvuru sürecinin sadece Türklere yönelik bir sorun olmadığını, tüm dünyadan benzer şikayetler aldıklarını aktaran eski Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov, “İnsanların yapmış olduğu vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız. Fakat bunun sadece Türkiye’ye yönelik bir durum olduğunu düşünmeyin. Biz aslında Bulgaristan’ın bütün dünyadaki konsolosluklarında benzer şikâyetleri alıyoruz. Bütün dünyadaki Bulgar vatandaşları, özellikle vatandaşlık şikayetlerini bizlere iletmekteler. Bu problemin dijitalleşme sıkıntısından kaynaklı olduğunu düşünüyoruz ve bu hizmetleri gerçekleştirme sürecinin gereksiz bazı konularla uzatıldığı gibi bir inanış oluşuyor. Bu konuda çalışıp bir an evvel dijitalleşme ve süreçlerle ilgili belirli bir süre içerisine alınarak halledilmesi gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “Benim ailem de bu sıkıntıları yaşadı” 80’lerde Türklerin yaşadığı sıkıntıları kendi ailesinin de yaşadığını belirten Kiril Petkov ise, “Yaşanan olaylardan sonra neden hala ceza alan yok diye sordunuz. Bu insanlar benim aileme de bu sıkıntıları yaşattığı için beni de kişisel olarak incitmekte ve hala ben de bunu sorguluyorum. Bu süreçte aslında yapmak istediğimiz şey insanların belirli bir siyasi oluşum tarafından kullanılmasını engellemek. Çünkü onlar siyasi faaliyetlerini insanlara yardım için kullanmaktan ziyade kendi çıkarları için kullanıyorlar. Biz buradaki kurumlarla beraber, siyasi oluşumlarla beraber yolsuzluk zincirinin sona erdirilmesi için mücadele ediyoruz. Bunun değiştirilmesini istiyoruz. Bu şekilde kapsamlı bir demokratikleşme süreci sağlayabiliriz. Bunlar geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilebilecek bir şey değil. Biz bunları yenilikçi bir yolla yapmak istiyoruz” dedi.