SPOR - 12 Eylül 2019 Perşembe 09:20

Abdullahi Shehu: "Bursaspor için transfer tekliflerini değerlendirmedim"

A
A
A
Abdullahi Shehu: "Bursaspor için transfer tekliflerini değerlendirmedim"

Bursaspor’un orta saha oyuncusu Abdullahi Shehu, takımını TFF 1.

Bursaspor’un orta saha oyuncusu Abdullahi Shehu, takımını TFF 1. Lig’de yalnız bırakmamak için gelen transfer tekliflerini geri çevirdiğini söyledi.


Nijerya Milli Takımı’nda da görev alan 26 yaşındaki Bursaspor’un orta saha oyuncusu Abdullahi Shehu, İhlas Haber Ajansı mikrofonuna özel açıklamalarda bulundu. Yaz transfer döneminde kendisine bazı takımlardan teklif geldiğini belirten Shehu, “Evvela Bursaspor yönetimi ile görüştüm. Bana ihtiyaçları olduğunu ve kalmamı istediklerini söylediler. Ben de kalma kararı aldım. Çünkü Bursaspor’un olmaması gereken bir durumda olduğunun farkındayım. Aynı zamanda geçen sene hastalığımda ve sakatlığımda Bursaspor benim yanımda oldu. Ben de bu sene onların yanında olup tekrar hak ettikleri yere getirmenin daha doğru karar olduğunu düşünüyorum” dedi.


Yeni gelen transferlerin Bursaspor’a katkı sağlayacağını belirten Shehu, “Onlar da artık ailenin bir parçası oldu. Bütün oyuncular bu hedefe saygı göstererek çalışmaya devam ederse, sezon sonu istediğimiz yerde oluruz. Hocanın beni lig maçında ortada, Fenerbahçe maçında ise sağ ve solda oynatması önemli değil. Ben takıma yardımcı olmak istiyorum. Bana verilen görevi en iyi şekilde yerine getirmeye çalışıyorum. Benim için mevkiinin önemi yok. Hoca da takıma yeni bir oyun stili getirmeye çalışıyor. Ona da yardımcı olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.


Afrika kupasında yaşadığı sakatlık sebebiyle uzun bir süre formadan uzak kaldığını belirten Shehu, “Milli takımın hocası bana ulaştı. Oynayıp oynayamayacağımı sordu. Milli takım için hazır olmadığını ve Bursaspor’a yoğunlaşmak istediğimi kendilerine ilettim. Umarım önümüzdeki zamanlarda milli takımdaki yerimi alırım” dedi.


Fenerbahçe maçında iyi oyunla kazandıklarını ifade eden Shehu, “Geçen seneye göre her şey değişti. Hem hoca hem de oyuncular. Bu değişiklikler de sahaya yansıdı. Hoca da çok çalışıyor. Bize futbol açısından seçenekler üretmek için çaba sarf ediyor. Birçok şey değişti. Sezon sonu sözleşmemin bitmesi şu an beni ilgilendirmiyor. Kontratımla ilgili şu an konuşmak istemiyorum. Kulübümün de bilgisi var. Onunla ilgili ne yapılması gerektiğini biliyorlar. Ben takıma yardımcı olmaya çalışıyorum” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Keneden korunmak için günlük vücut kontrolü yapmalı Ankara Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ömer Orkun, “Günlük vücut kontrolleri ile kene görüldüğünde derhal çıkartılması esastır. Eğer siz keneyi bir an önce vücuttan uzaklaştırırsanız kene enfekte dahi olsa mikropları vermeden siz çok kolaylıkla kurtulabilirsiniz” dedi. Ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgulara neden olan kene kaynaklı Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA) vakaları, Nisan ve Mayıs ayında artış gösterdi. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Keneler ve Kene Kaynaklı Hastalıklar Araştırma Laboratuvarı Sorumlusu Doç. Dr. Ömer Orkun, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Kırım-Kongo kanamalı ateşe neden olan kenelerden korunma yöntemlerini açıkladı. “Kene atlamaz, sıçramaz” Kenenin özelliklerini anlatan Doç. Dr. Orkun, “Bu avcı karakterli bir kene olup insanlara yerden yürüyerek geliyor. Bu kene atlamaz, zıplamaz ve sıçramaz. Bu kene otlara ve ağaçlara tırmanmaz. Ağaçlardan da düşmez. Bunun asıl geldiği yer, yerlerden yürüyerek geliyor” ifadesini kullandı. “Avına doğru yürüyerek gidiyor” Tarım yapan vatandaşları da uyaran Orkun, “Tarımsal faaliyetlerin olduğu tarım alanlarının etraflarında daha yoğun görüyoruz. Toprakta, taşın ve yaprağın altında saklanıyor. Hedef canlı grubu, bu insan, sığır, koyun ve keçi olabilir, oradan geçene kadar bekliyor. Oradan geçerken bir takım çok kompleks algaçlarıyla algılıyor. Tabiri caizse avına doğru yürüyerek gidiyor” diye konuştu. “İnsanları onlarca metre takip edebilir” Türkiye’de Kırım Kongo Kanamalı ateşin vektörü olan kene türünün çok hızlı hareket ettiğini ifade eden Orkun, “Hatta dünyada karşılaşabileceğimiz en hızlı ve en uzun yol kat edebilen, yürüyerek veya da koşarak yol kat eden bir türdür. İnsanları onlarca metre takip edebilir. Kene tutulmasının gördüğümüz yerlerde çok karşımıza çıkan bir durumdur. Yakalıyor ve ilk tercihen en çok girdiği yer paçanın içerisinden geliyor ve açık olursa deriye ulaşmaya çalışıyor” şeklinde konuştu. Doç. Dr. Orkun, Türkiye’de kenenin olmadığı hiçbir yerin olmadığı belirterek, tarım arazisinde vakit geçiren vatandaşların ciddi risk altında olduğunu da kaydetti. “Keneden korunmak için günlük vücut kontrolü yapmalı Birtakım alınacak önlemler ile vatandaşların keneden korunmasının mümkün olduğunu söyleyen Orkun, şöyle konuştu: “İlk 24 saatten 48-72 saate kadar ulaşan sürelere ihtiyaç var. Günlük vücut kontrolleri ve kene görüldüğünde derhal çıkartılması esastır. Eğer siz keneyi bir an önce vücuttan uzaklaştırırsanız kene enfekte dahi olsa henüz size ekolojik ajanı, yani iç organizmayı ve mikropları vermeden siz çok kolaylıkla kurtulabilirsiniz.” “Çivi söker gibi çıkarabilirsiniz” Kenenin vücuttan çıkarılmasının profesyonellik isteyen bir durum olmadığına dikkati çeken Orkun, şunları kaydetti: “Keneyi çok kolaylıkla bir cımbız yardımıyla veya onları bulamazsınız eldiven, yaprak ve naylon ile tutup çıkarabilirsiniz. Çivi söker gibi çok kolay. Patlatmamak burada esastır. Çünkü bazen patlattığınızda elinizdeki yarık ve çatlaklarda mikrobiyolojik ajanların girmesi de mümkün olabiliyor. Ama keneden bir an önce kurtulmanız sizin için esas.”