YEREL HABERLER - 26 Şubat 2014 Çarşamba 09:32

Btso Ve Bursa Osb Arasındaki Mülkiyet Meselesi Çözüldü

A
A
A
Btso Ve Bursa Osb Arasındaki Mülkiyet Meselesi Çözüldü

Bursa Ticaret Sanayi Odası (BTSO) Başkanı İbrahim Burkay, yönetimle beraber devraldıkları sıkıntıları ortadan kaldırma adına önemli bir adım attıklarını ifade ederek, “Durumdan şikayet etme yerine sorun çözüm üretme anlayışıyla BTSO ve Bursa OSB arasında yaşanan mülkiyet sorununa diyalog ve ortak akılla çözüm ürettik” dedi.
BTSO’da gerçekleştirilen şubat ayı meclis toplantısında konuşan BTSO Başkanı İbrahim Burkay, açıklamalarda bulundu. BTSO ve OSB arasında yaşanan mülkiyet meselesinin diyalog ve ortak akılla çözüme kavuştuğunu belirten Burkay, “İki kardeş kurum arasında tüm iş dünyamızın yakından takip ettiği ve üzülerek izlediği, hukuksal süreçle yapmış olduğumuz protokolü değerli meclisimizin onayı ile noktalayacağımızı sizlere müjdelemek istiyorum” dedi.
Yönetimi devraldıklarında Bursa OSB ile BTSO arasında açılmış 3 dava bulunduğunu hatırlatan İbrahim Burkay, “Bu davaların dayanağı 2000 yılında yayınlanıp, yine aynı yıl yürürlüğe giren Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu’dur. Kanun çıkarılırken Organize Sanayi Bölgelerinin tüzel kişilik kazanması süreci ve bu süreçte organların ne şekilde çalışacağı belirlenmiştir. Ayrıca bir madde ile OSB’lerin kuruluşunda mütevelli heyette yer alan kuruluşların OSB kurma amacıyla edindikleri gayrimenkul, menkul, tesislerin ve diğer mal varlıklarının OSB’lere bedelsiz devrinin yapılması karara bağlanmıştır” diye konuştu.
BİLİM SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI GÖRÜŞ BİLDİRDİ
Açılan davalarla ilgili Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın da 2012 yılında görüş bildirdiğini sözlerine ekleyen Burkay, Bursa OSB tarafından açılan davalarda BTSO’dan talep edilen paranın 150 milyon dolar (310 milyon TL) olduğunu ifade etti. BTSO ve Bursa OSB yönetimleri olarak Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın himayesinde bir araya geldiklerini sözlerine ekleyen İbrahim Burkay, konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Sayın bakanımız ve valimizin de uzlaşma yönündeki önerileriyle birlikte bir protokol imzalamış bulunuyoruz. Bu mutabakatla birlikte Bursa OSB tüm davalardan feragat edecektir. Odamız OSB’ye 2010 yılında 7 adet taşınmazın satışından kaynaklanan alacak davası ile ilgili 5 milyon 800 bin dolar ödeyecek. Ayrıca Bosen Enerji hisselerinin satımı nedeniyle 2010’dan bu yana ödenmemiş bulunan 7 milyon 800 bin doların tahsil edilmemesi ve kayıtlarımızdan silinmesi yönünde de anlaşılmıştır. Bunun yanı sıra hizmet binamızın, odamız tarafından süresiz ve bedelsiz kullanım hakkı da elde edilmiştir.”
“KAZANAN BURSA İŞ DÜNYASIDIR”
Yapılan anlaşmanın hem BTSO, hem de Bursa OSB için hayırlı olmasını dilediğini de sözlerine ekleyen Burkay, “Büyük katkıları nedeniyle sayın bakanımız ve sayın valimize şükranlarımı sunuyorum. Bu anlaşmada tek kazanan vardır; o da Bursa iş dünyasıdır” diye konuştu.
Konuşmaların ardından gerçekleştirilen oylama sonucu Bursa OSB ile BTSO arasındaki ihtilafların sulh yoluyla çözülmesi oy çokluğu ile kabul edildi.
Ayrıca BTSO Başkanı İbrahim Burkay, 2013-2014 1’inci eğitim dönemi mezunları tarafından tasarlanan kumaş ve elbiselerden oluşan sergiyi gezdi. Yönetim Kurulu Üyesi Fahrettin Gülener tarafından sergi hakkında bilgi alan Burkay, öğrencileri çalışmalarından dolayı tebrik etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli "Sizi umreye götüreceğiz" yalanıyla vatandaşları 10 milyon TL dolandırdıkları iddia edilen şüpheliler: "Asıl mağdur biziz" Umre ziyaretine gitmek isteyen 412 kişiyi 10 milyon TL dolandırdığı iddia edilen turizm acentesi sahibi ve aracı şahıs tutuklandı. İlk ifadesi ortaya çıkan acente sahibi, "Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Uçuş firması yetkilileri yerine biz gözaltına alındık" dedi. Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar’ın (53) sahibi olduğu turizm acentesinin Kocaeli, İstanbul, Bursa, Sakarya, Balıkesir, Düzce gibi illerde umre ziyaretine gitmek isteyen yaklaşık 412 kişiyi yaklaşık 10 milyon TL dolandırdığı iddia edildi. Umreye gitme tarihinin geçmesi üzerine vatandaşlar şüphelilerle irtibata geçerek polis şikayette bulundu. Sakarya’da camide müşteriler ile yapılan toplantı sırasında Çokyaşar ve 4 şüpheli Sakarya’da gözaltına alındı. İfadesi alınan 5 şüpheli savcılık tarafından serbest bırakılmasına karar verildi. Ancak Bursa’da da yapılan şikayetler üzerine Bursa Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatıyla Ahmet Çokyaşar ve aracı olduğu iddia edilen Ersoy Y. (50) serbest bırakılmadan gözaltı süreçleri devam etti. Diğer 3 şüpheli ise serbest bırakıldı. "Asıl mağdur olan biziz" Sakarya’dan SEGBİS aracılığıyla Bursa 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne bağlanan şüpheliler, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan ifade verdi. Suçlamaları kabul etmeyen Ahmet Çokyaşar, "Asıl mağdur olan taraf biziz, firma iki kere uçuşlarımızı iptal etti. Bilgiyi aldığımız an itibari ile emniyete suç duyurusu yaptık. Uçakları ertelenen yolcularımız ile görüşmek için Sakarya’ya gittik. Aynı suçtan dün Sakarya’da serbest bırakılmıştık ancak Bursa’daki vatandaşların yine suç duyurusunda bulunması üzerine 3 gündür gözaltına olduğumuz için müşterilerimizle irtibata geçemedik. Uçuş firması yerine bizler bugün buradayız. Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için serbest kalmamız gerekmektedir. Uçuş firması yetkililerinin acil olarak gözaltına alınmasını talep etmekteyiz. Asıl bizler dolandırıldık. Bu olaydan dolayı çok üzgünüm, sizlerden yardım talep ediyoruz, biz bu sorunu çok kısa zamanda çözecek pozisyondayız. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim” diye konuştu. "Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık" Çokyaşar’ın savunmasına katılan müdafisi Av. Nurcan Özlen, "Müvekkilimiz uçuşların iptal edildiğini 30 Nisan tarihinde öğrenmiştir, bu haberi alır almaz firma hakkında şikayetçi olduk. Firma sahibi hem Sakarya’da yürütülen soruşturmada hem de Kocaeli’de yürütülen dosyada şüpheli konumundadır. Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık. Müvekkilimin dolandırıcılık kasti söz konusu değildir. Aksine biz mağduruz” şeklinde konuştu. "Umreyi iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi" 29 senedir kamu personeli olarak görev yaptığını söyleyen Ersoy Y., "Ben de umreye gidecektim, orayı iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi. İnsanlar umreye gideceğimi duyunca beni arayarak, ‘Birlikte gidelim’ dediler. 12 kişi bana para verdi, ben de parayı yatırdım fakat Umre’ye gitmemize 2 gün kala uçuş firması uçuşun iptal olduğunu bildirdi. İtibarımdan dolayı bu 12 kişinin parasını hemen ödemek istiyorum yeter ki serbest kalayım. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim, hakimliğiniz aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanarak serbest bırakılmamı talep ederim” ifadelerini kullandı. "Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını geri iade etmiştir" Ersoy Y. müdafisi Av. Gizem Dirbisoğlu ise "Müvekkilim daha önce de bu turizm firması ile umreye gitmiştir. Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını da geri iade etmiştir. Müvekkil mağdur durumdadır, tutuklanması ağır bir tedbir olacaktır. Fazla şikayetçi olduğu için herkes para verdiğini iddia etmiştir ancak müştekinin gerçeğe aykırı beyanları ile müvekkilin tutuklanması hakkaniyete aykırı bir durum olacaktır. Turizm firmasının yetkilisini müvekkilim vatandaşlara bildirmiştir, kendisi sadece aracıdır. Ersoy Y., bir kuruş dahi kar sağlamadan vatandaşların parasını turizm firmasına yatırmıştır. Maddi menfaat yoktur” dedi. İfadelerinin ardından 2 şüpheli, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.