POLİTİKA - 20 Ocak 2012 Cuma 18:52

ARINÇ`TAN CHP`Lİ VEKİLE CEVAP

A
A
A
ARINÇ`TAN CHP`Lİ VEKİLE CEVAP

CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir, katıldığı bir televizyon programında Gemlik Belediyesi Meclisi’ndeki başkanlık seçimiyle ilgili hükümeti El Kaide’ye benzetince, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç telefonla canlı yayına bağlandı.
CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir, bir televizyon kanalında katıldığı programda, Gemlik Belediye Başkanlığı seçiminde bir CHP’li meclis üyesinin AK Parti’li adaya oy vermesini sert bir dille eleştirdi. Gemlik’te ibret verici bir gün yaşandığını söyleyen Erdemir, "Siyaseten yanlışlar değil ahlaki anlamda yanlışlar yapıldı. Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak çok üzgünüm. Türkiye’de siyasetin hangi noktaya geldiğinin önemli bir kanıtıydı. Gemlik ve Bursa için değil, Türkiye için de ders alınması
gereken bir gündü. İlerde Gemlik utanç abidesi olarak anılacak" diye konuştu.
Bir üyenin kendisini son anda sattığını ileri sürerek, yaşananları El-Kaide’nin yöntemine benzeten Erdemir, "Bu bir üyenin kendisini son satması değildir. Türkiye siyasetinde olağan bir durumdur. Siyasetçiler ne yazık ki para ve menfaat karşılığı ülkemizde satılmaktadır ya da şantajla zorlanmaktadır. Bu, iktidarın sık kullandığı bir yöntem. Benim için önemli olan siyasetin ulaştığı alçak düzeydir. Siz sadece rakip partilerden siyasetçileri satın almakla kalmıyorsunuz, artık El-Kaide’nin uyguladığı
’uyuyan hücreler’ yöntemini kullanıyorsunuz. Düşmanın içinde kendi taraftarınız olan kişileri maddi manevi destekliyorsunuz, gerektiğinde rakibe karşı kullanılmak üzere tutuyorsunuz. Bugün artık Türkiye bu siyaseti geçmiştir. El-Kaide artık Türkiye siyasetine bir anlamda egemen olmuştur. 12 belediye meclis üyemiz içinde bir uyuyan hücre var. Hala bu arkadaş içimizde. Buradaki mesele bir belediye meclis üyemizin kendisini satması değildir. Acaba artık anayasayı yaparken El-Kaide usulü uyuyan hücre yöntemini
mi kullanacağız?" diye sordu.
ARINÇ TELEFONLA BAĞLANDI
Programa telefonla bağlanan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Ben Aykan Erdemir’i tanıdığım günden itibaren çok takdir ederim ve beğenirim. Pırıl pırıl bir arkadaş. Şu konuşmaların içinde ben Erdemir’i tanıyamıyorum. Bu olaydan fevkalade kızgın olduğunu, ağzından çıkan kelimeleri özenle seçemediğini görüyoruz. Kendi meclis üyesi arkadaşına hitap ederken, diğer parti mensuplarını da rencide ediyor. Siyasette tecrübe önemlidir. Bir üyenin AK Parti’ye destek olması ne edepsizlik, ne
ahlaksızlıktır. Bunu vesile ederek herkesi suçlamanın yanlış olduğunu düşünüyorum" dedi.
Aykan Erdemir’in Bülent Ecevit döneminde bir CHP’li olması durumunda bu konuşmayı kesinlikle yapmayacağını ifade eden Arınç, "Rahmetli Ecevit, bütün meziyetlerine rağmen, 1978’de 11 kişiyi başka partilerden almak suretiyle hükümet kurmuş ve güven oyu almaya kalkmıştı. Siyasetin içinde yanlışlar olabilir. Satılacak bir mal varsa alıcısı mutlaka bulunur. Orada bir seçim yapılmış, Refik Yılmaz arkadaşımız seçilmiş. Kendisini bugün aradım tebrik ettim. Herkesten oy alabilir. Refik Yılmaz sevilen bir
insandır. İdari bir işlem var ve İçişleri Bakanlığı bunun gereğini yapıyor. Böyle bir şey yanlışsa, grubunuzu toplayacaksınız, bunu soracaksınız, o kişi de kendisini ortaya koyarsa, onunla ilgili bir işlem yapacaksınız. Refik Yılmaz’ı, onun partisini, beni, il başkanını suçluyorsunuz. Yanlış yapıyorsunuz. Bunda bizim dahilimiz ne olabilir? Pazar kurulmuş, biz bu pazardan mal mı satın almışız? Bunu kim yapmış, kim yapabilir? O kadar suçlayıcı bir ifade kullandınız ki, bu programa katıldım ve cevap verme
gereği duydum. CHP içinde bu arkadaşı suçlarken, MHP’den oy verenleri de suçluyorsunuz. Bir kişinin AK Partililer tarafından satın alındığını ifade ediyorsunuz. Bu çok yanlış. Bunun faili belli olmadıkça, nasıl ahlaksızlık olarak nitelendirir, beni de işin içine koyabilirsiniz? Bunu bana nerede soracaksanız sorun, belki daha ağır cevaplar da verebilirim" diye konuştu.
"KENDİ İŞİNİZE BAKIN"
Genç milletvekili Aykan Erdemir’den siyasette tecrübesini arttırmasını isteyen Arınç, "Kendi işinize bakın, siyasette tecrübenizi arttırmaya bakın. Parti içinde ihtilaflarınızı gidermeye bakın. Sizin çekişmeniz sadece Gemlik’teki bir üyeyle sınırlı kalmasın. İl başkanlarınızın nasıl görevden alındığını, kim bilir kaçıncı kurultay yapma hazırlıklarını düşünün. CHP’nin birbirine sevgi ile bağlı bir parti olduğunu kanıtlamaya çalışın. Bir Gemlik meselesinden dolayı beni ve herkesi nasıl gelişi güzel
suçlayabiliyorsunuz? Gemlik’te bir mağlubiyetin cezasını AK Parti’den çıkarmaya kalmayın. Biz büyük bir partiyiz. Gemlik’te başkan vekili olsak ne olur, olmasak ne olur. Ay’dan, Uranüsten’ten gelmedi ki Refik Yılmaz" dedi.
Bunun üzerine Erdemir, Arınç’ı haksızlığa karşı adaletle yaklaşan biri olarak tanıdığını ve sorularına cevap aldığını ifade etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.